Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/223 Esas
KARAR NO :2022/349
DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:31/03/2021
KARAR TARİHİ:27/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket, EPDK’den aldığı onay ile Eylül 2012 yılından bu yana tüm Türkiye’de elektrik enerjisi tedariki ve toptan satışı hizmeti sunduğunu, davalı/borçlunun müvekkil şirket ile akd ettiği sözleşmeye binaen müvekkil şirketten elektrik satın aldığını, zamanla davalı borçlarını müvekkile ödemekte gecikmeye ve dahi ödememeye başladığı, müvekkil şirket yetkililerince defalarca ihtar edilmesine rağmen davalı, sözleşmeden kaynaklanan ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, sonuçta muaccel alacağını tahsil amacıyla ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, yapılan itiraz ile takibin durduğunu, itirazın iptali için öncelikli olarak Arabulucu kurumuna başvuru yaptığını, anlaşma sağlanamadığını, sözleşmenin 17.maddesinde ihtilaf halinde yetkili İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleri olduğunu, belirtilen nedenlerle borçlunun itirazının iptaline icra takibinin devamına, % 20’dan az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun tebliğ edilmiş olup davalı tarafça süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
Davanın; Taraflar arasında akdedilen elektrik satış sözleşmesi nedeniyle cari hesaptan kaynaklan alacağa ilişkin …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olduğu görüldü.
…. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının … Anonim Şirketi, borçlunun … olduğu, takibin 60.121,34-TL cari hesap alacağına ilişkin ilamsız takip olduğu,08/07/2020 tarihli ödeme emrinin 16/11/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun vekili aracılığıyla 16/11/2020 tarihinde, süresi içerisinde borca, ferilerine ve faize, aynı zamanda icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, yetkili icra dairelerinin … olduğunu belirttiği görülmüştür.
Bilirkişi Ufuk Uysal 17/01/2022 tarihli raporda özetle; Davacının davalı ile imzaladığı bila tarihli Elektrik Satış Sözleşmesi ile taraflar arasında ticari ilişkinin başladığı, davacı tarafından davalıya elektrik enerjisi satıldığı ve davalı adına düzenlenen düzenlenen faturaların elektronik posta ile davalıya gönderildiği, davacı şirket tarafından 23.12.2019 tarihinden itibaren düzenlenen 12 adette 60.121.34 TL tutarındaki faturanın davalı tarafından elektronik posta ile tebliğ edildiği, ancak takibe kadar herhangi bir ödeme yapılmadığı, ayrıca davalı tarafından faturalar teslim alınmasına karşılık 6102 sayılı YTTK 21/2.maddesi gereğince sekiz günlük yasal süre içinde herhangi bir itirazının görülmediği, dolayısıyla fatura münderecatılarının kesinleşmiş olduğu, Davacı düzenlemiş olduğu faturaları 120. ALICILAR hesabına kayıt ettiği, dava konusu faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun tespit edildiği, ticari defterlerin VUK gereği açılış ve kapanış onayları olduğundan sahibi lehine kesin delil niteliği taşıdığı, davacının takipten önce alacağın ödenmesi için noter ihtarı ile talep etmediğinden davalının temerrüdünün takiple birlikte oluştuğu, davacının ….İcra Md.nün … esas dosyası kapsamında önceki bölümde belirtilen gerekçelerle davalıdan takip tarihinde 60.121.34 TL alacaklı olduğu, davacı alacağı olan 60.121.34 TL.nin kabulünün mahkemenin takdirinde olduğu, kabulü halinde asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 10,00 oranındaki ve değişen oranlar üzerinden TC Merkez Bankası avans faizi oranı üzerinden faiz işletilebileceği, davacının talep ettiği icra inkar tazminatı, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile ilgili taleplerin Mahkemenizin takdirlerinde olduğu, tespit ve rapor etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
2004 sayılı İİK madde 67 uyarınca; “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde Mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir”.
…. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklının … Anonim Şirketi, borçlunun … olduğu, takibin 60.121,34-TL cari hesap alacağına ilişkin ilamsız takip olduğu,08/07/2020 tarihli ödeme emrinin 16/11/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun vekili aracılığıyla 16/11/2020 tarihinde, süresi içerisinde borca, ferilerine ve faize, aynı zamanda icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, yetkili icra dairelerinin … olduğunu belirttiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına dair bir kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 31/03/2021 tarihinde açıldığı, alacaklı/vekiline itiraz üzerine takibin durdurulması kararının tebliğine dair mazbata, sair bilgi belge de bulunmadığından İİK madde 67’de öngörülen bir yıllık sürenin işlemeye başlamadığı gibi takip tarihi ile dava tarihi arasında da 1 yıldan az süre bulunduğu görülmekle eldeki itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır. Ayrıca davalı borçlunun takip dosyasındaki borca itirazında yaptığı icra dairesinin yetkisine itirazı kapsamında yapılan incelemede; dosyaya ibraz edilen taraflar arasında akdedilen sözleşme incelendiğinde, sözleşmenin 8.1.maddesinde uyuşmazlıkların çözümünde İstanbul Mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili olduğunun kararlaştırıldığı, tarafların her ikisinin de tacir olduğu, 6100 Sayılı HMK’nın 17.maddesine göre yetki sözlemesinin geçerli olduğu, takibin başlatıldığı İstanbul icra dairesinin yetkili olduğu ve borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazının bu nedenle yerinde olmadığı, usulüne uygun şekilde yetkili icra dairesinde başlatılan takip bulunduğundan eldeki itirazın iptali davasını görmekte dava şartları yönünden eksiklik bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere; taraflar arasında elektrik satış sözleşmesi akdedildiği, davacı ile davalı arasında 31/05/2015 tarihinde ticari ilişki oluştuğu, bu ilişkinin davacının ticari defterlerine yansıtıldığı, davacının davalı adına 12 adet fatura düzenlediği, faturaların davalı şirkete elektronik ortamda gönderildiği, davalının itirazının bulunmadığı, düzenlenen ve itiraza uğramayan faturalar nedeniyle davalının davacıdan elektrik enerjisi hizmeti aldığı, itiraza uğramayan faturaların içeriğinin kesinleştiği ve davacının davalı adına düzenlediği bu faturaları cari hesaba kaydettiği, takip tarihine kadar ödeme yapılmadığı ve bu nedenle davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 60.121,34-TL alacaklı olduğu belirlendiğinden, davanın kabulü ile davalının takibe itirazının toplam 60.121,34-TL üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
2004 sayılı İİK madde 67/2.maddesi uyarınca; “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” neticeten işbu davada davalı borçlunun itirazının haksızlığına karar verildiğinden ve cari hesaptan kaynaklanan alacak likit olduğundan hükmolunan meblağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-Davanın Kabulüne,
…. İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 60.121,34-TL alacak üzerinden iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %10,00 ve değişen oranlarda ticari avans faizi işletilmek suretiyle takibin devamına,
2-Alacağın %20’si oranında 12.024,27-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 4.106,89-TL harçtan peşin alınan 726,12-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.380,77-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davada haksız çıkan taraftan karşılanması gerekmekle, 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 726,12-TL peşin harç, 8,50-TL vekalet harcı, 900,00-TL bilirkişi ücreti, 133,00-TL tebligat/posta gideri olmak üzere toplam 1.821,52-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 8.615,77-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yatırılan avanstan artan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/04/2022
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır
¸”5070 sayılı yasanın 5. Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”¸
“Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır”