Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/149 E. 2021/263 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/149 Esas
KARAR NO : 2021/263
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Yükleniciden İşyeri Alımına Dayalı)
DAVA TARİHİ : 08/03/2016
KARAR TARİHİ : 25/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Yükleniciden İşyeri Alımına Dayalı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; İstanbul ili, … ilçesi, … köyü, … mevkii, … parsel sayılı 6250,00 m² yüzölçümlü taşınmazın, 6/12 hissesinin ¾ müvekkili …, ¼ ünün ise müvekkilinin kız kardeşi … ile eşi … tarafından bedeli ödenerek 02/07/1996 tarihinde satın alındığını, güven ve akrabalık ilişkileri doğrultusunda daha sonra adlarına tescili sağlanmak kaydı ile aabeyleri davalı adına tescil edildiğini, daha sonra … ile eşi …’a ait olan ¼ hissesinin müvekkiline 12/07/2007 tarihinde 125.000 TL bedelle satıldığını, yine aynı tarihte tüm hisseleri müvekkili adına kayıtlı ½ hissesi haricen …’a ait olan İstanbul ili, … ilçesi, … Bölge … mah. 2152 ada, 174 parselde kayıtlı … İş Merkezindeki kat 10-11-12, 1414 bağımsız bölümü satın aldığını, aynı gün … ve eşinin Bahçelievler’de ki taşınmazı satın aldıklarını, davacının kardeşi ve eşine ait davaya konu taşınmazın ¼ hisseyi de satın alarak taşınmazın 6/12 hissenin tek maliki olduğunu, ihtiyati tedbir kararı ile tapunun iptaline, müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Daha sonra davacı vekili, iddiasını değiştirdiği 04.04.2016 tarihli dilekçelerinde özetle; dava dilekçesinde sehven … olarak belirtildiğini ancak … parsel sayısı olarak düzeltilerek, dilekçe ekinde … ada, 34 parsel olan güncel tapu kaydını sunduklarını, davalının taşınmazın 1985-1986 yılında adına aldığını, müvekkilinin, davalı ve kardeşleri … ile birlikte … San. Tic. Ltd. Şti. Ortakları olduğunu, ticari sıkıntılar ve yeniden yatırım için davacının makine alımı nedeniyle 210.000 mark para verdiğini, daha sonra tasfiyesine karar verildiğini, ancak davalının devam ettirmek istediğini, davacı ile kardeşi … ve eşinin koymuş oldukları sermayenin para ve hisselerine karşılık davalı adına kayıtlı taşınmazın davacı ve …’ye aidiyeti konusunda anlaştıklarını, akrabalık ilişkilerine güvenilerek davalı üzerinde bırakıldığını, ¼’ü …, ¾ ün davacıya haricen ait olduğunu, hatalı açıklamaları ve anlatımlarını bu şekilde düzelttiklerini beyan etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Dava dilekçesinin çelişkilerle dolu olduğunu, tüm bu sürecin … ile kolaylık elektrik şirketlerinin tasfiyesi aşamasında gerçekleştiğini, parasını ödedikleri taşınmazı üzerlerine almama nedenini ise açıklayamadıklarını, 1996 yılından sonra bölgede ipka yapıldığını, tapuyu yine üzerlerine almadıklarını, bu arada başkaca gayrimenkuller aldıklarını, 11 yıl boyunca harç vergilerini müvekkilinin ödediğini, tanıkla ispatın da kötü niyetlerini gösterdiklerini, şirket yönüten tarafların her türlü işlemi yazılı yaptıkları halde bu taşınmaz için protokol yada sözleşme bile yapmadıklarını, herkesin haklarını kullanırken iyi niyetle davranmak zorunda olduğunu, dava değerinin tespitine, tedbirin kaldırılmasına, bunun mümkün olmaması halinde gerçek değer üzerinden alınacak teminat karşılığında tedbir konulmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Dava öncelikle … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/… Esasına kayıt edilmiş, Mahkemece verilen 2016/ … -2019/ … E K sayılı 20.02.2019 tarihli kararla: ”…Taraflar arasında dava konusu taşınmazın birlikte satın alındığına dair 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında benimsenen yazılı bir inanç sözleşmesi mevcut olmadığı gibi delil başlangıcı niteliğinde bir delil de bulunmamaktadır. Taraflar kardeş olsalar da davacının iddialarının tanıkla ispatlanması mümkün değildir. Davacı taraf yemin deliline de dayanmayacağını belirtmiştir. Bu itibarla inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteminin reddine…” karar verilmiştir.
Davacı vekili iş bu kararı istinaf etmiş, … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi 2019/ … – … E K sayılı ilamı ile; ”… eldeki davada davacı eski şirket ortağının diğer şirket ortağından sermaye payına karşılık taşınmazın tapusunu istediği, bu haliyle TTK.nunda ki ticari şirketler ve tasfiyelerine karşı hükümlerin uygulanması gerektiği, davanın bu nitelemesi karşısında ticari dava olarak nitelendirilmesi gerektiği ve görevsizlik kararı verilmesi gerektiği…” gerekçesi ile …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 31/01/2019 tarih, 2016/ … esas ve 2019/ … karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde 2020/ …E K sayılı 09.01.2020 tarihli karar ile görevsizlik kararı verilmiş, iş bu kararın 18.02.2020 tarihinde kesinleşmesi üzerine dosya mahkememizin iş bu esasına kayıt edilmiştir.
… nden dava konusu … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’ ne ait taraflar arasındaki tüm hisse satış ve devirlerini içeren sözleşmeler, ticaret sicil gazetesi örnekleri ile birlikte sicil dosyası getirtilip incelenmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, şirket payına karşılık olarak verilen taşınmazın adına tescili, aksi halde bedelinin tespit ve tahsiline ilişkindir.
Tarafların kardeş oldukları, davacı ile davalının, dava dışı kardeşleri … ile birlikte … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’nin ortağı bulundukları, ancak davacı ve dava dışı …’nin 17.02.1999 tarihinde şirketteki tüm hisselerini davalıya satarak hisse devir sözleşmesine göre bedelini aldıkları hususlarında taraflar arasında çekişme yoktur. Çekişme, davacı ile kardeşi …’ın hisselerini davalıya devrederken şirketteki sermaye paylarına karşılık olarak para yerine davalı adına kayıtlı taşınmazdaki davalıya ait 1/2 hissenin davacı ve …’ye aidiyeti konusunda anlaşıp anlaşmadıkları, anlaşmaya rağmen akrabalık ilişkilerine güvenilerek taşınmazın kayden davalı üzerinde bırakılıp bırakılmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Limited Şirketlerde hisse devrini düzenleyen TTK.m.595 hükmünü göre;
“Esas sermaye payının devri ve devir borcunu doğuran işlemler yazılı şekilde yapılır ve tarafların imzaları noterce onanır. Ayrıca devir sözleşmesinde, ek ödeme ve yan edim yükümlülükleri; rekabet yasağı ağırlaştırılmış veya tüm ortakları kapsayacak biçimde genişletilmiş ise, bu husus, önerilmeye muhatap olma, önalım, geri alım ve alım hakları ile sözleşme cezasına ilişkin koşullara da belirtilir.”
Pay devri işleminin tamamlanması akabinde iş bu kararın üçüncü kişiler bakımından hüküm ifade etmesi için Türk Ticaret Sicil Gazetesi’nde tescil edilmesi gerekmektedir. TTK md.598 ile hisseleri devralan ortağa tescil ve ilan için ticaret siciline başvuru yapma imkanı da sağlanmıştır.
Somut olayın ve değinilen hukuksal durumun birlikte değerlendirilmesi sonucunda; davacı ve davalının … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’nin ortakları oldukları, ancak davacının 17.02.1999 tarihinde şirketteki tüm hisselerini davalıya satarak hisse devir sözleşmesi içerğine göre sermayesine karşılık gelen bedeli aldığı, hisse devir işleminin yasanın emredici şekline uygun olarak noterde gerçekleştirildiği ve ticaret sicil gazetesinde tescil ve ilan edildiği anlaşılmakla davacının kanıtlanamayan davasının reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla;
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli 59,30-TL harcın başlangıçta peşin alınan 170,78-TL harçtan ve 26.066,00-TL tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 26.177,48-TL harcın davacı yana iadesine,
3-)Davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-)Davalı yanca yapılan 59,00-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 86.569,98-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-)Davacı / davalı yanca yatırılan gider / delil avansından artan bakiyelerinin talep halinde davacı / davalıya / vekillerine iadesine,
Davacı vekilinin, davalı vekilinin ve davalı asil … yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/03/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır