Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/279 E. 2021/587 K. 09.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/279 Esas
KARAR NO:2021/587

DAVA:Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ:26/04/2021
KARAR TARİHİ:09/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili …’ın davalı şirketin 20/03/2019 tarihinde yapılan genel kurulunda şirket ortaklarından … ile birlikte 20/03/2022 tarihine kadar görev yapmak üzere yönetim kurulu üyesi olarak seçildiğini ve şirket hamiline yazılı %40 hisse senedine sahip olduğunu, 27/03/2019 tarihli yönetim kurulunun karı ile hamiline yazılı pay senetlerinin bastırılmasına dair karar alındığını ancak bugüne kadar hissedarlara hamiline yazılı hisse senetlerinin dağıtılmadığını, şirketin ortaklarından ve yönetim kurulu üyesi olan … tek başına aldığı karar ile 12/02/2021 tarihinde genel kurul toplantısına karar verdiğini ve kararı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlattığını, usulsüz alınan genel kararı ve yapılan çağrı ile toplanmasına karar verilen şirketin yayınlanan genel kurul gündeminde olmamasına, hiç bir görüşme ve müzakere yapılmaksızın ve mevcut yönetim kurulunun görev süresi dolmaksızın haklı bir gerekçe de gösterilmeden şirketin %40 hissesine sahip ortak davacının yönetim dışında bırakılmasının hedeflendiğini, ayrıca … birlikte hareket ettiği Finans müdürü … ile kanuna, yönetmeliğe , şirket ana sözleşmesinin hükümlerine aykırı olarak 20/03/2022 tarihinde görev süresi dolacak olan yönetimi azlettiğini beyanla, ileride telafisi imkansız sonuçların doğmaması için tedbir talep edildiği ve davalı şirketin 10/03/2021 tarihli genel kurul kararının yürütülmesinin geri bırakılmasını, karar kesinleşinceye kadar tarafsız bir yönetici kayyım atanmasını, talebin kabul edilmemesi halinde karar kesinleşinceye kadar şirketin denetlenmesi için denetçi kayyım atanmasına ve ticaret siciline kararların tesciline, davanın ise kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Şirket Genel Kurulu tarafından gerekleştirilen yasa ve usule uygun ‘Görevden Alma’ tasarrufu karşısında davacı, şirket aleyhine çeşitli girişimlerde bulunduğunu, sektör içerisinde ve bankalar nezdinde şirketin ticari itibarını zedeleyecek mesnetsiz söz ve eylemler içerisinde olduğunu, şirkete verdiği borcu ihtarname ile geri isteyip aldığını, görevlerinden azledildiği 10.03.2021 tarihinden yaklaşık (2) ay sonra … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde … E. sayısı davası ile mesnetsiz iddiaları ile ‘Fesih ve Tasfiye ‘ talepli davayı açtığını, profesyonel yöneticiler ile karlı ve başarılı bir döneme geçen şirkete ‘Kayyım Atanmasını’ istediğini; Yönetim Kurulu üyesi görevinden ötürü geçmişte kendisine tahsis edilmiş bulunan araç ve emtiayı tüm uyarılara rağmen aylardır uhdesinde tuttuğunu ve yararlandığını bu suretle şirkete yönelik ‘Hizmet Nedeniyle Güveni Kötüye Kullanma’ suçunu işlediğini, hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … dosyası ile Soruşturma başlatıldığını, bu davada, davacının kötü niyetli girişimlerinden biri olduğunu, amacı şirketi zor duruma düşürerek haksız menfaat sağlamak olduğunu, bunun için ‘Mahkemeye Yalan Beyanda Bulunmak’ suçunu işlemeyi dahi göze aldığını beyanla, işbu hukuksuz ve mesnetsiz davanın öncelikle dava şartı yokluğundan esasa girilmeden reddine ve ihtiyati tedbir talebinin de reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; şirkete ait sicil kayıtlarına, ticaret sicil gazetesinde yayınlanan kararlara, davalı şirket genel kurul tutanakları ve 2019-2021 yıllarına ait mali tablolarına, davalı şirkete ait mali tablolara, bilançolara, Sgk kayıtlarına, tanık beyanlarına, bilirkişi incelemesine ve yemin deliline dayanmışlardır.
Getirtilip incelenen ticaret sicil kaydına göre; davalı …’nin … Ticaret Sicil Memurluğunun … sicil numarasında kayıtlı “… Mah … Cad … Sokak No:14 …” adresinde faaliyet gösterdiği, Şirketin 03/07/2006 tarihinde sicile tescil edildiği, bu hususun Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığı, yönetim kurulu üyelerinin …, … olduğu, yetkililerinin … ve … olduğu, şirketin son sicilini 27.05.2021 tarihinde yaptırdığı dosyaya kazandırılan ticaret sicil kayıtlarından anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; 10/03/2021 tarihli olağan genel kurulun iptaline ilişindir. Davacı yan, 10/03/2021 tarihli Genel Kurul gündeminde bulunmadığı halde Gündeme bağlılık ilkesine aykırı olarak, görev süresi devam eden yönetim kurulunun azline karar verildiğini ileri sürerek anılan genel kurulda mevcut yönetimin görevden alınması yönündeki kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Türk Ticaret Kanunu’nun 445/1.maddesine göre; “446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.”
Türk Ticaret Kanunu’nun 445/1.maddesine göre; “a) Toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten,
b) Toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri,
c) Yönetim kurulu,
d) Kararların yerine getirilmesi, kişisel sorumluluğuna sebep olacaksa yönetim kurulu üyelerinden her biri, iptal davası açabilir.”
Hükümleri düzenlenmiştir. Genel Kurul kararlarına karşı iptal davası açılabilmesi için iptali istenen karara olumsuz oy vermenin dışında TTK.m.446 hükmü gereğince muhalefet şerhinin de tutanağa geçirilmesi gerekmektedir. TTK.m.446’da genel kurul kararlarının iptalinin şartlarını ve usulünü düzenlemiş olup, anılan maddede toplantıda hazır bulunup karara muhalif kalarak keyfiyeti zapta geçirten pay sahibinin iptal davası açabileceği belirtilmiştir. Dolayısıyla iş bu davadaki somut talep açısından dava şartı olan muhalefetin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bir an için muhalefet şerhinin bulunduğu varsayılsa bile; TTK.m.413 hükmüne göre; yönetim kurulu üyelerinin görevden alınmaları ve yenilerinin seçimi yılsonu finansal tablolarının müzakeresi maddesiyle ilgili sayılır. Genel kurul gündeminde yıl sonu finansal tablolarının müzakeresinin bulunduğu anlaşılmakla davanın esastan da reddi gerekmekte olup tüm yargılama dosyası kapsamına göre davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla;
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-)Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli harç peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-)Davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca alınması gerekli 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-)Davacı yanca yatırılan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacıya / vekiline iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/09/2021

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır