Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/491 E. 2022/186 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/491 Esas
KARAR NO : 2022/186
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 17/09/2020
KARAR TARİHİ : 08/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının, … İcra Müdürlüğü 2020/… Esas sayılı dosyası ile aleyhlerine yürütülen 4.606,52 TL tutarındaki icra takibi nedeniyle düzenlenen alacağa itiraz ettiği, yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğu, davacı şirket ile davalı arasında kargo sözleşmesinin imzalandığı, sözleşme unsurları nedeniyle taşıyıcının taşıma taahhüdünde bulunduğu, gönderenin ise taşıma ücreti vermeyi borçlandığı, sözleşmede mesafelere ulaştırma saatleri, davalı ile davacı şirketin yükümlülükleri, ücret tarifesi ve ödeme şekli, uyuşmazlık durumunda yetkili mahkemelerin belirlendiği, davacının taşıma taahhüdünü ivedilikle yerine getirdiği, yapılan taşıma işlemleri neticesinde faturaların kesildiği, davalının, gerçekleştirilen taşıma hizmetine karşılık olarak ödenmesi gereken ücretin ödenmediğini beyanla haklı davalarının kabulüne, borçlunun … İcra Müdürlüğü 2020/… E. Sayılı takibe yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, kötü niyetli olarak takibe itiraz eden borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı cevap dilekçesinde özetle; İcra takibine konu olan borcu ikrar anlamına gelmemek kaydıyla firmaları görüşmelerde tüm iyiniyetiyle firmanın hesap ekstrelerini talep etmiş olsa da davacı şirketin bunları paylaşmamış olup görüşmelerde bu nedenle olumlu bir sşonuca varılamadığı, davacı tarafından ikame edilen huzurdaki dava da aynı şekilde haksız ve kötüniyetli olduğu, davacı şirketin taşıma taahhüdünü gerekli özen yükümlülüğüne uygun biçimde yerine getirmediği, kötü ifada bulunduğu, bu noktada davacı firmanın sorumlu olduğu, 11.09.2017 tarih … numaralı, 15.08.2017 tarih … numaralı, 04.08.2017 tarih … numaralı, 07.12.2017 tarih … numaralı ve 11.09.2017 tarih … numaralı faturalara konu olan ürünlerinin davacı şirketin özen yükümlülüğüne uymaması nedeniyle, davacının kusuruyla zarar gördüğü, davacı … şubesi taşımalarında hasarlar meydana geldiğinde çalışma sistemlerinin zarar tazmin talebiyle işlediğini ve zararları taşıma üçretinden mahsup ederek karşıladıklarını bildirdiklerini, dolayısıyla firmalarının davacı şirkete hiçbir şekilde 4.606,52 TL tutarında bir borcu olmadığı, firmalarının ticari defterlerine ve kayıtlarına göre davacı tarafın icra dosyasına konu ettiği miktar üzerinden bir alacağı bulunmadığı beyanla davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
GEREKÇE:
Dava; Fatura alacağından kaynaklı başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan İİK. 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili davada; Taraflar arasında imzalanmış kargo sözleşmesi, 2020/… numaralı arabuluculuk son tutanağı, faturalar, … İcra Müdürlüğü 2020/… E. sayılı dosyası, ticari defterler, banka kayıtları, bilirkişi incelemesi, uzman görüşü, yemin, keşif, yargıtay kararları ve her türlü sair delillere dayanmıştır.
Davalı davada; … İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyası, … Tic. Ltd. Şti.’nin ticari defterleri, banka kayıtları, davacı firmanın taşıdığı ürünlere zarar verdiğine ilişkin tutanaklar, zararları gösteren fotoğraflar, zarar tazmini talebimize ilişkin yazılar, zararlar verilen ürünlere ilişkin Faturalar, hesap Ekstresi imza sirküleri delillerine dayanmıştır.
Davaya dayanak … İcra Müdürlüğünün 2020/… E. sayılı dosyasında; alacaklı … Anonim Şirketi tarafından borçlu … Ticaret Limited Şirketi aleyhine 4.606,52 TL faturadan kaynaklı alacağın tahsili için 07.06.2018 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve borçlu tarafından süresinde icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Davalı tarafından icra dairesine sunulan itiraz dilekçesinde İcra Dairesinin yetkisine itiraz edilmiştir. Mahkememiz tarafından İstanbul ticaret odası bilgi bankasından yapılan sorgulama neticesinde davacının takip tarihindeki şirket merkezi adresi … / İstanbul olarak tespit edilmekle, TBK’nın 89. md. gereği talep bir miktar para alacağına ilişkin ve götürülecek borç niteliğinde olduğundan davacının takip tarihindeki şirket merkezi adresi Sarıyer / İstanbul olduğundan İstanbul İcra Daireleri yetkilidir. Bu sebeple davalının İcra Dairesinin yetkisine yönelik itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz tarafından iddia, icra dairesine sunulan itiraz dilekçesi ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller ile tarafların ilişki dönemini kapsayan davalının ticari defter ve dayanağı belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davacı yanın icra takip tarihi itibariyle davalıdan alacağı varsa miktarın saptanması ve davalı defterlerinin usulüne uygun düzenlenip düzenlenmediğinin belirlenmesi için … (… ) ASHM’ne (ATM sıfatıyla) talimat yazılmasına karar verilmiş olup talimat mahkemesi kanalıyla alınan bilirkişi raporunda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “…. Davalı … Sanayi Limited Şirketinin 2017 yılı Açılış bilançosunda … Anonim Şirketi’ne herhanıgi bir borcunun olmadığının görüldüğü,
Davalı … Ticarct Limitcd Şirketinin 2017 yılı muavin hesap dökümü sonucunda, davacı … Anonim Şirketi’ne 2.659,96 TL borcu bulunmaktadır. İş bu taşımacılık hizmeti karşılığı tespit edilen borç miktarı 2017 yılı kapanış kaydında da görüldüğü,” tespit ve rapor edilmiştir.
Talimat mahkemesi kanalıyla alınan bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalıya tebliğ edilmiştir.
Mahkememiz tarafından iddia, icra dairesine sunulan itiraz dilekçesi talimat mahkemesi kanalıyla alınan rapor ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller ile tarafların ilişki dönemini kapsayan davacının 2017 yılına ait ticari defter ve dayanağı belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davacı yanın icra takip tarihi itibariyle davalıdan alacağı varsa miktarın saptanması ve davacı defterlerinin usulüne uygun düzenlenip düzenlenmediğinin belirlenmesi için dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “….Davacı şirketin 2017 yılı yevmiye defteri ve büyük defterin açılış ve kapanış beratlarının kanuni sürelerde alınması nedeniyle, nihat takdir mahkemeye ait olmak üzere, davacının ticari defterlerinin HMK m.222 uyarınca davacı şirket lehine ve aleyhine delil teşkil eder nitelikte görüldüğü,
Davacı şirket kanuni defter kayıtlarına göre davacı şirketin 31.12.2017 tarihi itibariyle davalı şirketten olan alacak tutarının 5.186,83 TL, 09.03.2018 tarihi itibariyle davalı şirketten olan alacak tutarının 4.733,06 TL olduğu,
Davacı şirket kanuni defter ve belgelerine göre Davacı şirketin Davalı şirketten olan alacak tutarının 171,34 TL’sinin 2016 yılından devir olarak geldiği,
Davacı şirket kanuni defterlerinde yer alan ve aşağıda detayı verilen KDV dahil toplam 2.195,60 TL tutarındaki faturanın, davalı şirket nezdinde yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen “Bilirkişi Raporu”nda yer alan bilgilere göre davalı şirket kanuni defterlerinde yer almadığı,
Davacı şirket nezdindeki Davalı şirkete ait 01.01.2017-09.03.2018 dönemi hesap ekstresinde yer alan bilgilere göre Davacı şirketin Davalı şirketten 18.833,75 TL tahsilat yaptığı, Davalı şirket nezdinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda yer alan bilgilere göre ise Davalı şirket tarafından Davacı şirkete 18.719,97 TL ödeme yapıldığı, yapılan ödemelerin muhasebe kayıtlarına aksettirilmesinde taraflar arasında (18.833,75- 18.719,97-) 113,78 TL fark bulunduğu,
Tarafların muhasebe kayıtları arasındaki farkın 2.195,60 TL’sinin Davacı şirket tarafından düzenlenen faturanın Davalı şirket kanuni defterlerinde yer almamasından kaynaklandığı,
Netice itibariyle Davacı şirketin kanuni defter ve belgelerine göre Davalı şirketten olan alacak tutarının 4.733,06 TL olduğu,” tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalıya tebliğ edilmiştir. Davacı vekili tarafından rapora karşı beyan dilekçesi sunulmuştur.
Toplanan tüm delillere ve dosya kapsamına göre; davacı tarafından 4.606,52 TL faturadan kaynaklı alacağın tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı ancak davalı tarafça borca itiraz edildiği, davacı tarafından mahkememizde iş bu itirazın iptali davası açıldığı ve mahkememiz tarafından yapılan yargıla sırasında alınan hükme dayanak teşkil etmeye elverişli bilirkişi raporunda davacının ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK’nın ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu ve davacının davalıdan 4.733,06 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği ancak davacının talebinin 4.606,52 TL olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile davalının … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin koşulları ile devamına,, alacağın likid olması nedeniyle davalının alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
Davanın KABULÜ ile,
1-)Davalının …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin koşulları ile devamına,
2-)Alacağın % 20’si oranındaki 921,30-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-)Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 314,67-TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 55,64-TL harcın mahsubu ile bakiye 259,03-TL harcın ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davada haksız çıkan taraftan karşılanması gerekmekle, 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-)Davacının yaptığı 54,40-TL başvuru harcı, 55,64-TL peşin harç, 7,80-TL vekalet harcı, 1.489,00-TL bilirkişi ücreti ile davetiye masrafı olmak üzere toplam 1.606,84-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi uyarınca 4.606,52-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/03/2022

Katip …
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)