Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/88 E. 2023/434 K. 02.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/88 Esas
KARAR NO:2023/434

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:16/11/2018
KARAR TARİHİ:02/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile borçlu aleyhinde genel haciz yolu ile takip başlatıldığını, davalının müvekkil şirkete herhangi bir borcu olmadığından bahisle , 12/10/2018 tarihinde takibe itiraz ettiğini ve takibin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu davalının itirazında müvekkil şirket ile arasındaki ticari ilişkiyi kabul etmediğini , müvekkilin sunulan belgelerdeki malları eksiksiz bir şekilde teslim ettiğini davalının borcunu inkar ettiğini ve ödememe yoluna gittiğini, bu nedenlerle davalının … 2. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamını, davalı tarafın alacak miktarının %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesini mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının açmış olduğu davanın yetkili yer mahkemesinde açılmadığını, müvekkili adresinin … Mah. İstanbul Cad. No:…/… D 3 …/İstanbul olup iş bu davada İstanbul mahkemeleri yetkili olduğundan, yetki itirazlarının kabulü ile dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesini talep ettiğini, esasa ve usule itirazlarda davacının dilekçesi ekinde sunmuş olduğu sipariş formu ve tahsilat makbuzu adlı belgelerin, yazılı belge ve senet mahiyetinin olmadığını, müvekkilinin teslim aldığına ve borcu kabul ettiğine dair herhangi bir imzasının olmadığını, somut davada delil olarak kullanılmasının mümkün olmadığı gibi, müvekkilinin borçlu olduğunu gösterir içeriğe de sahip olmadığını,… nolu 13/07/2018 Tarihli Cari 1.875,00 TL olarak düzenlenen; … nolu 20/07/2018 Tarihli cari 11.475,00 TL olarak düzenlenen; … nolu 20/07/2018 Tarihli NAKİ’T 10.000,00 TL Cari 9.740,00 TL olarak düzenlenen;… nolu 26/06/2018 Tarihli NAJ 2.000,00 TL olarak düzenlenen; … nolu 29/09/2018 Tarihli cari 1.380,00 TL olarak düzenlenen; 009114 nolu 20/06/2018 Tarihli cari 2.841,00 TL olarak düzenlenen, … nolu 23/06/2018 Tarihli cari 3.704,00 TL olarak düzenlenen,… nolu 08/06/2018 Tarihli NAKİT 1.000,00TL CARİ 2.960,00TL olarak düzenlenen; … nolu 20/06/2018 Tarihli NAKİ’T 2.000,00TL olarak düzenlenen;… nolu 20/…/2018 Tarihli CARİ 500,00TL olarak düzenlenen; … nolu 12/05/2018 Tarihli NAKİT 100,00TL CARİ 296 TL olarak düzenlenen;… nolu 19/05/2018 Tarihli NAKİT 285,00TL CARİ 930,00TL olarak düzenlenen sipariş formları incelendiği vakit, hiçbirisinde müvekkilin ve yetkilisinin teslim aldığına dair ıslak imzası kaşesi veya beyanının olmadığını, davacı tarafından tutulan kayıtların çelişkili olduğundan bazı makbuzlarda nakit ödeme alınmıştır ibaresi yer almış bazı formlarda cari hesap yazılmış bazılarında ise hem nakit ödeme alındısı hem de cari hesap bilgileri yer aldığını, borca esas alınan hiç bir sipariş formunda ve makbuzda müvekkiline ait imzanın olmadığı gibi son tarihli cari bilgisi ile icra takibi ile iddia edilen alacak miktarı ve dava değeri de birbirini tutmadığını, ayrıca kabul etmemekle birlikte, tahsilat makbuzlarında son tarih olan Eylül 2018 cari hesabı 1.380,00 TL olarak üğü, bu durumda ispat yükü davacı tarafta olduğundan alacağını senet niteliğindeki resmi belgelerle ispatlaması gerektiği ve davacı tarafından sunulan delillerle davacının iddiasını ispat edemeyeceği ve senet niteliğinde belge sunamadığından davanın reddi gerektiğini ifade ederek, davanın reddine, takip konusu miktarın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davacı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davanın; 29.195,00 TL alacağa ilişkin … … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili davada; … … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, sipariş formu/tahsilat fişleri, muhasebe kayıtları, ticari defterler, bilirkişi incelemesi, tanık beyanları, yemin ve her türlü yasal delile dayanmıştır.
… … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası sureti celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının … borçlu … olduğu, 29.195,00 TL asıl alacak, 668,79 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 29.863,79 TL alacak için 04.10.2018 tarihinde takibe girişildiği, davalı/ borçluya usulüne uygun tebligatın yapıldığı borçlunun süresi içerisinde borca, ferilerine itiraz ettiği görülmüştür.
Davacının ticari defterlerinin bulunduğu yerin … olması sebebiyle … Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazıldığı, talimatla alınan 27/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan Sipariş Formu/Tahsilat Makbuzları dikkate alındığında icra takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 31.595,00 TL alacaklı olduğunun hesaplandığı, davalı vekili tarafından sunulan delil dilekçesi ekinde yer alan Sipariş Formu/Tahsilat Makbuzları dikkate alındığında icra takip tarihi itibari ile davalının davacıya 3.830,00 TL borçlu olduğu hesaplandığı, davacı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK’nın 64. Maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 222. Maddesi de göz önüne alınarak sahipleri lehine delil olma özelliğine haiz olduğu, davacı ticari defterlerinde davalı firma adına herhangi bir kayıt yer almadığı, davacı ticari defterlerinde icra takip tarihi itibari ile davacının davalıdan alacağı olmadığı, tespit ve rapor edilmiştir.
Davalının ticari defter ve belgelerinin bulunduğu yerin İstanbul olması sebebi ile Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dosyanın SMM bilirkişiye tevdii edildiği, 16/11/2021 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; davalının işletme defteri tuttuğu ve işletme defterinde dava konusu olan hiçbir evrakın kaydına rastlanmadığı, istinabe sureti ile … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi … Talimat Dosyası ile bilirkişi Öğr. Gör. Dr. … tarafından hazırlanan raporda, davacının ticari defterlerinin TTK ilgili hükümlerine göre delil niteliğine haiz olduğu, davacı ticari defter ve kayıtlarında davalı adına herhangi bir kayıta rastlanmadığı, davacının, davalıya fatura kesmediği ve takip tarihi itibariyle davacının, davalıdan alacağının olmadığının tespit edildiği, Yasa koyucu hiçbir tüccarın kendi ticari defterine, kendi aleyhine herhangi bir kayıt düşürmesine aklen ve mantıken olanak bulunmadığına dayanarak, bir tüccarın ticari defteri ister onaylı olsun ister olmasın, ister yasaya uygun olarak tutulsun ister tutulmasın her zaman defter sahibi veya yasal ardılları aleyhine kanıt olarak kullanılabileceğini benimsediğini, somut davamızda da davalının, davacı ile olan akdi ilişkiyi inkar ettiği, İnkar edilen ilişkide de mal/hizmet teslimine ilişkin hiç bir evrak bulunmadığı, taraflar arasında fatura alışverişi olduğu varsayılsa da, ilişkinin inkar edildiği durumlarda da, salt fatura düzenlenmesi de adına fatura düzenlenen kişiyi, fatura düzenleyene, karşı borçlu duruma düşürmeyeceği, adına fatura düzenlenen kişinin borçlu sayılabilmesi için, VUK.nun 230. Md.ne göre hazırlanmış faturayı ve/veya sipariş formunu veya imzası ikrar edilmiş bir belgeyi, usulüne uygun biçimde tebellüğ ettiği halde, TTK. 21/2.maddesine uygun süre olan 8 gün içinde itiraz etmemiş olması, ya da fatura konusu mal veya hizmetin adına fatura düzenlenen kişi davalıya tesliminin belgelenmesi gerektiğinden, somut davada teslim ve tebliğden biri varit olmadan fatura düzenlenmesi halinde de, düzenlenen fatura borç doğurmayacağı, somut davamızda davacının, davalıya fatura ve sevk irsaliyesi de düzenlemediğinden, davacının davasını ispata muhtaç olduğu değerlendirildiği tespit ve rapor edilmiştir.
12/05/2022 Tarihli SMM bilirkişi ek raporunda özetle; davacının kök rapora itirazlarının raporda herhangi bir değişiklik gerektirmediği, oradaki tespit ve görüşlerin aynen muhafazası icap ettiği, taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı, davacının, davalıya verdiği dava konusu fişlerin imzası ikrar edilmiş belgeler olmadığı gibi istinabe sureti ile alınan talimat raporunda ticari defterlerinde alacaklı olduğuna dair hiçbir kayıt bulunmadığı, tespit ve rapor edilmiştir.
07/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketin 2018 yılına ait muhtelif tarihli yumurta bedellerine ilişkin alacak tutarlarını takip ve dava konusu yaptığı, taraf defterlerinde alacak tutarına ilişkin herhangi bir kaydın olmadığı, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden gönderilen davacı şirkete ait 2017-2018 yılları BA/BS formlarında da davalı adına herhangi bir kayıt olmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, tarafların defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; taraflar arasındaki hukuki ihtilafın davacı yanın, 04/10/2018 tarihinde davalı borçlu aleyhine … … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası 29.195,00 TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunduğu davacı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK’nın 64. Maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 222. Maddesi de göz önüne alınarak sahipleri lehine delil olma özelliğine haiz olduğu, davacı ticari defterlerinde davalı firma adına herhangi bir kayıt yer almadığı, davacı ticari defterlerinde icra takip tarihi itibari ile davacının davalıdan alacağı olmadığı, davacı şirketin 2018 yılına ait muhtelif tarihli yumurta bedellerine ilişkin alacak tutarlarını takip ve dava konusu yaptığı, taraf defterlerinde alacak tutarına ilişkin herhangi bir kaydın olmadığı, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden gönderilen davacı şirkete ait 2017-2018 yılları BA/BS formlarında da davalı adına herhangi bir kayıt olmadığı, davacının, davalıya fatura ve sevk irsaliyesi de düzenlemediğinden, davacının davasını ispata muhtaç olduğu hususunun tespit ve rapor edildiği denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;

1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli harç 179,90 TL olup, başlangıçta alınan 510,00 TL den mahsubu ile fazla alınan 330,10 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00- maktu TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,

5-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/vekiline iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/06/2023

Katip …
E-imzalıdır.

Hakim …
E-imzalıdır.