Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/325 E. 2023/221 K. 15.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/325 Esas
KARAR NO:2023/221

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:10/07/2020
KARAR TARİHİ:15/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29,02.2020 tarihinde, davacının sahibi olduğu, sürücü …’nın idaresindeki … plakalı kamyonete, davalıların sürücüsü, sahibi ve ZMS sigortacısı oldukları … plakalı arazi taşıtı otomobilin arkadan çarptığı; davalı sürücü …’nun kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu; … plakalı kamyonetin hasar futarının 7.947,63 TL olduğu; kaza öncesindeki rayiç değerinin 150.000 TL ve değer kaybının 40.000 TL olduğu ve de ilaveten onarım süresince kazanç kaybı meydana geldiği; davalı … şirketine 08.04.2020 tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile değer kaybının talep edildiği ve 13.04.2020 tarihinde 2.661,35 TL ödendiği ancak yetersiz olduğu açıklanarak; fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, … plakalı aracın değer kaybı ve kazanç kaybı karşılığı 5.000 TL tazıminatın kaza tarihi 29,02.2020 itibariyle faizi ile tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili yönünden dava şartları oluşmadığı, zorunlu arabuluculuk dava şartının müvekkili yönünden yerine getirilmediğinden davanın dava şartı yokluğundan reddini talep ettikleri, kazanın meydana geldiği yerin … ili olduğu, davanın … Mahkemelerinde görülmesi gerektiği, dosya kapsamında sunulan belgeler ile yapılacak kusur ve hasar tespiti neticesinde, bu kazayı davacı tarafın zenginleşme aracı kılmak isteğinin ortaya çıkacağı, kaza tutanakları ve kaza resimlerine bakıldığında aracın değerinde fahiş bir kayba sebebiyet verecek bir hasarın olmadığının tespit edileceği, kaldı ki, bu kazının oluşumunda asli kusurlunun müvekkili olarak kabul edilemeyeceği, olay yeri ve tarihinde çekilen fotoğraflarda, yağışlı ve kaygan bir zemin olan yolda davacının ani fren yapması neticesinde meydana gelen kazada müvekkilinin kusurlu kabul etmenin ve devamında basit bir hasarı fahiş değer kaybı olarak talep etmenin iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığı, yapılacak olan yargılama neticesinde, müvekkilinin kusurlu olmadığı ve bu kazaya ve hasara doğrudan sebebiyet vermediğinin ortaya çıkacağı, bu sebeple davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın, “araçta meydana gelen değer kaybı nedeniyle mahrum kalınan kar kaybı karşılığı olarak 5.000,00.-TL’nın talep edilmiş olduğu devamında da ” aracın kaza öncesi ve sonrası değer arasındaki değer farkı belirlenerek, bu değer farkının ödenmesi” yönünde talepte bulunulduğu, ancak değer kaybına yönelik talebinin ne miktar olduğunun belirtilmediğinin anlaşıldığı, HMK’nun 26. maddesi uyarınca, davacının talebinin açık, tereddüt ve çelişki doğurmayacak şekilde belirtmesinin yasa gereği olduğu,

bu nedenle öncelikle HMK 119. maddesi uyarınca dava dilekçesindeki söz konusu eksikliğin giderilmesi için davacı tarafa süre verilmesine, söz konusu eksikliğin giderilmemesi halinde, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini,
davacı tarafın iddiasının aksine, davaya konu poliçe teminat kapsamına giren ve araçtaki değişimi uygun görülen parçalar dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucu
davacı tarafın dava dilekçesinde de beyan ettiği üzere müvekkili sigorta şirketi tarafından

13.04.2020 tarihinde de 2.661,36.-TL değer kaybı ödemesi yapıldığı,
davacı tarafın, söz konusu davaya konu ettiği gerçek değer kaybı ödenmiş olup, gerçek zarar bedelini aşan ve sebepsiz zenginleşmeye yönelik taleplerinin reddi gerektiği, tarafların kusur durumu,

aracın onarım gördüğü servis, aracın markası/ modeli, kilometre kaydı ve değişen parçaları, müvekkili sigorta şirketince yapılan ödeme dikkate alındığında, yapılan ödemelerin varlığı karşısında gerçek zararını karşıladığı, poliçe ve sigorta genel şartları dışında kalan gerçek zararını aşan söz konusu talebi sebepsiz zenginleşmeye yönelik, haksız ve dayanaksız olduğundan reddi gerektiği,
davacı tarafça davaya konu edilen kazanç kaybına yönelik istemin de, müvekkili sigorta şirketi yönünden reddi gerektiğini, müvekkili sigorta şirketi ile sigortalısı arasında akdedilen … poliçe nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesi incelendiğinde görüleceği üzere “kazanç kaybının” poliçe teminatları dahilinde olmadığı,

davacı tarafın, poliçe teminatı dahilinde olmayan kazanç kaybına yönelik istemleri, gerek poliçe şartlarına ve gerekse usul ve yasaya aykırı olduğundan müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğuna gidilemeyeceği, bu nedenlerle davaya konu edilen zararların ancak zorunlu trafik poliçesi kapsamındaki teminatlar ve limitler dahilinde değerlendirilebileceğinden müvekkili sigorta şirketince yapılan ödemelerin varlığı dikkate alınarak, davaya konu istemlerin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın; 20/02/2020 tarihinde davalıya ait davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davacıya ait dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması neticesinde davacıya ait … plakalı araca ilişkin değer kaybı ve mahrum kalınan kar kaybına ilişkin maddi tazminat davası olduğu anlaşıldı.
Dava dilekçesi incelendiğinde; davacının değer kaybı bedeli kar mahrumiyeti bedeli için toplam 5.000,00-TL tazminat talep ettiği ancak alacak kalemleri yönünden tutarların ayrı ayrı belirtilmediği görüldüğünden 08/12/2021 tarihli ön inceleme duruşmasının 5 nolu ara kararı ile davacı vekiline her bir alacak kalemi yönünden talep etiği tutarı açıklaması için süre verilmiş olup, davacı vekili 17/12/2021 tarihli dilekçesinde 08.12.2021 tarihli duruşma 5 nolu ara karar gereği beyan dilekçesi sunduğunu belirttiği ancak alacak kalemlerini açıklamadığı görüldü. Bu nedenle davacı vekiline 30/11/2022 tarihli celse 3 nolu Ara kararı ile toplam 5.000,00-TL tutarındaki alacak talebinin değer kaybı alacağı ve kar mahrumiyeti alacağı için ne kadar olduğu hususunun açıklanması için yeniden süre verilmiş olup, davacı vekili 09/12/2022 tarihli beyan dilekçesinde araç değer kaybı için 4.400,00-TL, mahrum kalınan kar için 600,00-TL talep ettiklerini belirtmiştir.
ATK Trafik İhtisas Dairesinin 29/12/2021 tarihli kusur raporunda özetle; Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki otomobil ile seyrini; olay mahalli özellikleri dikkate alarak kontrollü ve tedbir alabilecek vaziyette müteyakkız seyretmesi, önünde aynı istikamette seyreden araçlarla arasında yeterli ve güvenli takip mesafesi bırakarak seyrini sürdürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmemesi neticesi, önünde duraklayan minibüs nedeniyle duraklayan sürücü … idaresindeki araca önlemsizce arkadan çarptığı olayda asli kusurlu olduğu, Sürücü … sevk ve idaresindeki araç ile seyirle olay mahalline geldiğinde önündeki minibüsün durması üzerine bu minibüse çarpmadan durakladığı sırada aracının arka kısmına davalı sürücünün dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde çarptığı olayda atfı kabil bir kusuru bulunmadığı, sonuç olarak olayda; Davalı sürücü …’nun, %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu, Sürücü …’nın, kusursuz olduğu tespit ve rapor edilmiştir.
Makine mühendisi bilirkişi … 09/03/2022 tarihli raporunda özetle; Sürücü …’nun idaresindeki … plakalı arazi taşıtı otomobili ile seyrederken öndeki araçlarla emniyetli takip mesafesini korumadığı ve trafiğin durması nedeniyle aniden durmak zorunda kalan … plakalı kamyonete arkadan çarptığı için KTK 56/e – 84/d ve KTY 107 – 157/a/4 maddelerinde açıklanan kusurları işlediği; kazanın meydana gelmesinde asli ve 6100 kusurlu olduğu; Sürücü …’nın idaresindeki … plakalı kamyoneti ile seyrederken trafiğin aniden durması üzerine normal durduğu halde … plakalı arazi taşıtı otomobilin arkadan çarpması sonucu kazaya karıştığı için kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığı; Dava konusu … plakalı, … … marka tipi, 27.10.2017 tarihinde trafiğe çıkmış, 2017 model, 29.02.2020 tarihinde, 2 yıl 4 ay ve 75,892 km kullanıldıktan sonra kazaya karışmış, … adına tescilli kamyonetin, Rayiç değerinin kaza öncesinde 150.000 TL onarıldıktan sonra 146,000 TL ve piyasa şartlarında değer kaybının 4.000 TL olduğu; Sigorta şirketi tarafından 13.04.2020 tarihinde ödenen 2.661,35 TL değer kaybının mahsubyfidan sonra bakiye ödenmiş değer kaybının 1.338,65 TL kaldığı; Onarım süresinin 6 işgünü ve onarım süresince kazanç kaybının 600 TL olduğu, Davalı … Sigorta A.Ş.’nin 1-30622262 sayılı ZMSS poliçesi ile … adına tescilli, … plakalı otomabilin 04.12.2019 — 04.12,2020 tarihleri arasında kazanın meydana geldiği 29.02.2020 tarihini de kapsayacak şekilde sigorta teminatı altında ve kaza tarihinde maddi teminat limitinin araç başına 41.000 TL olduğu; ZMSS genel şartların A.3 maddesi gereğince mağdüur aracırı değer kaybının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve teminat limitine kadar sigorta teminatı altında olduğu; ZMSS genel şartlarının A.6.k maddesi gereğince kazanç kaybının dolaylı zarar olduğu için sigorta teminatı altında olmadığı; … A.Ş.’den KTK 99 gereğince temerrüt tarihi 20.04.2020 itibariyle …’ndan kaza tarihi 29.02.2020 itibariyle yasal faiz talep edilebileceği; … plakalı kamyonetin, 1.338,65 TL bakiye değer kaybının … Sigorta A.Ş.’den temerrüt tarihi – 20.04.2020 – itibariyle, …’ndan kaza tarihi 29.02.2020 itibariyle yasal faizi ile, 600,00 TL kazanç kaybının …’ndan kaza tarihi 9.02.2020 itibariyle yasal faizi ile talep edilebileceği tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
Davacı taraf, 20/02/2020 tarihinde davalı … idaresindeki davalı sigortaya sigortalı … plakalı aracın davacıya ait … plakalı araca çarpması neticesinde meydana gelen iki taraflı maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle davacıya ait araçta meydana gelen hasar nedeniyle değer kaybı ve mahrum kalınan kar kaybını talep etmiş olup, davalı … cevap dilekçesinde 13/04/2020 tarihinde 2.661,36-TL değer kaybı ödemesi yapıldığını ve davacının ihtirazi kayıt koymadan demeyi kabul ettiğini belirterek gerçek zararı aşan sebepsiz zenginleşmeye yol açan taleplerin reddine karar verilmesini talep etmiş, davalı … cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş, Mahkememizin 08/12/2021 tarihli ön inceleme duruşmasında davalı … şirketinin adresinin Sarıyer/İstanbul olduğu görülmekle 6100 Sayılı HMK’nın 7.maddesi gereği Mahkememizin yetkili olduğu anlaşıldığından davalı …’nun yetki itirazının reddine karar verilmiş, ayrıca davalı … cevap dilekçesinde dava konusu kazada asli kusurlu kabul edilemeyeceğini istenen değer kaybı alacağının basit bir hasar nedeniyle fahiş olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı tarafça dava konusu kazaya ilişkin sunulan belgeler incelendiğinde; 20/02/2020 tarihli kazaya karışan … plakalı aracın 04/12/2019-04/12/2020 tarihleri arasında davalı tarafça sigortalandığı görülmüştür.
Mahkememizce alınan ATK’nın 29/12/2021 tarihli kusur raporu ve 09/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda dava konusu kazada … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’nın kusurunun bulunmadığı ve davalı şirkete sigortalı … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın %100 oranında tam kusurlu olduğu belirlenmiştir.
Bilirkişi raporunda da belirlendiği ve davalının cevap dilekçesinde sunduğu belgelerden anlaşıldığı üzere davacının değer kaybı alacağı yönünden yapılan incelemede,
Dava dilekçesi ve 09/12/2022 tarihli beyan dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde; 4.400,00-TL değer kaybı bedelinin davalı … şirketinden, 600,00-TL mahrum kalınan kar talebinin ise davalı …’ndan tahsili talep edilmiş olup, bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen raporda davacının talep edebileceği bakiye değer kaybının 1.338,65-TL, kar mahrumiyeti alacağının ise 600,00-TL olduğu belirlenmiş olup, davacı tarafça her ne kadar kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesi talep edilmişse de davalı … yönünden kaza tarihi olan 20/02/2020 tarihi itibariyle temerrüt oluşmakla beraber davalı … şirketi yönünden başvurunun yapıldığı 08/04/2020 tarihini izleyen 8 iş günü sonrası 20/04/2020 tarihinde davalı … şirketinin temerrüde düştüğü anlaşıldığından ve aracın kullanım şekli hususi olduğundan işletilecek faiz türünün yasal faiz olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile davacıya ait … plakalı araç için 1.338,65-TL değer kaybı bedelinin temerrüt tarihi olan 20/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … AŞ’den alınarak davacıya verilmesine ve değer kaybı için fazlaya dair 3.061,35-TL talebin reddine, 600,00-TL mahrum kalınan kar bedelinin ise kaza tarihi olan 20/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Güvenoğlu’ndan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın kısmen kabulüne,
Değer kaybı talebi yönünden; Davacıya ait … plakalı araç için 1.338,65-TL değer kaybı alacağının temerrüt tarihi olan 20/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … AŞ’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine,
Mahrum kalınan kar talebi yönünden; 600,00-TL mahrum kalınan kar alacağının kaza tarihi olan 20/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ndan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 179,90-TL harçtan peşin alınan 85,39-TL harcın mahsubu ile bakiye 94,51-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 365,50-TL tebligat/ posta gideri, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere 1.365,50-TL’nin haklılık durumuna göre 529,54-TL tutarındaki kısmı ile 54,40-TL başvurma harcı, 85,39-TL peşin harç, 7,80-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 677,13-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Kendini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 1.938,65-TL vekalet ücretinin (davalı … AŞ yönünden 1.338,65-TL sorumluluk sınırı, davalı … yönünden 600,00-TL sorumluluk sınırı aşılmamak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Kendini vekille temsil ettiren davalı … AŞ lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 3.061,35-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … AŞ’ye verilmesine,
6-Yatırılan avanstan artan kısmın yatırana/ vekiline iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, Davalı …/vekilinin yokluğunda, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır