Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/67 E. 2020/545 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/67 Esas
KARAR NO : 2020/545
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/03/2016
KARAR TARİHİ : 12/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Yanlar arasında 21 Haziran 2006 tarihli ve “Protokoldür” başlıklı bir hisse devri sözleşmesi bağıtlandığını, sözleşme kapsamında, eski unvanı … Turizm İnşaat ve Ticaret A.Ş. olan, unvan değişikliği İle … Sanayi ve Ticaret A.Ş. unvanını alan ve Aydın İli, … İlçesi … Köyü … ada … parsel ile … ada … parsel no.lu taşınmazlar üzerindeki … Otel’e de malik olduğu belirtilen şirket hisselerinin devri için davalı tarafından vekiledeni … ‘tan 1.228.500.-USD karşılığı 975.000.-Euro tahsil edildiğini, davalı tarafa gönderilen muhtelif tarihli yazılı ve sözlü ihtarlara müteakiben son olarak, … Noterliğinden gönderilen … yevmiye no.lu ve 17.02.2016 tarihli ihtarname ile davalıya, edimlerini 7 gün içinde ifa etmesi, aksi takdirde bu sürenin sonu itibariyle sözleşmeden dönülmüş sayılacağı ve vekiledeni tarafından ödenmiş olan 1.228.500-USD’nin faiziyle birlikte tahsili için hukuki yollara başvurulacağının ihtar edildiğini, davalının ihtara rağmen borcunu ifa etmediğini ve sözleşmenin TBK’nın 125. madde hükmüne uygun olarak geçmişe etkili olarak ortadan kalktığını, davalının, vekiledeni aleyhine 21.06.2006 tarihi itibariyle 1.228.500-USD tutarında sebepsiz olarak zenginleşmiş bulunduğunu beyanla, davanın kabulü ile dönme ile ortadan kalkan sözleşme kapsamında yapılmış olan 1.228.500 USD tutarındaki ödemenin, ödeme tarihi olan 21.06.2006’dan itibaren işlemiş ve işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından açılan bu davanın harç yatırılmadan açıldığını, harcın verilen kesin süre içinde yatırılmadığını, işbu davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini, dosyadaki iddiaları kabul etmemekle birlikte zamanaşımı itirazında bulunduklarını, iddia olunan alacağın zamanaşımına uğradığını, iddia olunan ödemlerin vekiledenine yapılmadığını, davacının ödediğini iddia ettiği miktarları ispat etmekle mükellef olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmişlerdir.
Davalı vekili 27/04/2018 tarihli ıslah beyanlarını içerir dilekçesi ile; dava dilekçesi ile talep edilen miktarın sadece 300.000,00 TL’sinin müvekkiline ödendiğinin kabulüne, talep edilen diğer alacağa ilişkin borcunun olmadığı gerekçesi ile 300.000,00 TL haricinde talep edilen diğer alacak yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; 21.06.2006 tarihli ve protokol başlıklı sözleşmeye, … Noterliği’nin … yevmiye, 17.02.2016 tarihli, … Noterliği’nin 26.02.2006 tarihli, … yevmiye nolu ihtarnamelere, şirkete ait ticaret sicil kayıtlarına, bilirkişi incelemesine dayanmışlardır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; hisse devri vadi nedeniyle ödenen paranın iadesine ilişkindir.
Davada öncelikle Mahkememizin 2016/… Esas, 2016/… Karar sayılı ilamıyla görevsizlik kararı verildiği, akabinde … asliye Hukuk Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda 2017/ … -2018- … E.K. sayılı ilamı ile karşı görevsizlik kararı verildiği, … Bölge Adliye Mahkemesinin 2018/… -2019/… E.K. sayılı 11.01.2019 tarihli ilamı ile mahkememizin yargı yeri olarak belirlendiği ve iş bu esasa kaydedildiği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında 21 Haziran 2006 tarihli ve “Protokoldür” başlıklı, adi yazılı bir hisse devri sözleşmesi ve yine … Noterliği’nin 22.06.2006 tarih ve … yevmiye nolu Hisse Devir Sözleşmesi bulunduğu, ancak sözleşmelere konu hisse devrinin gerçekleşmediği hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf pay devri karşılığında davacının ödediği tutar ile zamanaşımı süresinin gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarında toplanmaktadır.
Davalının hissedarı olduğu … A.Ş’nin 26.03.2004 tarihinde yapılan olağan genel kurulunda sermaye artışı yapıldığı, buna göre ortakların 3 ay içinde arttırılan sermayenin 1/4’ünü peşin olarak yatırmaları halinde mevcut sermaye paylarının korunacağının kararlaştırıldığı, Davalı …’nin şirketteki payını koruyabilmek için 420.000,00-TL.nin 1/4’ünü 3 ay içerisinde yatırması gerektiği halde yatırmadığı, hal böyle iken sermaye arttırımını gerçekleştirmiş ve şirketteki mevcut payını korumuş gibi gösterererk …. Noterliği’nin 22.06.2006 tarih ve … yevmiye nolu Hisse Devir Sözleşmesi ile davaya konu edilen payın davacıya devrinin kararlaştırıldığı, davalı ile davacının Noterde yapmış oldukları ve sahte olduğu ileri sürülen bu devir sözleşmesi nedeniyle … Ağır Ceza 2007/… Esas, 2010/… Karar Sayılı 28/12/2010 tarihli kararı ile sahte resmi belge düzenlemek ve dolandırıcılık suçlarından birlikte sanık olarak birlikte yargılandıkları, anılan dosya kapsamında bulunan davalı …’nin 27/04/2008 savunmasında 2004 yılındaki genel kurulda alınan karar doğrultusunda kendi hissesine düşen arttırımı yapmadığını, buna rağmen %25 hissesini davacı …’e devrettiğini ve …’ten devir 300.000,00-TL aldığını beyan ettiği, yine kararın gerekçesinde sanık …’nin hileli davranışlarının sanık …’i zarara uğratma ihtimali olduğunun tespit edildiği, dolayısıyla davacının en geç … Ağır Ceza Mahkemesi kararının verildiği 28/12/2010 tarihi itibariyle sözleşmeye konu hisselerin davalının elinde olmadığını, hisse devrinin imkansız olduğunu bildiği/bilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Hisse devir sözleşmesinin imkansızlık nedeniyle geçersiz olduğu durumda, davacının hisse karşılığı vermiş olduğu tutarı sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep etmesi mümkündür. Ancak, gerek sözleşme, gerekse devrin imkansızlığının öğrenilmiş kabul edildiği tarih itibariyle yürürlükte bulunun 818 sayılı Borçlar Kanununun 66.maddesi hükmüne göre zarar gören tarafın verdiğini istirdada hakkı olduğunu öğrendiği tarihinden itibaren bir senenin geçmesiyle bu hakkın zamanaşımına uğrayacağı, davanın 07/03/2016 tarihinde açıldığı anlaşıldığından zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
2-) Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 54,40-TL maktu red harcının peşin alınan 61.350,96-TL harçtan mahsubu ile bakiye 61.,296,56-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine ,
3-) Davacılar tarafından yapılan tüm yargılama giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,
4-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 3.400-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davaya verilmesine,
6-)Gider/delil avanslarından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde re’sen davacılara/ davalılara/vekillerine iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/11/2020

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır