Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/749 E. 2022/707 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/749 Esas
KARAR NO:2022/707

DAVA:Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:10/01/2017
KARAR TARİHİ:18/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı aleyhine …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ile toplam 8 adet ödenmeyen gecikmiş enerji bedeli için icra takibine girişildiğini, takibine konu faturalara ait dönem için herhangi bir abonelik müracaatı olmadığı gibi, fiili kullanımı da bulunmadığını, sayacın bağlı bulunduğu iş yerinde davacı tarafından 06.05.2005 tarihinde abonelik başlatıldığını ve akabinde 1 ay sonra 25.06.2005 tarihinde ticareti terk etmesi nedeniyle iş yerini kapattığını, sonrasında bu işyerini kiralayan … ve kardeşi … tarafından elektrik tüketimi yapıldığını, … ın … nolu resmi tutanağı ile ilgililere sayaç temin etmesi için 3 gün süre verildiğini, işbu tutanakta … tarafından 6 aydır bu işyerinde kiracı olduğunun beyan edildiğini, akabinde de … tarafından 15.10.2009 tarih … tutanak ile davacı adına kayıtlı ancak fili ve hukuki olarak sayacın bağlı olduğu işyerinde kiracı olan … ve … kardeşler tarafından kullanılan sayacın yakıldığı ve ölçü mühürleri erimiş sayaç içinde S-T uçlarının kesilmiş olduğunu, bu nedenle sayacın okunamadığını ve kaçak kullanım yapıldığının tespit edildiğini, davacı adına kayıtlı görünen sayıcın ilk borç okuma tarihi olan 03.10.2009 tarihinden önce davacıya ait herhangi bir borç tespitinin söz konusu olmadığını, kaçak tutanağından sonra sayaç söküldüğü ve davacının bu adreste bulunmadığı tespit edildiği halde, davacı adına 03.10.2009 tarihinden sonra tekrar abonelik başlatılıp, icra konusu elektrik faturalarının davacı adına tahakkukuna sebebiyet verildiğini, … 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından kaçak elektrik borcu için menfi tespit davası açılmış olup, 02.09.2016 tarihli bilirkişi raporunun da davacı lehine olduğunu, davacının kaçak ve usulsüz elektrik kullanmadığını beyanla aleyhine yapılan takipten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, davalı şirketin … numaralı abonesi olarak hizmet aldığını ve söz konusu aboneliğini sonlandırmaya yönelik herhangi bir başvuruda bulunmadığını, bu hizmete karşılık tahakkuk ettirilen faturaların ödenmediğini, dava konusu tahakkuklarda hukuka aykırılık bulunmadığını, abonelik sözleşmesinin sonlandırılmamamış olmasının davacının kusuru olup, kaçak tespit tutanaklarının Yargıtay’ın yerleşik içtihadı uyarınca aksi sabit olmadıkça geçerli olduğunu, davacının iddialarının hukuki mesnetten yoksun ve Elektrik Piyasası Mevzuaatı hükümlerine aykırı olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava, İİK. 72 maddeye dayalı açılan menfi tespit davasıdır.
Getirtilip incelenen …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasında; alacaklı … A.Ş. Tarafından borçlu … aleyhinde 14.728,00-TL gecikmiş enerji bedeli ( … abone nolu 5.11.2009 son ödeme tarihli 522,00-TL bedelli , 3.12.2009 son ödeme tarihli 1.231,50-TL bedelli, 29.12.2009 son ödeme tarihli 463,50-TL bedelli, 29.12.2009 son ödeme tarihli 8.641,80-TL bedelli, 07.01.2010 son ödeme tarihli 298,60-TL bedelli, 02.07.2010 son ödeme tarihli 2.386,400-TL bedelli , 2.8.2010 son ödeme tarihli 379,00-TL bedelli, 04.10.2010 son ödeme tarihli 805,20-TL bedelli enerji faturalarına dayalı olarak), 16.122,99-TL gecikmiş gün faizi, 2.902,12-TL faizin KDV si olmak üzere toplam 33.753,12-TL alacak için 12.04.2016 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin 04/05/2016 tarihinde tebliğ edildiği, takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Uyaptan gönderilen … 8. İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında, alacaklı … A.Ş. tarafından borçlular … ve … aleyhine 9.105,30 TL asıl alacak ( 29.12.2009 son ödeme tarihli 463,50-TL bedelli, 29.12.2009 son ödeme tarihli 8.641,80-TL bedelli , 25.01.2010 son ödeme tarihli 11.040,00-TL bedelli kaçak tahakkuk faturalarına dayalı olarak ), 597,75-TL gecikme cezası 107,61-TL KDV olmak üzere toplam 9.810,66-TL alacak için 09.10.2010 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla icra takibine girişildiği, takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Uyaptan gönderilen … 4 Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasında, davacı … tarafından davalı … A.Ş. aleyhine … 8. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına konu edilen kaçak elektrik faturaları yönünden menfi tespit davası açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen 09.02.2017 tarihli karar ile ” davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu menfi tespit davasının kabulüne” karar verildiği, verilen kararın 17.10.2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Uyaptan gönderilen … 24. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasına göre, … tarafından sanık olarak … aleyhine kaçak elektrik kullandığından bahisle Elektrik Enerjisi Hırsızlığı suçundan dava açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen 13.11.2014 tarihli karar ile ” sanığın üzerine atılı kaçak elektrik kullanmak sureti ile karşılıksız yararlanma suçunu işlediğine dair cezalandırılmasına yeterli her türlü şüpheden uzak somut inandırıcı delil elde edilemediğinden , suç tarihi itibari ile iş yerinin sanık tarafından kullanılmadığının belirlendiğinden atılı suçtan CMK 223/2-e maddesi gereğince beraatine” karar verildiği, verilen kararın 16.12.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacı ve davalı yanın tüm delilleri toplandıktan sonra, dosya icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilerek rapor alınmıştır.
Mevcut deliller ve mahkememizi bağlayıcı tespitler doğrultusunda yine geçmiş dönem için (2009-2010 tarihleri) tahakkuk ettirilen gecikmiş enerji bedelleri yönünden ve aynı … nolu abonelik için davalının 8 adet : 5.11.2009 son ödeme tarihli 522,00-TL bedelli , 3.12.2009 son ödeme tarihli 1.231,50-TL bedelli, 29.12.2009 son ödeme tarihli 463,50-TL bedelli, 29.12.2009 son ödeme tarihli 8.641,80-TL bedelli, 07.01.2010 son ödeme tarihli 298,60-TL bedelli, 02.07.2010 son ödeme tarihli 2.386,400-TL bedelli , 2.8.2010 son ödeme tarihli 379,00-TL bedelli, 04.10.2010 son ödeme tarihli 805,20-TL bedelli enerji faturalarına dayalı alacak talebi haklı ve yasal görülmediğinden, davacının işbu faturalardan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Mahkememizce toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre davacının, davalı borçludan alacaklı olup olmadığı hususunda bilirkişiden rapor alınmış 02/07/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle: İstanbul 6. İcra Dairesinin 2016/18706 Esas numaralı dosyası ile davacı aleyhine başlatılan icra takibine ilişkin olarak davacının borçlu olmadığını, 31/12/2019 tarihli bilirkişi ek raporu özetle: dava konusu faturadaki tüketim miktarının belirlenmesinde, dava konusu olan sayaca ait ‘’Sayaç Değiştirme Tutanağı’’ Sökülüp laboratuvar da incelenen sayaca ait ‘’Sayaç Muayene Talep ve Sonuç Formu’’ Belgelerinin bağlayıcı olduğu, bu belgeler raporlarıma istinaden, Sayın Mahkemeniz tarafından davalıdan temini için yazılar yazıldığı, ancak davalı bu belgeleri sunamadığı, bu nedenle davalı tarafından İstanbul 6. İcra Dairesinin 2016/18706 Esas numaralı dosyası ile davacı aleyhine başlatılan icra takibine ilişkin olarak davacının borçlu olmamasının gerektiği tespit ve rapor etmiştir.
Mahkememizin 20/02/2018 tarih ve 2017/31 esas, 2018/106 karar sayılı kararla “….Davacının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına münhasıran borçlu olmadığının tespitine dair davanın kabulüne,..” karar verilmiştir.
Hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiş ve BAM 3. Hukuk Dairesi’nin 2018/2299 esas, 2020/1683 karar sayılı 01/12/2020 tarihli ilamı ile “…. bilirkişi tarafından davacının açtığı … 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasındaki bilirkişi raporundan alıntı yapılarak sonuca gidilmiştir. Bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. Dosya kapsamına göre; davacının kullanım döneminde 8 kwh gücün, sonraki kullanım döneminde 25 kwh olduğu görülmektedir. .Güç arttırımının ne zaman, ne şekilde yapıldığının da hesaplamada etkisi olacağından, davalı taraftan sorulup tesbiti ve bu husustaki belgelerin celbi ile ,elektrik mühendislerinden oluşturulacak 3. kişilik heyetten itirazları da karşılar şekilde rapor alınması gereklidir. Bu sebeplerle ,davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, ” karar verilmiştir.
Kaldırma ilamı doğrultusunda davalı doğrultusunda davalı vekiline güç arttırmanın ne zaman ve ne şekilde yapıldığını mahkememize bildirmesi için ve bu husustaki belgelerini mahkememize sunmasının istenildiği,
… A.Ş.’nin cevabi yazısında; ilgili tesisata ait güç artışı işlemi görülmediği şeklinde yanıt verildiği, Mahkememizce kaldırma ilamı kararı sonrası yapılan yargılama esnasında bilirkişi heyeti tarafından alınan 06.02.2022 tarihli raporda özetle ; dava konusu menfi tespiti yapılacak, T.C. …. İcra Dairesi … Dosya Numaralı dosyada yer alan 05/11/2009 – 522,00 TL, 03/12/2009 – 1.2031,50 TL, 29/12/2009 – 463,50 TL, 29/12/2009 – 8.641,80 TL, 07/01/2010 – 298,60 TL, 02/07/2010 – 2.386,40 TL, 02/08/2010 – 379,00 TL, 04/10/2010 – 805,20 TL, tarih ve asıl alacaklardan T.C … 8. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla 09.04.2010 tarihinde başlatılan icra takibinde asıl alacak 9.105,30 TL. kısmını kapsayan alacak için kesinleşen T.C. … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi Esas: 2014/… Karar No: 2017/… kararında ”…Davacı tarafından davalı aleyhine açılan dava konusu … 8.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında aleyhine yapılan icra takibindeki borçtan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespit ve kabulüne karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulduğunu, muştur. 1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu menfi tespit davasının KABULÜNE…” şeklinde karar verilmiş tarafların kararı İstinaf Kanun Yoluna Başvurmamaları Üzerine hükmün, 17/10/2017 tarihinde kesinleştiği tasdik olunduğunu, … idaresi yaptığı incelemelerde, fiili kullanıcı olarak … ve …’ı tespit etmesine rağmen icra takibini tesisatın aboneliğini üzerinde olan … adına başlattığını, Yerleşik yargıtay kararlarında, elektrik aboneliğini sonlandırmayan abonenin tesisatta yapılan elektrik tüketimlerinden hukuken sorumlu olduğu (”…Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun ve Dairemizin istikrar kazanmış uygulamasına göre abonelik iptal ettirilmedikçe o abonelik üzerinden tüketilen su, elektrik ve doğalgaz bedelinden fiili kullanıcı ile birlikte abone de müteselsilen sorumludur…”), sorumluluğu bitmediği belirtilmiş olmasına rağmen, 29/01/2008 sayacın kayıt altına alınması ve mühürlenmesi tarihinden sonra dava dışı … ve … tarafından işletilen işletmenin kaçak elektrik kullandığı, …’ın tesisatı uzun süre önce terkettiği … tarafından tespit edildiği halde, … idaresinin davacının terk ettiği işletmede fiili elektrik kullananları abonelik yapmaya zorlayabileceği bilirkişi heyetimizin görüş ve kanaati olup, davacının menfi tespit davasında haklı olduğu, … İdaresinin başlattığı icra takibindeki alacağın kesinleşen T.C. … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi Esas: 2014/…, Karar No: 2017/… kararında kesinleşen faturalar harici kısmı için de fiili kullanımı yapan … ve …’dan tahsil edilebileceği tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından alınan 18.08.2022 tarihli ek raporda; davalının kök rapor yapmış olduğu itirazların yerinde olmadığı, davalının menfi tespit konusu edilen alacakla ilgili davacının aboneliği iptal
etmemesi ile müteselsil sorumlu olduğu beyanının mevzuatta yeri bulunmadığı, davacının kendi çalışanları tarafından defaatle yerinde tespit yaptığı, dava dışı …’ın da tüketimi kabul ettiği, kurulu gücün tespiti 25 kW olarak davalı şirket tarafından 03.10.2019 tarihinde yapıldığı, tesisin iştigal konusu, benzer dönem tüketimleri ve endekslere göre teknik açıdan yapılan tespitin uygun olduğu görüldüğü, 8 kW kurulu güç değerinin hatalı olduğu, davacının …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı menfi tespit talebinde toplam alacak miktarı nispetinde haklı olduğu, davalı Dağıtım Şirketinin davacıdan alacağı bulunmadığı, tüm tüketim ve kaçak tüketim alacağının çalışanlarınca yapılan tespitler uyarınca …’a yöneltilmesi gerektiği tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen belgeleri üzerinde yapılan inceleme, … 24 Asliye Ceza Mah. … E. Sayılı dava dosyası, … 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Sayılı kararı , istinaf ilamı, aldırılan bilirkişi kök ve ek raporları ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; …. İcra Dairesi … Dosya Numaralı dosyada yer alan 05/11/2009 – 522,00 TL, 03/12/2009 – 1.2031,50 TL, 29/12/2009 – 463,50 TL, 29/12/2009 – 8.641,80 TL, 07/01/2010 – 298,60 TL, 02/07/2010 – 2.386,40 TL, 02/08/2010 – 379,00 TL, 04/10/2010 – 805,20 TL, tarih ve asıl alacaklardan … 8. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla 09.04.2010 tarihinde başlatılan icra takibinde asıl alacak 9.105,30 TL. kısmını kapsayan alacak için kesinleşen … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi Esas: … Karar No: … kararında ”…Davacı tarafından davalı aleyhine açılan dava konusu … 8.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında aleyhine yapılan icra takibindeki borçtan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespit ve kabulüne karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulduğunu, muştur. 1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu menfi tespit davasının KABULÜNE…” şeklinde karar verilmiş tarafların kararı istinaf kanun yoluna başvurmamaları üzerine hükmün, 17/10/2017 tarihinde kesinleştiği , … idaresi yaptığı incelemelerde, fiili kullanıcı olarak … ve …’ı tespit etmesine rağmen icra takibini tesisatın aboneliğini üzerinde olan … adına başlattığı, …’ın tesisatı uzun süre önce terkettiği davacının kendi çalışanları tarafından defaatle yerinde tespit yaptığı, dava dışı …’ın da tüketimi kabul ettiği, kurulu gücün tespiti 25 kW olarak davalı şirket tarafından 03.10.2019 tarihinde yapıldığı, tesisin iştigal konusu, benzer dönem tüketimleri ve endekslere göre teknik açıdan yapılan tespitin uygun olduğu görüldüğü, 8 kW kurulu güç değerinin hatalı olduğu, tekstil empirenye işi yaptığı anlaşılan bir tesiste 8 kW kurulu gücün olması teknikle bağdaşmadığı ,hükme esas dayanak bilirkişi raporunda tespit edilmiş olduğu , mevcut deliller ve mahkememizi bağlayıcı tespitler doğrultusunda yine geçmiş dönem için (2009-2010 tarihleri) tahakkuk ettirilen gecikmiş enerji bedelleri yönünden ve aynı … nolu abonelik için davalının 8 adet : 5.11.2009 son ödeme tarihli 522,00-TL bedelli , 3.12.2009 son ödeme tarihli 1.231,50-TL bedelli, 29.12.2009 son ödeme tarihli 463,50-TL bedelli, 29.12.2009 son ödeme tarihli 8.641,80-TL bedelli, 07.01.2010 son ödeme tarihli 298,60-TL bedelli, 02.07.2010 son ödeme tarihli 2.386,400-TL bedelli , 2.8.2010 son ödeme tarihli 379,00-TL bedelli, 04.10.2010 son ödeme tarihli 805,20-TL bedelli enerji faturalarına dayalı alacak talebi haklı ve yasal görülmediğinden, davacının işbu faturalardan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-)DAVANIN KABULÜNE,
2-)Davacının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına münhasıran BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
3-)Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 1.006,07 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 251,52 TL harcın mahsubu ile bakiye 754,55 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-)Davacının yaptığı 31,40 TL başvuru harcı, 251,52-TL peşin harç, 4,80-TL vekalet harcı, 3.450,00-TL bilirkişi ücreti ve 399,50-TL davetiye masrafı olmak üzere toplam 4.137,22-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/vekiline iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının / vekilinin yokluğunda; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/10/2022
Katip …
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)