Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/215 E. 2021/382 K. 24.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/215 Esas
KARAR NO : 2021/382

DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı)
DAVA TARİHİ : 10/04/2018
KARAR TARİHİ : 24/05/2021

İstanbul 2. Tüketici Mahkemesinin 2020/779 Esas, 2020/1008 Karar sayılı 31/12/2020 tarihli kararı ile Mahkememize görevsizlikle tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesini özetle; Davalılardan…Kooperatifine ait olup yüklenicisi diğer davalı …A.Ş olan İstanbul ili, Sarıyer ilçesi,…mevki, …Pafta, … ada, …Parsel, … numaralı bağımsız bölümün tapu kaydının müvekkiline tescil edilmemesi nedeni ile taşınmazın tapu kütüğünde müvekkili adına kayıt edilmesini yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı …İnşaat vekili cevap dilekçesini özetle; Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20.03.2018 tarih ve …E. … K. sayılı kararı ile … A.Ş. nin iflasına karar verilmiş olup tasfiye işlemleri … İflas (… İcra) Müdürlüğü … dosyasından yapıldığını, turyapı inşaat taahhüt tic. san. a.ş. iflas etmiş olup davanın, ikinci alacaklılar toplantısının 10 gün sonrasına kadar ertelenmesi gerektiğini, Davacı yanın ipotek bedeli üzerinden nisbi harcı ikmal etmesi gerektiğini, müflis şirket sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirdiğini, inşaat ruhsat alımı ve proje yapımı diğer davalı kooperatifin yükümlülüğünde olduğunu, müflis …A.Ş. yönünden tapunun devredilmemesine ilişkin kusurunun bulunmadığı göz önüne alınarak tapu iptal ve tescil davasının husumet yokluğu nedeniyle reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
İstanbul … Tüketici Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında; 03/12/2020 tarihli celse 2 nolu ara karar ile; “Davanın müflis davalı …Aş:’nin iflasına karar verildiği tarihten sonra açıldığından müflis şirket yönünden davanın kayıt kabul davası olacağından davanın davalı … A.Ş. Yönünden tefriki ile ayrı esasa kaydedilmesine” karar verilmiş, tefrik kararı üzerine dosya İstanbul … Tüketici Mahkemesinin … Esas sırasına kaydedilmiştir.
İstanbul … Tüketici Mahkemesinin… esas… Karar sayılı 31/12/2020 tarihli kararında; “…Davalı şirketin 20.03.2018 tarihinde iflasına karar verilmiş olup tefrik kararı verilen dava iflas kararından sonra 10.04.2018 tarihinde açılmıştır. Davalı şirketin dava tarihinden önce iflasına karar verilmiş olduğundan bu dava kayıt kabul davası niteliğinde olup, iflasına karar verilen yerdeki ticaret mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek tefrik kararı verilmesi gerekmiştir. (Yargıtay 13. H.D. 29.01.2019 T, 2018/3340 E, 2019/738 K.) Mahkememizin… E. Sayılı dosyasında 03/12/2020 tarihli duruşmasının 2. maddesinde ”Davanın müflis davalı …A.Ş.’nin iflasına karar verildiği tarihten sonra açıldığından müflis şirket yönünden davanın kayıt kabul davası olacağından davanın davalı …A.Ş. Yönünden tefriki ile ayrı esasa kaydedilmesine,” dair karar verilmiş olup davalı yönünden dava işbu esasa kaydedilmiştir. Tefrik kararı verilen Mahkememizin …E. Sayılı dosyasında görülen dava davalı şirket hakkında verilen iflas kararından sonra açıldığından dava kayıt kabul davası niteliğinde görülerek mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine dosya mahkememize tevzi edilerek Mahkememizin …esas sırasına kaydedilmiştir.
Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal tescil davasıdır.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
İstanbul … Tüketici Mahkemesince …esas … Karar sayılı dosyada, davalı şirketin 20.03.2018 tarihinde iflasına karar verildiği, tefrik kararı verilen davanın iflas kararından sonra 10.04.2018 tarihinde açıldığı dava tarihinden önce iflasına karar verilmiş şirket hakkındaki davanın kayıt kabul davası niteliğinde olduğu ve iflasına karar verilen yerdeki ticaret mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
İstanbul BAM 7.HD 10/09/2020 tarih 2020/1216 esas 2020/1123 karar sayılı ilamında; “…Somut olayda davacının öncelikli talebi tapu iptali ve tescile yönelik olup bedelin tahsili talebi terditli taleptir. Öncelikli talep alacağın masaya kaydedilmesine yönelik olmayıp, müflis şirketin aktifinde yer alan bir hakkın masadan çıkartılarak, tapuda adına tescili istemine ilişkindir. Davacının talebi gayrimenkul satış sözleşmesi ile satın aldığını iddia ettiği bağımsız bölümün davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline ilişkin olduğundan davanın kayıt kabul davası olarak kabulü mümkün değildir. Kayıt kabul niteliğinde olmayan tapu iptali ve tescil talepleri yönünden İİK’da özel düzenleme yer almadığından taraflar arasındaki işin niteliğine göre görevli mahkemenin belirlenmesi zorunludur. Hal böyle olunca davacının adına tescilini talep ettiği bağımsız bölüm tapuda daire niteliği ile kayıtlıdır. Gerek dava dilekçesinde gerekse dosya kapsamında davaya konu bağımsız bölümün davacı tarafça kişisel ihtiyaçları dışında ticari, mesleki ya da yatırım amacıyla satın aldığı yönünde herhangi bir açıklama bulunmadığından bağımsız bölümün 6502 Sayılı Kanunun 3/h maddesinde belirtilen mallar arasında olduğunun kabulü gerekip davacının tüketici sıfatı bulunmakla 6502 Sayılı Kanunun 73.maddesi uyarınca uyuşmazlık tüketici mahkemesinin görev alanına girdiğinden tüketici mahkemesince çözülür. İDM davalı şirket hakkında iflas kararı verildiğini belirterek görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçesiyle verdiği görevsizlik kararı hatalıdır…”
İstanbul BAM 7.HD 20/02/2020 tarih 2020/2005 esas 2020/2091 karar sayılı ilamında; “…Somut olayda davacının öncelikli talebi tapu iptali ve tescile yönelik olup bedelin tahsili talebi terditli taleptir. Öncelikli talep alacağın masaya kaydedilmesine yönelik olmayıp, müflis şirketin aktifinde yer alan bir hakkın masadan çıkartılarak, tapuda adına tescili istemine ilişkindir. Davacının talebi gayrimenkul satış sözleşmesi ile satın aldığını iddia ettiği bağımsız bölümün davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline ilişkin olduğundan davanın kayıt kabul davası olarak kabulü mümkün değildir. Kayıt kabul niteliğinde olmayan tapu iptali ve tescil talepleri yönünden İİK’da özel düzenleme yer almadığından taraflar arasındaki işin niteliğine göre görevli mahkemenin belirlenmesi zorunludur. Hal böyle olunca davacının adına tescilini talep ettiği dükkan niteliğindeki bağımsız bölüm 6502 Sayılı Kanunun 3/h maddesinde belirtilen mallar arasında sayılmamaktadır. Dava konusu taşınmaz dükkân niteliğinde olduğundan Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda tanımları yapılan satıcı ve tüketici arasındaki mal ve hizmet satışına ilişkin düzenlemeye uymadığı anlaşılmaktadır. Davacının adına tescilini talep ettiği bağımsız bölümün niteliği dükkan olup 6502 Sayılı Kanunun 73.maddesi uyarınca uyuşmazlık tüketici mahkemesinin görev alanına girmediğinden tüketici mahkemesince çözülemez. Başka bir anlatımla çekişmenin genel mahkeme olarak Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi kanundan kaynaklanan bir zorunluluktur. Bu nedenle görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. …davalı şirket hakkında iflas kararı verildiğini belirterek görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçesiyle verdiği görevsizlik kararı hatalıdır…”
Dava dilekçesi incelendiğinde; davacının talebinin, dava konusu olan İstanbul ili Sarıyer ilçesi …mevki … ada … parsel … nolu bağımsız bölümün tapu kaydının davalı şirket adına iptali ile davacı adına tescilidir.
Davacının, adına tescilini istediği, yani dava konusu olan taşınmaz, İstanbul ili Sarıyer ilçesi Kasapçayırı mevki … ada …parsel … nolu bağımsız bölüm olup, dosya içerisinde mevcut olan dava konusu taşınmazın tapu kaydı incelendiğinde; taşınmazın niteliğinin MESKEN olduğu görülmüştür.
Yukarıda alıntılanan BAM karar ilamlarından anlaşıldığı üzere; Davacının talebi, dava konusu bağımsız bölümün davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline ilişkin olduğundan davanın kayıt kabul davası olarak kabulü mümkün değildir. Ayrıca taşınmaz tapuda daire niteliğinde kayıtlı olduğundan, davacı dava konusu olan bağımsız bölümde yaşadığından, davacının tüketici sıfatı bulunmakta ve uyuşmazlık tüketici mahkemesinin görev alanına girmektedir. Bu nedenle eldeki davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine ve görevli mahkemenin İstanbul Tüketici Mahkemesi olduğuna karar vermek gerekmiş, Mahkememiz kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde daha önce İstanbul 2. Tüketici Mahkemesince görevsizlik kararı verildiğinden olumsuz görev uyuşmazlığının halli, merci tayini için dosyanın HMK 22/2 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
1-İş bu davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından HMK ‘nun 114/1-c ve 115/2 madde uyarınca Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
Görevli mahkemenin İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMESİ olduğuna,
2-Mahkememiz kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde daha önce İstanbul 2. Tüketici Mahkemesince görevsizlik kararı verildiğinden olumsuz görev uyuşmazlığının halli merci tayini için dosyanın HMK 22/2 maddesi uyarınca İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 37. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
3-Merci tayini sonrasında verilen kararda mahkememizin görevli bulunmaması halinde dosyanın re’sen görevli İstanbul 2. Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4-6100 sayılı HMK 331/2 madde ve bendi uyarınca yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/05/2021
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸”5070 sayılı yasanın 5. Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”¸
“Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır”