Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/37 E. 2019/595 K. 28.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/37 Esas
KARAR NO: 2019/595

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ: 18/01/2019
KARAR TARİHİ: 28/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan davacıların davalı şirketteki müdürlük ve yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiklerinin ve şirkette bulunan paylarını devrettiklerinin tespitine ilişkin davanın yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Vekiledenleri …, … ve …’un müdürlük ve yönetim kurulu üyeliği görevinde bulundukları …’ ndeki her iki görevlerinden de 21.02.2008 tarihinde vermiş oldukları dilekçelerle istifa ettiklerini, vekiledenlerinin hisselerini 29.02.2008 tarihli ortaklar kurulu toplantısında devrettiklerine ilişkin ortaklar kurulu kararının söz konusu şirket tarafından 04.03.2008 tarihinde … Noterliği’nde 29.02.2008 tarih … sayılı olarak tescil edildiğini ve buna uygun olarak kararın … Ticaret Sicili Memurluğu tarafından 07.03.2008 tarih … sayılı olarak ilan edildiğini, hisselerin devrinin ardından yeni ortaklar tarafından vekiledenleri yerine şirket ortakları olan …, … ve şirket dışından …’in süresiz müddetle şirket müdürü olarak seçilmesine oy birliğiyle karar verildiğini, işbu kararın … Noterliği’nce 06.03.2008 tarih … sayılı olarak tescil edildiğini, ortaklar kurulu kararında şirkette temsil yetkisi tanınarak müdür olarak atanan bir ortağın şirketteki payların tümünü 3. Bir kişiye devretmesi ile birlikte ortaklık sıfatının sona ermesinden sonra yeni ortaklar tarafından ortaklar dışından müdür olarak atanmadıkça şirketi temsil ettiğinin devam ettiği düşünülemeyeceği, vekiledenleri şirket hisselerini devrettikten sonra yeni müdür atanıp kararın tescil edildiğini, bu itibarla gerek kamusal, gerek özel mercilerle yapılan işlerde vekiledenlerinin sorumlu tutulması ve karışıklığa mahal vermemek adına iş bu tespit davasının açıldığını beyanla, davanın kabulüne, vekiledenlerinn söz konusu şirketteki hisselerini devrettiklerinin ve müdürlük görevlerinin sona erdiğinin tespitine karar verilmesini talep etmişlerdir.

CEVAP:
Davalı şirkete usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemişler, duruşmalarada katılmamışlardır.

GEREKÇE:
Dava; davacıların davalı şirketteki hisselerini devrettiklerini ve müdürlük görevlerinin sona erdiğinin tespitine ilişkindir.
Davalı şirkete ait getirtilip incelenen ticaret sicil memurluğu kayıtlarına göre şirketin …şirketi ünvanı ile 26/05/1995 tarihinde tescil ve ilan olunduğu, daha sonra şirketin ünvan değişikliğiyle şimdiki ünvanını aldığı, kurucu ortakların davacılar ve … olduğu, şirket ana sözleşmesi ile ilk 1 yıl için …nın şirket müdürü olarak seçildiği, 11/03/1997 tarihli ortaklar kurulu kararıyla …ve davacılar …, … ve …ın şirket müdürü olarak seçilmelerine ve her ikisinin müşterek imzaları ile şirketi temsile yetkili kılındıkları, 20/05/2005 tarihli ortaklar kurulu kararıyla şirket müdürleri olarak tüm ortakların süresiz müddetle şirket müdürü olarak görev yapmalarına karar verildiği, davacıların … Noterliğinin 27/02/2008 tarih … yevmiye nolu Hisse Devir Sözleşmeleri ile şirketteki tüm hisselerini…ve …ya ayrı ayrı ve tamamen devrettikleri, devrin 29/02/2008 tarihli ortaklar kurulu kararıyla kabul ve 07/03/2008 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği, aynı tarihli karar ile şirket ortakları … ve…şirket dışından …’in süresiz müddetle şirket müdürü olarak seçildikleri, bu hususunda 07/03/2008 tarihli ticaret sicil gazetesi ile ilan edildiği anlaşılmaktadır.
Hernekadar iş bu, dava davacıların özellikle başlangıçta süresiz şekilde müdür olarak atanmaları sebebiyle müdürlük görevlerinin sona erdiğinin, davacıların kamusal ve özel işlerde sorumlu tutulmamaları ve karışıklığa sebebiyet verilmemesi amacıyla tespiti için açıldığı beyan edilmiş ise de, 6762 sayılı TTK hükümlerine tabi olarak müdür ortak olan davacıların genel kurul kararıyla tayin edildikleri ve istifalarınında ancak genel kurul kararıyla kabul edilebileceği, başlangıçta şirket müdürü olarak süresiz müddetle atanan davacıların, şirket ortaklık paylarını tamamen devri ile birlikte, şirket yönetim kurulu üyeliğinden de istifa ettikleri, keza yine süresiz olarak şirket ortağı … ve …’nın ve şirket dışından …’in aynı tarihli kararla müdür atandığı ve bu hususunda tescil ve ilan edildiği, dolayısıyla 07/03/2008 tarihi itibariyle davacıların şirketteki müdürlük görevlerininde son bulduğu açık ve ilan edilmiş olmakla, davacı yanın iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın hukuki yararı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;

HÜKÜM:
1.Davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle HMK 114(1)-h maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-) Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-) Davacı tarafından yapılan tüm giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,
4-)Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacıya/vekillerine iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …