Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/499 E. 2022/290 K. 08.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/104 Esas
KARAR NO:2022/291

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:10/02/2020
KARAR TARİHİ:08/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı …. Ltd. Şti. tarafından … plakalı otomobilin 12.05.2017 tarihinde, 646.627 TL bedel ile … Servis ve Tic. A.Ş.’den satın alındığı; bir süre kullanıldıktan sonra otomobilin arızalanması nedeniyle … Servis ve Tic. A.Ş.’ye götürüldüğü ve otomobilin satıcıdan kaynaklı ayıplı olması nedeniyle 22.02.2019 tarihinde garanti kapsamında motorunun değiştirildiğini, değişim ile ilgili düzenlenen 01.03.2019 tarihli faturada servis bedelinin 158.879 TL olduğunun görüldüğünü, motor değişimi nedeniyle zararlarının olduğu açıklanarak, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla otomobilin misli ile değiştirilmesi ve uygun görülmez ise motor değişimi nedeniyle değer kaybının, ayıp oranında satış bedelinden indirimin, satış tarihi 12.05.2017 itibariyle avans faizi ile tahsili talep ve dava edilmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle: ayıp iddialarını kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacın talepleri zamanaşımına uğradığını, dava konusu ihtilaf, her iki tarafı tacir olan taraflar arasında gerçekleştirilmiş araç alım-satımından kaynaklanmakta olup; bu yönüyle ticari bir satış işlem ve ilişkisi söz konusu olduğunu, buna göre 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girmiş olan 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu’nun “Ticari satışlar ve mal değişimi” başlıklı 23/I hükmü uyarınca, anılan maddede öngörülen özel durumlar saklı kalmak kaydıyla, tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde Türk Borçlar Kanunu’nun satış sözleşmesi ile mal değişimine ilişkin hükümlerinin uygulanacağı öngörülmüş ve 662 sayılı eski Türk Ticaret Kanunu’nun 25/IV hükmünde öngörülen özel zamanaşımı düzenlemesi yürürlükten kaldırıldığını, gerek yasal düzenlemeler ve gerekse garanti belgesi içeriği birlikte değerlendirildiğinde, huzurdaki ihtilafın iki yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu izahtan vareste olduğunu, buna karşın dava konusu araç 12.05.2017 tarihinde satın ve teslim alınmış ancak huzurdaki dava iki yıllık zamanaşımı süresinin dolmasının ardından 10.02.2020 tarihinde ikame edildiğini, iki yıllık zamanaşımı süresinin sona ermiş olduğunu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verildiğini, somut olay açısından da derdest dava zamanaşımı süresi sona erdikten sonra ikame edildiğini, dava konusu talepler yönünden uygulanacak olan 2 yıllık zamanaşımı süresinin sona ermesi ve emsal nitelikteki Yargıtay kararı birlikte değerlendirildiğinde; davanın esasına girilmeden zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, ayıp iddialarını kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı taraf, yasanın öngördüğü ayıp ihbar yükümlülüğüne uygun davranmayıp dava hakkının ortadan kalktığını, davacı tarafın birden çok seçimlik hak talebine birlikte yer vermiş olduğunu, tercih edilen seçimlik hakkın belirlenmesi ve hasredilmesi gerektiğini, müvekkili şirket dava konusu aracın satıcısı olmadığını, satış bedelinden ayıp oranında indirim gibi mali yükümlülükler içeren taleplerin müvekkil şirkete yöneltilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafın delillerinin kendilerine tebliğ edilmediğini, dava konusu araçta üretim hatasından kaynaklanan herhangi bir ayıp bulunmadığını, davacının ayıp olarak nitelendirdiği hususların kullanım hatası veya müşteri memnuniyetsizliğinden kaynaklı olduğunu, dava konusu araç, yetkili servis nezdinde onarılarak müşteriye teslim edildiğini, ücretsiz onarım seçimlilik hakkının kullanmasından dolayı davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının araç kullanımından elde ettiği faydaları ve hasarlar nedeniyle meydana gelen değer kaybını iade edilmesi gerektiğini, ve fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davanın; davadışı/… Şirketinden satın olan, davalı/… Şirketi’nin ithalatçısı olduğu motorlu aracın ayıplı ayıplı olması nedeniyle ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bu mümkün olmadığı takdirde ayıp oranında bedelden indirim yapılması talebi” (…md.227) ibaret olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmişler delil olarak, araç servis geçmişi ve faturaları, araç satış faturası, otomobil yedek parça garanti belgesi, faturalar, tanıklar , keşif ve her türlü yasal delile dayandırmışlardır.
İddia ve savunmalar doğrultusunda dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, 13/01/2020 tarihinde bilirkişi …’ ın sunmuş olduğu bilirkişi raporunda özetle; Davacının yetkili satıcısı ve servisi … A.Ş.’nin 12.05.2017 tarihli faturası ile … plakalı, … marka tipi … motor ve … şase numaralı, 15.05.2017 tarihinde trafiğe çıkmış, 2017 model, dizel yakıtlı arazi taşıtı otomobilin 646.627,97 TL fiyat ile davacı … Ltd. Şti. firmasına satıldığını, … plakalı arazi taşıtı otomobil motorunun üretimden kaynaklı gizli ayıplı olması nedeniyle 01.03.2019 tarihinde motorun garanti kapsamında orijinali ile değiştirilmiş olmasından da davalı … Otomotiv A.Ş. ile yetkili servisi … A.Ş.’nin arızanın kullanımdan kaynaklanmadığını ve motorun üretimden kaynaklı gizli ayıplı olduğunu kabul ettiklerinin anlaşıldığı; motordaki arızanın detayi ve nedeni ile ilgili dosyada bilgi olmadığını, … plakalı arazi taşıtı otomobilin orijinal parçalar ile tamir edildiği ve normal çalışır durumda olduğu dikkate alındığında teknik yönden misli ile değiştirilmesine gerek olmadığını, … plakalı arazi taşıtı otomobilin üretimden kaynaklı gizli ayıplı olması nedeniyle satış faturası tarihi 12.05.2017 itibariyle satış bedelinin yaklaşık 45 kısmına denk 32.000 TL indirim yapılmasının piyasa şartlarında uygun ve yeterli olduğunu, 1 arazi taşıtı otomobilin 01.03.2019 tarihinde motorunun ijinali ile değiştirilerek tamir edilmiş olması nedeniyle satış bedelinden indirime ilave olarak değer kaybı talep edilemeyeceğini, … plakalı arazi taşıtı otomobilin satış tarihi 12.05.2017 itibariyle avans faizi talep edilebileceğini hususu tespit ve rapor edilmiştir.
25/02/2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; Davacının bu davadaki talep hakkının (dava hakkının) zamanaşımını uğramış olduğunu, fakat bir an için zamanaşımına uğramamış oluduğu farz edildiği takdirde; davacının, dava konusu aracın bedelinden 32.000 TL indirim yapılmasını ve indirim tutarı olan 32.000,00-TL’ nin, aracın satımının gerçekleştiği 12.05.2017 tarihinden itibaren işletilecek temerrüt faizi talep gibi avans faizi) ile birlikte tahsilini davalıdan talebe hak kazanacağı hususu, 04/11/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; davalının yetkili satıcısı ve servisi … A.Ş.’nin 12.05.2017 tarihli faturası ile … plakalı, … marka tipi … motor ve … şase numaralı, 15.05.2017 tarihinde trafiğe çıkmış, 2017 model, dizel yakıtlı arazi taşıtı otomobilin 646.627,97 TL fiyat ile davacı … Ltd, Şti. firmasına satıldığı, … plakalı arazi taşıtı otomobilin üretimden kaynaklı gizli ayıplı olması nedeniyle satış faturası tarihi 12.05.2017 itibariyle satış bedelinin yaktaşık 45 kısmına denk 32.000 TL indirim yapılmasının piyasa şartlarında uygun ve yeterli olduğu dikkate alındığında dava konusu uyuşmazlıkta aracın ayıplı olması nedeniyle satış fiyatından indirimin ve değer kaybının örtüştüğünün ve 32.000 TL olduğunun anlaşıldığı; bu nedenle, teknik yönden satış fiyatından indirimin veya değer kaybının sadece bir tanesinin talep edilebileceği; hukuki değerlendirme kısmında da değer kaybının talep edilebileceğinin belirlendiğini, … plakalı arazi taşıtı otomobilin üretimden kaynaklı gizli ayıplı olması nedeniyle, 32.000 TL değer kaybının satış faturası tarihi (ayıplı mal satımırın gerçekleştiği tarih) 12.05.2017 itibariyle avans faizi ile talep edilebileceği hususu tespit ve rapor edilmiştir.
Davacı vekilinin 18/11/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile söz konusu taşıt nedeniyle 32.000 TL nin 12/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki hukuki ihtilafın davadışı/… Şirketinden satın olan, davalı/… Şirketi’nin ithalatçısı olduğu motorlu aracın ayıplı ayıplı olması nedeniyle ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bu mümkün olmadığı takdirde ayıp oranında bedelden indirim yapılması talebi” ibaret olduğu, dava konusu aracın 12/05/2017 tarihinde davacıya satıldığı, tarafların iddia ve savunmaları hususunda dosyanın bilirkişiye verildiği, tazminata konu araç, … plakalı, … marka tipi … motor ve … şase numaralı, 15.05.2017 tarihinde trafiğe çıkmış, 2017 model, dizel yakıtlı arazi taşıtı otomobil olduğu, otomobilin bütün bakımları … yetkili servisinde yapıldığı, herhangi bir kaza kaydının olmadığı, … servisinin 01.03.2019 tarihli fatura kapsamından … plakalı arazi taşıtı otomobilin, 63.975 km değerindeyken, 1 yıl 7 ay kullanıldıktan sonra garanti kapsamında motorunun orijinali ile değiştirildiği, motordaki arızanın niteliği ve nedeni konusunda dosyada bilgisinin olmadığı, ancak motordaki arıza her ne ise garanti kapsamında orijinali ile değiştirilmiş olmasından, davalı … Otomotiv A.Ş. ile yetkili servisi … A.Ş.’nin arızanın kullanımdan kaynaklanmadığını ve motorun üretimden kaynaklı gizli ayıplı olduğunu kabul ettiklerinin anlaşıldığı,
Ancak davacı/alıcı, bedelden indirim hakkı ile birlikte, araçta meydana gelmiş olan değer kaybı nedeniyle uğramış olduğu zararın tazminini talep edebileceği, zira davacının bu talebi, seçimlik haklarından birini kullanılması olmayıp, ayıp nedeniyle uğranılan zararın genel hükümlere göre tazmini talebi (…md,227/2) niteliğinde olduğu, ayrıca bu talebi genel hükümlere, yani …md.112 ve devamı hükümlerine dayandığı için, doktrinde haklı olarak kabul edildiği üzere, …md.231’deki 2 yıllık ayıp zamanaşımı süresine (özel zamanaşımı süresine) tabi olmayıp, …md.146’daki 10 yıllık genel alacak zamanaşımı süresine tabi olduğu, ayrıca böyle bir tazminat talebinde bulunabilmek için yasal süresi içinde ayıp ihbarında bulunma zorunluluğunun olmadığı, bu sebeple davacının davalıda araçta meydana gelen değer kaybı nedeniyle uğradığı zararın tazminine, TBK 227/2 uyarınca genel hükümlere göre talep edebileceği,
Davalının yetkili satıcısı ve servisi … A.Ş.’nin 12.05.2017 tarihli faturası ile … plakalı, … marka tipi … motor ve … şase numaralı, 15.05.2017 tarihinde trafiğe çıkmış, 2017 model, dizel yakıtlı arazi taşıtı otomobilin 646.627,97 TL fiyat ile davacı … Ltd, Şti. firmasına satıldığı, … plakalı arazi taşıtı otomobilin üretimden kaynaklı gizli ayıplı olması nedeniyle satış faturası tarihi 12.05.2017 itibariyle satış bedelinin yaktaşık 45 kısmına denk 32.000 TL indirim yapılmasının piyasa şartlarında uygun ve yeterli olduğu dikkate alındığında dava konusu uyuşmazlıkta aracın ayıplı olması nedeniyle satış fiyatından indirimin ve değer kaybının örtüştüğünün ve 32.000 TL olduğunun anlaşıldığı, bu nedenle, teknik yönden satış fiyatından indirimin veya değer kaybının sadece bir tanesinin talep edilebileceği, bu da değer kaybının talep olunabileceği, … plakalı arazi taşıtı otomobilin üretimden kaynaklı gizli ayıplı olması nedeniyle 32.000 TL değer kaybının satış faturası tarihi (ayıplı mal satımırın gerçekleştiği tarih) 12.05.2017 itibariyle avans faizi ile talep edilebileceği hususunun tespit ve rapor edildiği, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli 04/11/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre asıl ve ıslahla açılan davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Asıl ve ıslah ile açılan davacının KISMEN KABULÜ İLE;
32.000,00 TL’nin 12/05/2017 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 2.185,92TL harçtan peşin alınan 108,80 TL, 490,37 TL ıslah harcın mahsubu ile bakiye 1.586,75-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davada haksız çıkan taraftan karşılanması gerekmekle, 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 54,40TL başvurma harcı, 108,80-TL peşin harç, 7,80 TL vekalet harcı, 1.500,00-TL bilirkişi ücreti, 179,50-TL davetiye ve teskere gideri olmak üzere toplam 2.340,87-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının / davalının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / davalı / vekillerine iadesine,

Dair, davacı vekili ve davalı vekilinni yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/04/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza