Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/307 E. 2023/79 K. 01.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/307 Esas
KARAR NO:2023/79

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:11/05/2021
KARAR TARİHİ:01/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası ile davalı tarafça Taylanlar … … Tic. Ltd. Şti. hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, akabinde … 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05.07.2019 Tarihli, 2019/… Değişik İş ve 2019/… Karar numaralı ilamıyla ihtiyati haciz kararı alındığı, fakat alacaklı tarafça borçlu şirketin tamamen boşalttığı ve bir süre sonra müvekkilinin faaliyete başladığı iş yerine 12.07.2019 tarihinde gelinerek hatalı bir şekilde müvekkilinin menkul mallarına ihtiyati haciz işlemi uygulandığı, haciz işlemi sırasında istihkak iddiasında bulunulmuşsa da, icra müdürlüğünün, mülkiyet karinesinin alacaklı lehine olduğu yönündeki kararı üzerine istihkak iddiasını inceleyen…. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 01.08.2019 Tarihli, 2019/… Esas ve 2019/… Karar sayılı ilamı ile “takibin devamına’ karar verildiği ve 02.09.2019 tarihinde müvekkilinin iş yerinde bu kez ek haciz işlemi ile birlikte tüm malların fiili muhafazasının sağlandığı, müvekkilinin bahse konu icra dosyasında borçlu görünen… … … Teks. İth. İhr. San. Ve Tic. Ltd. Şti. İle herhangi bir organik bağı olmadığından ve yapılan işlemler usul ve yasaya aykırı olduğundan yasal süresi içerişinde ikame edilen istihkak davasında…. ilamı ile davanın kabulüne ve mahcuz malların müvekkiline ait olduğuna karar verildiği, bahse konu icra dosyasında üçüncü kişi konumunda bulunan ve borçlu şirketi hiçbir şekilde tanımayan müvekkilinin iş yerinde yapıları haciz işleminin hukuka aykırı olduğu mahkeme kararıyla sabit hale geldiğinden müvekkiline ait olan malların satılması sebebiyle doğan maddi zararın tazmini için işbu davayı açtıkları, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında alacaklı görünen davalı tarafça müvekkilimizin iş yerinde 12,07,2019 tarihinde yapılan ihtiyati haciz işleminde, her birinde 8 çift sıralı muhtelif numara, marka ve şekillerde ayakkabı bulunan 64 koli içerisindeki toplam 512 çift ayakkabı ihtiyaten haczedilerek bu ayakkabılara 12.800,00 TL kıymet takdiri yapıldığı, 02.09.2019 tarihinde yapılan ek haciz ve muhafaza işleminde ise içerisinde toplamda 157 çift muhtelif numara, marka ve şekillerde ayakkabı bulunan 14 koli ayakkabıya karşılık olarak orantısal bir şekilde 3.925,00 TL, 1 adet … marka laptopa karşılık olarak ise 400,00 TL kıymet takdir edilmiş ve haczolunan tüm bu malların söz konusu 02.09.2019 tarihindeki ek haciz işleminde fiilen muhafazası sağlandığı, müvekkiline ait söz konusu malların haczi ve muhafazası akabinde ise …. İera Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 29.11.2019 tarihinde yapılan 1. açık arttırmada mahcuz malların tamamı 9.300,00 TL bedel ile … isimli alacaklıya satılmış ve ihale kesinleştiği, fakat işbu haksız haciz işlemi için açmış olduğumuz istihkak davamızı inceleyen…. İcra Hukuk Mahkemesi’nin E…. K. 2019/182 T.18.02.2021 sayılı ilamı ile müvekkilimizin, icra dosyasında borçlu şirket ile arasında hiçbir organik bağ olmadığı ve haczolunan malların tamamının müvekkilimize ait olduğu ispatlanmış olduğundan bahse konu haksız haciz işlemleri sebebiyle müvekkilinin maddi zararının ortaya çıktığı, toplamda 688 çift muhtelif numara, marka ve şekillerdeki ayakkabının, müvekkili tarafından 13.02.2019 Tarihli … No’lu 3.628,80 TL bedelli fatura, 14.02.2019 Tarihli … No’lu 9.720,00 TL bedelli fatura, 04.02.2019 Tarihli … No’lu 3.628,80 TL bedelli fatura, 05.02.2019 Tarihli … No’lu 1.814,40 TL bedelli fatura, 25.03.2019 Tarihli … lu 1.693,44 TL bedelli fatura ve 19.03.2019 Tarihli … No’lu 5.797,44 TL bedelli fatura karşılığında imalatçı olan değişik firmalardan toplamda “26.282,88 TL” bedelle satın alınmış olup bu ayakkabıların 669 çifti davalı tarafça haczedilerek icra dosyası aracılığıyla satıldığı, bahse konu icra dosyasındaki 02.09.2019 tarihli haciz tutanağında görüleceği üzere ayrıca müvekkilimize ait 1 adet … marka laptop haczedilmiş ve 400,00 TL kıymet takdiri yapılarak icra dosyası aracılığıyla satıldığı, fakat söz konusu … … …. Siyah Notebook bilgisayar müvekkilimiz tarafından satın alınırken 599,00 TL ödeme yapılmış olup işbu husus ekte sunduğumuz 08.,01.2017 Tarihli ve … Numaralı fatura içeriği ile sabit olduğu, bu nedenlerle …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası ile davacıya ait malların haksız olarak haczedilerek satılması sebebiyle, 6100 sayılı yasanın 109. maddesi uyarınca toplanacak delillere göre fazlaya ilişkin tüm yasal hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla şimdilik kısmi olarak 25.000,00 TL maddi tazminatın, davalı tarafça ihtiyati haczin uygulandığı 12.07.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkilimize verilmesine, yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına ve lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın talebi niteliği itibariyle bölünemez nitelikte olup işbu davanın kısmi dava olarak açılmasında hukuki yarar bulunmadığı, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile davacıya ait … … Mah. … … Sok. … Han No:2 80/81 adresinde 12.07.2019 tarihinde gerçekleştirilen ihtiyati haciz işleminde davacıya ait bir kısım mallar haczedilerek kıymet takdiri yapıldığı, davacı tarafından istihkak iddiasında bulunulduğu ve…. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. 01.08.2019 tarihli karar ile takibin devamına karar verildiği, yine 02.09.2019 tarihinde gerçekleştirilen ek haciz işlemi sonucunda bir kısım malların haczedilerek, muhafaza altına alındığı, müvekkili şirket tarafından davacıya ait iş yerinde yapılan haciz işlemi hukuka uygun bir şekilde gerçekleştiği, davacı vekili tarafından ikame edilen 16. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. Sayılı istihkak dosyasında 06.09.2019 tarihli dilekçesi ile tedbir talep edilmiş olup mahkemece %100 teminatlı olarak kabulüne karar verilmiş olup davacı vekili tarafından da teminat dosyaya depo edilmediği, dosya kapsamında tedbir bulunmadığı, davacıya ait muhafaza altına alınan malların haczi ve muhafazası ardından 29.11.2019 tarihinde yapılan 1. Açık arttırmada malların 9.300 TL karşılığında … isimli 3. Şahısa ihale edildiği, taşınır satış ilanı dosya kapsamında tüm ilgililere de tebliğ edilmiş olup dosyada davacı tarafından “malları almak için” hiçbir girişim de olmadığı, davacı tarafından talep edilen zararların işbu davanın konusu olmadığı, davacı tarafın, toplamda 688 çift muhtelif ayakkabıya ilişkin olarak faturaları ibraz ederek haciz tarihindeki rayiç bedelinin talep edilmesinin mümkün olmadığı, davalı şirket tarafından gerek icra dosyasındaki işlemlerin gerek satış işlemlerinin hukuka uygun olduğu, davacı tarafın söz konusu haciz işlemi sebebi ile zarara uğradığı kabul edilse dahi zararı malların değeri ile sınırlı olacak olup rayiç bedelin talep edilmesinin uygun olmadığı, bunun yanında haksız olarak haciz yapıldığını düşünen davacının açık arttırmaya katılmayarak bu davayı açmasının kötü niyetini gösterdiği, ayrıca istihkak davası devam ederken davacı tarafından icra mahkemesinde “takibin ertelenmesi” konusunda bir karar talep edildiği ve mahkemece karar verilmediği, davalı şirketin malların satışını istemesinin hukuka uygun olduğu, davacı tarafından dosyaya ibraz edilen faturaların işbu zararı ispat etme kabiliyeti bulunmamakta olup ortada müvekkili şirketin sebep olduğu bir zarar da bulunmadığı, … Asliye Hukuk Mahkemesi E. 2012/…, K. 2015/… sayılı hükmünde “Üçüncü kişi borçlunun fiili kullanımında ve zilyetlik alanında bulunduğu sırada fiili haczin yapıldığı, hal böyleyken davalının kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden, ayrıca davacının uğradığını iddia ettiği zarar kalemleri ispat edilemediğinden MK’ nun 2 ve 3. maddeleri ile B.K’ nun 49 ve 63. maddesi hükümleri çerçevesinde ispat olunamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş…” denildiği, davacının dilekçesinde varlığını iddia ettiği maddi zararların hepsinin belirlenebilir durumda olması ve belgelendirilmesi gerektiği göz önüne alındığında, davacının davasını kısmi ya da belirsiz alacak davası şeklinde açmasının mümkün olmadığı, tüm bu nedenlerle davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında haksız ihtiyati haciz yapıldığı iddasi ile yapılan haciz ve haciz edilen malların satılmasından dolayı uğranılan zararlara ilişkin maddi tazminat davasıdır.
…. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden incelendiğinde; alacaklının … Şirketi olduğu, …’in üçüncü şahıs olduğu, dava konusu 12/07/2019 tarihli haciz tutanağının dosya içerisinde bulunduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
Davacı taraf, Mahkememizce görülmekte olan işbu davada …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında üçüncü kişi konumunda olduğunu ve kendisine ait olan malların bu takip dosyası kapsamında haksız olarak haczedildiğini, 12/07/2019 tarihli hacze karşı istihkak iddiasında bulunduğunu ve…. İcra Hukuk Mahkemesince … esas sayılı dosyasında istihkak davasının kabul edildiğini ve malların davcıya ait olduğuna karar verildiğini belirterek …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında 12/07/2019 tarihinde haksız olarak haczedilen malların satılması nedeniyle doğan zararlarına ilişkin 25.000,00-TL maddi tazminatın haczin uygulandığı 12/07/2019 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş olup, davacının eldeki davaya ve haksız hacze dayanak gösterdiği…. İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında verilen gerekçeli karar ve kesinleşme şerhi ilgili Mahkemeden istenmiş ve 05/10/2022 tarihli müzekkere cevabı ekinde gönderilen gerekçeli karar, karar ilamı ve kesinleşme şerhi incelendiğinde;
…. İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde Mahkemece 18/02/2021 tarihli … karar sayılı kararında Davacının istihkak iddiası davasının kabulü ile …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasında haczedilen mahcuz malların davacıya ait olduğunun tespiti ile hacizlerin kaldırılması ve davacıya iadesine karar verildiği, kararın süresi içerisinde her iki tarafça istinaf edilmesi üzerine İstanbul BAM 20. HD 09/03/2022 tarih 2021/1943 esas, 2022/709 karar sayılı ilamında, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK’nun 353- (1) b) 2) maddesi gereğince…. İcra Hukuk Mahkemesi … Esas … Karar sayılı kararının kaldırılmasına; yeniden esas hakkında; Davanın reddine kesin olmak üzere karar verildiği ve…. İcra Hukuk Mahkemesince düzenlenen 29/03/2022 tarihli kesinleşme şerhi ile de hükmün 09/03/2022 tarihinde kesinleştiğinin tasdik edildiği görülmüştür.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, icra mahkemesince verilen kararlar, kural olarak maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmemekle birlikte bu kuralın istisnası olarak icra mahkemesince istihkak davaları ve ihalenin feshi talebinin reddine ilişkin verilen kararlar genel mahkemelerde açılan davalarda, esas hak bakımından maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmektedir. Bu durumda somut olay bakımından yapılan incelemede; Mahkememiz işbu tazminat talebine dayanak olarak gösterilen …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında yapılan ve haksız olduğu iddia edilen 12/07/2019 tarihli haciz işlemi ile haczedilen malların davacı …’e ait olduğu iddiasıyla…. İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında açılan istihkak davasında istinaf incelemesinde kesin olarak verilen 12/07/2019 tarihli hacze konu mallara ilişkin mülkiyet karinesinin aksinin davacı üçüncü kişi … tarafından inandırıcı ve güçlü delillerle ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğinden ve icra mahkemesince istihkak davaları ve ihalenin feshi talebinin reddine ilişkin verilen kararlar genel mahkemelerde açılan davalarda, esas hak bakımından maddi anlamda kesin hüküm teşkil ettiğinden davacının istihkak davasının reddedilmesi nedeniyle mülkiyetinin kendisine ait olduğunu ispatlayamadığı malların satışı nedeniyle talep edebileceği bir zararı da bulunmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 179,90-TL harcın peşin alınan 426,94-TL harcın mahsubu ile bakiye 247,04-TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kendini vekille temsil ettiren davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Yatırılan avanstan artan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana/ vekiline iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/02/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır