Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/971 E. 2018/1162 K. 13.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/971 Esas
KARAR NO : 2018/1162

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 17/10/2018
KARAR TARİHİ : 13/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; vekiledeninin ortak ve yetkilisi olduğu …Ticaret Ltd. Şti.’nin gayrı faal bir şirket olup, şirket üzerine sadece … ili, … ilçesinde bir gayrimenkulün bulunduğunu, işbu gayrimenkulün … Bakanlığı tarafından kamulaştırıldığını ve vekiledeni şirkete karşı … 3 Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E sayılı dosyası ile tescil ve bedel tespiti davası açıldığını ve ilgili gayrimenkulün … Bakanlığı adına tesciline karar verildiğini, bu kararın kesinleştiğini, ancak tespit edilen bedele ilişkin kararın taraflarınca temyiz edilmesi nedeniyle davanın halen derdest olduğunu, … Bakanlığı tarafından mahkemenin temyiz öncesi yapmış olduğu tespit ve karar doğrultusunda … Bankası … şubesine vekiledeni şirket adına 355.800-TL ‘nin yatırıldığını, şirketi temsile tek başına yetkili … olup, şirketin diğer ortağı …, …’ın şirketin temsiline ilişkin kararı iptal ettirmek için mahkemeye başvurduğunu ve … 8 ATM 2014/876 – 2015/1078 E K sayılı ilamı ile karar kesinleşinceye kadar … 3 Asliye Hukuk Mahkemesi … E sayılı dosyadan şirket adına yatan paranın şirkete ve yetkilisine ödenmemesi hususunda tedbir kararı verildiğini, ancak … 8 ATM 2014/876 E sayılı dosyasında talepleri doğrultusunda 22.04.2016 ve 16.06.2016 tarihli ara kararları ile tedbir konulan bedelin 1/4 ‘ü olan 88.950-TL üzerindeki tedbirin kaldırılmasına ve şirkete ödenmesine karar verildiğini ve bu bedelin … 34 İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile tahsil edildiğini, … 8 ATM 2014/876 – 2015/1078 E K sayılı kararı ile davanın reddine karar verilerek davalı … ve vekiledeni şirket lehine kararın kesinleşmesi ile birlikte tedbir konulan 355.800-TL’den kalan bakiye devam eden tedbirin kaldırılması için mahkemeye başvurulduğunu, ancak mahkemece 26.09.2018 tarihli ek karar ile … Sicile kayıtlı vekiledeni şirketin Ticaret Sicilden terkin edildiği ve tüzel kişiliğinin son bulduğu gerekçesiyle taleplerinin reddine karar verildiğini ve bu nedenle şirket adına yatırılan kamulaştırma bedelini çekme imkanı kalmadığını beyanla , Ziraat Bankası Fethiye şubesine şirket adına yatırılan kamulaştırma bedelinin ilgili bankadan çekebilmek için şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı … Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde; Ticaret sicil müdürlüğünün TTK m.32 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun geçici 7. Maddesi ile münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyelerine ilişkin ve ticaret sicil kayıtlarının silinmesine ilişkin tebliğ hükümleri çerçevesinde işlem gerçekleştirildiğini, vekiledeninin ticaret sicil müdürlüğünün davanın açılmasına sebep olmadığı ve bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını beyanla, vekiledeni yönünden açılan davanın reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava; sicilden re’sen kaydı terkin edilen … TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin sicil kaydının yeniden ihyası talebinden ibarettir.
İhyası istenen …TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin … Ticaret Sicil Memurluğunun … sicil numarasında kayıtlı “…” adresinde faaliyet gösterdiği, Şirketin 24/03/1989 tarihinde sicile tescil edildiği, bu hususun Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığı, şirket ortaklarının …, … ve … olup, şirket yetkilisinin … olduğu, şirketin sicil kaydının 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. maddesine göre 07/07/2014 tarihinde re’sen terkin edildiği anlaşılmaktadır.
Uyap üzerinden bir örneği getirtilip incelenen … 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasında, davacı … Bakanlığına izafeten … İl … Müdürlüğü tarafından açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil konulu davanın yapılan yargılaması sonunda, dava konusu taşınmazın davacı Bakanlık adına tescil edildiği, ancak kamulaştırma bedeli yönünden davanın derdest olduğu , ancak bu dava sebebiyle verilen karar doğrultusunda 355.800-TL kamulaştırma bedelinin … Bankası … şubesine yatırıldığı anlaşılmaktadır.
Getirtilip incelenen … 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/876 Esas sayılı dosyasında; Davacı … tarafından davalılar …ticaret Ltd. Şti. ve … aleyhine 08/11/2005 tarihli müdür seçimi konulu kararın ve bu karara istinaden yapılan işlemlerin iptali ile müdürlük konusunun önceki hali ile geçerli olduğunun tespiti talebine ilişkin 02/05/2013 tarihinde dava açıldığı, yapılan yargılama sonunda 15.12.2015 tarihli kararla davanın reddine karar verildiği, işbu davada 25.03.2014 tarihli ara karar ile davalı şirkete ait devam eden kamulaştırma davası sonucunda hükmedilecek bedelin şirket veya yetkilisi adına yattığında ödenmemesine yönelik tedbir kararı verildiği, tedbir kararının kaldırılması talebi üzerine, tedbirin kaldırılması talebi kısmen kabul edilerek 22.04.2016 tarihli karar ile ” davalı şirketin resmi kurum ve kuruluşlara olan ve mevzuatı uyarınca ödenmesi gereken borçlarının ödenmesi ve bu suretle şirketin zarara uğramamasının önlenmesi bakımından şirkete ait … İlçesi, … Mah. 27 ada, 5 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırılması nedeniyle, şirket adına yatırılan ve şirkete ödenmesi gereken bedel var ise , bedelin taktiren şimdilik 1/4 ‘ü oranında bir miktarın bu amaçla şirket yetkilisine ödenmesine karar verildiği, taraflar arasında görülen davada 8. ATM tarafından verilen 25/12/2015 tarihli kararın temyizi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2016/6823-2018/2357 E.K. Sayılı 03/04/2018 tarihli ilamı ile onandığı, işbu kararın 18/06/2018 tarihinde kesinleştiği, davalılar vekilinin 03.08.2018 tarihli dilekçesi üzerine dosyanın yeniden ele alındığı ve 07.09.2018 tarihli davalı … Ltd. Şti. adına yatan paranın şirket yetkilisine veya ahsu kabza yetkisi bulunan vekiline ödenmesine karar verildiği, ancak dava dosyası 26.09.2018 tarihinde re’sen ele alınarak Mahkemenin 07/09/2018 tarihli ek kararı sonrası ticaret sicil evrakları üzerinde yapılan incelemede, … sicil numaralı … Tic. Ltd. Şti.’nin TTK geçici 7. Maddesi kapsamında sicilden terkin edildiği ve tüzel kişiliğinin son bulduğu anlaşıldığından, 07/09/2018 günlü ek kararının kaldırılmasına ve tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Getirtilip incelenen … 34. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında; alacaklı … Tic. Ltd. Şti. tarafından borçlu T.C. … Bankası A.Ş. aleyhine … İl … Müdürlüğü tarafından şirket adına yatan 355.800-TL nin … 8. ATM’ nin 2016/876 Esas sayılı 22.04.2016 ve 16.06.2016 tarihli ara kararı gereği 1/4 ü olan 88.950-TL nin şirket yada vekiline ödenmesi yönündeki ara kararına ve taleplerine rağmen taraflarına ödenmeyen 88.950-TL alacak için ilamsız genel haciz yolu ile icra takibine girişildiği, takip konusu borcun 25/07/2016 tarihinde ödenerek dosyanın infaz edildiği anlaşılmaktadır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun Geçici 7. maddesi uyarınca, re’sen terkin kapsamına alınan şirketlerin, bu durumun kendilerine tebliğinden itibaren iki ay içerisinde münfesih olma sebeplerini ortadan kaldırarak buna ilişkin ispat edici belgeleri Ticaret Sicil Müdürlüğüne ibraz etmesi ya da şirketin faaliyetinin devamının mümkün olmaması halinde aynı süre içerisinde tasfiye memurunu bildirmesi, ayrıca şirketin davacı ya da davalı sıfatıyla sürmekte olan davasının bulunmadığına ilişkin yazılı beyanını Ticaret Sicil Müdürlüğüne vermesi gerekmektedir.
Ticaret Sicil Müdürlüğünce söz konusu şirketin TTK’nun geçici 7. maddesi ile “Münfesih Olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ”i hükümleri gereğince münfesih durumdaki şirketler kapsamına alındığı, şirketin lehine veya aleyhine açılmış ve devam eden davaları bulunduğu yönünde herhangi bir bildirimde bulunulmadığından İstanbul Ticaret Sicil Memurluğunca şirketin re’sen sicilden terkin edildiği anlaşılmaktadır.
Şirketlerin re’sen terkin edilmiş olması halinde dahi, menfaati olan kişilere terkin işleminden itibaren beş yıllık süre içerisinde ihya davası açma hakkı tanındığı, TTK geçici m. 7/15 ve Tebliğ m. 16/2 “ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatiflerin “alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar” haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebileceği” hükmü düzenlenmiştir .
Şirketin ticaret sicilinden silinmesi işlemi kurucu değil, açıklayıcı nitelik taşır. İncelenen dosyalar kapsamına göre; sicilden re’sen terkin edilen … Ltd. Şti. aleyhine açılmış derdest dava ve takibin bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının ihya davası açmakta hukuki menfaati olup, tüzel kişiliğin ihyasının talep edilmesi olanaklı bulunduğundan; … Ticaret Sicil Memurluğu’nun … sicil numarasında kayıtlı …TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin sicil kaydının yeniden ihyasına karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla
HÜKÜM:
1-) … Ticaret Sicil müdürlüğünün … sicil nosunda kayıtlı … TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ nin sicil kaydının … 8.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E sayılı kararlı dosyası ve … 3 Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E sayılı dosyası sonuçlandırılmak üzere yeniden İHYASINA,
2-)Tasfiye memuru atanmasına yer olmadığına,
3-) Kararın ticaret sicil müdürlüğünde tescil ve ilanına,
4-)Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
5-)… Ticaret Sicil Müdürlüğü yasal hasım olup davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-)Davacı yanca yapılan giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,
7-)Davacının-davalının gider /delil avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacıya/davalıya/vekillerine iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı … sicil müdürlüğü vekilinin yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/12/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …