Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/174 E. 2021/859 K. 26.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/174 Esas
KARAR NO:2021/859

DAVA:Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:11/03/2021
KARAR TARİHİ:26/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesini özetle; Müvekkilinin ev mobilyalarının ve aksesuarlarının perakende satışı ile uğraşmak üzere … Mah. … Cad. No:…/… … … adresinde 07.02.2014 tarihinde mağaza açtığını, 2016 yılına kadar müvekkilimin bir sorunu olmaksızın işini yürüttüğünü, ancak 2016 yılından sonra ekonomik koşullar karşısında işleri azalmaya, borçları ise artmaya başladığını, müvekkilinin işlerini düzgün ve sağlam şekilde yapabilmek için çek karnesi kullanmaya başlandığını, davalı taraf ile 2016-2017 yıllarında ticari ilişkilere başlandığını, müvekkilin yanında çalışan …, davalı firma ile çeşitli malzemeler almak üzere anlaşmış olduğunu, müvekkile 60.000TL, 40.00TL, 50.00TL miktarlı çekler kestirdiğini, bir kısım elden olmak üzere işbu çek bedelleri müvekkil tarafından ödendiğini, ancak kalan çeklere ilişkin malzemeler teslim edilmediğini dolayısı ile müvekkilimin bir borcu doğmadığını, ancak çekler iade edilmediği gibi kalan malzemeler de gönderilmediğini, müvekkilinin teslim aldığı malların tamamının bedelini ödediğini, teslim almadığı ancak çeklerini kestiği malların bedelini ödemediğini, teslim edilmeyen mallar için bir borcu doğmadığını, müvekkilin davalı firmaya hiçbir borcu bulunmadığını, davalı taraftan 150.000 TL meblağlı malı teslim almış kalan malı teslim almadığından, doğan bir borcu da bulunmadığını, teslim edilen bir mal olmadığından doğan bir alacak da bulunmadığının malzeme teslimatlarının irsaliyeli olarak yapılması zorunlu olduğunu, ancak verilen çekler nedeniyle müvekkilim davalı şirkete borçlu gözükmekte olduğunu, müvekkiline karşı …. İcra Dairesi’nde … e. Dosyası ile takip başlatıldığını, iş bu davanın ikamesine sebep olan ilgili takipte yer alan 3 adet … ait kambiyo senetleri, 40.000 TL bedelli 30.11.2017 tarihli … seri numaralı; 50.000 TL bedelli 31.12.2017 tarihli … seri numaralı ve 60.000 TL bedelli 31.01.2018 tarihli … seri numaralı çekler olduğunu, anılan Seri: … … nolu çek sureti, davalı firma tarafından müvekkilime karşı … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında ilamsız icra yolu ile takibe başlatıldığını, olup bu takibe karşı itirazlarının …. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyasında görülmekte olduğunu, iş bu sebeple dava esas değerinde bu çeke yer verilmediğini, bu husus da açıkça göstermektedir ki ortada bir tekerrür durumu söz konusudur ve icra dosyalarında mevcut tekerrür yasağı nedeniyle davalı yan açıkça müvekkiline aynı çeke ilişkin olarak ikinci kez takip başlattığını, bu nedenle öncelikle ödeme emrinin iptali gerekliliği, takibin kötü niyetle ve teslim edilmeyen mallara ilişkin iade edilmeyen çeklere ait olması nedeniyle takibin iptaline karar verilmesi gerekliliğini, müvekkilinin davalıya borcu bulunmadığından ,müvekkilinin davalı tarafa bir borcu olmadığının tespitine, borcun olmaması nedeni ile icra takip dosyasının iptaline, haksız olarak tekerrüren ve kötüniyetle takip başlatan karşı taraf aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere haksız icra tazminatına mahkum edilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesini özetle; Müvekkil aleyhine açılan işbu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davayı kabul etmediğini, davacının borçlu olmadığı yönündeki beyan ve iddiaları gerçeği yansıtmadığını, davacının aldığı ürünlerin bedelini ödediği yönündeki iddiası doğru olmadığını, ödeme iddiasının yazılı belge ile davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, davacının teslim aldığı malların gerçek miktarının yuvarlak hesap olduğu, ….asliye ticaret mahkemesi … e.sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, davacının ticari defterlerinde de görünen 152.679,51 TL tutarında olduğunu, davacı taraf teslim aldığını beyan ettiği bu malların bedelini müvekkiline ödemediğini, davacının borcuna karşı verdiği kambiyo senetlerinin (çeklerin) tamamı karşılıksız çıkmış ve müvekkil alacağına kavuşamadığını davacı borçlu, müvekkil şirket ile bağlantı yaparak toplamı 330.000,00.tl olan 6 adet çek verdiğini, 152.679,39TL tutarında ürün aldığını, çekleri karşılıksız çıkmaya başlayınca bağlantısının devamındaki ürünleri teslim almadığını, ve verdiği çeklerin hepsi karşılıksız çıktığını, banka tarafından arkası yazılmış ve çekler ödenmediğini, ….icra müdürlüğünün … e.sayılı dosyasından kambiyo senetlerine özgü yolla icra takibi başlatıldığını, davacı tarafından borcuna karşılık müvekkile verilen takibe konu çekler,TTK’nın öngördüğü bütün unsurları taşıyan, kayıtsız-şartsız ve mücerret borç ikrarını içeren kambiyo senedi niteliğinde olduğunu Davacı borçlu piyasadan müvekkil gibi birçok firmadan benzer şekilde ürünler aldığını, daha sonra borçlarını ödememek için işyerini kapattığını, müvekkili ve diğer alacaklıları zarara uğrattığını, dolayısıyla davacı davacı borçlunun borçlu olduğunu bilmesine rağmen doğru olmayan ödeme iddiası ile işbu davaları açması borcunu ödemek niyetinde olmadığını müvekkilin zararının devam edeceğini ve davacının kötüniyetle hareket ettiğini gösterdiğini, Usule ve yasaya aykırı, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun, hakkaniyete aykırı davanın (dersdestlik nedeniyle ya da esastan) reddine, müvekkile borçlu olmasına rağmen kötüniyetle ve doğru olmayan ödeme iddiası ile işbu davayı açan davacının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davanın; …. İcra dairesinin … esas sayılı dosyasında borçlu olunmadığının tespiti davasından ibaret olduğu anlaşılmıştır.
….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasının UYAP sistemi üzerinden incelenmiş, dosyanın taraflarının aynı olduğu ve davanın menfi tespit istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
HMK. nun 166.(1) maddesi hükmü gereğince; ‘Aynı yargı çevresinde, aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması halinde, davanın her safhasında istek üzerine veya kendiliğinden mahkemece birleştirilebilir.
(4) Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması yada biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantı var sayılır.’
Davacının istemi üzerine verilecek karar iş bu davadaki davalı şirketin hukukunu etkileyecek olmakla, mahkememize açılan işbu davanın …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan … Esas sayılı dava dosyası ile doğrudan bağlantısı olması sebebiyle, HMK 166. Madde uyarınca birleştirme kararı vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
HÜKÜM:
1-Mahkememizin işbu dava dosyasının HMK 166.madde uyarınca doğrudan doğruya hukuki ve fiili bağlantı bulunan …. Asliye Ticaret Mahkemesinin esas … sayılı dava dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Dosyaların …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası üzerinden YÜRÜTÜLMESİNE,
3-Esasın bu şekilde kapatılmasına,
4-HMK 331. Maddesi uyarınca, harç, masraf ücreti vekalet tayin ve takdirine asıl davada nihai kararla birlikte karar verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, HMK’nun 168/(1) maddesi uyarınca nihai kararla birlikte, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle karar verildi.26/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır