Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/400 E. 2021/320 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/400 Esas
KARAR NO : 2021/320

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/08/2020
KARAR TARİHİ : 13/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili şirketin alacağını tahsil amacıyla İstanbul … İcra Dairesi … Fsas sayılı dosyada davalı-borçlu şirket aleyhine bakiye cari hesap alacaklarına dayanan ilamsız icra yoluyla takip başlattıklarını davalı-borçlunun süresi içerisinde borçlu olmadığım iddia ederek itiraz ettiğini, davacı şirket ile davalı-borçlu şirket arasında ticari bir ilişkinin söz konusu olduğunu, müvekkilinin ticari ilişki gereği edimlerini yerine getirdiğini ve cari hesap ekstresinden de anlaşılacağı üzere sunmuş olduğu mal ve hizmet karşılığı alacağını faturalandırdığını. ancak davalı-borçlunun davacının alacağını ödemediği gibi alacağın tahsili için yapılan icra takibine de itiraz ettiğini beyanla davamızın kabulü ile davalı – borçlunun itirazının iptali ile takibin faiz, vekalet ücreti ve tüm feriler ile devamına, favalının %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin dava konusu yapılan faturaların içeriğinde bulunan emtiaları asla teslim almadığını, faturaya dayalı alacaklarda, alacaklı olduğunu iddia eden kişinin fatura içeriğinde belirtilen emtiaları borçlu olduğunu iddia ettiği kişiye teslim ettiğini hukuken ispat etmesi gerekliğini, bu hususlara Yargıtay’ın da çoğu kararında değindiğini, alacaklı olduğunu iddia eden tarafın faturaya konu malı teslim ettiğini her türlü şüpheden uzak olacak şekilde yazılı belge ile ispat etmesi gerektiğini, her ne kadar faturanın teslim edilmesi halinde 8 günlük yasal süresi içerisinde itiraz edilmemiş olsa bile bu durumun malın teslim edildiği anlamına gelmeyeceğini açık ve aşikar olarak belirttiğini, kabul anlamına gelmemek kayıt ve şartıyla davacı taraf dilekçesinde sabah erkenden mal bıraktıklarından zaten açıkça irsaliye imzalatılmadığını ifade ettiğini, iddia konusu malların müvekkiline teslim edildiğine dair sevk irsaliyesi ya da teslim belgesi olması gerekirken bunların ibraz edilmemiş olmasının haklılıklarını ortaya koyduğunu, dava konusu faturada belirtilen malların müvekkiline asla teslim edilmediğini beyanla mesnetten yoksun açılan davanın reddine ve yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; Cari hesap bakiye alacağından kaynaklı başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan İİK. 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili davada;İstanbul … İcra Dairesi’nin …E sayılı dosyası, ticari defterler, bilirkişi incelemesi, faturalar, cari hesap ekstresi, tanık, yemin ve her türlü yasal delile dayanmıştır,
Davalı vekili davada;İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası, tarafların ticari defter ve kayıtları, bilirkişi, tanık, yemin ve her türlü yasal delile dayanmıştır.
Davaya dayanak İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 54.320,71-TL cari hesap bakiye alacağından kaynaklı alacağın tahsili için 17.06.2020 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve borçlu tarafından süresinde borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkememiz tarafından iddia savunma ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller ile tarafların ilişki dönemini kapsayan ticari defter ve dayanağı belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacı yanın icra takip tarihi itibariyle davalıdan alacağı varsa miktarın saptanmasına, taraf defterlerinin usulüne uygun düzenlenip düzenlenmediğinin belirlenmesi için dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup bilirkişi tarafından düzenlenen 28/01/2021 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “…. Davacı şirketin ibraz edilen kanuni defterlerinin onaylarının sürelerinde yaptırıldığı, davacı şirketin ticari defterlerinin delil niteliği taşıması konusunda nihaî takdir Mahkemeye ait olmak üzere. Bilirkişilik uzmanlık alanımız bakımından ,HMK m.222 uyarınca davacı şirket lehine ve aleyhine delil teşkil eder nitelikte görüldüğü,
Davacı şirket kanuni defter kayıtlarına göre davacı şirketin, davalı şirketten icra takip tarihi (19/06/2020) itibariyle alacak tutarının 54.532.78 TL olduğu,
Davacı şirket nezdindeki Davalı … Ltd. Şti.’ne ait 2019 yılı cari hesap ekstresinde yer alan bilgilere göre 2019 yılında Davalı şirket adına 253 adet fatura düzenlendiği, faturaların toplam tutarının 92.958,82 TL olduğu,
Davacı şirket nezdindeki Davalı … Ltd. Şti.’ne ait 2020 yılı cari hesap ekstresinde ver alan bilgilere göre 2020 yılında davalı şirket adına 35 adet fatura düzenlendiği, faturaların toplam tutarının 19.900.96 TL olduğu,
Davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen ve dava dosyasında yer alan sevk irsaliyelerinde sadece “Teslim eden” bölümünde imzaların bulunduğu, ” teslim Alan” bölümünde ise (04.11.2019 tarih ve…sayılı sevk irsaliyesi hariç) herhangi bir isim ve imzaya rastlanmadığı,
Davalı şirketin kanuni defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının sürelerinde yaptırıldığı, davalı şirketin ticari defterlerinin delil niteliği taşıması konusunda nihaî takdir Mahkemeye ait olmak üzere bilirkişilik uzmanlık alanımız bakımından HMK m.222 uyarınca davalı şirket lehine ve aleyhine delil teşkil eder nitelikte görüldüğü,
Davacı şirket tarafından dosyaya sunulan sevk irsaliyelerinden bir tanesi hariç hiç birinde Davalı tarafça malların teslim alındığına dair bir kayda rastlanmadığı, bu nedenle, bu irsaliyelerde gösterilen malların davalı şirkete teslim edilip edilmediğine dair bir tespit yapılamadığı.
Davalı şirket kanuni defter kayıtlarına göre, davalı şirketin, davacı şirkete icra takip tarihi (19/06/2020) itibariyle borç tutarının 44.617.36 TL olduğu,
Tarafların kanuni defterlerine göre borç/alacak tutarı arasında (54.532.78 -44.617,36=) 9.915.42 TL fark olduğu,
Bu farklılığın davacı şirketçe düzenlenen bir kısım faturaların davalı şirket kanuni defterlerinde yer almamasından kaynaklandığı,
Davalı kayıtlarına göre, davacı şirketin davalı şirketten olan alacak tutarının 44.617.36 TL olduğu, “tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi sunulmuştur. Davalı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Toplanan tüm delillere ve dosya kapsamına göre; davacı tarafından 54.320,71-TL cari hesap bakiye alacağından kaynaklı alacağın tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı ancak davalı tarafça borca itiraz edildiği, davacı tarafından mahkememizde iş bu itirazın iptali davası açıldığı ve mahkememiz tarafından yapılan yargıla sırasında alınan hükme dayanak teşkil etmeye elverişli bilirkişi raporunda davacı şirketin ibraz edilen kanuni defterlerinin onaylarının sürelerinde yaptırıldığı, HMK m.222 uyarınca davacı şirket lehine ve aleyhine delil teşkil eder nitelikte görüldüğü, davacı şirket kanuni defter kayıtlarına göre davacı şirketin, davalı şirketten icra takip tarihi itibariyle alacak tutarının 54.532.78 TL olduğu, davalı şirketin kanuni defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının sürelerinde yaptırıldığı, HMK m.222 uyarınca davalı şirket lehine ve aleyhine delil teşkil eder nitelikte görüldüğü, davalı şirket kanuni defter kayıtlarına göre, davalı şirketin, davacı şirkete icra takip tarihi itibariyle borç tutarının 44.617.36 TL olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasındaki itirazının 44.617,36 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin 44.617,36 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacağın likid olması nedeniyle davalının alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-)Davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki itirazının 44.617,36 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin 44.617,36 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına,
-Fazlaya ilişkin talebin reddine
2-)Alacağın %20’si oranındaki 8.923,47 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 3.047,81-TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 656,07-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.391,74-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 656,07-TL peşin harç ve 7,80-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 718,27-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti ve müzekkere /davetiye gideri olmak üzere toplam 855,50-TL yargılama giderinen red ve kabul oranına göre hesaplanan 702,68-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-)Davacı duruşmalarda kendisi bir vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 6.600,26-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-)Davacı tarafından yatıralan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/vekiline iadesine,
9-)Davalı tarafından yatıralan gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen davalıya/vekiline iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/04/2021

Katip …
(E-imzalı)

Hakim …
(E-imzalı)