Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/36 E. 2020/176 K. 13.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/922 Esas
KARAR NO : 2020/54
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/10/2018
KARAR TARİHİ : 04/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine başlatılan icra dosyasında asıl alacağın, geçiş ücreti ile geçiş ücretine ek olarak geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza eklenerek belirlemiş ise de, bahse konu yasa gereği asıl alacak içinde yer alan geçiş ücretine ek cezanın 4 katına indirildiğini, dolayısıyla uyuşmazlık konusu takibe konu alacak miktarında yasa gereği azalma meydana geldiğini, …, ,… plakalı araçları ile 04/09/2016 – 29/08/2017 tarihleri arasında ücret ödemeksizin köprü ve otoyol geçici yaptığını, bedeli ödenmeyen geçiş ücretleri ve bu ücretlere ait yasal cezaların toplamının 66.383.55 TL olduğunu, geçiş ücretlerinin süresi içerisinde ödenmemesi üzerine icra takip dosyası üzerinden ödenmeyen geçiş ücretleri ve yasal ceza bedellerinin ödenmesinin sağlanması amacıyla icra takibine girişildiğini, davalının ise takibe itiraz ettiğini, davalının otoyoldan geçiş yapmadığı yönünde bir savunmasının bulunmadığını, alacağın likit olduğunun görüldüğünü, bu nedenle müvekkili lehine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, müvekkilinin uğramış olduğu zararın tahsilinin tehlikeye girmemesi için davalı şirkete ait araçların borca yetecek kısmının kaydına ihtiyati haciz konulması gerektiğini beyanla fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davalının icra takibine vaki itirazın iptaline, toplam 66.383,55 TL asıl alacak ile alacağa takip tarihinden önce işlemiş faiz ve KDV yönünden takip talebinde gösterilen şartlarla devamına, icra takibine konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, davalı adına kayıtlı araçlardan borca yetecek kadar olan kısmının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin yaptığı borca itirazın iptali için davası açıldığını, davacının dava dilekçesindeki aleyhe olan bülün beyanları kabul etmediklerini, davalı şirkete verilen cezaların zamanaşımına uğradığını, cezaların süresi içerisinde davalı şirkete tebliğ edilmediğini beyanla davanın reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacak hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İhlalli geçiş sebebiyle geçiş ücreti ve ceza bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine İİK 67 maddeye dayalı olarak açılmış itirazın iptali davasıdır.
7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası ”Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır.” şeklinde değiştirilmiş olup 15.03.2018 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğü girmiştir.
Mahkememizde görülen iş bu davada 7101 sayılı kanunun resmi gazetede yayınlandığı tarihten sonra 04/10/2018 tarihinde açılmış olup 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre basit yargılama usulüne tabi olmasına rağmen tensip zaptıyla her ne kadar yazılı yargılama usulünün uygulanması gerektiği belirtilmiş olsa da 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik dava tarihinden önce olması nedeniyle tensip zaptında yazılı yargılama usulünün uygulanacağının belirtilmesi taraflara kazanılmış hak sağlamayacağından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince 11.04.2019 tarihli basit yargılama ön incelemeye hazırlık tutanağında iş bu davada basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; davaya konu icra dosyası ve tüm içeriğine, meydana gelen ihlalli geçişlere ilişkin ihlalli geçiş listesi ve kamera kayıtlarından alınan görüntülere, gerçekleşen ihlalli geçişlere ilişkin tüm bilgi ve belgelere, gerekirse tarafların defterlerine, ticaret sicili kayıtlarına, mali kayıtlara, faturalara, banka hesap hareketlerine, 23/10/2017 tarihli müvekkili şirketin yazısına, 08/06/2016 tarihli, … sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün yazısına, Provizyon sorgularını içeren tabloya, tanık beyanlarına, taraflar arasındaki tüm yazışmalara, bilirkişi incelemesi ve sair yasal delillere dayanmıştır.
Davalı vekili davada; ceza tutanakları ve tebliğ evraklarına dayanmıştır.
Davaya dayanak … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 146.009,65 TL asıl alacak, 12.448,33 TL faizi ve 2.240,70 TL KDV’si olmak üzere toplam 160.698,68 TL alacağın tahsili için 27.11.2017 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve borçlu tarafından süresinde borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde süresinde zamanaşımı def’inde bulunulmuştur.
TBK.’nın 146.maddesinde ” Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir. ” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Dava konusu icra takibine konu alacak, ihlalli geçişten kaynaklı alacak olması nedeniyle ve yasada özel olarak başka bir süre öngörülmediğinden, genel zamanaşımı süresinin düzenlendiği TBK’nun 146. maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir.
Zamanaşımı süresi her alacak için o alacağın istenebileceği tarihte başlar. Bu nedenle somut olay özelinde, ihlalli geçişler 04/09/2016 – 29/08/2017 tarihleri arasına dayanmakta olduğu Mahkememiz tarafından tespit edilmiştir.
Zamanaşımı süresi işlemeye başladıktan sonra, borçlunun veya alacaklının bazı eylem ve işlemleri zamanaşımı süresinin işlemesini haklı olmaktan çıkarabilir ya da yeniden bu sürenin başlaması sonucunu doğurabilir. İşte bu hallerde zamanaşımının durması ve kesilmesinden söz edilebilir.
Zamanaşımını kesen sebepler TBK. m.154-157 maddelerinde düzenlenmiş olup, TBK. 154/2 maddesi uyarınca borçlu aleyhine icra takibi başlatılması halinde, zamanaşımı süresi kesilir ve alacağın takibine ilişkin her işlemden sonra yeniden işlemeye başlar.
Somut olayda; davacı tarafından, ihlalli geçişten kaynaklı alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine 27.11.2017 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takip başlatıldığı, ihlalli geçişlerin 04/09/2016 – 29/08/2017 tarihleri arasında olduğu ve 10 yıllık zamanaşımı dolmadan davacı tarafından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı ve TBK. 154/2 maddesi uyarınca zamanaşımının kesildiği ve takip tarihi itibariyle tekrardan işlemeye başladığı ve dava tarihi itibariyle 10 yıllık zamanaşımının dolmadığı Mahkememiz tarafından tespit edilmiş ve yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememiz tarafından uyuşmazlığın çözümü dosya üzerinde teknik incelemeyi gerektirdiğinden iddia, savunma ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller ve tarafların 2016-2017 dönemlerine ait ticari defter ve belgeler birlikte değerlendirilerek davacı yanın işlettiği Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolunda davalının ihlalli geçiş yapıp yapmadığı, yaptı ise bu geçişten kaynaklanan davacının alacağının (geçiş ücreti ve ceza bedeli) miktarının tespiti için dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edildiği ve bilirkişi heyeti tarafından mahkememize sunulan 06.01.2020 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “… Dosya içerisinde yer alan CD’nin incelenmesinde; ; … plakalı araçların ihlalli geçiş yaptığı tespit edilen döneme ilişkin fotoğrafların yer aldığı,
CD içerisinde; ; … plakalı araçların ihlalli geçişine ilişkin İgb No, işlem No. Çıkış Tarihi ve Saati, Onaylı Plaka, Onaylanmış Sınıf, Giriş Tarihi, Provizyon Tarihi, Plaka, Onaylanan Ücrel, Kayıt Tarihi, Ücret. TCKN – VKN, Çıkış Saati. ACC No. Çıkış İstasyonu, Ödeme Kaynağı, Banka Kodu, Tahsilat Tutarı Ilalkbank, Ödeme Durumu, Sorgulama Sayısı, Tahsilat Tutarı, Sanal Pos, HGS Cevap, İcra Dosya No, Red Nedeni, Tahsilat Tarihi, Ortak Tahsil Edilen Tutar, Gecikme Cezası, İcra Dairesi, Yansıma Süresi(gün), Onay Kişi İD, Onay Tarihi gibi bilgileri içerir sistem dökümünün yer aldığı,
Kamera görüntülerinde yer alan çıkış tarihi ve işlem numaralı ile ihlalli geçiş listesinde yer alan çıkış tarihi ve işlem numaralarının aynı olduğu,
Aracın ihlalli geçiş yaptığı dönemlere ilişkin HGS cevabında. “Kişinin HGS hesabında yeterli bakiye yoksa bu hata alınır. Geçiş sırasında kullanmış olduğunuz araç plakanıza ait HGS etiketi hesabı iptal edilmiş ve/veya kapatılmış olduğu tespit edilmiştir.” şeklinde bilgi girişlerinin yapıldığı görüldüğü,
Aracın ihlalli geçiş yaptığı dönemlere ilişkin RED bilgisinde, “Ürün Bakiyesi Yetersiz. İptal Ürün vb ” şeklinde bilgi girişlerinin yapıldığının görüldüğünden tüm bu hususlar değerlendirildiğinde; …, … plakalı araçların talep konusu dönemlerde ihlalli geçiş yaptıkları,
İhlalli geçiş nedeniyle davalı şirketten talep edilebilecek tutarın (13.306.80 + 53.227,20 + 6.409,35=) 72.943.35 TL olarak hesaplandığı,
Davacı şirket tarafından talep edilen tutarın 73.071,98 TL ve aradaki farkın 73.071,98 -72.943,35=) 128.63 TL olduğu” tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi heyet rapora taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.Davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuş olup ek rapor talebinde bulunulmuştur.Bilirkişi heyet raporu dosya kapsamında toplanan delillere uygun olması nedeniyle mahkememiz tarafından davacı vekilinin ek rapor talebinin reddine karar verilmiştir.
Toplanan tüm delillere ve dosya kapsamına göre; davacı tarafından ihlalli geçişten kaynaklı toplam 160.698,68 TL alacağın tahsili için davalı davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı ancak davalı tarafça borca itiraz edildiği, davacı vekili tarafından dava dilekçesinde davalının itirazının 73.071,98 TL üzerinden iptaline karar verilmesinin talep edildiği, mahkememiz tarafından yargılama sırasında alınan hükme dayanak teşkil etmeye elverişli bilirkişi heyet raporunda ihlalli geçiş nedeniyle davalı şirketten talep edilebilecek tutarın 72.943.35 TL olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile davalının … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasındaki itirazının 72.943,35 TL üzerinden iptali ile takibin 66.534,00 TL olan asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9.75 oranında ve değişen oranlarda ticari faiz uygulanmak suretiyle devamına, fazla talebin reddine, alacağın likid olması nedeniyle davalının alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkumiyetine, koşulları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-)Davalının …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasındaki itirazının 72.943,35 TL üzerinden İPTALİ ile takibin 66.534,00 TL olan asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9.75 oranında ve değişen oranlarda ticari faiz uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazla talebin reddine,
2-)Alacağın %20’si oranındaki 14.588,67 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-)Davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
4-) Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 4.982,76-TL harçtan peşin alınan 444,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.538,36-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-)Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL başvuru harcı, 444,40-TL peşin harç, 5,20-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 485,50-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti ve müzekkere /davetiye gideri olmak üzere toplam 1.548,10-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 1.545,37-TL ‘sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 10.282,64 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi uyarınca 128,63 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-)Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde davacıya / vekiline iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde, davalı/vekilinin yokluğunda; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/02/2020

Katip …

Hakim …