Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/512 E. 2021/126 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/512 Esas
KARAR NO : 2021/126
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/02/2018
KARAR TARİHİ : 16/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri şirket ile davalı şirket arasında “…” isimli televizyon dizisinin yapımı hususunda, 01/01/2015 tarihli sözleşme ve işbu sözleşmenin eki olan 28/12/2015 tarihli protokol akdedildiğini, müvekkilinin işbu sözleşmeden ve eki olan protokolden kaynaklanan 190.341,70 TL tutarındaki bakiye cari hesap alacağına yönelik olarak, davalı şirket aleyhine, … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… esas sayılı takip dosyası ile ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalı şirket tarafından takibe itiraz edilmiş olduğunu ve itirazın iptalinin gerektiğini, müvekkili şirketin işbu sözleşme ve eki olan protokolden kaynaklanan alacaklarına yönelik olarak taraflar arasında davalı şirketin müvekkili şirkete 13.655.151,25 TL tutarında borcu olduğuna dair 30/04/2017 tarihli mutabakat metni imzalandığını söz konusu mutabakat metni uyarınca davalı şirketin kısmi ödeme yaptığını ancak 17/08/2017 tarihi itibariyle müvekkili şirketin ödenmeyen cari hesap alacağının 11.655.172,32 TL tutarına ulaştığını söz konusu alacağın 11.464.830,64 TL tutarının …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/20753 esas sayılı dosyası ile takibe konulmuş olduğunu, işbu itirazın iptali davasına konu bakiye meblağ olan 190.341,70 TL’nin ise …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… esas sayılı dosyası ile takibe konulmuş ve davalı şirket tarafından haksız, hukuka aykırı olarak takibe itiraz edilmiş olduğunu, borçlu şirketin itirazının kötü niyetli olduğunu, aleyhine başlatılan tüm takiplere itiraz ederek süreci uzatmayı amaçladığını bu nedenlerle borçlunun itirazının iptalini, (asıl alacak, faize ve tüm ferilere itirazının iptaline) takibin devamı ve borçlunun haksız itirazı sonucu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın cari hesap alacağı iddiasıyla başlatılan ilamsız icra takibinden kaynaklı itirazın iptali davası olduğunu, görevli mahkeme olan Asliye Ticaret Mahkemesi yerine Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nde açılmış olduğunu, Fsek m. 76/1 hükmü uyarınca, bir uyuşmazlığın fikir ve sanat eserlerine ilişkin bir sözleşmeden kaynaklanması, o uyuşmazlığın ihtisas mahkemesi olan Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemelerinde görülmesi için yeterli bulunmadığını, uyuşmazlık konusunun cari hesap alacağı olduğunu, diğer taraftan davanın taraflarının iki şirket, dolayısıyla tacir sıfatını haiz iki tüzel kişi olduğunu, hal böyleyken ticari alacaktan kaynaklanan işbu davanın hiçbir şekilde mahkememizin görev alanına girmediğini, bunun yanında HMK m. 114/1-c uyarınca mahkemenin görevli olması hususu mahkemeye ilişkin bir dava şartı olduğunu bu nedenle huzurdaki davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedilmesi gerektiğini, ancak mahkeme aksi kanaatte ise huzurda görülmekte olunan davanın haksız ve hukuka aykırı nitelikte olduğunu, davacı tarafın alacak iddiasını ispata elverişli hiçbir delil sunmadığını, icra dosyasında mevcut bulunan ödeme emrinde görüleceği üzere herhangi bir takibe dayanak belge gösterilmediğini, davacı tarafın, dava dilekçesinin ekinde “borçlar dökümü” adında bir belge sunmuş ve söz konusu belgeyle kendi alacağının kayıt altına alındığını öne sürdüğünü, söz konusu belgenin, HMK m 200 kapsamında senet olarak değerlendirilebilecek nitelikte olmadığını, bunun yanında kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacı tarafın müvekkil şirket aleyhine başlatmış olduğu icra takiplerinin toplam tutarının iddia etmiş oldukları toplam cari hesap alacağı tutarının üstünde olduğunu, davacı tarafın …. İcra Müdürlüğü nezdinde başlatmış bulunduğu 2017/… E. 2017/… E. 2017/… E. ve 2017/… E. sayılı icra dosyalarının toplam alacak tutarının 11.874.596,54-TL olduğunu, hakkında icra takibi başlatılan alacak tutarının, davacının iddia etmiş olduğu toplam alacak tutarının oldukça üzerinde olduğunu, bu durumun davacı tarafın aynı alacak iddiası için birden fazla takip başlattığını gösterdiğini, davacı taraf aynı alacağın iki defa tahsil edilmesi için çaba gösterdiğini açıklanan tüm sebeplerle öncelikle görevsizlik sebebiyle davanın usulden reddini, mahkeme aksi kanaatte ise haksız ve hukuka aykırı işbu davanın reddini, takibe konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla İİK m. 67/2 uyarınca kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında akdedilen “…” isimli televizyon dizisinin yapımına ilişkin eser sözleşmesi kapsamında oluşan cari alacağın tahsili istemine dayalı yapılan takibe vaki itirazın İİK.’nın 67. maddesine dayalı iptaline ilişkindir.
… Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin 2018/… Esas 2020/… Karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilmiş olup iş bu dava mahkememize tevzi edilmiştir.
Davacı vekili davada; … icra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyası, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/… E. sayılı dosyası, 30/04/2017 tarihli Mutabakat Metni, Fatura suretleri, … Tic. Ltd. Şti/nin tüm ticari şirket kayıtları, banka kayıtlan ve ticari defterleri, … Tic. Ltd. Şti/nin ticari şirket kayıtları, Ticari defterleri ve banka kayıtları, vergi dairelerinden talep cdilecek B/A formları. Bilirkişi ve diğer yasal delillere dayanmıştır.
Davalı vekili davada;Şirket kayıtları, bilirkişi incelemesi, tanık, yemin ve sair her türlü takdiri ve yasal delile dayanmıştır.
Davaya dayanak …. İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı takip dosyasında; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 190.341,70-TL cari hesaptan kaynaklı alacağın tahsili için 27.11.2017 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve borçlu tarafından süresinde borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Görevsiz mahkemede tarafından taraflarca sunulan ticari kayıtlar irdelenmek suretiyle, davalının davacıya ne kadar ödeme yaptığı, yapılan ödemeler kapsamında takip tarihi itibariyle tarafların alacak borç durumunun tespiti yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 02.09.2019 tarihli ön raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “…. Davacı 2017 yılı ticari defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, her üç defter sonuçlarının birbiri ile ve ilgili belgelerle uyum arz ettiği, defterlerin delil niteliği taşıdığı, HMK 222 hükmü gözetilerek takdiri Saym Mahkemenize ait olduğu,
Davalı 2015-2016-2017 yılı ticari defterlerinin TTK. ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, her üç defter sonuçlarının birbiri ile ve ilgili belgelerle uyum arz ettiği, defterlerin delil niteliği taşıdığı, KKK 222 hükmü gözetilerek takdiri Sayın Mahkemeye ait olduğu,
Rapor içerisinde belirtildiği üzere;
Davacı tarafın 2017 yılı Yevmiye Defteri’ in 31,12.2017 tarih ve … nolu yıl sonu kapanış maddesinde … Alıcılar Hesabının … Tic. Ltd. Şti.’ nin davacıya 11,467.522,41 TL borçlu olduğunun görüldüğü,
Davalı yanın incelenen 2017 yılma ait kendi ticari defter kayıtlarında ve muavin defter dökümünde davalı yamn davacı yana 30.06.2017 tarihi itibariyle 11.655.172,32 TL borçlu olduğunun görüldüğü,
Bu durumda 11.467.522,41 (-) 11.655.172,32 = (-) 187.649,91 TL taraflar arasında davacı yönünden fark çıkmaktadır. Bu 187.649,91 TL farkın bulunabilmesi davacı taraf 2015-2016 yılı ticari defter kayıtlan ve muavin defter dökümünün Mahkemeye ibraz etmesi gerektiği,” tespit ve rapor edilmiştir.
Görevsiz mahkeme tarafından bilirkişi ön raporu görevsiz mahkeme tarafından taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Taraf vekilleri tarafından rapora karşı beyan dilekçesi sunulmuştur.
Görevsiz mahkeme tarafından bilirkişiye davacı defterleri üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilerek davalı tarafça sunulan beyan ve itirazlar da dikkate alınmak suretiyle rapor tanziminin istenilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 02.01.2020 tarihli ek raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “… Davacı ve davalı 2015-2016-2017 yılı ticari defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, her üç defler sonuçlarının birbiri île ve ilgili belgelerle uyum arz ettiği, defterlerin delil niteliği taşıdığı, HMK 222 hükmü gözetilerek takdiri Sayın Mahkemenize ait olduğu,
Rapor içerisinde belirtildiği üzere;
Davacı yanın incelenen 2015-2016-2017 yılına ait kendi ticari defter kayıtlarında ve muavin defter dökümünde davalı yanın davacı yana 13,06.2017 tarihi itibariyle 11.655,172,32 TL borçlu olduğu görüldüğünü,
Davalı yanın incelenen 2015-2016-2017 yılına ait kendi ticari defter kayıtlarında ve muavin defter dökümünde davacı yanın davalı yandan 30.06.2017 tarihi itibariyle 11.655.172,41 TL alacaklı olduğu görüldüğünü,
Davacı taraf icra takip talebinde 190.341,70 TL talep ettiğini, talebi ile bağlı kalacağını,
Davacı tarafından davalının usulüne uygun olarak temerrüde düştüğüne ilişkin delil dosyaya ibraz edilmediğinden, icra takibi öncesi temerrüt oluşmadığını, temerrüt icra takip tarihi olan 27.11.2017 tarihinde oluştuğunu,
İcra takip tarihinden itibaren davacının talepleri doğrultusunda temerrüt faizi uygulanması gerektiği,” tespit ve rapor edilmiştir.
Görevsiz mahkeme tarafından bilirkişi ek raporu görevsiz mahkeme tarafından taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Davalı vekili tarafından rapora karşı beyan dilekçesi sunulmuştur.
Toplanan tüm delillere ve dosya kapsamına göre; davacı şirket tarafından 190.341,70-TL cari hesaptan kaynaklı alacağın tahsili için davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığı ancak davalı tarafça borca itiraz edildiği, davacı tarafından iş bu itirazın iptali davası açıldığı ve görevsiz mahkeme tarafından yapılan yargıla sırasında alınan hükme dayanak teşkil etmeye elverişli 02.01.2020 tarihli ek raporunda davacının ve davalının 2015-2016-2017 yılı ticari defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğunun ve tarafların incelenen 2015-2016-2017 yılına ait ticari defter kayıtlarından ve muavin defter dökümünden davacının davalı yandan 30.06.2017 tarihi itibariyle 11.655.172,41 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği ve davacı tarafından icra takip talebinde 190.341,70 TL asıl alacak talep edildiği anlaşılmakla davanın kabulü ile davalının … İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyasında itirazının iptali ile takibin koşullarıyla devamına, alacağın likid olması nedeniyle davalının alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
Davanın KABULÜ ile;
1-)Davalının …. İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyasında itirazının iptali ile takibin koşullarıyla devamına,
2-)Alacağın %20’si oranındaki 38.068,34 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 13.002,24-TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 229,89-TL harcın mahsubu ile bakiye 12.772,35-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 229,89-TL peşin harç, 5,20-TL vekalet harcı, 2.121,00-TL bilirkişi ücreti ile davetiye gideri olmak üzere toplam 2.391,99-TL yargılama giderininin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 21.773,92-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacının gider avanslarından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya / vekiline iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/02/2021

Katip …

Hakim …