Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/387 E. 2021/288 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/387 Esas
KARAR NO : 2021/288

DAVA : Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ : 20/06/2019
KARAR TARİHİ : 01/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili … Ticaret Anonim Şirketi’nde B grubu (imtiyazsız, yetkisiz) sınıf %10 hissedarı olduğunu, bu şirket kurulduktan kısa zaman sonra gayrifaal kaldığını, müvekkilinin bu firmayla hiçbir alakası olmadığını, şirketin %89 hissesine sahip…Dış Ticaret Anonim Şirketi olduğunu; müvekkilinin bu şirketle ortaklık dahil hiçbir bağlantısı bulunmadığını, dava konusu …Ticaret Anonim Şirketi ile bu şirketin %89 A grubu hakim ortağı olan … Ticaret Anonim Şirketi 07.04.2011 tarihi itibariyle (ticaret sicilde tescil tarihi) “Maslak Mah. …Merkezi Ahi Evran Caddesi N:… Şişli-İstanbul” adresinde görüldüğünü, bu şirketleri ise aktif yönetenlerin diğer ortaklar … ve … olduğunu, faaliyetlerini durduran bu şirketler hakkında 2013 yılında… Vergi Dairesi tarafından yapılan yoklamalarda gayrifaal olmaları ve adreste bulunmamaları üzerine re’sen terkin işlemi yapıldığını, terkin işleminin 2014 yılında son yoklama ile yapıldığını, ancak her nasıl ise sadece “…Ticaret Anonim Şirketi” firması…Sicil Müdürlüğü tarafından 20.04,2015 tarihinde “ilan yoluyla ticaret sicil kaydının silinmesine” karar verilerek kaydının silindiğini, aynı dönem aynı işlemler yapılmış olmasına rağmen, müvekkilinin hissedarı göründüğü “…Ticaret Anonim Şirketi” için halen sicil kaydının açık göründüğünü, ancak sözleşmeye göre de …Ticaret Anonim Şirketi’nin %89 ortağı olan … tüzel kişiliğini yitirdiğini ve ticaret sicil kaydı olmadığından…Ticaret Anonim Şirketi münfesih hale geldiğini, sözleşme gereği şirketin karar mekanizmasının %80 hisseye göre ve A grubu hisselere göre olduğunu, işbu sebeple %89’u olmayan şirketin terkin ve benzeri hiçbir işlem yapmasının olanağı olmadığını, şirketin ihyasının bile mümkün olmadığını, …Ticaret Anonim Şirketi Unvanlı şirket ticari faaliyetine devam etmeyerek gayrifaal durumda olduğundan, şirketin tescilli adresinde bulunmaması nedeniyle vergi kaydının terkin edildiğine dair vergi dairesi yazısının…Ticaret Sicil Memurluğuma…Vergi Dairesince tespit tarihinde diğer şirket ile birlikte gönderildiği ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7. maddesi kapsamında (a, b, c bentleri) kaydın silinmesi gerektiği halde bu işlem yapılmamıştır” demek suretiyle dava konusu edilen …Anonim Şirketi’nin Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7. maddesi kapsamında (a, b, d bentleri) Ticaret sicil kaydının resen silinmesi işleminin …Ticaret Sicil Memurluğu tarafından yapılması gerekmekte iken yapılmadığının tespiti ile Kanun uyarınca ilgili şirketin hükmen terkinine karar verilmesini iddia ve talep etmişlerdir
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Ticaret Sicil Müdürlüğü, Ticaret Sicili’ne tescil konusundaki talepleri, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirip sonuca bağlayabileceğini; yargı merci gibi hareket edemeyeceğini, sicil müdürünün tescil için aranan kanuni şartların var olup olmadığını incelemekle yükümlü olduğunu, tüzel kişilerin tescilinde, özellikle şirket sözleşmesinin, emredici hükümlere aykırı olup olmadığı ve söz konusu sözleşmenin kanunun bulunmasını zorunluluk olarak öngördüğü hükümleri içerip içermediği incelenir. Tescil edilecek hususların gerçeği tam olarak yansıtmaları, üçüncü kişilerde yanlış izlenim yaratacak nitelik taşımamaları ve kamu düzenine aykırı olmamalarının şart olduğunu, yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verebileceğini, aksi halde, tescil talebini gerekçe göstererek reddedebileceğini, Ticaret Sicil Müdürlüğünün resen terkin işleminin, 6102 sayılı Kanunun Geçici 7’nci maddesi ve 30.12.2012 tarihli ve 28513 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olan “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ” kapsamında olup, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, …Ticaret Anonim Şirketi’nin dosyasında yapılan incelemede, şirketin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7’nci maddesi ile 30.12.2012 tarihli ve 28513 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olan “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ”in 5’inci maddesi kapsamında; “Aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılmaması“ gerekçesiyle resen terkin kapsamına alındığı, tebligat ve ilan prosedürlerinin yerine getirilmesinin ardından 14.04.2015 tarihinde yukarıda belirtilen gerekçeye istinaden sicil kaydının resen terkin edildiğinin anlaşıldığını, vekiledeni Ticaret Sicil Müdürlüğünce söz konusu şirkete/kooperatife, belirtilen süre içerisinde münfesih olma sebeplerini ortadan kaldıran işlemlerin yerine getirildiğinin ispatlayıcı belgelerle birlikte bildirilmemesi ya da tasfiye memurunun bildirilmemesi halinde söz konusu şirketin/kooperatifin unvanının ticaret sicilinden silineceği, şirkete/kooperatife ait malvarlığının kaydın silinme tarihinden itibaren on yıl sonra Hazineye intikal edeceği ve bunun kesin olduğu ihtarında bulunulduğunu, ancak bu ihtara rağmen söz konusu şirket/kooperatifin yükümlülüklerini yerine getirmediğini, Vergi Dairelerince vergi mükellefiyetinin resen terkinine ilişkin bildirimlerin, bir şirketin Mahkeme kararı ya da gerekli organ kararı olmaksızın tasfiyesi ya da ticaret sicilinden terkini sonucunu doğurmasının ise mümkün olmadığını, vergi daireleri tarafından, Vergi Usul Kanunu m.160’a 4369 sayılı Kanun ile eklenen (ve sonra 5228 sayılı Kanun ile değiştirilen) fıkrada ve 21.12.2004 tarihli 2004/13 seri numaralı Uygulama İç Genelgesi’nde yer alan gerekçelerle vergiye tabi olmayı gerektiren muamelelerde bulunmadığı tespit edilen şirketlerin vergi mükellefiyetlerinin resen terkin edilmesinin, Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün yukarıda değinilen sicil kaydının resen terkini işlemi ile karıştırılmaması gerektiğini, Ticaret Sicil Müdürlüğünün bir şirketi ticaret sicilinden resen terkini yukarıda belirtilen mevzuat çerçevesinde belirlenmiş kriterlerin tespiti halinde gerçekleştirildiğini, resen terkin işlemi neticesinde şirketin ticaret sicil kaydı silinmekte ve şirketin tüzel kişiliği sona erdiğini, Müvekkili Sicil Müdürlüğünün, dava açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, resen terkin sürecinin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun Geçici 7’nci maddesi ve “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ” kapsamında, Ticaret Siciline kayıtlı şirketler bakımından belirli kriterlerin varlığı halinde uygulanan bir süreç olduğunu, bu kapsamda tesis edilmiş olan işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, bu nedenle davanın açılmasında herhangi bir kusuru bulunmayan müvekkilinin yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.

DELİLLER
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; …Anonim Şirketi’nin ana sözleşmesine, … Vergi Dairesi’ne verilen yazı suretine, …Dış Ticaret Anonim Şirketi’nin ticaret sicil kayıtlarına, …Vergi dairesinde mevcut şirket kayıtlarına dayanmışlardır.
… Anonim Şirketi’nin kuruluşundan dava tarihine kadar vergi beyannameleri ilgili vergi dairesinden getirtilip incelenmiştir.
…Dış Ticaret Anonim Şirketi’nin İstanbul Ticaret Sicil Memurluğunun …sicil numarasında kayıtlı “Maslak Mah…Merk. … Cad No:… Sarıyer/İST” adresinde faaliyet gösterdiği, Şirketin 15/09/1995 tarihinde sicile tescil edildiği, bu hususun Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığı, şirket yetkilisinin…un olduğu, şirketin sicil kaydının 6102 sayılı TTK ‘nun geçici 7.maddesine göre 14.04.2015 tarihinde resen terkin edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkememizce iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre sicilden terkini istenen şirketin mali durumu, faal olup olmadığı ve tarafların iddiaları kapsamında rapor aldırılmış, 02.03.2021 tarihli raporda:
”…Dava konusu şirketin %89 hissesinin dava dışı…Dış Ticaret Anonim Şirketi’nin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7’nci maddesi uyarınca “aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılmaması” gerekçesiyle resen terkin edildiği anlaşıldığından,
Dava konusu şirketin de terkin edilen şirketin organları olmadan organlarının toplanması mümkün olamayacağından, ticaret sicil kayıtlarında da dava konusu şirketin organlarının toplandığına ilişkin aksi yönde bir delil bulunmadığından dava konusu şirket açısından da re’sen terkin şartlarının oluştuğu…” tespit ve rapor edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Ticaret Sicil Memurunun kararına itiraz talebine ilişkindir. … Anonim Şirketi’nin %89’una sahip olan dava dışı …Dış Ticaret Anonim Şirketi’nin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7. maddesi uyarınca sicilden kaydının terkin edilmesi sebebiyle …Ticaret Anonim Şirketi’nin de ticaret sicilinden resen terkini için davacının davalı…Ticaret Sicil Müdürlüğüne başvurduğu, talebinin reddi üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7. Maddesinin 1.bendi;
“1/7/2015 tarihine kadar aşağıdaki hâlleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri ve ticaret sicilinden kayıtlarının silinmesi, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır.
a) 24/6/1995 tarihli ve 559 sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince, sermayelerini anılan Kanun Hükmünde Kararname ile öngörülen tutarlara çıkarmamış anonim şirketler ile limited şirketler.
b) Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce veya 1/7/2015 tarihine kadar münfesih olan anonim ve limited şirketler.
d) Sebebi ne olursa olsun aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantıları yapılamayan anonim şirketler ile kooperatifler.”
Hükmünü içermekte olup, bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, yürürlük tarihi olan 01.07.2015 tarihi itibariyle bu koşulları taşmadığı tespit edilen şirketler için resen tasfiye öngörülmüş bulunmaktadır. Davaya konu … Hizmetleri Ticaret Anonim Şirketi’nin 01.07.2015 tarihi itibariyle Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7. maddesi kapsamında resen terkin edilmesi için gerekli koşullar bulunmamakta ise de; anılan şirketin %89’una sahip olan dava dışı … Dış Ticaret Anonim Şirketi’nin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 7. maddesi uyarınca sicilden kaydının terkin edilmesi sebebiyle … Ticaret Anonim Şirketi’nin de organsız kaldığı anlaşılmaktadır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 530.maddesi;
“Uzun süreden beri şirketin kanunen gerekli olan organlarından biri mevcut değilse veya genel kurul toplanamıyorsa, pay sahipleri, şirket alacaklıları veya Gümrük ve Ticaret Bakanlığının istemi üzerine, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi, yönetim kurulunu da dinleyerek şirketin durumunu kanuna uygun hâle getirmesi için bir süre belirler. Bu süre içinde durum düzeltilmezse, mahkeme şirketin feshine karar verir.”
Yine 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 531.maddesi;
“Haklı sebeplerin varlığında, sermayenin en az onda birini ve halka açık şirketlerde yirmide birini temsil eden payların sahipleri, şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden şirketin feshine karar verilmesini isteyebilirler. Mahkeme, fesih yerine, davacı pay sahiplerine, paylarının karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değerlerinin ödenip davacı pay sahiplerinin şirketten çıkarılmalarına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme karar verebilir.”
Hükümlerini içermekte olup, somut olayın ve değinilen hukuksal durumun birlikte değerlendirilmesi sonucunda; davaya konu … Ticaret Anonim Şirketi’nin %89’una sahip olan dava dışı … Ticaret Anonim Şirketi’nin sicilden resen terkin edilmesi sebebiyle … Ticaret Anonim Şirketi’nin uzun süredir organsız kaldığı, genel kurulun toplanamadığı, Türk Ticaret Kanunu’nun 531.maddesi kapsamında haklı sebebin oluştuğu anlaşılmakla davanın kabulü ile dava konusu … Anonim Şirketi’nin haklı nedenle feshine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın KABULÜ ile dava konusu… Anonim Şirketi (…)’nin haklı nedenle feshine,
2-)Tasfiye memuru olarak … (…)’un tayinine, tasfiye giderlerinin davacı tarafından karşılanmasına,
3-)Karar kesinleştiğinde tasfiye memurunun göreve başlamasına,
4-)Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli gerekli harç peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
5-)Davacı yanca yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 44,40-TL peşin harç, 6,40-TL vekalet harcı, 1.600-TL bilirkişi ücreti, 133,50-TL davetiye / teskere gideri olmak üzere toplam 1.828,70-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacı vekili duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Davacı yanca yatırılan gider avansından arta kalan bakiyesinin karar kesinleştiğinde davacıya / vekiline iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/04/2021

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır