Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/46 E. 2019/92 K. 06.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/46 Esas
KARAR NO : 2019/92

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/09/2013
KARAR TARİHİ : 06/02/2019

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi ile, 29.05.2013 günü … plakalı araç sürücüsünün seyir halindeyken aracın devrilmesi sonucu müvekkillerin eş ve annelerinin yolcu olarak bulunduğu araçta vefat ettiğini, trafik kazası tespit tutanağına göre, tek yanlı kazanın sorumlusu olan araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, olay sırasında araçta ” yolcu” olan davacıların murisinin bir kusurunun olmadığını, kaza sonucu ölen davacıların eş ve annelerinin 33 yaşında olup, ev hanımı olduğunu, davalı tarafa ait aracın … nolu poliçe ile davalı … şirketine trafik sigortalı olduğunu, açılan hasar dosyasında davacılara ödenen ödemenin yetersiz olduğunu, 2918 sayılı KTK nın 111/2 maddesi uyarınca ibranamenin iptali ile bakiye zarar istendiğini,bu nedenlerle trafik kazasında eş ve annelerini kaybeden davacıların 6100 sayılı yasanın 107 maddesi uyarınca toplanacak delillere göre 1.000-TL destekten yoksun kalma tazminatı,1.000-TL cenaze ve defin giderleri olmak üzere toplam 2.000 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte, yetersiz ödemeye ilişkin ibranamenin iptali ile bakiye maddi tazminatın temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte davacılara ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize sunduğu yanıt dilekçesi ile, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davanın görev yönünden reddi gerektiğini, dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini, bununla birlikte aynı kazaya ilişkin olarak açılan ve aynı teminattan karşılanacak olan ve tarafları aynı daha önce açılan … 50 Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile bu dosyanın birleştirilmesini, davacı tarafın sigortalıdan herhangi bir ödeme almışsa, aynı ödemeyi mükerrer şekilde tanzim ettiği takdirde sebepsiz zenginleşeceğini, davacının maluliyet oranının bir üniversite veya devlet hastanesinden alınacak sağlık raporu ile tespit edilmesini, … plakalı araç sigortacı şirket tarafından tanzim edilen 27.11.2012-27.11.2013 vadeli … poliçe no’lu zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin 01.08.2013 tarihinde davacıya …Bankası … Şubesinin … kasa ve … fiş nolu işlemiyle 94.194,51-TL ödemede bulunduğunu ve sorumluluğunu yerine getirdiğini, bu nedenlerle davanın görev yönünden reddi ile görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini, davanın … 50 Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyada birleştirilmesini, aksi halde müvekkili şirket sorumluluğunu yerine getirdiğinden davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda verilen karar Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 27/11/2018 tarih, 2018/832 esas ve 2018/11346 karar sayılı ilamı ile vaki feragat nedeniyle bir karar verilmek üzere bozulmuş, bozma sonra dosya yukarıda belirtilen esas sırasına kaydedilmiş, oturum günü tayin edilerek taraflara oturum gününü bildirir davetiye çıkarılmıştır.
Davalı vekilince sunulan belgelerin incelenmesinde, davacı vekilinin dava dayanağı kaza nedeni ile haklarından feragat ettiğini, dava takip hakkında tazminat talebinde bulunmayacağını beyan ettiği görülmüştür.
6100 sayılı yasanın 307.maddesi ve devam maddeleri gereğince feragat davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabilir ve hüküm ifade etmesi karşı tarafın veya mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.Feragatin kayıtsız şartsız olması gerekir ve hüküm kesinleşinceye değin her zaman yapılabilir.Feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur ve feragat eden davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilir; kısmen feragat halinde ise yargılama giderleri buna göre belirlenir.
Bu yasal çerçevede değerlendirme yapıldığında, feragat ile davacı, dava dilekçesinin talep sonucu bölümünde istemiş olduğu haktan vazgeçer; feragatin tamamlanması için bu yöndeki beyanın Mahkemeye ulaşması yeterli olup Mahkemenin veya karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. Mahkeme sadece beyanın gerçekten feragat olup olmadığını ve kanunun öngördüğü şekilde yapılıp yapılmadığını araştırır. Davacının, feragat ile haktan vazgeçtiği nazara alındığında, Mahkemece yapılması gereken iş bu durumu tespit etmekten ibaret olmalıdır. Zira davacının hakkından vazgeçmesi ile Mahkemece çözüme kavuşturulması gereken bir uyuşmazlık kalmamıştır. Bu nedenle, sona eren uyuşmazlığın özü hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Nitekim feragat halinde yargılama giderlerine ilişkin olarak Yasada da “aleyhine hüküm verilmiş gibi” ibaresi kullanılmış, aleyhine hüküm verilen denmemiştir. Bu amaçla, Mahkememizce de feragatin yasada öngörüldüğü şekilde yapıldığı tespit edildikten başka davacının hakkından vazgeçmesine dair hüküm tesis edilmiş ve sona eren uyuşmazlık hakkında esas hakkında hüküm doğuracak şekilde davanın reddi yerine uyuşmazlığın davacının hakkından vazgeçmesi yani feragati ile son bulduğunun tespitine yönelik hüküm kurulmuş; davacı, aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerinden sorumlu tutulmuştur.
HÜKÜM:
1-Taraflar arasındaki uyuşmazlığın feragatle son bulduğunun tespitine,
2-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-492 sayılı yasanın 22.maddesine göre hesaplanan 2/3 oranındaki harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile belirlenen eksik harç tahsil edilebilir miktarın altında kaldığından, tahsili yönünde hüküm tesisine mahal bulunmadığına,
4-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süresi içerisinde Yargıtay 17. Hukuk Dairesi nezdinde temyiz kanun yolu kabil olmak üzere karar verildi. 06/02/2019

Katip …

Hakim …