Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/185 E. 2021/416 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/185 Esas
KARAR NO :2021/416

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:22/01/2014
KARAR TARİHİ:03/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının 10.11.2005 tarihinde imzalamış olduğu sözleşme ile vekiledeninin bayisi olduğunu, yanlar arasında bağıtlanan sözleşme süresinin 5 yıl olduğunu, davalının gönderdiği ihtarname ile bayilik ilişkisini sona erdirdiğini, davalının haksız feshi nedeniyle vekiledeninin zarara uğradığını beyanla, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 50.000 TL kâr kaybı ve 50.000 TL cezai şart alacağı olmak üzere toplam 100.000 TL’nin sözleşmenin fesih tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davacı vekili 02.12.2010 tarihinde kar mahrumiyeti açısından dava bedelini ıslah ederek 712.312,52 TL’ye toplam dava değerini de 910.942,92 TL’ye yükseltmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; rekabet kurumu kararları uyarınca, davacı ile bağıtlanan sözleşmenin geçersiz hale geldiğini, dolayısıyla davacının halen ayakta olmayan sözleşmeye dayalı olarak cezai şart ve kar mahrumiyeti isteyemeyeceğini, ayrıca davacı taleplerinin fahiş olduğunu, cezai şart ve kâr mahrumiyeti hesaplama yönteminin net olmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.

GEREKÇE:
Dava, bayilik sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle kâr mahrumiyeti ve cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda verilen 04/04/2012 tarih, … E-K sayılı karar ile; “…davalının sözleşmeyi haksız olarak feshettiği, davacı şirketin takdiren 3 ay içinde yeni bir bayilik sözleşmesi yapabileceği takdiren 51.978,65 TL kâr mahrumiyetinin ve cezai şart olarak hesaplanan miktarın davalının ekonomik mahvına sebebiyet vereceği kanaatiyle hesaplanan cezai şart miktarının takdiren ¼ oranında tenkisi ile 49.652,85 TL cezai şart tazminatının da 13.06.2007 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline…” karar verildiği, davacı ve davalı vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 22/04/2013 tarih,… E-K sayılı ilamı ile; mahkememiz kararının bozulduğu, mahkememizce bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda verilen 10/11/2015 tarih, … E-K sayılı ilam ile; ” davanın kısmen kabulüne, 270.438,86 TL kar mahrumiyeti alacağı ile 1/2 oranında indirim suretiyle 99.305,70 TL cezai şart alacağının, temerrüt tarihi 15/06/2007 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı yana verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,” dair verilen kararın da davacı ve davalı vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 10/11/2016 tarih, … E-K sayılı ilamı ile bozulduğu anlaşılmaktadır.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmakla, bozma ilamlarından evvel toplanan tüm deliller ve dosya kapsamına göre; … E K sayılı ilamı ile ; ”…Davacının 10/11/2005 tarihinde 5 yıl süre ile yapılan sözleşmeye dayalı olarak, 05/06/2007 tarihinde davalının haksız feshine dayanarak taleplerde bulunduğu, LPG satışından sözleşme feshedilmeseydi 41 ay 4 gün içinde elde edilmesi gereken gelirin 469.050,26 TL olduğu ve sözleşme doğrultusunda kar kaybının anlaşma süresinin sonuna kadar hesap edilmek üzere düzenleme yapıldığı, dolayısıyla davacı şirketin aynı yerde yeni bayilik sözleşmesi yapabileceği azami sürenin nazara alınamayacağı, ancak davacının BK’nun 159/II hükmü çerçevesinde cezai şartı aşan kar mahrumiyetini talep edebileceği, bu sebeple cezai şartı aşan miktarda zararın sözkonusu olduğu durumlarda, tespit edilen zarar miktarından, sözleşmeye göre hesaplanan cezai şartın düşülmesi gerektiği, ispat edilen zararın hükmedilen tazminat miktarının üst sınırını teşkil edeceği, bunun aksi zenginleşme yasağının ihlali sonucu doğuracağı kabul edilmekle, tarafların kazanılmış hakları da gözetilerek bilirkişi tarafından tespit edilen bakiye süreye ilişkin 469.050,26TL kar mahrumiyeti miktarından, 198.611,40 TL cezai şart alacağı mahsup edilmek suretiyle, netice itibariyle 270.438,86-TL kar mahrumiyeti alacağına ve 1/2 oranında indirim yapılmak suretiyle 99.305,70-TL cezai şart alacağına hükmetmek yasal ve yerinde görülmüştür…” karar verildiği,
Davacı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay …. Hukuk Dairesi … E K sayılı, 17.12.2020 tarihli ilamıyla: ”…Her ne kadar mahkemece en son bozma ilamına uyularak hükmün kesinleşen kısımlarının tekrarıyla ifadesi kullanılarak 270.438,86 TL kar mahrumiyeti, 99.305,70 TL cezai şart alacağının davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de, kar mahrumiyeti açısından kurulan hüküm uyulan bozma kararı içeriğine uygun olmamıştır. Mahkemece işbu bozma ilamına uyulmakla davacı yararına usuli müktesep hak oluşmuştur. Davacı yararına oluşan usuli müktesep hak gözetilerek bozma ilamında açıklandığı şekilde, taraflar arasındaki sözleşmenin 32. ve 33. maddelerinde bayinin haksız eylemleri nedeniyle fesih halinde tedarikçi firmanın hem kar mahrumiyeti hem de cezai şartı isteyebileceği kararlaştırıldığına göre bu talepleri ayrı ayrı değerlendirilip kar mahrumiyeti alacağından cezai şart indirimi yapılmaksızın karar verilmesi gerekirken, kar mahrumiyetinden cezai şart indirimi yapılarak karar verilmesi doğru olmamış…” ilamıyla mahkememiz kararının bozulduğu anlaşılmaktadır.
Mahkememizce aşamalarda yapılan yargılama, toplanan taraf delilleri ile uyulan Yargıtay …. Hukuk Dairesi 2020/… – … E K sayılı, 17.12.2020 tarihli ilamındaki gerektirici nedenlere göre davanın kısmen kabulüne, 469.050,26-TL kar mahrumiyeti alacağının temerrüt tarihi olan 15/06/2007 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 99.305,70-TL cezai şart alacağının temerrüt tarihi olan 15/06/2007 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla;

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-)469.050,26-TL kar mahrumiyeti alacağının temerrüt tarihi olan 15/06/2007 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-)99.305,70-TL cezai şart alacağının temerrüt tarihi olan 15/06/2007 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemlerin REDDİNE,
2-) Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 38.824,40-TL harçtan peşin alınan 1.350,00 TL Peşin Harç ve 12.042,50-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 25.431,90-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, bozma öncesi ilgili vergi dairesine yazılan harç tahsil edilmiş ise mahsubuna,
4-)Davacı tarafından yapılan 13,10-Tl başvuru harcı, 1.350,00 -TL peşin harç, 12.042,50-Tl ıslah harcı olmak üzere toplam 13.405,60-TL ‘nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-) Davacı yanca yapılan 2.150,00 TL bilirkişi ücreti, 229,00-TL davetiye+teskere gideri, 177,00-TL bozma sonrası davetiye gideri ve 11,00-TL 2.bozma sonrası davetiye gideri olmak üzere toplam 2.567,00-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 1.601,60-TL sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-) Davalı tarafından bozma öncesi 77,00 TL, bozma sonrası 72,72-TL davetiye gideri olmak üzere toplam 149,72-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 56,30-TL’sinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-) Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 45.467,80-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine,
😎 Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 32.431,09-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-)Davacı/davalı yanca yatırılan gider/delil avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacı/davalı /vekillerine iadesine,
İlişkin davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde Temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı oybirliğiyle karar verildi. 03/06/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır