Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/684 E. 2023/333 K. 28.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/684 Esas
KARAR NO :2023/333

DAVA:İtirazın İptali (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:07/12/2020
KARAR TARİHİ:28/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı/alacaklı şirket ile davalı/borçlu … arasında tapuda yapılan trampa işlemi nedeniyle İstanbul İli, … İlçesi, … Sitesi 12. Ve 13.sokakta bulunan taşınmazların davalı borçlu adına NT… sıra seri nolu ve 21.11.2018 tarihli vergi tahsil alındısı ile toplam 53.384.04 tapu harcını ödemek zorunda kaldığı, müvekkil davalıdan alacağını tahsil için … İcra Md. 2018/… Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı/borçlu … takibe itirazı ile takibi durdurduğu, müvekkilin alacağı trampa işlemi nedeniyle 21.12.2018 tarihli vergi tahsil alındısı ile yapmak zorunda kaldığı paranın iadesine dayandığı, davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olduğu, dava konusu alacak ticari alacak olduğudan İstanbul arabuluculuk Bürosunun 2019/… dosya numaralı başvurulduğu, 2019/… arabuluculuk numaralı 26.12.2019 tarihli tutanakla anlaşamama ile sonuçlandığı, davalının itirazı haksız ve kötü niyetli olduğu, itirazın iptali ile davalı aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilmesi gerektiği, yukarıda sunulu ve mahkemece resen tayin ve tespit edilecek sair nedenlerle, davanın kabulüne, haksız ve kötü niyetli itirazların iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı ya yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı iddia ve taleplerinin haksız olup, davanın reddi gerektiği, şöyleki; huzurdaki itirazın iptali davasının öncelikle hak düşürücü süre olarak belirlenen bir yıllık süre içerisinde açılmadığı,
davanın dayanağı icra takibinde hem davacı şirket hemde … alacaklı olarak göründüğü, müvekkilin İtirazı üzerine alacaklılar vekili Av. … tarafından 31.07.2019 tarihinde İstanbul Arabuluculuk Bürosundan atanan arb. … … tarafından düzenlenen arabuluculuk son tutanağında görüleceği üzere davacı vekili itirazdan haberdar olduğu, işbu dava için de hak düşürücü sürenin başlangıç tarihi 31.07.2019 tarihi olarak kabul gerektiği, … davacı şirketin yetkilisi olduğu, bu sebeple itirazdan haberdar olmamalarının söz konusu olmadığı, bir yıllık hak düşürücü süre 31.07.2020 tarihinde sona erdiği, 07.12.2020 tarihinde açılan huzurdaki dava hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddilmesi gerektiği, davacı, davanın sebebi olarak gösterdikleri ödeme olgusuna ilişkin detaylı açıklama yapmadığı, taraflar arasında; … ili, … İlçesi, … mah. 4067 ada, 14 Parselde bulunan 18-19-20 nolu Bağımsız bölümler için 07.12.2018 tarihinde Trampa işlemi yapıldığı, davacı taraf söz konusu trampa işlemine ilişkin tüm masrafları bizzat kendileri karşılayacağını müvekkile bildirdiği, nitekim yapılan trampa işlemi davacı … Otomotiv Ve Ticaret A.Ş tarafından talep edildiği için bu işlemden doğan tüm masrafların da kendileri tarafından karşılanacağı ve …’den her hangi bir (harç vesaire gibi) masraf talep edilmeyeceği bizzat davacı şirket tarafından, trampa işlemi ile aynı tarih olan 07.12.2018 tarihinde hazırlanan ve imza altıına alınan protokol ile de sabit olduğu, (protokol yazı ekinde sunulduğu) söz konusu tapu harcının davacı şirket tarafından ödenmek zorunda kalındığı ifadesinin anlaşılamadığı, taraflar arasında hiç bir alacak/borç ilişkisi bulunmadığı halde davacı neden bu harcı ödemek zorunda kalsın, tapu harcı ödeme bir zorunluluk olarak nitelendirilemeyeceği, söz konusu ödeme olgusu müvekkil lehine yapılmış bir işlem olmadığı, kaldı ki, müvekkilin uhdesine giren bir meblağda bulunmadığı, müvekkilin böyle bir talebide olmadığı, bir an için ödeme olgususnun zorunda kalınarak yapıldığı varsayılsa dahi, basiretli davranma yükümlülüğü gereğince davacı şirketin ödenen bedelin borç olarak verildiğine ve geri alınacağına ilişkin bir kayıt olması gerektiği, somut olayda davacı şirket müvekkili trampa işlemine bu işlemden doğan masrafları kendisinin ödeyeceğine ilişkin protokol düzenleyerek ikna ettiği, trampa işlemi gerçekleştikten sonra da kötü niyetli olarak icra takibi başlattığı, davacı şirket yetkililerince müvekkile gönderilen mesajlarda da söz konusu trampa işlemine ilişkin tüm masrafları kendilerinin ödeyeceğini, müvekkilin asla bir bedel ödemek zorunda kalmayacağını, bu sebeple bir çok defa müvekkilin ziyaretine geldikleri ve bu konuda ısrar ettikleri görüldüğü,huzurdaki dava haksız ve mesnetsiz olduğu bu itibarla haksız kazanç elde etmek adına hukuki dayanaktan yoksun açılan davanın reddi gerektiği, arz ve izah edilen nedenlerle, öncelikle hak düşürücü süre yönünden davanın reddine, haksız ve mesnetsiz davanın hukuki dayanaktan yoksun taleplerin red, ile davanın esastan reddine, haksız olarak ikame edilen dava nedeniyle %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davanın; 53.384,04-TL alacağa ilişkin …. İcra Dairesinin 2018/… esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili davada; ….İcra Müdürlüğü 2018/… Esas sayılı dosyası, İstanbul Arabuluculuk Bürosu’nun 2019/… Büro Dosya Numaralı ve 2019/… arabuluculuk numaralı dosyası ile yapılan arabuluculuk görüşmeleri sonucunda imzalanan 26.12.2019 tarihli anlaşamama tutanağının aslı, tapu kayıtları ve yapılan trampa işlemini gösterir işlem dosyası, takip ve dava konusu alacağa ilişkin tüm ticari defter belge bilgi ve kayıtlar ve resmi belgeler, … sıra seri nolu ve 21.11.2018 tarihli vergi tahsil alındısı, bilirkişi, ….Sulh Hukuk Mahkemesi ‘nin 2015/… Esas sayılı dosyası tanık ve her türlü yasal delile dayanmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyası sureti celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; takip alacaklısı … Otomotiv ve Ticaret A.Ş, borçlusu … olduğu, 53.384.04 TL alacak için 28.12.2018 tarihinde takibe girişildiği, davalı/ borçluya usulüne uygun tebligatın yapıldığı borçlunun süresi içerisinde borca, ferilerine itiraz ettiği görülmüştür.Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dosyanın bilirkişi heyetine tevdii edildiği, 08/02/2022 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; a) Davalının ödenen tapu devir harcından muaf tutulacağına ilişkin protokol yapıldığı,
b) Yapılan protokolün gabin (aşırı yararlanma) nedeniyle geçersiz olduğuna ilişkin iddianın yerinde olmadığı, c) Dolayısıyla taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davacının dava konusu harç masraflarını davalıdan talep edemeyeceği,
19/10/2022 Tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Davacı tarafından ibrazı ile incelenen ve VUK md. 182 uyarınca tutulması gereken 2018 yılı ticari defterlerin Elektronik Sistem üzerinden tutulduğu Yevmiye ve Defteri kebir beratlarının usule ve mevzuata uygun olarak süresi içinde E.defter beratlarının alındığı, ilgili yıla ilişkin Envanter defter tasdikinin de süresinde tasdik ettirildiği, davacı ticari defterlerinin delil vasfında olduğu değerlendirilmiştir. Davacı şirketin 2018 yılı Mali tabloları incelendiğinde şirketin kaynaklarının % 51 yabancı kaynaklardan oluştuğu, aktiflerin finansmanında % 49 öz kaynak kullanıldığı, yabancı kaynaklar toplamınn 87.408.803.84 TL olduğu ve bu yabancı kaynakların 73.664.160.91 TL’lık kısmının Bankalardan kullanılan kredilerden kaynaklı olduğu, yabancı kaynakların %84.27 ‘sın banka kaynaklı (mali borçlar) olduğu anlaşılmıştır. Davacı şirketin borca batık olmadığı 2018 yılı mali tablolarından anlaşılmıştır. Davacı şirket bankalara olan borçların geri ödenmesinde mali sorunlar yaşaması üzerine mevcut banka borçlarının konsersuyum ile yeniden yapılandırma çalışmalarına giriştiği, bu çerçevede, maliki olduğu ve işbu davanın da konusu oluşturan taşınmazların satışı ile sağlanan finansmanın vadesi gelen kredi borçlarının ödenmesinde kullanıldığı davacı kayıtları incelemesinden anlaşılmıştır.
Taşınmazların satışından sağlanan 3.300.000 TL’lık kaynağın, muhtelif bankalardaki kredi geri ödemeleri ile şirketin diğer yükümlülüklerini ödenmesi için kullanıldığı (yapılan ödemeler toplamı 3.318.716.25 TL olarak tespit edildi) davacı kayıtlarından tespit edilmiştir. Davacıya ait 2018 yılı Faaliyetlerinden 55.407.148.53 TL net satış hasılatı sağlanmış olmasına karşılık, dönem sonu itibariyle yeterli karlılık sağlanamadığı, Finansman giderleri olarak 3.562.706.72 TL’nın tahakkuk etmesi, Satışların maliyetinin %78,94 seviyesinde olması, faaliyet ve diğer giderlerin de yüksekliği karşısında dönemin tatminkar bir karla kapatılmamasında etkin olduğu
söylenebilir.
Davacı şirketin özellikle bankalar nezdinde kullanılan kredilerin geri ödenmesinde yaşadığı mali zorluklar akabinde, maliki olduğu ve işbu davada trampaya konu edilen taşınmazlarının satışı ile sağlanan kaynağın kredi borçlarının geri öenmesinde kullndığı anlaşılmıştır.
Dava konusu 53.384.04 TL Tutarındaki Tapu Harç Tutarının Davalı (…) adına, davacının … Bankası A.Ş … Şubesi nezdindeki … Iban nolu Hesabından 21.11.2018 tarihinde havale ile Hisar Vergi Dairesine havale ile ödendiği dosyaya sunulan vergi tahsil alındı makbuzundan ve davacıya ait ilgili hesap ekstresinden tespit edilmiştir.
01/03/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Yukarıda ayrıntılarıyla arzettiğim nedenlerden dolayı kök rapordaki görüş ve kanaatimde herhangi bir değişiklik oluşmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, tarafların defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; taraflar arasındaki hukuki ihtilafın davacı yanın, 28.12.2018 tarihinde davalı borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyası 53.384.04 TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunduğu, davacının iddiası, davalının ödenen tapu devir harcından muaf tutulacağına ilişkin yapılan protokolün gabin (aşırı yararlanma) nedeniyle geçersiz olduğu, dava konusu tapu harcının davalı tarafından ödenmesi gerektiği yönünde olduğu,Davacı … Otomotiv Sanayi ve Ticaret A.Ş tarafından Kaşe ve İmzalı “Protokol“ başlıklı 07.12.2018 tarihli yazıda:“İstanbul … … … Mevkii, … Sitesi 12 ve 13 Sokakta bulunan asma katlı atölyelerdeki numaraların karışıklığından dolayı yapılan takas işlemi … Otomotiv Sanayi ve Ticaret A.Ş tarafından talep edildiği için bu işlemden doğan masraflar Şirketimiz tarafından karşılanacaktı, …’den her hangi bir (harç vesaire gibi) masraf talep edilmeyecektir.”
“… Otomotiv Sanayi ve Ticaret A.Ş Kaşe ve İmzalı” olduğu,Davacı tarafından kullanılan ancak davalı adına kayıtlı 8- 9 -10 nolu bağımzsız bölümler ile davacı adına kayıtlı ancak davalı tarafından kullanılan 18-19-20 nolu bağımsız bölümlerin trampa yapılmak suretiyle tapu işleminden doğan Tapu harç bedeli olarak 53.384.04 TL harç ödesi, davalı adına davacı tarafından ödendiğinin her iki tarafında kabulünde olduğu, ancak söz konusu trampa işleminde doğacak her türlü harç ve masrafların davacı tarafından karşılanacağı ve davalı … N’den her hangi bir masraf talep edilmeyeceğine ilişkin davacı tarafından düzenlenen 07.12.2018 tarihli protokol yazısı ile taahhüt edildiği,
Davalının ödenen tapu devir harcından muaf tutulacağına ilişkin protokol yapıldığı, yapılan protokolün gabin (aşırı yararlanma) nedeniyle geçersiz olduğuna ilişkin iddianın yerinde olmadığı, dolayısıyla taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davacının dava konusu harç masraflarını davalıdan talep edemeyeceği hususunun tespit ve rapor edildiği, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 179,90 -TL harcın başlangıçta peşin alınan 644,75 -TL harçtan mahsubu ile bakiye 464,85 -TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00 -TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-)Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen taraflara/vekiline iadesine,
Dair, Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/04/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır