Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/729 E. 2021/69 K. 19.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/729 Esas
KARAR NO : 2021/69

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/12/2019
KARAR TARİHİ : 19/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı bankanın …Ticari Şubesine kredi için başvuruda bulunduğu ve son uçsuz kaldığı, müvekkil davalı bankadan herhangi bir kredi kullanmamış olmasına rağmen, haksız ve dayanaksız olarak 5.250,00 TL kredi tahsis komisyonu ile ayrıca … no.lu kredi kartına atfen toplam 800,00 TL limit kullanım ücreti tahsil edildiğini, Bakırköy Noterliğinin 08.01.2019 tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamesi ile yapılan kesintilerin iadesinin talep edildiğini, ancak herhangi geri ödemenin yapılmadığı belirtilerek, 6.500,00,TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tüzel kişiliğe haiz bir tacir olduğu, taraflar arasında imzalanan GKS 8 m. göre müvekkil bankanın ücret ve masraf tahsil etmek yetkisinin bulunduğunu, TCMB 2002/1 sayılı tebliğin 3 maddesine göre değer menfaatlerin serbestçe belirleneceğini, davacı basiretli bir tacir olarak aldığı kredinin maliyetini bilebilecek bir seviyede olduğu ve karşılıklı akit ile bağlı kalınarak kredi kullandırıldığı, müvekkili banka ile yapılan sözleşmenin genel işlem şartları dahilince değerlendirilme olanağı bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmesini, TTK’nun 11 ve 12. M. göre davacının bir tacir olduğu, TTK’nun 20 m. göre makul bir hizmet bedelinin tahsil edilebileceği, sözleş öncesi bilgi formu düzenlenip sözleşmenin bir nüshası davacıya müzakere için teslim edildiği belirtilerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Davanın; bankacılık işleminden kaynaklı ödenen bedellerin iadesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmişler, banka kayıtları, arabuluculuk tutanağı vs. delile dayanmıştır.
Davacı vekilinin 12/03/2020 tarihli ıslah dilekçesi verdiği, ıslah dilekçesinde dava dilekçesinde sehven faiz talebinde bulunulmaması sebebiyle, dilekçenin sonuç istemini 6.050,00-TL’nin davalıya tebliğ edildiği tarihten itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre davacının, davalı borçludan alacaklı olup olmadığı hususunda bilirkişiden rapor alınmış, 28/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı banka ile davacı arasında ticari “Genel Kredi Sözleşmesi’ akdedildiği, bu sözleşme kapsamında 12.03.2015 tarihinde bir kere kredi kullandırıldığı, bahse konu kredi işlemi dışında yeni bir kredi kullandırılmadığı, davalı bankanın davacı hesabından aldığı ücret ve komisyonların somut bir dayanağı bulunmadığı için, tahsil edilen ücret ve komisyonun iade edilmesi gerektiği, davalı bankanın somut gerekçesinin belli olmayan saiklerle tahsil ettiği 6.050,00-TL’nin davacının keşide ettiği ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiği 10.01.2019 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunu’nun 2/2 maddesi uyarınca değişen oranlarda basit usulde işleyecek nitelikli ticari avans faizi ile birlikte davalı bankadan istenilebilineceği hususu tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; davalı bankanın davacıya tahsis edip kullandırdığı ticari kredilerden 2017 yılında kredi işlemleri sırasında “ kredi tahsis komisyonu ile kredi kartı limit kullandırım komisyonu gibi “ adlar altında toplam 6.500,00-TL’nin davacıdan haksız olarak tahsil edildiği bu miktarın davacıya iade edilmesinin hüküm altına alınmasını talep ettiği,
Davalı bankanın… Şubesi ile davacı kredi lehtarı…A.Ş. arasında bilirkişi raporunda belirtildiği gibi 937.500,00-TL limitli ticari kredi sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşme kapsamında 12.03.2015 tarihinde bir kere kredi kullandırıldığı, bahse konu kredi işlemi dışında yeni bir kredi kullandırılmadığı, dolayısıyla davalı bankanın davacı hesabından aldığı ücret ve komisyonların somut bir dayanağı bulunmadığı için, tahsil edilen ücret ve komisyonun iade edilmesi gerektiği davalı bankanın somut gerekçesi belli olmayan saiklerle tahsil ettiği 6.050,00-TL’nin davacının keşide ettiği ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiği 10.01.2019 tarihinden itibaren 3095 sayılı K’nun 2/2 maddesi uyarınca değişen oranlarda basit usulde işleyecek nitelikli ticari avans faizi ile birlikte davalı bankadan istenilebilineceği hususunun tespit ve rapor edildiği görülmekle; denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:

Davacının davasının KABULÜ ile;
1-6.050,00-TL’nin 10/01/2019 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi uyarınca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak sureti ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 413,27-TL harçtan peşin alınan 103,32- TL harcın mahsubu ile bakiye 309,95,00-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
-Davacı tarafından dava açıldığı sırada yatırılan 103,32-TL peşin nispi harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 44,40-TL başvurma harcı, 800,00-TL bilirkişi ücreti, 89,00-TL davetiye ve teskere gideri olmak üzere toplam 933,4‬0-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının / davalının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / davalı / vekillerine iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzünde, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/01/2021
Katip …
e-imzalı.

Hakim …
e-imzalı.