Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/187 E. 2021/768 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/187 Esas
KARAR NO:2021/768

DAVA:Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:29/03/2019
KARAR TARİHİ:03/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket … A.Ş. ile Arsa Sahibi Arsa Sahibi …arasında 23.05.2013 tarihinde bir kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşme uyarınca müvekkil Şirket … İli, … İlçesi, … Mah., 144 pafta, 944 ada, 52 parselde kayıtlı taşınmazın inşaat işlerinin yapımı karşılığında 04.07.2013 tarihinde arsa sahibinin %50 hissesini devralarak gayrimenkullerin %50 mülkiyetine de hak kazandığı, bu hususta “6306 sayılı kanun gereğince riskli yapıdır” şerhi de 05.03.2013 tarihinde tapuya işlendiği, müvekkil; arsa sahibi ile yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca 6306 sayılı yasa kapsamında yıkıp yeniden inşa edeceği yapı ile ilgili olarak davalı bankadan ekli kredi sözleşmesi ile kredi kullandığı, müvekkil şirket işbu kredi kapsamında davalı bankaya 13.03.2017-20.04.2017 tarihleri arasında toplam 807,02 TL+10.510,08 USD Tutarında … ödediği, ihtarname gönderildiği ve bu ihtarnamenin davalıya 07.03.2019 tarihinde tebliğ olduğu, davalı, cevaben gönderdiği … 2. Noterliğinin 12.03.2019 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamede taleplerinin karşılanamayacağını bildirildildiğini, davasının kabulü ile haksız yere tahsil edilen 807,02TL +10.510,08 USD tutarındaki …’nin tahsil tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan talsili ile davacı müvekkiline iadesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın davacıdan haksız yere tahsil edildiği iddia edilen …”nin davacıya iadesi talebinden ibaret olduğu, …, bankaların krediden doğan karını yani faizin vergisini Gelir İdaresi Başkanlığı’na ödemek üzere muhasebeleştirmesi olduğunu, isminden de anlaşılacağı üzere vergi olarak addedilen ve idareye ödenen bir tutarın müvekkil Banka’darı talep edilmesi mümkün olmadığı, davacı dilekçesinde her ne kadar banka nezdinde doğmuş bir sebepsiz zenginleşmeden bahsetmekte ise de … Banka yeddinde tutulmadığından ve vergi olarak İdare’ye ödendiğinden, banka açısından herhangi bir sebepsiz zenginleşmeden bahsedilemeyeceği, davacı, İdare’nin kendisinden haksız yere vergi lahsilatı yaptığını ve sebepsiz yere zenginleştiğini, davacı dilekçesinde arsa sahibi ile akdettiği kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yıkıp edeceğini, yeniden inşa edeceği yapı ile ilgili olarak Banka’dan kredi kullandığını iddia ettiğini, davacının dosyaya ibraz ettiği ve müvekkil Banka’nın ilk kez dava dilekçesi ile haberdar olduğu kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarihi 23.05.2013 olduğu, bu sözleşme uyarınca arsa sahibinden davacıya 9050 hisse devri ise 04.07.2013 tarihinde yapıldığı, oysa davacı ile Banka arasında imzalanan kredi sözleşmesinin tarihi 12.03.2013′ olduğu, davacı söz konusu yapının maliki olmadan ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi dahi imzalamadan evvel Banka’dan kredi kullandığı, Dolayısıyla kullanılan kredinin 6306 sayılı yasa kapsamında yeniden inşa işi için kullanılmayacağı, söz konusu inşa işleminin temelini oluşturan kat karşılığı inşaat sözleşmesinden 2 ay evvel ve tapu devir tarihinden 4 ay evvel kredi kullanıldığını, kredi kullanım tarihinden 6 yıl sonra hak sahipliği iddiasının da bu hususu doğruladığını, huzurdaki davada davacı kredi sözleşmesini imzaladığı 12.03.2013 tarihinde kat karşılığı inşaat sözleşmesini dahi imzalatamadığını ve malik olmadığını Dava dilekçesi ekinde ibraz edilen … Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün harçlardan Muafiyet komulu yazısının tarihi 15.03.2019 olduğunu, davacı dava açmadan evvel delil etme çabası ile yukarıda anılan yazıyı İdare’den almıştır ancak bu husus davacının kredi kullandığı tarihte hak sahibi olmadığını, yeniden inşası için kullandığını belirtmediğini, davacının kredi kullanım tarihinde yani 12/03/2013 ‘de … muafiyet talebinde bulunduğunu, ve bunu delillendirme yükünün de davacı üzerinde olduğu, bu nedenle haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddini dava ve talep etmiştir.
Dava; 6306 sayılı kanun kapsamında kullanılan kredilerde … muafiyeti bulunmasına rağmen davalı Bankadan kullanılan kredilerde haksız olarak kesilen/tahsil edilen … nedeniyle sebepsiz zenginleşildiği iddiasıyla açılan alacak davasıdır
Bilirkişi … tarafından ibraz edilen 05/03/2021 tarihli raporunda; … A.Ş. … … Şubesi ile … A.Ş. arasında 12.03.2013 tarih, 20.000.000,00 USD limitli Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı,… A.Ş.’nin, … A.Ş.’ne başvururak 12.03.2013 tarih, 20.000.000,00 USD 1limitli Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında döviz kredisi kullandırılması talebinde bulunduğunu, … A.Ş.’nin 21.08.2013 tarihinde başlayan kredi kullanım talepleri çerçevesinde … A.Ş.’nin … A.Ş.’ne döviz kredileri kullandırdığını, kullandırılan krediler için Kredi Ödeme Tablotarı düzenlendiği, düzenlenen Kredi Ödeme Tabloları … A.Ş. tarafından da imzalandığını, 21.08.2013 tarihinden itibaren kullandırılan krediler için düzenlenen tüm geri ödeme tablolarında, ödenecek faize ilişkin … tutarlarının yer aldığını, geri ödeme tablolarında, geri ödeme tablosunun genel kredi sözleşmesinin ayrılmaz bir parçası olduğunun ifade edildiğini, 2. Yapılan döviz kredisi kullandırım taleplerinde, kredilerin … ile akt edilmiş 23.05.2013 tarihinde kat karşılığı inşaat sözleşmesine konu İstanbul İli, … İlçesi,… Mahallesi, 144 pafta,994 ada, 52 parselde kayıtlı taşınmazın inşaat işlerinin 6303 sayılı yasa kapsamında yapımı için kullanılmak üzere talep edildiğine ilişkin bir ifade, açıklığın yer almadığını, davacının bilgilendirme ve özen yükümlülüğünü yerine getirmediğini , kimsenin kendi kusuruna dayanarak hak iddia edemeyeceğini, bankanın, kendisine bildirimde bulunulmadıkça kredinin İstanbul İli, … İlçesi, … Mahallesi, 144 pafta,994 ada, 52 parselde kayıtlı taşınmazın inşaat işlerinin 6303 sayılı yasa kapsamında yapımı için kullanılmak üzere alındığını bilmesi ve bilmesinin beklenmesinin münkün olmadığını, bankanın proje finansmanı ve ihracat kredileri dışında kredinin hangi işlerin finansmanı için kullananılacağının bankalarca araştırma yükümlülüğünün olmadığını, davacının bilgilendirme ve özen yükümlülüğünü yerine getirmediğini, kimsenin kendi kusuruna dayanarak hak iddia edemeyeceği dikkate alındığında … A.Ş.’nin kullandığı krediler nedeniyle hesabından kesilen banka ve sigorta muameleleri vergisini bankadan isteyemeyeceğini, 21.08.2013 tarihinden itibaren kullandırılan krediler için düzenlenen tüm geri ödeme tablolarında, ödenecek faize ilişkin … tutarlarının da yer aldığını, düzenlenen Kredi Ödeme Tabloları … A.Ş. Tarafından imzalandığını, yani, kullandırılan krediler nedeniyle elde edilen faiz ve komisyon gelirleri için uygulanan …’nin kredi müşterisi … A.Ş.’ne sözleşme gereğince yansıtıldığını, davacı kredi müşterisi … Sanayı ve Ticaret A.ş. nin bildiğini, aksinin kabulü, davacının şirket olması sebebiyle basiretli davranmakla yükümlüğüne aykırılık teşkil edeceğini ,bu çerçevede, … A.Ş. tarafından imzalanmış kredi sözleşmesindeki düzenlemeler ve kredi geri ödeme tablolarında yer alan banka ve sigorta muamele vergilerini bankanın … A.Ş.’ne yansıtabileceğini, kullandırılan krediler için düzenlenmiş kredi geri ödeme tablolarında yer alan banka ve sigorta muamele vergilerini … A.Ş.’nden tahsil edebileceği, yönünde tespit ve rapor etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
Dava; 6306 sayılı kanun kapsamında kullanılan kredilerde … muafiyeti bulunmasına rağmen davalı Bankadan kullanılan kredilerde haksız olarak kesilen/tahsil edilen … nedeniyle sebepsiz zenginleşildiği iddiasıyla açılan alacak davası olup, Davacı ile dava dışı şirket arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi 23/05/2013 tarihinde imzalanmış, davacı gayrimenkulün %50 hissesini 04/07/2013 tarihinde almıştır. Davacı ile davalı banka arasında akdedilen GKS’nin tarihi ise 12/03/2013 olup, davacıya 21/08/2013 tarihinden itibaren döviz kredileri kullandırılmıştır. 6306 sayılı kanun kapsamında yapılarla ilgili bu amaçla kullandırılacak krediler dolayısıyla vergi istisnası bulunmaktadır. Bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davacı ile dava dışı şirket arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinde, sözleşmenin 6306 sayılı kanun kapsamında yapılacak inşaata ilişkin olduğuna dair bir düzenleme bulunmamaktadır. Davacıya 21/08/2013 tarihinden itibaren kullandırılan döviz kredilerinin dava dilekçesinde belirtilen taşınmazda 6306 sayılı kanun kapsamında yapılacak inşaatın finansmanı için kullandırılıp kullandırılmadığı belli olmadığı gibi davacının, kredi kullandırım taleplerinde ise kredilerin, taşınmazın 6306 sayılı kanun kapsamında yapımı için kullanılmak üzere talep edildiğine dair açık bir beyan veya ifade bulunmamaktadır. Tüm bu hususlar dikkate alındığında kredilerin 6306 sayılı kanun kapsamında kullanılan kredi olduğuna dair yeterli bilgi belge bulunmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30-TL harcın, peşin alınan 973,73-TL harçtan mahsubu ile bakiye 914,43-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kendini vekille temsil ettiren davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 8.212,35-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Yatırılan avanstan artan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır