Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/172 E. 2020/381 K. 01.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/172 Esas
KARAR NO : 2020/381

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 06/03/2020
KARAR TARİHİ : 01/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan alacak davasında dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde;
DAVA:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … ve Borçlu … arasında işçi alacaklarına ilişkin, İstanbul Anadolu … İs Mahkemesi’nin … Esas ve… Karar sayılı dosyası kapsamında, davanın müvekkili lehine sonuçlandığını ve karara bağlandığını, alacak kalemlerinin tahsili için borçlu …’e İstanbul Anadolu … İcra Dairesi Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyası ile takibe girişildiğini, borçlu Trek Turizm’den herhangi bir tahsilat yapılamadığını,… Anonim Şirketi’nin ortağı olan … aynı sektörde ve …’in yaptığı işle birebir aynı işi yapan bir başka firma vasıtası ile faaliyete devam ettiğini, bu firmanın … sitesinde borçlunun ünvanını kullandığını, işlemlerini borçlunun markası üzerinden yaptığını, ancak herhangi bir şekilde farklı tüzel kişilikler olmasından dolayı borçluya işlem yapılamadığını, bu sebeple farklı tüzel kişilikler arasındaki mevcut perdenin kaldırılması gerektiğini beyanla; davalı … Anonim Şirketi ve…Limited Şirketi arasındaki organik bağın kurulması ve mevcut tüzel kişilik perdesinin kaldırılarak İİK md. 17 uyarınca aşağıdaki… Ltd. Şti’nin … Bankası …,… Bankası …,… Bankası … IBAN numaralı hesaplarına tedbir konulmasına, davalılar arasındaki tüzel kişilik perdesinin kaldırılarak davacının mahkeme kararı ile oluşmuş işçilik alacaklarının diğer davalı olan … Ltd. Şti’den tahsil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.

Davalılara dava dilekçesi tebliğe çıkartılmamış olup dosya üzerinden karar verilmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İşçilik alacakların kaynaklı alacak davasıdır.
Arabuluculuk 6325 sayılı Yasa ile hukukumuza giren “ Mahkeme dışı “ çözüm yollarından birisidir.
19.12.2018 tarihli 30630 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı kanun MADDE 20- 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“3. Dava şartı olarak arabuluculuk
”MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü ile 01.01.2019 tarihi itibariyle ”konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri için” dava şartı olarak arabuluculuk getirilmiş olup,
Mahkememiz tarafından 09/03/2020 tarihli ara karar ile davacıya; HUAK’nun 18A/1-2 maddeleri uyarınca arabuluculuk faaliyeti sonrasında anlaşmaya varılmadığına ilişkin son tutanağın aslını veya Arabuluculuk Dairesi tarafından onaylanmış bir örneğini sunması için tebliğden itibaren 1 haftalık kesin süre verilmiş ve ara karar davacıya 16/03/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup verilen kesin süre içinde davacı tarafından arabulucuya başvurulduğuna dair tutanak ibraz edilmediği tespit edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 20.06.2019 tarih, 2019/1038 Es. ve 2019/869 K. sayılı ilamında “… TTK 5/A maddesi 1. fıkrasında arabulucuya başvurulmasının dava şartı olarak düzenlendiği, davanın arabulucuya başvurulmadan açıldığı ve arabulucuya başvuru şartı mahiyeti gereği sonradan tamamlanamayan özel dava şartlarından olduğu anlaşılmakla, mahkemece verilen dava şartı yokluğu nedeniyle usulden red kararı usul ve yasaya uygun olmakla …… ” yönünde karar vermiştir.
6325 sayılı yasanın 18/A Maddesi- (Ek:6/12/2018-7155/23 md.)
”(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) …Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
HMK 138(1) madde; ”Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir…”
Davacı vekili tarafından kendisine verilen bir haftalık kesin süre içerisinde HUAK’nun 18A/1-2 maddeleri uyarınca arabuluculuk faaliyeti sonrasında anlaşmaya varılmadığına ilişkin son tutanağın aslını veya Arabuluculuk Dairesi tarafından onaylanmış bir örneğini mahkememize sunmadığı anlaşılmakla yukarıda belirtilen istinaf kararı ve kanun maddeleri uyarınca dosya üzerinden 6325 sayılı yasanın 18/A maddesinin 2. fıkrası gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-)6325 sayılı yasanın 18/A maddesinin 2. fıkrası gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden REDDİNE,
2-)Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli harç peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-)Davacının gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tarafların yokluğunda tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi. 01/10/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.