Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/182 E. 2021/406 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/182 Esas
KARAR NO:2021/406

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:16/03/2021
KARAR TARİHİ:01/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili … İnş. San. Ve Tic. A.Ş. ile davalı … Ltd. Şti. (Eski Ünvanı ile … Ltd. Şti.) arasında iskele takımı kiralanması üzerine mutabakata varıldığını, işbu anlaşma gereğince; davalının talepleri doğrultusunda, müvekkili şirket tarafından inşaatlarda kullanılmak üzere davalı şirkete iskele takımı kiralanması kararlaştırıldığını, davalı taraf da ilgili iskele takımlarının karşılığı olan bedeli ödeme yükümlülüğü altına girdiğini, müvekkili şirket tarafından, ilgili hizmet karşılığı olarak davalı şirkete; 30/11/2018 tarihli, 15123 Sıra numaralı 33.927,95 TL bedelli irsaliyeli fatura, 06/05/2019 tarihli … Fatura No’lu 10.624,37 TL bedelli e-fatura, 17/06/2019 tarihli … Fatura No’lu 10.624,37 TL bedelli e-fatura, 17/04/2019 tarihli … Fatura No’lu 16.194,56 TL bedelli e-fatura, 31/10/2019 tarihli … Fatura No’lu 33.383,76 TL bedelli e-fatura, 31/03/2019 tarihli … Fatura No’lu 20.167,52 TL bedelli e-fatura olmak üzere toplam 124.921,58 TL tutarında fatura kesildiğini, davalı şirket tarafından ilgili faturalara herhangi bir itirazda bulunulmadığını, davalı şirket tarafından, ilgili borçların ifasına yönelik; 33.927,95 TL bedelli, … No’lu 14/02/2019 vadeli…’a ait çek ve … No’lu 30/04/2019 vadeli…’a ait çekin müvekkiline verildiğini, 57.609,84 TL tutarında bakiye borcu bulunduğunu, müvekkili tarafından yasal girişimde bulunularak icra yoluna başvurulduğunu, …. İcra Dairesi …E. Sayılı dosya nezdinde başlatılan icra takibi, davalı tarafın ilgili takibe itirazı sonucu durduğunu beyanla davanın kabulü ile davalı aleyhine başlatılan …. İcra Müdürlüğü, …E.sayılı takibe yapılan itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmesini, fazlaya ilişkin alacaklarının tespiti ile davalıdan tahsiline karar verilmesini, alacağın likit olması ve itirazın kötü niyetli olması sebebiyle %20’den az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalıya, dava dilekçesi ve tensip zaptı usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olmasına rağmen davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
GEREKÇE:
Dava; İskele takım kiralama bedelinden kaynaklı cari hesap alacağına dayalı başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan İİK. 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davaya dayanak …. İcra Müdürlüğü’nün …E sayılı takip dosyasında; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 57.609,84-TL asıl alacak ve 1.718,83-TL faizi olmak üzere toplam 59.328,67-TL cari hesaptan kaynaklı alacağın tahsili için 16.10.2019 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve borçlu tarafından süresinde borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Dava konusu icra takibi konusu alacağın dayanağının iskele takım kiralama bedeli açıklamalı davalı aleyhine tahakkuk ettirilen faturalardan kaynaklı cari hesap alacağından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 24.04.2019 tarihli ve … Es., … K. Sayılı ilamında “01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun’unun 299. maddesinde; “kira sözleşmesi, kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” şeklinde tanımlanmıştır.Bu tanımlamaya göre; davacı tarafından sunulan 10.01.2005 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli ‘Sanayi ve Tıbbi Gazlar Tedarik Anlaşması’ başlıklı sözleşme ile davaya konu sanayi tüplerinin kullanılması için davalıya tahsis edilmesi kararlaştırıldığından, taraflar arasındaki sözleşmenin kira sözleşmesi olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda dava, 12.12.2016 tarihinde 6100 Sayılı HMK’nun yürürlüğe girmesinden sonra açıldığına göre görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır. Hal böyle olunca, mahkemece; uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, görevsizlik nedeniyle HMK’nın 114/1-e ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu yön gözardı edilerek davanın esası hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.” yönünde karar verilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi Başkanlığı 2017/… Es. ve 2017/… K. Sayılı ilamında “…. Davalı vekili; müvekkil şirketin personel taşımacılığı yapmakta olup davacıdan araç kiraladığını, bu hizmet karşılığında da davacı tarafından müvekkil şirkete fatura kesildiğini ancak takibe konu faturaların müvekkiline tebliğ edilmediğini, fatura bedellerinin toplamının davacı alacaklının hesabına yatırıldığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. Somut olayda, uyuşmazlık kira sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Dava, 27.10.2014 tarihinde 6100 Sayılı HMK’nın yürürlüğe girmesinden sonra açıldığına göre görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir.” yönünde karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın sözlü “İskele Takım Kiralama Sözleşmesi”nden doğduğu ve yukarıda belirtilen Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere kira sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklara bakmaya Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan, 6100 sayılı HMK’nın 4.cü maddesinin 1.ci fıkrasının a bendinin “Kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,” hükmü uyarınca iş bu davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından HMK ‘nun 114/(1)-c ile 115/(2) madde uyarınca Mahkememizin görevsizliği sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, HMK 20 madde uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-)1-)İş bu davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından HMK ‘nun 114/1-c ve 115/2 madde uyarınca Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
HMK 20 madde uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın GÖREVLİ VE YETKİLİ … SULH HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
2-)H.M.K.’nun 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren taraflardan herhangi birinin iki hafta içerisinde Mahkememize başvurarak dosyanın görevli ve yetkili Mahkemesine gönderilmesi talebinde bulunmaması halinde dosyanın Mahkememizce resen ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3-)Yargılama giderleri, harç ve vekalet ücreti hususunun H.M.K’nun 331. maddesi uyarınca davaya görevli ve yetkili mahkemede devam edilmesi halinde o mahkemede, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde dosya ele alındığında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde mahkememizce değerlendirilmesine,
HMK 140/5. Madde kapsamında; yan vekillerine daha evvel dilekçeleriyle dayanıp ibraz etmedikleri yada getirilmeyen delilleri varsa, ibraz etmek ve ilgili yerlere teskere yazdırmak üzere iki hafta kesin süre verilmesine, kesin sürenin hukuki sonuçlarının ihtarına (ihtarat yapıldı)
Dair davacı vekilinin yüzünde, davalı/vekilinin yokluğunda; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/06/2021

Katip …
(E-imzalı)

Hakim …
(E-imzalı)