Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/273 E. 2021/453 K. 18.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/273 Esas
KARAR NO:2021/453

DAVA:Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:19/06/2020
KARAR TARİHİ:18/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Davalı, 14.10.2015 tarihli 5 yıl süreli Bayilik Sözleşmesi ile Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) dağıtım şirketi olan müvekkil … A.Ş.’nin bayiliğini yaptığını, buna göre sözleşmenin sona erme tarihinin 14.10.2020 olduğunu, davalı, …. Noterliği’nin 22.05.2018 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile bir kurumda ücretli olarak işe başlamasından bahisle bayiliği yürütmenin imkanı kalmadığını iddia ederek, sözleşmeyi süresinden önce tek taraflı olarak feshettiğini, bu doğrultuda müvekkilince, … 17. Noterliği’nin 27.07.2018 tarihli, …. yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalının bayilik sözleşmesini haksız şekilde feshetmesi sebebiyle, sözleşmeden kaynaklanan haklar saklı kalmak kaydıyla, mülkiyeti kendisine ait olan tüplerin iadesi talep ettiğini, Davacının zilyetliğinde mülkiyeti müvekkile ait 313 adet 2 kg’lık, 1 adet 45 kg’lık, toplam 314 adet LPG tüpü mevcut olduğunu, bu tüplerin bayilik sözleşmesinin 20/c maddesine göre sözleşme sona erdiğinde 15 gün içinde müvekkile teslim edilmesi gerekmesine rağmen halen müvekkile teslim edilmediğini, Bayilik sözleşmesinin 20/e maddesine göre bayilik ilişkisinin bitmesi halinde bayi elindeki tüpleri teslim etmelidir, teslim etmediği takdirde … A.Ş’nin beher tüp başına sözleşmenin feshi tarihindeki imalat bedeli kadar cezai şart talep etme hakkı doğduğunu, bu tüplerin imalat bedellerinin taraflarınca tespit edilemediğini, imalat bedellerinin…A.Ş.’den sorulmasını ve yapılacak bilirkişi incelemesi ile talep edebilecekleri cezai şart tutarının tespit edilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında akdedilen 14/10/2015 tarihli 5 yıl süreli LPG Tüplü Bayilik Sözleşmesi ile davalı müvekkilinin, davacı şirketin 3 yıl kadar bayiliğini üstlendiğini, hal böyle olmasına karşın davalı müvekkilinin, 22/05/2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesinde de belirttiği üzere muhatap firmanın sebepsizce müvekkiline olan olumsuz yaklaşımları, sözleşmeye, ticari ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı eylemlerinden dolayı davaya konu bayilik sözleşmesi müvekkilinin açısından çekilmez bir hale geldiğini ve ayrıca müvekkilin farklı bir kurumda ücretli olarak işe başlaması sebebiyle sözleşmenin, …. Noterliği’nin 22.05.2018 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile haklı olarak müvekkilince feshedildiğini, bu nedenle davacı yanın kendi kusuru nedeni ile fesih olan sözleşmeye dayalı olarak talep etmiş olduğu iade edilmeyen tüplere ilişkin tazminat talebi, kar mahrumiyeti ve cezai şart taleplerinin mesnetsizdir olduğunu, davalı müvekkilinin Kocaeli ilinde, davacı yanın LPG tüplü bayiliğini yapmış olduğunu, bayilik süresi boyunca tüm edimlerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini Davacı yanın … ilinde …, …, …, …, … vs. adlarında başka bayileri de bulunmadığını, davalı müvekkilin satışlarında özellikle son zamanlarda anormal düşüşler yaşanmaya başladığını bunun nedeni araştırdığında davacı yanın Kocaeli’nde bulunan diğer bayilerine yapmış olduğu yardım ve teşvikler olduğu, bu hal altında Kocaeli gibi bayiler arasında kıyasıya rekabetin yaşandığını küçük bir ilde, tüketicilerin aynı marka ve miktardaki tüpü daha düşük bir fiyata satan diğer davacı şirket bayilerine yöneldiği tespit edildiğini, bu durum sonucunda aslında davacı yanın aynı bölgedeki diğer bayilerine, davalı müvekkile sattığı toptan satış fiyatından daha düşük fiyattan LPG satması yada farklı satış destek finans yolları ile diğer bayilerine haksız rekabete yol açar şekilde destek verdiğini, davacı yanın Kocaeli’nde bulunan diğer bayilerine satış destek finansmanı sağlayarak, davalı müvekkilden daha düşük fiyattan LPG tüpü satması imkanı sağladığını, bu hal altında …/… gibi küçük bir pazarda bulunan müvekkil müşterileri aynı tüpü daha düşük fiyattan satan davacı yanın diğer bayilerine yöneldiğini, davalı müvekkilin satışları anormal şekilde düştüğünü tüketiciler nezdinde davalı müvekkilin imajı zedelendiğini, davacı yanın tek taraflı söz konusu ticari tutum ve davranışları sözleşme hukukunun genel prensibi olan menfaat dengesi ve irade eşitliği prensibine aykırı bir durum arz ettiğini davalı müvekkil açısından artık sözleşmeye bağlı kalmak ve onu sürdürme iradesi MK 2 çerçevesinde imkansız kaldığını, ayrıca müvekkilin başka bir kurumda ücretli olarak işe girmesi sebepleriyle, taraflar arasında kurulu bayilik sözleşmesi davalı müvekkil tarafından …. Noterliği’nin 22/05/2018 tarih, … Yevmiye sayılı ihtarı ile haklı nedenlerle fesih edildiğini, hiç kimsenin kendi kusurundan yararlanamayacağı prensibi ışığı altında davacı yanın kendi kusuru nedeni ile fesih olmuş sözleşmeye dayalı olarak cezai şart ve kar mahrumiyeti taleplerinin haksız olduğunu, davanın tüm yönleri ile reddi ile, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir;
Davalı vekili 08/03/2021 tarihli sunduğu dilekçesinde davadan feragat ettiklerini davacı yandan yargılama, harç ve avukatlık ücreti talep etmediklerini yapılan yargılama gideri, harç ve giderlerin masrafı yapan üzerine bırakılmasını talep etmiştir,
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde yer alan vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat yetkisinin yer aldığı anlaşılmıştır.
Davadan feragat HMK’nın 307.maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. HMK’nın 309. maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir.
Davacı vekili 17/06/2021 tarihli sunduğu dilekçesinde davadan feragat ettiklerini bildirdiğinden ve vekaletnamesinde feragat yetkisi açıkça yer aldığından, feragat nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Davadan feragat ilk celseden önce vuku bulduğundan Harçlar Kanunu 22. maddesi uyarınca karar ve ilam harcının 1/3’ü olan 19,77-TL harcın peşin alınan 119,55-TL harçtan mahsubu ile bakiye 99,78-TL harcın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifenin 6. Maddesine uyarınca 2.040,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Yapılan yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmasına,
5-Yatırılan avanstan artan bakiyenin karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/06/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır. e-imzalıdır.