Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/216 E. 2022/636 K. 23.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/216 Esas
KARAR NO :2022/636

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:06/04/2020
KARAR TARİHİ:23/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24.02.2019 tarihinde … plaka sayılı aracın sürücüsü …, … ili … İlçesi istikametinden … İlçesi istikametine seyir halindeyken, aynı istikamete doğru seyir halinde olan sürücülüğünü …’ın yapmış olduğu … plaka sayılı arkasında gübre yüklü römork’un takılı olduğu traktörün arka kısmına çarpması sonucunda çift taraflı, ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, …, kazada … plaka sayılı araçta yolcu konumunda olduğunu, davacının kaza dolayısıyla yaralandığını, … Eğitim Ve Araştırma Hastanesi … Ek Binası’nda tedavi altına alındığını, işbu trafik kazası neticesinde “kafa kubbesi kırığı ve kafa içi yaralanma” meydana geldiğini, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından 28.10.2019 tarihinde düzenlenen 2019/706 sayılı Adli Kurul Raporu’na göre davacı müvekkilin geçirmiş olduğu kaza neticesinde daimi maluliyet oranı %10 olarak belirlendiğini, kaza nedeniyle … 19. Asliye Ceza Mahkemesi’nde … Esas Sayılı ceza dosyası açıldığını, kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı aracın zorunlu trafik sigortası bulunmadığından ötürü … Hesabı’na başvuru yapıldığını, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın davalı … Hesabı’ndan karşılanması amacıyla doğrudan doğruya … Hesabı’na ödeme yapılması için 08.10.2019 tarihinde başvurulduğunu, ödeme yapılması için gerekli tüm evraklar davalı … Hesabına teslim edildiğini, davalı … Hesabı’na 15 gün içerisinde cevap verilmediği takdirde dava yoluna başvurulacağının ihtar edildiği, başvuru neticesinde … Hesabı tazminat taleplerini reddettiklerini, 19.12.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun ile Türk Ticaret Kanunu’na 5/A maddesi eklenmiş ve konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerine ilişkin ticari davalarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı haline getirildiğini, dava şartının yerine getirilmesi için tarafımızca 07.01.2020 tarihinde Arabuluculuk Bürosu’na başvurulduğunu, arabuluculuk dosya numarası:2020/627, Arabuluculuk Dosya numarası, 2020/2795 olduğu, işbu başvuru neticesinde davalı taraf ile anlaşma sağlanamadığını, davacı …, 27.06.2017 doğumlu olup kaza tarihi itibariyle 2 yaşında olduğunu, davacıya ödenmesi gereken 5.500,00-TL daimi maluliyet (sakatlık) tazminatının davalı … Hesabı’na başvuru tarihi olan 08.10.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Zarar görene vekâleten kuruma başvuruda bulunularak kaza neticesinde oluşan zarara ilişkin hesaplanacak tazminat tutarının kendilerine ödenmesi talep ettiklerini, ancak başvuru şartı kapsamında yer alan mevzuata uygun sağlık raporu karşı tarafça sunulmadığından değerlendirme yapılamadığını, yetkili olmayan sağlık kurum ve kuruluşları ile 6 ncı maddede belirtildiği şekilde sağlık kurulunu teşkil edemeyen sağlık kurum ve kuruluşlarının verdiği raporlar kurumlarca değerlendirmeye alınmaz.” Şeklinde düzenlenme olduğunu, yönetmelikte yapılan atıfla, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarında, Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik kapsamında düzenlenen sağlık kurulu raporlarının dikkate alınacağının belirlendiğini, bu nedenle, başvuru sırasında ibraz edilmiş olan T.C. … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenmiş olan 28.10.2019 tarihli rapor, yönetmelikte açıklanan Sağlık Bakanlığı tarafından yetkili kılınmış sağlık kurum ve kuruluşlarının sağlık kurulları tarafından düzenlenmiş bir rapor olmadığını, bu nedenle … için düzenlenen 28.10.2019 tarihli rapor ile işlem yapılmasının mümkün olmadığı, aynı Yönetmeliğin 9 uncu Maddesi (2) nci bendi gereği,
“Çocuklar İçin Terör, Kaza ve Yaralanmaya Bağlı Durum Bildirir Sağlık Kurulu Raporu, kurumlar tarafından resmi yazı ile yetkili sağlık kurum ve talep edilir.” Şeklinde düzenlendiğini,
…’ın maluliyetiyle ilgili başvurunun değerlendirilebilmesi için, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik kapsamında düzenlenmiş bir Sağlık Kurulu Raporu düzenlenmesi gerektiğini, bu kapsamda Kurum tarafından Yönetmeliğin 9’uncu maddesine istinaden, …’ın söz konusu kazadan kaynaklanan kesin ve kalıcı vücut fonksiyon kaybı oranının belirlenmesi hususunda 16.10.2019 tarih ve 40597 sayılı yazısı ile T.C Sağlık Bakanlığı … Devlet Hastanesine başvuru yapıldığını, hakem hastaneye başvurulması gerektiğini, başvurulmadığı takdirde başvuru şartının yerine getirilmemiş olacağı Müvekkil Kurum tarafından 16.10.2019 tarih ve 40597 sayılı yazı ile bildirilmişse de davacı tarafından hastaneye başvuruda bulunulmadığını, Yönetmeliğin 9. maddesine aykırı olarak tanzim edilen maluliyet raporu işbu davaya konu edilmediğini, 2918 sayılı S.K’nun 97. maddesi gereği; Müvekkil Kurumun yasal cevap süresi 15 gün olduğunu, müvekkil Kurumun karşı tarafa vermiş olduğu cevap yasanın aradığı sürede gerçekleşmiş olmakla beraber ret cevabı olmadığını, zaten davacı tarafın başvurusunun açıkça ya da zımnen reddedilmediğini, buna rağmen dava yoluna gidilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu sebeple davacının yasanın aradığı anlamda başvuru şartını yerine getirmediğinden dava şartı yokluğu sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, davacının maluliyet ile ilgili tazminat talebinde bulunabilmesi için maluliyet oranını ve malül kaldığını tam teşekküllü hastane raporları ile belgelendirmesinin gerektiğini, düzenlenme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan çocuklar için özel gereksinim değerlendirmesi hakkında yönetmeliğe uygun olarak alınmayıp düzenleniş tarihi itibariyle mülga özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmeliğe uygun rapor alınması sebebiyle başvuru şartını yerine getirilmediğinden iş bu davanın reddi gerektiğini, söz konusu kazaya ilişkin hususlar müterafik kusur olarak değerlendirilip kusur indirimi yapılması gerektiğini, müterafik kusur yasa gereği olduğunu, kazaya karışan … plakalı araçta başvurucu ve sürücü ile beraber 7 kişi taşınmakta olup, istiap haddinin aşılması suretiyle meydana gelen kazada başvurucunun müterafik kusurlu olduğunun sabit olduğunu, zararın tespit edilmesi gerektiğini, davacının … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın kusurunu ve bunun sonunda bir zararın oluştuğunu ispatlaması gerektiğini, ayrıca bu zarar miktarı bilirkişi marifetiyle tespit edilmesi gerektiğini, sosyal güvenlik kurumunun ödemiş olduğu tazminat varsa tespit edilerek ödenecek tazminattan düşülmesi gerektiğini, … hesabı’nın sorumluluğu teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini, avans faizinin talep edilemeyeceğini, başvuru sahibi vekilinin … hesabı’na yapmış olduğu haksız ve sebepsiz zenginleşmeye yol açacak nitelikteki talebinin esastan reddine, yargılama masraf ve vekâlet ücretinin başvuru sahipleri üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davanın; 24/02/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle daimi maluliyete ilişkin tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; Kaza tespit tutanağı, Hastane raporları, 15/11/2019 tarihli Sigorta Şirketine başvuru dilekçesi, SGK kayıtları yemin, bilirkişi ve her türlü yasal deliller
Dosyanın maluliyet yönünden İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderildiği, 04/10/2021 tarihli adli tıp kurumu raporun özetle; ” Yunus kızı 27.06.2017 doğumlu …’ın 24.02.2019 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğine göre, Hipertrofik skar ve keloid, hafif (vücut yüzeyinin %1-9’unu kaplayan), kişinin tüm vücut engellilik oranının % 5 ( yüzdebeş) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 12 (oniki) aya kadar uzayabileceği tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyanın maluliyet yönünden İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderildiği, 28/02/2022 tarihli adli tıp kurumu raporun özetle; Söz konusu engel oranı 20/02/2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliğinin EK-3 kısmında bulunan ÇÖZGER’in mevzuatla uyumu arandığında kullanılacak tablo dikkate alındığında, kişinin özel gereksinimi bulunmadığı cihetle; Mevcut belgelere göre; Yunus kızı 27.06.2017 doğumlu …’ın 24.02.2019 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 20/02/2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliğine göre yapılan değerlendirilmesinde; travmaya bağlı gelişen yaralanmalarda esas olarak alınan cetvel, şekil ve tabloların tamamını söz konusu yönetmekte mevcut olmadığı, dolayısıyla aynı tarih ve sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmelik kapsamında değerlendirildiğinde; Deri, Hipertrofik skar ve keloid, 1-Hafif (vücut yüzeyinin %1-9’unu kaplayan),1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının %5 (yüzdebeş) olduğu tespit edilmiştir.
İddia, savunma ve toplanan deliller kapsamında dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, 31/08/2022 tarihli raporunda özetle; Davacının yolculuk yaptığı aracın sürücüsü …, Geçerli trafik poliçesi olmayan traktörün sürücüsü … olayda % 50 (yüzde elli) oranında kusurlu olduğu, rapor tanzim taribi 31.08.2022 tarihi itibariyle, davacı mağdur Davacı mağdur …’a ilişkin, Yargıtay’ın içtihatları ile kabul edildiği üzere, kişinin vücut bütünlüğünün ihlâli nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarında gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektireceği, başkalarına göre daha fazla efor sarf ederek hayatını idame ettireceği ve bu hususta güç kaybı/efor tazminatı olarak talepte bulunabileceği kabul edilmekte ve davacı mağdurun sürekli çalışma gücünü yitirdiği kaza tarihinden itibaren sürekli maluliyet oluşacağı kabul edilerek hesaplama vapıldığı, Yargıtay Kararlarında da belirtildiği üzere, davacı çocuğun kaza tarihindeki vaşı itibariyle, kazanç getiren herhangi bir işte çalışması söz konusu olamayacağına ve bu yönden mahrum kalınan bir kazançtan bahsedilemeyeceğine göre, davacı mağdur …’ın geçici işgöremezlik zararı bulunmadığının gözetilmesi hükmü gereği, kaza tarihinden itibaren sürekli maluliyet zararı hesaplanmadığı, sürekli işgöremezlik tazminat tutarı toplamının 116.048,86 TL olduğu, olay tarihinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mafi Sorumluluk Sigorta Poliçesi azami teminat limitinin 360,000 TL olduğu, davacı vekili tarafından toplam 5,500,00TL maddi tazminat talep edildiği tespit ve rapor edilmiştir.
Davacı ve davalı vekilinin 22/06/2022 tarihli dilekçesinde feragat dilekçesi sundukları, davalı vekilinin 17/08/2022 tarihli beyan dilekçesinde davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesine, vekalet ücreti ve yargılama gideri talebinin bulunmadığına beyan etmişlerdir.
HMK MADDE 307- (1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
MADDE 309- (1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
(2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Hükümleri uyarınca davanın feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davacının davasını feragat etmesi sebebiyle REDDİNE
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 80,70-TL harcın başlangıçta peşin alınan 54,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye 26,30-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-)Tarafların beyanları göz önüne alındığında lehlerine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-)Davacının/davalının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/davalı vekiline iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.. 23/09/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza