Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/524 E. 2021/637 K. 24.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/524 Esas
KARAR NO:2021/637

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:01/10/2020
KARAR TARİHİ:24/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı müvekkilinin, davalıya satılan ve teslim edilen malzemeler nedeniyle davalıdan 12.834,86 TL alacağının doğduğunu, müvekkilinin kestiği faturaların her iki tarafın ticari defterine kaydedildiğini ve 28.04.2020 tarihinde BS-BA mutabakatı yapıldığını, Tüm sözlü uyarılara rağmen , davalının borcunu ödemediğinden bakiye alacağın tahsili için …. İcra müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibinde bulunduğu, borçlu şirketin takibe yaptığı itiraz nedeniyle takibin durduğunu ifade ederek, davalı borçludan hiçbir rehin ipotek tesis edilmediği ve alacak teminat altına alınmadığından dava süresi nazara alınarak öncelikle teminatsız olarak, aksi kanaat halinde uygun bir teminat karşılığı alacağın temini için ihtiyati haciz kararı verilmesine, itirazın iptali ile takibin devamını, davalının %20’tan aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını, talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı, ancak davalı şirketin cevap vermediği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; İİK 67 madde uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takip dosyasına, fatura BABS formları, ticari defterler bilirkişi incelemesi vs. dayanmışlardır.
Davaya dayanak …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takip dosyasında; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 12.834,86-TL alacağın tahsili için 09/07/2020 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin 13/07/2020 tarihinde tebliğ edildiği, 17/07/2020 tarihinde süresinde borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkememizce toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre bilirkişiden alınan 21/04/2021 havale tarihli raporlarında: ”…Davacı şirketin ticari defterlerinin TTK ilgili hükümlerine istinaden delil niteliğine haiz olduğu, davalı şirketten ticari defterlerinde kayıtlı 12.834,86 TL alacağının işli olduğu, davacının 12.834,86 TL alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanun gereği yıllık %10 oranından başlayacak değişen oranlarda avans faiz oranından faiz işletilmesi gerekeceği..” hususu tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, tarafların defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; taraflar arasındaki hukuki ihtilafın davacı yanın, 09/07/2020 tarihinde davalı borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile; 12.834,86-TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın itirazı üzerine işbu itirazın iptali davasının olduğu, davalı tarafın defter inceleme gün ve saaatinin tebliğ edilmesine ragmen gelmediği, (06/09/2021 tarihli inceleme yapıldığına dair tutanak) taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesine rastlanılmadığı, taraflar arasında cari hesap benzeri ticari bir münasebet bulunmakta olup bu ticari münasebet açık hesap ilişkisi olduğu, açık hesap ilişkisi önceki borçlar tahsil edilmemesine rağmen taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam etmesi durumuda olduğu, açık hesap ilişkisinde taraflar tek taraflı ya da karşılıklı olarak alacaklarını hesaba kaydedip belirli hesap dönemlerine bağlı kalmaksızın hesaplaşma yaptıkları bir ticari münasebet türü olduğu, davalıya kesinlen faturalar elektronik fatura olduğu, E-fatura da aynen kağıt fatura gibi Vergi Usul Kanununun tanzim, teslim, bildirme, itiraz sürelerine sahip olduğu, Bunun anlamı kağıt fatura ile aynı hukuki niteliklere sahip olduğu, bu sebeple dava konusu faturaların davalıya tebliğ edilmiş olduğu, davacı tarafından da ilgili faturalar Form BS beyannamesi ile süresinde vergi dairesine beyan edilmiş olduğu, davacı şirketin ticari defterlerinin TTK ilgili hükümlerine istinaden delil niteliğine haiz olduğu, davalı şirketten ticari defterlerinde kayıtlı 12.834,86 TL alacağının işli olduğu, davacının 12.834,86 TL alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanun gereği yıllık %10 oranından başlayacak değişen oranlarda avans faiz oranından faiz işletilmesi gerekeceği, hususu tespit ve rapor edildiği denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
-Davalının …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 12.834,86-TL asıl alacak üzerinden iptaline, takibin icra takibindeki talep gibi devamına,
2-Alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatı 2.566,97-TL’ nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 876,74TL harçtan peşin alınan 155.02-TL harcın mahsubu ile bakiye 721,72-TL harcın ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davada haksız çıkan taraftan karşılanması gerekmekle, 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvurma harcı, 800,00-TL bilirkişi ücreti 128,00-TL davetiye olmak üzere toplam 982,40-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.080,00- TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Karar kesinleştiğinde davacının gider avansından artan bakiyesinin talep halinde iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır