Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2020/193 Esas
KARAR NO:2021/509
DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:06/02/2015
KARAR TARİHİ:30/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Davacı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu 06/02/2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı borçluların, …. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası ile icra takip çıkışı 17.526,87-TL. tutarındaki alacaklarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine, davalı … …. Ltd. Şti.nin, takipte sorumlu olduğu 17.526,87-TL, diğer davalıların tamamının sorumlu oldukları 11.586,85-TL. tutara itiraz ederek, takibin durmasına neden olduklarını, davalıların itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu, Davalıların imzaladığı sözleşme kapsamında, müvekkili bankaca kredi verildiğini ve davalıların, müvekkili bankaya borçlandığını, kredi ilişkisinden kaynaklanan borç, sözleşmede öngörülen çerçevede müvekkili bankaya geri ödenmediğini, davalılara …. Noterliğinin 02.07.2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarı ile borcun ödenmesi gerektiğinin, müvekkili bankaca bildirildiğini, ancak borcun ödenmemesi üzerine, borçlular aleyhine, …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile alacağın tahsili amacıyla, icra takibine girişildiğini, söz konusu takibe yapılan itiraz nedeniyle, takip durduğundan, dava açmak zaruretinin hasıl olduğunu belirterek; Sonuç olarak; Davalıların haksız ve dayanaksız itirazlarının iptali ile takibin devamına, kötü niyetli davalıların alacağın % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun tebligat yapıldığı, davalıların davaya cevap dilekçesi sunmadığı ancak davalılar vekillinin 22/02/2016 tarihinde bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi sunduğu görüldü. Davalılar vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde özetle; müvekkillerinin karşı tarafa herhangi bir borcu bulunmayıp davacı tarafın işbu davaya dayanak oluşturduğu sözleşmede alacak iddiasının ispatında her iki tarafın da ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinin gerektiğini, ancak tanzim edilen bilirkişi raporunda yalnızca davacı tarafın ticari defter ve kayıtları incelenmiş olup müvekkillerine ait ticari defter ve kayıtlar incelenmeden hesaplama yapıldığını, Davacı tarafından gerçekleştirilmesi gerekli olan söz konusu şartlar gerçekleşmeden borcun muaccel olduğu haksız ve mesnetsiz şekilde beyan edildiğini, bankanın tek taraflı tasarrufu ile hesabın kat edilmesi, kredi müşterisine açılan ve kullandırılan kredinin muaccel olması sonucunu doğuracağını, Kat ihtarının tebliği ile temerrüt oluşacağını, ancak davacı banka tarafından muacceliyet koşullarını gerçekleştirmek için noter aracılığıyla müvekkiline hesap kat bildirimi yapılması gerekli iken söz konusu bildirimlerin hiçbiri müvekkilimine tebliğ olmadığını beyan etmiş, dilekçesinde vs açıklamalarda bulunarak sonuç olarak, bilirkişi raporuna itirazlarının kabul ile Davanın reddine, davacı aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün … Esaslı dosyası dosyamız içersine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 11.047,90 Tl asıl alacağa % 54 temerrüt faizi tutarı 181,46 Tl ve % 5 Gider Vergisi tutarı 9,07 Tl ile 348,45 Tl masraf ile birlikte toplam 11.586,85 Tl ve 1.135,45 Tl için takip yapıldığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içersinde 01.09.2014 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 13.01.2016 tarihli raporunda özetle; “17.184,02 TL. toplam tutar hesaplanmıştır. Davalı … dir. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. vekili, icra takibinde, talep edilen borcun tamamına itiraz ettiğinden, ve yukarıdaki hesaplamanın Sayın Mahkemenizce benimsenmesi halinde, hesaplanan toplam 17.184,02 TL. tutar üzerinden itirazın iptali ile icra takibine devam edilmesi, Sayın Mahkemenizin takdirlerindedir. Davacı banka, icra takibinde, davalı kefiller; …, … ve …’dan, çek tazmin bedelleri, işlemiş faiz ve ferileri talebinde bulunmamış, sadece, ticari kredili mevduat hesabına ilişkin, asıl alacak, faiz ve ferileri talebinde bulunmuş olup, buna göre yapılan hesaplama sonucunda; [kefalet limitleri tutarlarının yeterli olduğu da nazara alınarak,]11.480,42 TL. Toplam hesaplanmış olup, buna göre; … 11.480,42 TL, … 11,480,42 TL ve … 11,480,42 TL tutardan sorumlu olacaktır. Davalılar vekili, İcra takibinde,talep edilen borcun tamamına itiraz ettiğinden ve yukarıdaki hesaplamanın Mahkemenizce benimsenme halinde, hesaplanan toplam 11.480,42 TL. tutar üzerinden itirazın iptali ile icra takibine devam edilmesi, Sayın Mahkemenizin takdirlerindedir.” gerekçesi ile kök raporunu sunmuşlardır. Rapora yapılan itirazlar üzerine dosya yeniden itirazlar doğrultusunda ek rapor düzenlenmek üzer bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 26.04.2016 tarihli ek raporunda özetle; “davalılar vekilinin itirazlarına mukabil, KÖK rapordaki görüşlerimiz değişmemiştir. Konunun hukuki nitelemesi, sözleşme ve yasa maddelerinin yorumu, delillerin değerlendirilmesi, ve nihai kararı HMK’nın 266,ncı maddesi gereğince, ve HMK’nın 282.nci maddesi de gözetilerek, Mahkemenizin takdir ve değerlendirmelerindedir.” gerekçesi ile ek raporunu sunmuşlardır.
Mahkememizin … esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde 28/09/2016 tarih ve 2016/678 karar sayılı kararında; Davalıların davacı banka ile imzaladığı sözleşme kapsamında, davacı bankadan kredi verildiği ve davalıların davacı bankaya borçlandığı, kredi ilişkisinden kaynaklanan borcun sözleşmede öngörülen çerçevede davacı bankaya geri ödenmediği, bunun üzerine kredi kat edilerek davalılara …. Noterliğinin 02.07.2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarı ile borcun ödenmesi için ihtarname gönderildiği, davacı bankaca borcun ödenmemesi üzerine, borçlular aleyhine, …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile alacağın tahsili amacıyla, icra takibine girişildiği, davalı borçluların takibe itiraz etmeleri üzerine takibin durduğu, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda davacının davalılardan toplam 17.184,02-TL alacaklı olduğu belirlendiğinden davanın kısmen kabulü ile davalıların ….İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasına yapılan itirazların kısmen iptali ile takibin davacının talep miktarı dikkate alınarak ve o miktarlarla bağlı kalınarak 17.184,02 TL üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan 16.526.08 TL ye % 30.24 temerrüt faizi ile faizin % 5 oranında Gider Verigisi uygulanmasına karar verilmiş, kararın bir kısım davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya BAM ilgili hukuk dairesine gönderilmiştir.
İstanbul BAM 16. HD 27/02/2020 tarih 2017/4158 esas 2020/482 karar sayılı ilamında; “…İtirazın iptali davasına açısından mahkemece ilk kontrol edilmesi ve resen nazara alınması gereken husus; usulüne uygun bir takip yapılıp yapılmadığı, usulüne uygun bir takip sözkonusu ise yine usulüne uygun bir itiraz bulunup bulunmadığı hususudur. İncelenen takip dosyası örneğine göre; Av…. tarafından verilen itiraz dilekçesinde tüm borçluların isminin itiraz eden olarak yazılı olduğu ve tüm borçlulara istinaden itiraz edildiği ancak ekindeki vekaletnamede borçlulardan …’ın vekaletinin bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda itiraz eden vekilinin vekalet ilişkisi araştırılmalı, vekalet sunup sunmadığı incelenmeli, buna göre; borçlunun itiraz edip etmediği hususu net olarak ortaya konulmalıdır. Borçlulara tebligat yapılmadığı da görülmüş olmakla eldeki davanın davalı … açısından dava şartı da bu duruma göre değişecektir. Bu nedenle ilk derece mahkemesi kararı eksik incele, taraf teşkilinin sağlanması ve dava şartlarının incelenmesi açısından eksik inceleme ile oluşturulmuş…” gerekçesiyle Mahkememizin … esas 2016/678 karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiş, kesin olarak verilen karar üzerine dosya Mahkememizin 2020/193 esas sırasına kaydedilmiştir.
Temlik alan davacı vekilince 23/02/2021 tarihli dilekçe ekinde dosyanın temlik alındığına dair….Noterliğince tasdik edilen 23/09/2019 tarih ve … yevmiye numaralı temlik sözleşmesi ve eki listenin sunulduğu görüldü.
Mahkememizce BAM kaldırma ilamı doğrultusunda, …. İcra Dairesine yazı yazılarak borçlu …’a ilişkin takip dosyasına sunulan vekaletname bulunup bulunmadığı, bulunması halinde hangi tarihte sunulduğunun bildirilmesi istenmiş, yazılan yazıya cevap verilmeyip, icra dairesince takip dosyası aslı Mahkememize gönderilmiştir. Takip dosyası aslı incelendiğinde içeriğinde borçlu …’a ilişkin vekaletname bulunmadığı anlaşılmış, takip dosyasının UYAP sistemi üzerinden incelenmesinde de borcu itiraz dilekçesi ekinde sunulan vekaletnamede borçlu …’ın bulunmadığı gibi … adına sunulan başka vekaletname de bulunmadığı tespit edilmiştir. Ayrıca takip dosyası incelendiğinde borçlulara çıkarılan ödeme emrine ilişkin ilk tebligatların iade döndüğü, borçlular …, … ve … … Ltd Şti adına vekili tarafından 30/09/2014 tarihinde borca itiraz dilekçesi sunulduğu, daha sonra ikinci kez çıkarılan ödeme emrine ilişkin tebligatların …, … ve …’ın mernis adresine çıkarıldığı ve itiraz tarihinden sonra 28/11/2014 tarihinde TK 21/2.madde uyarınca muhtara tebliğ edildiği, şirket yönünden ise iade döndüğü görülmüş, borçlular …, … ve … … Ltd Şti adına takip dosyasına sunulan vekaletname bulunduğundan, henüz itiraz tarihinde ödeme emri tebliğ edilmemişse de itiraz dilekçesinden anlaşıldığı üzere takipten haberdar olunduğundan ve bu borçlular yönünden yapılan itirazın süresinde olduğu, ancak borçlu … yönünden itiraz bulunmadığından, süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir itirazın, eldeki itirazın iptali davası yönünden dava şartı olduğu gözetildiğinde davalı borçlu … yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Diğer davalı/borçlular yönünden yapılan incelemede ise Bam kararı öncesi yapılan alınan bilirkişi raporuyla ve dosya kapsamında belirlendiği üzere davalıların davacı banka ile imzaladığı sözleşme kapsamında verilen kredi neticesinde davalıların davacı bankaya borçlandığı, kredi hesabı kat edilerek …. Noterliğinin 02.07.2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile borcun ödenmesi hususu ihtar edildiği halde borcun ödenmediği, davacının davalılardan toplam 17.184,02-TL alacaklı olduğu belirlendiğinden davalılar …, … ve … … Ltd Şti yönünden davanın kısmen kabulü ile adı geçen davalıların takibe itirazların 17.184,02 TL alacak yönünden iptaline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
A)…. İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasında davalılar ….Ltd Şti, … ve …’ın itirazlarının 17.184,02-TL alacak üzerinden iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %30,24 temerrüt faizi ve bunun %5 gider vergisi (BSMV), işletilmek suretiyle takibin devamına,
Fazlaya dair talebin reddine,
B)Davalı … yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine,
2-Alacağın %20’si oranında 3.436,80-TL icra inkar tazminatının davalılar ….Ltd Şti, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.173,84-TL harçtan peşin alınan 211,72-TL harcın mahsubu ile bakiye 962,12-TL harcın davalılar ….Ltd Şti, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.250,00-TL bilirkişi ücreti, 472,90-TL tebligat/posta masrafı olmak üzere toplam 1.722,90-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 1.688,50-TL tutarındaki kısmı ile 27,70-TL başvurma harcı, 211,72-TL peşin harç olmak üzere toplam 1.927,92-TL yargılama giderinin davalılar ….Ltd Şti, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalılar ….Ltd Şti, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Kendisini vekille temsil ettiren davalılar ….Ltd Şti, … ve … lehine reddedilen kısım yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 342,85-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalılara verilmesine,
7-Yatırılan avanstan artan bakiyenin karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
Dair, davacı ve davalılar vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/06/202
Katip … Hakim …