Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/81 E. 2021/273 K. 30.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/81 Esas
KARAR NO : 2021/273

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/01/2020
KARAR TARİHİ : 30/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkillerinin murisi …’nün davalı sigorta şirketi nezdinde 02.11.2018 tarih… nolu olmaz deme olur ferdi kaza sigorta poliçesinin bulunduğunu, 12.04.2019 tarihinde gerçekleşen trafik kazası neticesinde vefat ettiğini, poliçede kaza sonucu vefat tazminatının 733.300TL olduğunu, davalıya teminatın ödenmesi için 14.04.2019 tarihinde ihbarda bulunulduğunu, teminatın ödenmemesi üzerine 27.11.2019 tarihinde Beyoğlu … Noterliği kanalı ile ihtar çekildiğini, 04.12.2019 tarihinde davalı aleyhine icra takibine girişildiğini, icra takibinin hemen akabinde ödeme emri henüz tebliğ edilmeden 733.000TL’nin müvekkillerine ödendiğini ve borcun ödendiği gerekçesi ile takibe itiraz edildiğini, davalının faiz ödeme yükümlülüğü altında olduğunu, icra takibi yapılmasından sonra ödeme yapıldığından davalının vekalet ücreti ve takip masraflarından da sorumlu olduğunu, davalı şirketin 29.04.2019 tarihinde temerrüte düştüğünü, davalı tarafım kısmi ödeme yaptığı halde takibin tamamına itiraz ettiğini belirterek takip tutarı olan 806.559,68 TL den yapılan kısmi ödeme düşüldükten sonra kalan 73.259,68 TL , müvekkiller tarafından ödenen icra masrafı olan 4.083,60TL , takip tutarının tamamı üzerinden ödenmesi gereken 57.377,98 TL olmak üzere toplam 134.721,26TL’ye yapılan itirazın iptalini, belirtilen tutara takip tarihinden itibaren faiz işlemeye devam ettiğinin tespitini, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle;Sigortalı merhum …ile müvekkili şirket arasında ferdi kaza sigorta poliçesi mevcut olduğunu, kaza sonucu vefat teminatının 733.300TL olarak belirlendiğini, ferdi kaza sigortası özel şartları uyarınca trafik kazası tespit tutanağı, sigortalının sürücü olması halinde alkol raporu gibi belgeleri eksik olması nedeni ile eksik evrakları sunmalarını talep ettiklerini, eksik evrakların tamamlanması ile teminatın 366.650TL’si davacılardan …’ye ve 366.650TL’si de davacı…’ye 04.12.2019 tarihinde ödendiğini, TTK 1427. maddesi gereğince sigorta tazminatının riziko ile ilgili belgelerinin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince muaccel olacağını, evrakların geç tamamlanması nedeni ile faiz talebinin yerine olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; Davacıların murisi ile davalı arasında akdedilen ferdi kaza sigorta poliçesine dayalı vefat tazminatından kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan İİK 67. Maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili davada; Sigorta Poliçesi, müvekkillerinin mirasçı olduğuna ilişkin mirasçdık belgesi, Kaza ve kaza sonucu ölümün gerçekleştiğine ilişkin trafik kaza tespit tutanağı, defin ruhsatı, ölü muayene ve otopsi tutanağı, teminat bedelinin ödenmesi talebini içeren ihbarname, ihtarname, icra takibi harcına ilişkin ödeme makbuzu, davalı tarafından yapılan kısmı ödemelere ilişkin dekontlar, İstanbul … icra Müdürlüğümün … E. sayılı dosyası delillerine dayanmıştır.
Davalı vekili davada; Poliçeye ilişkin tazminat dosyası, ödemelere ilişkin dekontlar, … Sigortası Genel Şartları, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın… Sor. Nolu dosyası, müvekkili şirkete ait tüm defter, belge ve kayıtlar, tanık, bilirkişi incelemesi, yargıtay içtihatları ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davaya dayanak İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında; alacaklılar… ve …tarafından borçlu …Anonim Şirketi aleyhine 733.300,00 TL asıl alacak ve 73.259,68 TL faizi olmak üzere toplam 806.559,68 TL alacaklıların murisi ile borçlu arasında akdedilen ferdi kaza sigorta poliçesine dayalı vefat tazminatından kaynaklı alacağın tahsili için 04.12.2019 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve borçlu tarafından süresinde takibe, ödeme emrine, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde görev itirazında bulunulmuş olup iş bu dava mutlak ticari dava niteliğinde olması nedeniyle Mahkememizin iş bu davaya bakmaya görevli olmasından dolayı Mahkememiz tarafından davalı vekilinin görev itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz tarafından iddia, savunma ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacıların icra takip tarihi itibariyle davalıdan alacaklı olup olmadığının tespitine ve alacaklı ise miktarın tespiti için dosyanın bilirkişiye tevdii ile rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 08.03.2021 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “… Davacıların murisi …’nün davalı sigorta şirketi nezdinde 02.11.2018 başlangıç tarihli ve … sayılı poliçe ile ferdi kaza sigortası mevcut bulunduğu,
Davalı …AŞ.’nin 01.05.2019 tarihinde temerrüte düştüğü,
Davacılar tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…E. Sayılı dosyası ile 04.12.2019 tarihinde ilamsız icra takibine başlandığı, takibin başlamasından sonra aynı gün davalı sigorta şirketi tarafından davacı tarafa 733.300,00 TL ödeme yapıldığı, yapılan bu ödemenin BK 100 maddesi kapsamında kısmi ödeme olarak kabul edilebileceği,
İcra takibinde davacı tarafça 31.05.2019 tarihinden itibaren avans faizi talebinde bulunulduğundan talep ile bağlı kalınarak, davalının yaptığı ödemenin tenzilinden sonra icra takip talebinde hesaplanan 73.259,68 TL avans faizi, 4.083,60TL peşin harç , 34.659,29TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 112.002,57 TL’den takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalının sorumlu olduğu,
Ödeme emrinin tebliğe çıkarılması fakat tebliğ edilmesinden önce yapılan ödemelerden tahsil harcı alınmasının mümkün olmadığı, bu nedenle tahsil harcının değerlendirmeye alınmadığı, ” tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.Davacılar vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur. Davalı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuş olup itirazları doğrultusunda yeni bir bilirkişiden rapor alınmasını, aksi kanaatte ek rapor alınmasını talep etmiştir. Mahkememiz tarafından davalı vekilinin itirazlarının yerinde görülmemesi nedeniyle davalı vekilinin yeni bir rapor veya ek rapor alınması taleplerinin reddine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/1264 Esas ve 2018/1046 Karar sayılı ilamında “….. davacı tarafça başlatılan icra takibinden sonra davalı borçlunun takibe itiraz ettiği ve aynı gün asıl alacağı haricen ödediği, fakat icra takibinin açılmasına ve itiraz ile de takibin durmasına neden olması itibariyle davacı açısından vekalet ücreti, icra masrafı ve faiz kalemleri yönünden talep şartlarının oluştuğu, itiraz ile takip durduğundan bu konuda icra müdürlüğünce herhangi bir işlem yapılamayacağı ve karar verilemeyeceği, bu nedenle de davacı alacaklının bu haklarına ulaşması için itirazın iptali davasını açmaktan başka bir hukuki yol bulunmadığı, bu bağlamda asıl borç ödense bile borç ferileri yönünden itirazın iptali davasını açmasında alacaklının ve somut olayda davacının hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerektiği” yönünde karar verilmiştir.
Toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacılar tarafından davacıların murisi ile davalı arasında akdedilen ferdi kaza sigorta poliçesine dayalı vefat tazminatından kaynaklı 733.300,00 TL asıl alacak ve 73.259,68 TL faizi olmak üzere toplam 806.559,68 TL alacağın tahsili için davalı aleyhine 04.12.2020 tarihinde icra takibi başlatıldığı (harçlar saat 15:25’de yatırılmıştır ), davalıya ödeme emri tebliğ edilmeden davalı tarafından davacıların hesaplarına 04.12.2019 tarihinde poliçe limiti olan toplam 733.300,00-TL’nin (saat 16:13’de ) EFT yoluyla gönderildiği, davalı tarafından aleyhine başlatılan takibe, ödeme emrine, borca, faize ve tem ferilerine itiraz edildiği ve davacılar tarafından Mahkememizde iş bu itirazın davası açılarak takip tutarı olan 806,559,68.-TL’den yapılan kısmi ödeme düşüldükten sonra kalan 73.259,68-TL, müvekkilleri tarafından ödenen icra masrafı olan 4.083,60-TL ile takip tutarının tamamı ürerinden ödenmesi gereken 57.377,98-TL olmak üzere toplam 134.721,26-TL’ye yapılan itirazın iptalinin talep edildiği, hayatın olağan akışına göre kimse her gün ya da her saat banka hesaplarını kontrol edemeyeceğinden ve yine davamızda borçlu alacaklıyı arayıpta parayı yatırdığını bildirmediğinden ve yine Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığının 04/11/2015 Tarih 2015/15392 Esas 2015/19647 Karar Sayılı ilamı uyarınca takip günü saat farkıyla yapılan ödemenin takipten önce yapılan ödeme olarak kabul edilemeyeği ve alacaklının takipte haklı olduğu gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak, Mahkememiz tarafından yapılan yargılama sırasında dosya bilirkişiye tevdi edilmiş ve bilirkişi raporunda davalı…AŞ.’nin 01.05.2019 tarihinde temerrüte düştüğü, davacılar tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyası ile 04.12.2019 tarihinde ilamsız icra takibine başlandığı, takibin başlamasından sonra aynı gün davalı sigorta şirketi tarafından davacı tarafa 733.300,00 TL ödeme yapıldığı, yapılan bu ödemenin BK 100 maddesi kapsamında kısmi ödeme olarak kabul edilebileceği, icra takibinde davacı tarafça 31.05.2019 tarihinden itibaren avans faizi talebinde bulunulduğundan talep ile bağlı kalınarak, davalının yaptığı ödemenin tenzilinden sonra icra takip talebinde hesaplanan 73.259,68 TL avans faizi, 4.083,60TL peşin harç , 34.659,29TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 112.002,57 TL’den takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalının sorumlu olduğunun tespit edildiği, davacılar tarafından icra takibinde takip öncesi ve sonrası avans faiz talep edildiği bu talepleri bilirkişi tarafından her ne karar yerinde görülse de davacıların murisi ile davalı arasında akdedilen ferdi kaza sigorta poliçesinin incelenmesinden anlaşılacağı üzere davacıların murisinin tüketici olduğu bu haliyle takip öncesi ve sonrasında yasal faiz uygulanması gerektiğinden Mahkememiz tarafından asıl alacağa davalının temerrüt tarihi olan 31.05.2019 tarihinden takip tarihine kadar yasal faiz uygulanarak takip öncesi işlemiş faiz miktarı 33.088,23 TL olarak hesap edilmiş, davalının itirazı nedeniyle davacılar tam vekalet ücretine hak kazanacağından, Mahkememiz tarafından icra vekalet ücreti 44.605,52-TL olarak hesap edilmiş ve davacılar tarafından takip başlatılırken toplam 4.083,60 TL harç masrafı yapıldığı, borcun icra takibinden sonra ödenmesi, takibin haklı olduğuna karine olduğu gibi, BK 100. maddesi gereğince takipten sonra yapılan kısmi ödemelerin öncelikle işlemiş ve işleyecek temerrüt faizi ve masraflara mahsup edileceği, bu durumda icra takibinden sonra, sadece asıl alacağın ödenmesinin tüm borcun ödendiği anlamına gelmeyeceği, Yargıtayın değişik kararları ile oluşan istikrarlı uygulamasında da, asıl alacak ödenmiş olsa bile, davalının itirazı ile takip durduğundan, davacının takip giderleri, faiz ve vekalet ücreti yönünden itirazın iptalini istemesinde hukuki yararın bulunduğun kabul edileceği, ( Yargıtay 19 Hukuk Dairesi 2014/9975 Esas- 2014/13898 Karar 22/09/2014 tarihli ilam, Yargıtay HGK 2012/19-1827 Esas, 2013/802 Karar ve 31/05/2013 tarihli ilam…) anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile; Davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü nün … Esas sayılı takip dosyasında itirazının 81.777,35 TL (33.088,23 TL takip öncesi faiz, 44.605,52 TL icra vekalet ücreti ve 4.083,60 TL başvurma harcı) üzerinden iptali ile takibin 33.088,23 TL’ye takip tarihinden itiraben yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, koşulları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, koşulları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
1-) Davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü nün … Esas sayılı takip dosyasında itirazının 81.777,35 TL (33.088,23 TL takip öncesi faiz, 44.605,52 TL icra vekalet ücreti ve 4.083,60 TL başvurma harcı) üzerinden iptali ile takibin 33.088,23 TL’ye takip tarihinden itiraben yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına,
-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE
2-)Koşulları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-)Koşulları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
4-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 5.586,21-TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 1.627,11-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.959,10-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-)Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 1.627,11-TL peşin harç ve 7,80-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.689,31-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti ve müzekkere /davetiye gideri olmak üzere toplam 856,50-TL yargılama giderinen red ve kabul oranına göre hesaplanan 519,90-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-)Davacılar duruşmalarda kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 11.431,06-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 7.682,71-TL nispi vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalıya verilmesine,
9-)Davacılar tarafından yatıralan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde re’sen davacılara/vekiline iadesine,
10-)Davalının gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen davalıya/vekiline iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/03/2021

Katip
¸

Hakim
¸