Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/602 E. 2020/188 K. 04.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/602 Esas
KARAR NO : 2020/188
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/10/2019
KARAR TARİHİ : 04/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı banka tarafından vekiledeni hakkında …. İcra Müdürlüğünün 2019/25522 esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, tebligatın yanlış adrese gönderilmesi nedeniyle kesinleşmeyen takip alacağı için bu kere … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/955 d.iş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alınmak suretiyle infaz edildiğini, vekiledeni hakkındaki takipten araçların kaydına konulan ihtiyati haciz şerhleri ile haberdar olduğunu ve akabinde … Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde 2019/1007 d.ş sayılı dosyası ile 04/07/2019 tarihinde icra takibinin ihtiyaten durdurulması talep edildiğini, mahkemece tedbir isteminin mürafaalı olarak değerlendirilmesine karar verilerek talep tarihinden 8 gün sonrasına 12/07/2019 tarihine mürafaa günü verilmiştir. Mezkur takipte araçların kaydına haciz ve yakalama şerhi konulması, bankalara haciz ihbarnamesi gönderilmesi ve haciz/muhafaza işlemleri için talimat alınması nedeni ile haciz tehditi altında sektöründe bilinen bilinen bir firma olan vekiledeninin borcu olmamasına rağmen hacze maruz kalması, bankalar nezdinde kredibiletesinin sarsılması ile kredilerinin geri çağrılması gibi mahva sebebiyet riskler doğduğunu ve bu nedenle 08/07/2019 tarihinde 1.394.406,98-TL ödemek zorunda kaldığını, dava dışı şirket … A.Ş.ile … A.Ş. … şubesi arasında 09/06/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi düzenlendiği, işbu kredi sözleşmesine vekiledeni şirketinin de kefil olduğu bildirilmesi üzerine vekiledeni şirketin 09/06/2016 tarihinde böyle bir Genel Kredi Sözleşmesi imzalamamış olması hasebi ile şüpheye düşülmüş ve duyulan şüphe üzerine özel mütalaa talebinde bulunulduğunu, mütalaada da şüphelerin haklı olduğu görüldüğünü ve vekiledeni şirketin davalı bankaya karşı herhangibir sorumluluğu bulunmadığından ilgili banka ile …A.Ş.arasında akdedilmiş olan Genel Kredi sözleşmesinin ve vekiledeni şirketin kefaletinin geçersizliği, ayrıca vekiledeninin bankaya kefil sıfatıyla borcunun bulunmadığını tespitine karar verilmesi için … ATM’nin 2018/785 esas sayılı dosyasında da menfi tesbit davası açıldığını, davalı banka tarafından aleyhlerine açılan davanın kayıp edileceği düşüncesinden hareketle teminat olarak alınan ancak sonrasında vekiledeni şirketin kefil olmaktan vazgeçmesi nedeni ile bankanın elinde kaldığı düşünülen senet doldurmak sureti ile icra takibine konu edildiğini, yargılama aşamasına gelinene kadar yapılan ihtari yazışmaların dava dosyası içerisindeki beyanların ve hatta davalı banka tarafından son olarak gönderilen ihtarnamenin hiç birinde davaya konu edilen icra takibi müstenidatı olan senetten bahsedilmediğini, davacının senetten ötürü borcunun bulunduğu bildirilmediğini, alacaklı tarafından icra takibine konu edilen senedin teminat senedi olduğunu ve senedin mücerret borç ikrarını içermediğini, aynı banka bu kere vekiledeni hakkında giriştiği kambiyo takibinde takip müstenidatı 09/06/2016 tanzim 14/06/2019 ödeme tarihli 10.000.000-TL bedelli senetten ötürü vekiledeni hakkında 1.392.843,48-TL asıl alacak talep ettiğini, talep edilen asıl alacak ihtarnamede de icra takibinde de kuruşu kuruşuna aynı olduğunu, davalı banka tarafından senedin teminat senedi olduğunun ikrar edildiğini beyanla, … İcra Müdürlüğü 2019/25522 esas sayılı dosyasından ötürü borcun bulunmadığının tespiti ile icra kovuşturması dolayısıyla cebri icra tehditi altında borçlu olunmadığı halde ödenmek zorunda kalınan 1.545.636,29-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte istirdadına, davalının haksız ve kötüniyetli takibi nedeni ile kötüniyet tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP;
Davalı vekili cevap dilekçesinde; vekiledeni bankanın dava dışı …A.Ş.ile girmiş olduğu alacak ilişkisi sonucu bu şirket tarafından 09/06/2016 düzenleme 14/06/2019 vade tarihli, 10.000.000-TL bedelli, kayıtsız ve şartsız alacak ikrarını içeren bir bono düzenlenerek vekiledeni şirkete verdiğini, davacı bu bonoyu müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, davacının müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı işbu bono yönünden dava dışı borçlular ve davacı aleyhine ihtiyati haciz kararı alınarak …. İcra Müdürlüğünün 2019/25522 esas sayılı dosyası ile kambiyo takibine girişildiği ve 08/07/2019 ile 23/07/2019 tarihli ödemeler ile konu dosya borcunun tamamının ödenmesi üzerine icra dosyasının infazen kapatıldığını, ancak bu ödemelerin öncesinde davacı tarafça … İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/643 esas sayılı dosyasıyla 04/07/2019 tarihinde dava açıldığını, huzurdaki davaya benzer şekilde itirazında da davacı; takip konusu bononun teminat senedi olduğundan bahisle takibin iptalini istediğini, davacının huzurda görülen davayı tümüyle takip konusu bononun teminat senedi olduğunu iddiasına dayandırdığını, fakat bonoların sebepten soyut, kayıtsız şartsız borç ikrarı içeren kıymetli evraklar olduğunu, davacı, takip konusu bonodaki imzaya herhangibir itirazda bulunmadığına göre her ne kadar kefillikten vazgeçtiğini ve senedin sonradan doldurulduğunu iddia etse de vekiledeni bankaya karşı kayıtsız ve şartsız bir borç ikrarında bulunduğunu, bononun bir şeyin teminatı olarak verildiği hallerde ise bunun senet üzerine teminat senedidir şeklinde bir ibareyle belirtilmesi ve neyin teminatı olduğunun da açıkça yazılması gerektiğini, bunun yanında kambiyo senetlerine dayalı icra takiplerinde takip dayanağının yasada belirlenen şartları taşıyıp taşımadığını icra müdürününde re’sen incelenmesi gerektiğini, bu husustaki hukuka aykırı işlemin şikayet mercii de İcra Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davacı yanın icra takibinin açılmasının ardından 04/07/2019 tarihinde açılan … İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/643 esas sayılı dosyasında da aynı gerekçelere dayanarak takibin iptalini istediğini, bu davanın halen derdest olduğunu, ayrıca davacının senet üzerindeki imzaya itirazlarının da olmadığını, söz konusu bonoya dayalı kefalette yasal olarak davacını kefaletten vazgeçme hakkının da bulunmadığını, ayrıca kefaleti sona erdiren bir durumda söz konusu olmadığına göre davacının kefillikten vazgeçtiği iddiasının da hukuken dinlenemeyeceğini, davacı tarafça … İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/643 esas dosyasıyla şikayet, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/785 esas sayılı dosyasıyla menfi tespit davası ikame edildiğini, işbu davada paranın iadesi talebini karşı ise İcra Mahkemesi şikayeti dolayısıyla derdestlik itirazında bulunduklarını, davacının davası haksız olduğunu ve davanın esastan reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava; İİK 72 maddeye dayalı istirdat davasıdır.
Davada dilekçeler teatisi tamamlanmıştır.
Davacı vekili 04/03/2020 havale tarihli dilekçeleri ile mahkememizin işbu dava dosyasının …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/785 esas sayılı dosyası ile birleştirmesini talep etmişlerdir.
Getirtilip incelenen … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/785 E sayılı dosyasında, davacı … A.Ş. tarafından davalı … A.Ş aleyhine, davalı … A.Ş. ile dava dışı … San. ve Tic. A.Ş. arasında bağıtlanan 09/06/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesindeki kefalet sözleşmesinin ve kefaletin geçersizliğine ve davalı bankaya kefil sıfatıyla vekiledeni şirketin borçlu olmadığının tespitine ilişkin 11/09/2018 tarihinde menfi tespit davası açıldığı, dava derdest olup, duruşmasının 11/06/2020 erteli olduğu anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün 2019/25522 esas sayılı takip dosyası getirtilip incelenmiş, alacaklı … A.Ş. Tarafından borçlu … A.Ş. aleyhine 1.392.843,48-TL asıl alacak, 5.208,85-TL işlemiş faiz, 4.178,53-TL %0,30 komisyon olmak üzere toplam 1.402.230,86-TL borç için 14/06/2019 vade tarihli, 10.000.000-TL bedelli senede dayalı olarak takibe girişildiği, takip dosyasında yapılan ödemelerle 23/07/2019 tarihli reddiyatla icra dosyasının infazen kapatıldığı anlaşılmıştır.
İncelenen dosyalarda iddia 09/06/2016 tarihli Genel Kredi sözleşmesine dayalıdır. Mahkememiz dosyasına dayanak 09/06/2016 tanzim tarihli 10.000.000-TL bedelli bononun, işbu sözleşmenin teminatı olarak verildiği hususunda çekişme yoktur. O halde davalarda çekişme konusu, davacının Genel Kredi sözleşmesine kefaleten sorumlu olup olmadığı, kefaletten usulüne uygun dönme olup olmadığı, bononun teminat fonksiyonunu devam ettirip ettirmediği ve neticede davacının borçlu olup olmadığı ve ödenen paranın istirdadı koşullarının bulunup bulunmadığı hususları olup davaların aynı sebepten doğduğu ve biri hakkında verilecek kararın, diğerini etkileyecek nitelikte olduğu anlaşılmaktadır.
HMK. nun 166.(1) maddesi hükmü gereğince; “Aynı yargı çevresinde, aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması halinde, davanın her safhasında istek üzerine veya kendiliğinden mahkemece birleştirilebilir.
(4) Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması yada biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantı var sayılır.”
HMK.nun 166.maddesi uyarınca davanın her aşamasında, talep üzerine ya da kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirme kararı verilebileceğinden; her iki dosya arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunması nedeniyle, ayrıca davaların safahatide gözönüne alınarak, Mahkememizde açılan iş bu davanın HMK. 166 maddesi ve devamı maddeleri uyarınca …, Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/785 E sayılı dosyası ile birleştirilmesine ve esasın bu şekilde kapatılmasına karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-)Mahkememizin 2019/602 Esasında kayıtlı iş bu dosyanın, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/785 E. sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunmakla H.M.K’nun 166. maddesi uyarınca …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/785 E. sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE, Esasın bu şekilde kapatılmasına,
Davaların birleşen dosya üzerinden yürütülmesine,
2-)HMK 331. Maddesi uyarınca, harç, masraf ücreti vekalet tayin ve takdirinin asıl davada nihai kararla birlikte hüküm altına alınmasına,
Tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK’nun 168/(1) maddesi uyarınca nihai kararla birlikte, tarafların İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle karar verildi.04/06/2020

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …