Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/492 E. 2020/11 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/492 Esas
KARAR NO : 2020/11
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/07/2019
KARAR TARİHİ : 21/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından 30/06/2017 tarihinde 130.000 TL, 14/09/2018 tarihinde ise 50.000 TL borç paranın davalının banka hesabına “borç olarak gönderilen” açıklamasıyla gönderildiğini, toplamda davalıya borç olarak gönderilen bedelin 180.000 TL olduğunu, … Noterliği aracılığıyla 12/03/2019 tarihinde … numaralı ihtarname ile borçlu tarafa 7 günlük mehil verildiğini ve ödeme ihtarında bulunulduğunu, işbu ihtarnamenin davalı tarafa 14/03/2019 tarihinde tebliğ olduğunu ve davalı tarafça mehil süresi içerisinde ve devamında ödeme yapılmadığını, tüm bu süreç neticesinde davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmaması sebebiyle taraflarınca 12/04/2019 tarihinde … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosya kapsamında icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın işbu icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak 22/04/2019 tarihinde itiraz ettiklerini, davalı tarafça yapılan itiraz alacağın tahsilini uzatma kastıyla yapıldığı haksız ve kötü niyetli olduğunu, davanın kabulü ile birlikte … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosya kapsamında yapılmış olan haksız ve hukuka aykırı itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı tarafın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalıya dava dilekçesi, tensip tutanağı ve duruşma gününü bildirir tebligatların usulüne uygun olarak yapıldığı, ancak dosyamıza herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
Dava; davalıya banka kanalıyla borç para açıklamalı gönderiden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan İİK. 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Görev hususu dava şartı olması nedeniyle Mahkeme görev hususunu yargılamanın her aşamasında re’ sen dikkate alabileceği gibi taraflar da her aşamada ileri sürebilir.
HMK.nun 1. Maddesine göre ” … göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir.” anılan kanunun 114/c maddesinde ise mahkemenin görevi dava şartı olarak gösterilmiş olup aynı kanunun 115.maddesi ile getirilen “Mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.” hükmü gereğince re’sen görevsizlik kararı verilebilecektir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 6335 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesinde ticari davalar tanımlanmıştır. Buna göre; her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile maddenin devamı fıkralarında belirtilen davalar ticari dava olarak nitelendirilmiştir. Yine aynı yasanın 5/3.maddesinde “Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan yasal düzenlemeler uyarınca Asliye Ticaret Mahkemelerinin özel mahkeme niteliğinde olduğu, bu niteliği gereği görev alanının 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre belirleneceği ve genel mahkemeler ile arasındaki ilişkinin önceki kanunun aksine görev ilişkisi olduğu açıktır. Asliye Ticaret Mahkemelerinin çekişmeli yargıdaki görev alanının, TTK’da ve diğer özel kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen davalarla sınırlı olduğu kuşkusuzdur.
Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 6335 sayılı Yasa ile değişik 4.maddesinde ticari davaların; mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrıldığı anlaşılmaktadır. Mutlak ticari davalar, tarafların sıfatına veya bir ticari işletme ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın kanun gereği ticari sayılan davalar olup TTK’nun 4/1. maddesinin b, c, d, e, f fıkralarında ve özel kanunlarda düzenlenmiştir. Nispi ticari davalar ise; tarafların tacir sıfatına haiz olduğu ve her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili uyuşmazlıklardan doğan davalardır. Bir başka ifade ile, bu davalar ya bir ticari işletmeyi ilgilendirmeli ya da iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğmaları halinde ticari dava olarak nitelendirilebilirler.
Gerek mutlak ve gerekse nispi ticari davaların, Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği kuşkusuzdur.
Türk Ticaret Kanunun 3. maddesine göre ise, “Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.” denilmektedir.
Bir hukukî işlemin veya fiilin TTK’nın kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi 26.02.2018 tarih, … Es. ve … K. sayılı ilamında “… somut uyuşmazlıkta davacı tacir ise de davalı dernek olup tacir olduğundan söz edilemez. Dava konusu da kanunda özel olarak düzenlenen hallere girmediğinden, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesi hükmünce davayı ticari dava saymak ve asliye ticaret mahkemesini görevli kabul etmek mümkün değildir. Görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olduğundan ve göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı HMK’nın 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan; taraflarca ileri sürülmese dahi mahkemelerce ve temyiz incelemesi aşamasında Yargıtay’ca resen dikkate alınması gerektiğinden; mahkemece işin esası incelenmeksizin davanın görev yönünden reddine …” yönünde karar verilmiştir.
Somut olayda davacı tacir ise de davalı dernek olup tacir olduğundan söz edilemez. Yukarıda da belirtildiği üzere dava, davalıya banka kanalıyla borç para açıklamalı gönderiden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan İİK. 67.maddesine dayalı itirazın iptali davası olup 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda düzenlenen mutlak veya nisbi ticari dava niteliğinde bulunmamaktadır. Dava konusu da kanunda özel olarak düzenlenen hallere girmediğinden, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesi hükmünce davayı ticari dava saymak ve asliye ticaret mahkemesini görevli kabul etmek mümkün değildir.Bu sebeple yukarıda belirtilen Yargıtay kararında da açıklandığı üzere iş bu davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından HMK ‘nun 114/1-c ve 115/2 madde uyarınca Mahkememizin görevsizliği sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, HMK 20 madde uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla:
HÜKÜM:
1-)İş bu davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından HMK ‘nun 114/1-c ve 115/2 madde uyarınca Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
HMK 20 madde uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın GÖREVLİ VE YETKİLİ İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
2-)H.M.K.’nun 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren taraflardan herhangi birinin iki hafta içerisinde Mahkememize başvurarak dosyanın görevli ve yetkili Mahkemesine gönderilmesi talebinde bulunmaması halinde dosyanın Mahkememizce resen ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3-)Yargılama giderleri, harç ve vekalet ücreti hususunun H.M.K’nun 331. maddesi uyarınca davaya görevli ve yetkili mahkemede devam edilmesi halinde o mahkemede, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde dosya ele alındığında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde mahkememizce değerlendirilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde, davalının yokluğunda; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/01/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır