Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/355 E. 2022/138 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/654 Esas
KARAR NO : 2022/195

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 25/11/2020
KARAR TARİHİ : 17/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Vekiledeninin … A.Ş’den 27.09.2005 tarihli 106,112,113 nolu devre tatil sözleşmesi ile Bodrum İlçesi, … Köyü, …Mevkii, … pafta da …,…,…,…parsellerde kayıtlı davalı şirkete ait taşınmazın sözleşmede belirlenen tarihlerde kullanım hakkını devir aldığını, vekiledeni ile ihyası talep edilen şirket arasında yapılan sözleşmeye göre; şirkete her bir dönem için 17.000 Euro olmak üzere toplam 51.000 Euro ödediğini, ancak müvekkilinin Bodrum’da bir taşınmaz satın alınması sebebiyle söz konusu sözleşmenin taraflarca karşılıklı olarak feshedilerek, fesih ve ibra protokolü düzenlendiğini, bu protokole göre vekiledeninin sözleşmeye göre kullanmadığı süreye ait 45.900 Euro ‘nun iadesi konusunda mutabakata varıldığını, davalı şirketin ödeme yapmadığını, ödemenin yapılması hususunda ihtarname gönderildiğini, ödeme yapılmaması üzerine Bodrum …Asliye Hukuk Mahkemesş … Esası ile yapılan yargılama neticesinde davanın kabul edildiğini, mahkeme kararının kesinleştiğini, Bodrum… İcra Müdürlüğü … E (…Eski esas) nolu dosyası ile davalı aleyhine takibe girişildiğini, iş bu takip dosyası üzerinden gönderilen tebligatın bila iade dönmesi ve Ticaret Sicil müdürlüğü ile yapılan yazışmalar neticesinde şirketin TTK Geçici 7.maddesi uyarınca re’sen terkin edildiğinin öğrenildiğini beyanla, davanın kabulü ile, sicilden re’sen terkin edilen şirketin ihyasına, şirket ihyası ile ilgili işlemlerin tamamlanabilmesi için tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı … Sicil Müdürlüğüne gönderilen usulüne uygun davetiyeye rağmen davaya cevap vermediği anlaşıldı.
DELİLLER
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; Bodrum … İcra Dairesinin… Esas sayılı takip dosyasına ve şirketin ticaret sicil kayıtlarına dayanmışlardır.
Getirtilip incelenen ticaret sicil kaydına göre; …’nin …Ticaret Sicil Memurluğunun … sicil numarasında kayıtlı “1.Levent, … Caddesi … Binası Kat … Beşiktaş/İstanbul” adresinde faaliyet gösterdiği, şirketin 10/02/2004 tarihinde ana sözleşmesinin tasdik edildiği ve ayrıca şirketin dosyasında yapılan incelemede; şirketin 24.6.1995/559 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 3.6.1998/436 sayılı yasa gereği 09/10/2014 tarihinde münfesih olduğu, münfesih olan şirketin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7.maddesi ile 28513 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan “Münfesih Olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ”in 5.maddesi ( madde 5/1-a) bendi uyarınca terkin kapsamına alınarak ihtar ve ilan prosedürlerinin tamamlanmasının ardından sicil kayıtlarında kaydının terkinine engel tedbir/takyidat bulunmadığı da anlaşıldığından, 09/10/2014 tarihinde resen terkin edildiği ve şirketin resen terkine ilişkin belgelerin mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır.
Getirtilip incelenen Bodrum … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyasında, alacaklı … tarafından borçlu … A.Ş.aleyhine 19.328,70-TL miktar üzerinden takibe girişildiği ve borçluya gönderilen “yenileme emri” tebligatının iade edildiği anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; sicilden TTK’nın geçici 7.maddesi uyarınca 09/10/2014 tarihinde terkin edilen … A.Ş’nin sicil kaydının yeniden ihyası talebinden ibarettir.
Davacı yan adı geçen şirketin ihyasını talep etmiş, davalı yan ise şirketin resen tasfiyeye tabi tutulduğunu, 5 yıllık hak düşürücü sürenin dolması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
TTK’nın geçici 7.maddesinde anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin resen tasfiyeleri ve ticaret sicilinden kayıtlarının silinmesi düzenlenmiş ve ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın resen tasfiyenin bu madde uyarınca yapılacağı hüküm altına alınmıştır. Aynı maddenin 15. Bendinde ticaret sicilinden resen kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda resen tasfiye tarihinden dava tarihine kadar hak düşürücü sürenin dolduğu, ancak ticaret sicil müdürlüğünün terkin işlemi yapılmadan evvel şirket tüzel kişiliğine ve şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilere ayrı ayrı ihtar yapılıp yapılmadığının, terkin işleminin usulüne uygun olup olmadığının denetlenebilmesi için ihtarların tebliğine ilişkin belgelerin celbedilerek incelenmesi sonucunda, şirket tüzel kişiliğine ilgili ihtar ve tebligatın yapıldığı ancak şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilere ayrı ayrı ihtar yapılmadığı, tasfiyenin usulüne uygun olarak gerçekleştirilmediği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama, getirtilip incelenen Bodrum … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile tüm yargılama dosyası kapsamına göre; davacının ihya davası açmakta hukuki menfaati olup, haklı sebeplerin ve ihya koşullarının oluştuğu anlaşıldığından… Ticaret Sicil Müdürlüğü yönünden kabulüne, ancak tasfiye edilip tüzel kişiliği sona eren …A.Ş.’ye ve tasfiyenin tasfiye memuru eliyle yapılmaması nedeniyle Tasfiye Memuru’na husumet yöneltilemeyeceğinden adı geçen davalılar aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla;
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın davalı … A.Ş ve … açısından pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-)Davanın …Ticaret Sicil Müdürlüğü yönünden KABULÜ ile …Ticaret Sicil Memurluğunun… sicil numarasında kayıtlı … A.Ş.’nin Bodrum … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyası ile sınırlı olmak üzere yeniden İHYASINA, kararın tescil ve ilanına,
3-)Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli harç peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-)İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü yasal hasım olup davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-)Davacı yanca yapılan giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,
6-)Davacının gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya/vekiline iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/03/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır