Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/297 E. 2021/932 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/297 Esas
KARAR NO:2021/932

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/05/2019
KARAR TARİHİ:15/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının, davalı şirketten alacağının tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasıyla 13.11.2018 tarihli … Sıra numaralı faturaya dayanak ilamsız icra takibi yaptığını, takip ve fatura bedelinin 9.620,98.-TL olduğunu, takibin, davalı şirketin itirazı üzerine durduğunu, bunun üzerine dava şartı olan arabulucuya taraflarından başvurulduğunu, 03.05.2019 tarihinde yapılan toplantıda anlaşmaya varılamadığını, davacının, alacağının sebebinin iki sene önce davalıya satılan su arıtma sisteminde arıza oluştuğunun davalı tarafından bildirilmesi üzerine kullanılan sistem bakım onarım parça değişim bedeli olduğunu, bu nedenle, haksız ve mesnetsiz davalı itirazının kaldırılarak takibin devamına, %20 icra inkar tazminatının, yasal vekalet ücretinin, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini” beyan ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dava dilekçesinde su arıtma sisteminde arıza olduğunu, arızanın kendileri tarafından giderildiğini, verilen hizmet nedeniyle davalınnı borçlu olduğunu belirttiklerini, davacının davasında haksız olduğunu, davalıya, davacı tarafından iddia edilen hizmetin verilmediğini, herhangi bir eşyanın satılmadığını, davalının, davacıya herhangi bir borcunun olmadığını, davanın reddi gerektiğini, yukarıda anlatılan ve resen belirlenecek sebeplerle, davanın reddini, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, dava masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini, beyan ve talep etmiştir.
Davanın; Faturadan kaynaklanan alacağa ilişkin …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olduğu görüldü.
…. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası sureti celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının … – … Borçlunun … olduğu, takibin 9.620,90 -TL asıl alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, 28/12/2021 tarihli ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 04/01/2019 tarihinde süresi içerisinde takibe ve borca itiraz ettiği görülmüştür.
Mali Müşavir Bilirkişi … 18/02/2020 tarihli raporunda özetle; Davaya konu asıl alacak yönünden; Davacı tarafından takibe konu edilen faturanın ticari defter ve kayıtlarında bulunduğunu, davacı tarafın davalı şirketten 24.72.2018 takip tarihi itibari ile 9.524,61 alacaklı olduğunu, faiz yönünden; davacı taraf icra takip tarihinde 96,29.-TL yasal faiz talep ettiğini, faturanın davalı tarafa teslim edilemediğini, dosya içeriği bilgi ve belgelerden davalının 27.11.2018 tarihinde faturadan bilgi sahibi olduğunu, davacının 27.11.2018-24.12.2018 tarihi arası talep edebileceği faiz tutarının; 64,29.TL olacağı, takip tarihinden rapor tarihine kadar asıl alacağı işleyecek yasal faiz tutarının; 1.897,78.-TL olacağı tespit edildiğini rapor etmiştir.
Mali Müşavir Bilirkişi … 27/10/2021 tarihli ek raporunda özetle; Dosyadaki bilgi ve belgelerin, davacı defterlerinin incelenmesi, tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi, nihayetinde bilirkişiye verilen görev ile sınırlı olmak kaydıyla nihai takdir Mahkemeye ait olmak üzere; Davalı … San. ve Dış Tic, Ltd. Şti.” ne ait 2018-2019 yılları ticari defterlerinde davacı tarafından tanzim edilen davaya konu faturanın bulunmadığı, BA formu ile beyan bildirimi yapılmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
2004 sayılı İİK madde 67 uyarınca; “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde Mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir”.
…. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklının … – … Borçlunun … olduğu, takibin 9.620,90 -TL asıl alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, 28/12/2021 tarihli ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 04/01/2019 tarihinde süresi içerisinde takibe ve borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına dair kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 14/05/2019 tarihinde açıldığı, takip tarihi ile dava tarihi arasında 1 yıldan az süre bulunduğundan İİK madde 67’de öngörülen bir yıllık sürenin geçmediği ve davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığının kabulünün gerektiği anlaşılmaktadır.
Davacı ve davalı tarafın defterleri kapsamında yapılan inceleme neticesinde düzenlenen bilirkişi kök ve ek raporunda belirlendiği üzere taraf defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil teşkil ettiği, davacı defterlerine göre takibe konu faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 9.524,61-TL alacaklı olduğu, faturanın davalı tarafa teslim edilemediği belirlenmiş, davalı defterlerine göre davacı hakkında kayıt bulunmadığı, takibe konu faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı ve fatura dönemine ait BA formu incelendiğinde de faturanın kayıtlı olmadığı belirlenmiş, davacı tarafça 17/11/2020 tarihinde sunulan deliller incelendiğinde sunulan dilekçe ekinde bulunan ve takibe konu faturaya ilişkin olduğu belirtilen …kargo gönderisinin iade döndüğü görülmüş, dava ve takibe konu fatura incelendiğinde, 13/11/2018 tarihli … nolu faturanın irsaliyeli fatura olduğu ve teslim alan kısmında isim ve imza bulunmadığı görülmüş, irsaliyeli faturaların teslim alan kısımlarının imzasız olduğu, davalı defterlerinde kayıt bulunmadığı ve BA formunda da kayıt bulunmadığı tespit edildiğinden bu haliyle mal teslimi yapıldığı/hizmetin ifa edildiği anlaşılamadığından davacının takibe ve davaya konu fatura nedeniyle davalıdan talep edebileceği alacak bulunmadığı kanaatine varılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30-TL harçtan peşin alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kendini vekille temsil ettiren davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Yatırılan avanstan artan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır