Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/237 E. 2022/79 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/237 Esas
KARAR NO:2022/79

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:06/04/2021
KARAR TARİHİ:09/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket başta otomotiv sanayi ile ilgili her türlü nakil vasıtalarının yurt içinde ve yurt dışında imalatını, alımını, satımını, ithalatını, ihracatını, yapmakta ve bu araçların kiralanması hizmetlerini verdiğini, bu bağlamda müvekkil şirket ile davalı borçlu şirket arasında 30.09.2019 tarihli uzun süreli araç kiralama sözleşmesinin akdedildiğini, müvekkili şirket, üzerine düşen edimleri yerine getirerek sözleşme konusu 4 aracı davalı borçlu şirkete teslim ettiğini, yine sözleşme gereği kira bedellerine ilişkin faturalar düzenlenerek davalı borçlu şirkete gönderildiğini, sözleşme konusu araçlar 01.02.2021-02.02.2021-03.02.2021 tarihlerinde, davalı borçlu şirket tarafından müvekkili şirkete iade edildiğini, ancak davalı borçlu teslim ile birlikte muaccel hale gelmiş 71.832,34 TL cari hesap borcunu ödenmediğini, bunun üzerine tarafımızca…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile borçlu şirket aleyhine 16.02.2021 tarihinde 71.832,34 TL muaccel alacak miktarı üzerinden takibe geçildiğini, takibin açılması ile birlikte konu borcun 25.000,00-TL miktarını 19.02.2021 tarihinde müvekkil şirket hesabına ödeyen borçlu kalan borç miktarına ve fer’ilerine 25.02.2021 tarihinde haksız ve kötüniyetli olarak itiraz etmiş ve takibin durmasına sebebiyet verdiğini, başlatılan icra takibine itiraz edilmesi üzerine huzurdaki davayı açmadan önce dava şartı arabuluculuk yoluna başvurulmuşsa da, yapılan görüşmelerde kısmen borcu ödeyen davalı kalan miktarın sürüncemede bırakılması amacıyla anlaşmaya yanaşmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle davalı/borçlu, müvekkilin muaccel hale gelmiş alacağının bir kısmını ödediği halde kalan kısmını ödemekten imtina ederek kötüniyetle, alacağı sürüncemede bırakma ve süre kazanmak amacıyla bakiye borca itiraz ettiğinden ve alacağın likit olduğu sabit olduğundan; haksız ve kötüniyetli itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ettiklerini, tüm bu sebeplerle kanunen aranan yaklaşık ispatın ve yasal şartların oluştuğu açık olduğundan, Sözleşmenin 22.4 maddesinin kiracı kiralayanın ihtiyati tedbir veya ihtiyati haciz için teminat yatırmak zorunda olmadığını ve kiralayanı bundan vareste tuttuğunu gayrikabili rücu olarak kabul ve taahhüt etmiştir” hükmü gereğince teminatsız olarak, Mahkeme aksi kanaatte ise uygun teminat karşılığında davalı borçlunun uhdesinde veya üçüncü kişide olan taşınır ve taşınmaz malları ile hak ve alacaklarını ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etme gereği doğduğunu, davalı borçlunun…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı haksız ve hukuki mesnetten yoksun itirazının iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere İcra-inkâr Tazminatına Hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini, beyan ve talep etmiştir.
Davanın; Taraflar arasında akdedilen 30/09/2019 tarihli sözleşme kapsamında faturalar ile cari hesap ekstresinden kaynaklanan alacağa ilişkin…. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olduğu görüldü.
…. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası sureti celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının … A.Ş. Borçluların …, …, … ve Turz. San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, takibin 71.832,34-TL alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, 18/02/2021 tarihli ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlular vekilinin 25/02/2021 tarihinde süresi içerisinde takibe ve borca itiraz ettiği görülmüştür.
09/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Taraflar arasında akdedilen 30.09.2019 tarihli sözleşme kapsamında faturalar ile cari hesap ekstresinden kaynaklanan alacağa ilişkin…. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptalinden ibaret olduğu, davacı firmanın incelemeye sunulan 2019, 2020, 2021 yılında E-defter mükellefi olduğu görülmüş olup, defter beratlarının usulüne uygun ve süresinde verildiği görüldüğü, davacının incelenen ticari defterlerinde, davalı yandan takip tarihi (18.02.2021) itibariyle 71.832,34 TL cari hesap alacaklı olduğu görülmüş olup, davalı yan takip tarihinde sonra (19.02.2021) tarihinde davalı yana 25.000,00 TL tutarlı kismi ödeme yapmış olup, 19.02.2021 tarihi itibariyle davacının davalı yandan 46.832,34 TL tutarlı cari hesap bakiye alacaklı olduğu, davalı 27.09.2021 günü Saat 14:00’da yapılan incelemeye gelmemiş, ticari defter ve belge ibraz etmediği, davacı şirket ile davalı borçlu şirket arasında 30.09.2019 tarihli Uzun Süreli Araç Kiralama Sözleşmesi akdedildiği görüldüğünü, davacı şirket, Üzerine düşen edimleri yerine getirerek sözleşme konusu 4 aracı davalı borçlu şirkete 01.11.2019 tarihli 4 adet araç teslim tutanağı ile teslim etmiş olduğunun görüldüğünü, yine sözleşme gereği kira bedellerine ilişkin e-faturalar düzenlenerek davalı borçlu şirkete gönderilmiş, düzenlenen faturalara davalı yandan tarafından bir itiraz edilmediği görüldüğü, davacının incelenen ticari defterlerinde, davalı yandan takip tarihi (18.02.2021) itibariyle 71.832,34 TL cari hesap alacaklı olduğu görülmüş olup, davalı yan takip tarihinde sonra (19.02.2021) tarihinde davalı yana 25.000,00 TL tutarlı kismi ödeme yapmış olup, 19.02.2021 tarihi itibariyle davacının davalı yandan 46.832,34 TL tutarlı cari hesap bakiye alacaklı olduğu, tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
2004 sayılı İİK madde 67 uyarınca; “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde Mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir”.
Takip dosyası incelendiğinde; 18/02/2021 tarihli ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlular vekilinin 25/02/2021 tarihinde süresi içerisinde takibe ve borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına dair bir kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 06/04/2021 tarihinde açıldığı, alacaklı/vekiline itiraz üzerine takibin durdurulması kararının tebliğine dair mazbata, sair bilgi belge de bulunmadığından İİK madde 67’de öngörülen bir yıllık sürenin işlemeye başlamadığı gibi takip tarihi ile dava tarihi arasında da 1 yıldan az süre bulunduğu görülmekle eldeki itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında akdedilen 30/09/2019 tarihli uzun süreli araç kiralama sözleşmesi kapsamında kiraya veren davacının kiracı davalı adına düzenlediği faturalar kapsamında davalının cari hesap borcunun ödenmeyen kısmı için eldeki davaya konu…. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile takip başlatmış olup, davalının takibe itirazı üzerine görülen işbu davada alınan bilirkişi raporuyla da belirlendiği üzere; davalının defterlerini sunmadığı, davacının sunulan ticari defter ve dayanak belgelerine göre davalı ile olan ticari ilişkisinin mevcut olduğu, kira sözleşmesine göre düzenlenen ve takip konusu cari hesaba dayanak e faturaların davalıya gönderildiği ve davalının itirazının bulunmadığı, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 71.832,34-TL cari hesap alacağının bulunduğu, davalının takip tarihinden sonra, dava tarihinden önce 19/02/2021 tarihinde davacıya 25.000,00-TL kısmi ödeme yaptığı ve netice olarak davacının davalıdan 46.832,34-TL bakiye cari hesap alacağının bulunduğu belirlendiğinden davalının itirazının bakiye 46.832,34-TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
2004 sayılı İİK madde 67/2.maddesi uyarınca; “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” neticeten işbu davada davalı borçlunun itirazının haksızlığına karar verildiğinden ve cari hesaptan kaynaklanan alacak likit olduğundan hükmolunan meblağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-DAVANIN KABULÜNE,
… İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 46.832,34-TL alacak üzerinden iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %36,5 oranında avans faizi işletilmek suretiyle takibin devamına,
2-Alacağın %20’si oranında 9.366,47-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 3.199,12-TL harçtan peşin alınan 440,62-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.758,50-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 440,62-TL peşin harç, 8,50-TL vekalet harcı, 900,00-TL bilirkişi ücreti, 125,50-TL tebligat/posta masrafı olmak üzere toplam 1.533,92-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 6.888,20 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yatırılan avanstan artan bakiyenin karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
Dair, davcı vekilinin yüzüne karşı, yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.. 09/02/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır