Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/931 E. 2020/358 K. 24.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/931 Esas
KARAR NO : 2020/358
DAVA : Tazminat – Alacak
DAVA TARİHİ : 18/09/2014
KARAR TARİHİ : 24/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan asıl davanın ve karşı davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı / karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; yanlar arasında 16.03.2007 tarihli sözleşme bağıtlandığını, bu sözleşme ile vekiledeninin, ebat kesim makinesi ve asansörlü jilet kesim makinesinin yapımını üstlendiğini ve söz konusu makinelerin yapımını tamamlayarak davalıya teslim ettiğini, asansörlü jilet kesim makinesi için davalı şirkete 14.08.2007 tarih 118.000 TL bedelli fatura kesildiğini, ancak davalının, makinede bir kısım eksik ve ayıplar olduğu iddiasıyla makine bedelini ödemediğini, davalının, makinenin tesliminden yakiaşık 4 ay sonra 16.01.2008 tarih … seri nolu iade faturasını vekiledenine gönderdiğini, vekiledeninin iade faturasını kabul edip ticari defterine işlediğini ve makinenin iade edileceği düşüncesiyle başkaca bir işleme gerek hissetmediğini, bu süreçte makinenin mülkiyetinin çekişmeli hal alması üzerine makinenin davalı yedinde bulunup bulunmadığı, çalışır halde olup olmadığı hususunun … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/… D.iş sayılı dosyası ile tespitinin istenildiğini, düzenlenen bilirkişi raporunda, makinenin davalı yedinde olduğu ve çalışır durumda bulunduğu hususunun tespit edildiğini, iade faturası kesilmesine rağmen makinenin vekiledenine teslim edilmediğini, bu nedenle vekiledeninin satış kazanımından da mahrum kaldığını beyanla, 2 mt.lik jilet kesim makinesinin vekiledenine iadesine, mümkün değilse fatura bedelinin teslim tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, makinenin haksız kullanımından kaynaklanan 40.000 TL tazminatın, 16.06.2007 teslim tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP / KARŞI DAVA;
Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; yanlar arasında imzalanan 16.03.2007 tarihli sözleşme ile E dalga, B dalga, C dalga ondüle grup makinesinin, ikili yapıştırma köprü ve keçe sisteminin yenilenerek revize edilmesi, aynı tarihli ikinci bir sözleşme ile de asansörlü jilet kesim makası ve ebat kesim makinesi imal edilerek teslimi hususunda davalıyla anlaşma yapıldığını, anlaşmada olduğu üzere yenileme ve revize işlemi sonunda makinenin dakikada minimum 50 metre ondüle üretecek kapasiteye getirileceğini, ayrıca yapılacak revize ve yenileme işlemi neticesi makinenin standartlara uygun ve kaliteli ürün çıkaracak hale getirileceğini, ancak davacının makineleri sözleşmeye uygun (dakikada en az 50 mt üretim yapacak, sağlam, standartlara uygun ve kaliteli) ürün üretir şekilde yenilenip revize etmediğini, bu husus birçok kez davacıya bildirildiği halde bu ayıp ve eksikliklerin giderilmediğini, ikili yapıştırma, köprü ve keçe sisteminde ve imal edilen asansörlü jilet kesim makası ve ebat kesim makasında mevcut arıza, ayıp ve eksikliklerin tespiti için … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/… D. iş sayılı dosya üzerinden delil tespiti yaptırıldığını, davacının, her iki sözleşmenin şartlarını yerine getirmediği, mevcut ayıp ve hataların, 2008/… D. iş sayılı bilirkişi raporu ile tespit edildiğini, davacının asansörlü jilet kesim makinesini eksik ve ayıplı imal ettiğinin saptandığını, bu nedenle davacının sözleşmedeki edimini yerine getirmediğini, asansörlü jilet kesim makinesi ile ilgili açtığı davanın reddi gerektiğini,
Davalı vekili karşı dava dilekçesinde özetle; davacı/karşı davalının, asansörlü jilet kesim makinesini eksik ve ayıplı kısımları gidermediğini, sözleşmenin 3. maddesine göre işin teslim tarihi 3 ay olduğundan 17.06.2007 tarihinden başlamak üzere aylık 5.000 TL hesabıyla ihtar tarihine kadar geçen 13 ay karşılığı 65.000 TL cezai şartın ödenmesi gerektiği hususunun karşı tarafa bildirildiğini, ancak ödeme yapılmadığını, … Makinenin bugün dahi ayıplarının giderilmediğini, bu nedenle aylık 5.000 TL hesabıyla bugüne kadar doğan yaklaşık 225.000 TL cezai şart alacağından fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydıyla şimdilik 65.000 TL cezai şart alacağının tahsili gerektiğini, diğer taraftan vekiledeninin ayıplı imalat yüzünden kar kaybına uğradiğını, zira … makine anlaşmaya uygun olarak yerine getirmiş olsaydı, vekiledeninin mukavva karton üretimi için dışarıdan yarı mamul almak zorunda kalmayacağını, ancak yarı mamul alarak yaklaşık 545.096 TL kar kaybına uğradığını, bu miktardan şimdilik 75.000 TL kar mahrumiyet taleplerinin olduğunu, diğer taraftan … Makine şirketinin, kullanılmayacak durumda bulunan asansörlü jilet kesim makinesinin kendisine iadesini talep ettiğini, vekiledeninin bu talebi uygun görerek iade faturası kestiğini, ancak iade fatura kesildikten sonra … Makinenin yetkilisinin vekiledeni İşyerinde ayıpları gidereceğini, bu nedenle makinenin yerinde kalmasının daha uygun olacağını, iadeye gerek bulunmadığını söyleyerek makineyi teslim almadığını, ancak ayıpları da gidermediğini, bu nedenle vekiledeninin kendi şahsi gayretleriyle ve dışarıdan anlaştığı usta ve ekiplerle ayıplı işleri giderdiğini ve belgelendirilmiş 85.832 TL harcama yapıldığını beyanla, bu harcamalara ilişkin de şimdilik 35.000 TL’nin davacı/karşı davalıdan tahsilini talep ve dava etmişlerdir.
Davacı / karşı davalı vekili karşı davaya ilişkin vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında jilet kesim ve ebat kesim makinelerinin imaline ilişkin eser sözleşmesi ile karşı davacının bir başka şirkete yaptırmış olduğu nişasta ve keçe sisteminin revize edilmesine ilişkin sözleşme akdedildiğini, karşı davacının delil listesi ekinde ibraz ettiği tespit tutanağının bir başka firma tarafından imal edilen ve ayıplı olan … Grubuna ilişkin olduğunu, karşı davaya konu olan makine, aslında bir makine topluluğu olup birbirine eklenmek suretiyle çalıştığını, vekiledeninin bu makineler grubunun sadece jilet kesim ve ebat kesim kısımlarını imal ettiğini, bu süreçte ana lokomotifin/ondüle grubunun düzgün çalışamayacak düzeyde ayıplı olduğunun tespit edildiğini, bu makine grubunun nişasta ve keçe grubunun revize işlemlerinin vekiledeni tarafından üstlenildiğini, ana lokomotifin, vals ve ana şaşesinin başka bir firma tarafından tali bir üretimin faturasının, vekiledeni şirketten çıkarılmaya çalışıldığını, dolayısıyla da tespite konu eksikliklerin vekiledeninden kaynaklanmadığını, vekiledeni tarafından yapılan revize işlemlerine ilişkin süresinde bir ayıp ihbarının olmadığını, vekiledeninin sözleşmede belirtilen üç aylık süreden önce makineleri bitirdiğini ve teslime hazır hale getirdiğini, karşı davacının kendi kusuru ile üretime geçemediğini, zira fabrikaya doğal gaz alamadığını, sistemin doğalgaz ile çalışması nedeniyle makinenin çalıştırılamadığını, başka bir firma tarafından yapılan ondile makinesinin kazan sisteminin arızalı olması nedeniyle makine grubunun çalıştırılmasının mümkün olamadığını, kaldı ki zamanaşımı olduğunu beyanla, karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER
Taraflar arasında düzenlenen 16.03.2007 tarihli sözleşme,
Faturalar,
… Asliye Hukuk mahkemesinin 2008/ … D. İş sayılı dosyası içeriği,
Keşif ve Bilirkişi raporları,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl dava, bakiye iş bedeli ve ecrimisilin tahsili talebiyle açılmış tazminat, karşı dava ise ayıp giderim bedeli ile kar kaybı ve cezai şartın tahsili talebiyle açılmış alacak davasıdır.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde, 2014/915 – 2015/433 E K sayılı, 09.06.2015 tarihli karar ile; ”… asıl davanın kısmen kabulüne, toplam 118.000,00 – TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı ticari avans faizi ile birlikte davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya verilmesine, ecrimisil ve aynen iade taleplerinin reddine, Karşı davanın kısmen kabulüne, taleple bağlı kalınmak kaydıyla 9.500,00 TL cezai şart alacağının 06/08/2008 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı ticari avans faiziyle birlikte Davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı- karşı davacıya verilmesine, fazla talebin reddine, ıslah dilekçesi doğrultusunda 35.000,00 – TL masraf alacağının karşı dava tarihi 22/03/2011 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı ticari avans faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı- karşı davacıya verilmesine, 125.000,00 – TL kar mahrumiyeti alacağının , 75.000 TL’ sinin karşı dava tarihi 22/03/2011 tarihinden , 50.000 TL’ sinin ıslah tarihi 28/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı ticari avans faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı- karşı davacıya verilmesine, Mahkememizin 25/11/2014 tarihli ara kararı ile harç tamamlatılan 420.096.00 TL ile 50.146,31 TL masraf alacağı miktarı yönünden davacı-karşı davalı vekili lehine ücreti vekaleti hükmetmeye yer olmadığına, bu aşamada takas mahsup taleplerinin reddine…” karar verilmiş,
Davalı- karşı davacı vekilinin temyizi üzerine Mahkememiz kararı Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2015/4874 – 2017/423E. K. Sayılı, 02.02.2017 tarihli ilamı ile: ‘
‘Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı yüklenici vekilinin asıl dava yönünden tüm, karşı dava yönünden ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
…Karşı dava bakımından mahkemece yapılacak iş, karşı dava bakımından, iş sahibinin istemiş olduğu cezai şarta ilişkin isteminin reddine, yine karşı davada istenen ayıp sebebiyle uğranılan kâr kaybına ilişkin talebinin değerlendirilerek, teslim tarihi olan 14.08.2007’den itibaren eserdeki ayıpların kaç günlük makul sürede giderilebileceğinin ve bu süre zarfında uğranılan kâr kaybının hesaplanması ve eserin 14.08.2007 tarihinde teslim edildiği ve haliyle kâr kaybına ilişkin ıslah tarihi itibariyle istemin zamanaşımına uğradığı gözetilerek ıslahla ilgili kısmın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü doğru olmamış…” gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılamaya göre; taraflar arasında 16.03.2007 tarihli sözleşme imzalandığı, bu sözleşme ile davacı-karşı davalının ebat kesim makinesi ve asansörlü jilet kesim makinesinin yapımını üstlendiği ve söz konusu makinelerin yapımının tamamlayarak davalı-karşı davacıya teslim edildiği, asansörlü jilet kesim makinesi için davalı-karşı davacı şirkete 14.08.2007 tarihli ve 118.000 TL bedelli satış faturası kesildiği, asansörlü jilet kesim makinesinin ayıplı olmasından ve davalı-karşı davacı tarafından çalıştırılamamasından dolayı makinenin davalı-karşı davacı tarafından iadesi amacıyla 16/01/2008 tarihli ve … sayılı iade faturasının düzenlendiği, davacı-karşı davalının da makine satış bedeli faturasının ödenmesi amacıyla …. Noterliğinin 14/06/2010 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamesini gönderdiği, davalı-karşı davacının ise makinenin çalıştırılamaması ve ayıpların giderilmesi amacıyla yaptığı masrafların, uğradığı zararların tazmini için davacı-karşı davalıya … Noterliğinin 08/07/2008 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamesini gönderdiği, ihtarnamenin davacı-karşı davalı tarafa 29/07/2008 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Öncelikle taraflar arasındaki ihtilafta davacı-karşı davalının makineyi yapımının özel imalat niteliğinde olduğu, ticari satış hükümlerinin uygulanamayacağı, bu nedenle dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı TBK.m.355 vd. hükümlerinin uygulanması gerektiği, bu maddeye göre ayıp ihbarının herhangi bir şekle bağlı olmadığı ve her türlü delillerle ispatının mümkün olduğu, dinlenen tanık beyanları ile de sabit olduğu üzere ayıplı olan asansörlü jilet kesim makinesinin tesliminden hemen sonra verimli çalıştırılamamasından dolayı davalı-karşı davacının davacı-karşı davalı şirkete hemen bildirimde bulunduğu, taraflar arasında birçok görüşmeler yapıldığı, ancak ayıpların giderilemediği, bu nedenlerle ayıp ihbarlarının süresinde yapıldığının kabulü gerektiği sonucuna varılmıştır.
Satış bedeli olan 118.000,00 TL’nin davalı-karşı davacı tarafından ödenmediği taraflar arasında ihtilafsızdır. Makineler ise davalı-karşı davacının zilyetliğinde ve kullanımındadır. Makineler davalı-karşı davacının tasarrufunda bulunduğuna göre davalı-karşı davacı makine satış bedelini ödemekle yükümlüdür. Makinenin ayıplı olması nedeniyle satış bedelinden indirim yapılmasını gerektirir bir durum mevcut değildir. Zira davalı-karşı davacı makinedeki ayıplar nedeniyle uğramış zararları ve ayıpların giderilmesi için yaptığı masrafları zaten karşı davada talep etmiş ve hüküm altına alınmıştır. Ayrıca satış bedelinden de mahsup yapılması mükerrer tahsilat anlamına geleceğinden satış bedelinden indirim yapılmamıştır. Bu nedenlerle davacı-karşı davalı makine satış bedelini talep etmekte haklı olduğundan bu miktara hükmedilmiştir. Davacı-karşı davalının makinenin iadesi talebinin ise makine satış bedelinin tahsiline karar verilmiş olmakla, aynı zamanda hem satış bedelinin tahsilini isteyip hem de makinenin de iadesine karar verilmesi mümkün olmadığından makinenin iadesi talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı-karşı davalının ecrimisil talebinin ise, makinenin davalı-karşı davacıya aradaki satış sözleşmesi uyarınca tesliminin yapıldığı, davalı-karşı davacının kötüniyetli işgalci-kullanıcı olmadığı, makinenin her iki tarafın bilgisi dahilinde kullanıldığı, kötüniyet olmadığından ecrimisil şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla ecrimisil talebinin de reddine karar verilmiştir.
Öte yandan bozmaya konu karşı davanın taraflarca takip edilmemesi nedeniyle 19.06.2020 tarihli oturumda işlemden kaldırılmasına karar verildiği halde HMK.m.150 hükmünce yasal süre içinde yenilenmediği anlaşıldığından karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
A-)ASIL DAVANIN KISMEN KABULÜ’NE,
1-) 118.000-TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı/karşı davacıdan alınarak davacı/karşı davalıya verilmesine,
Ecrimsil ve aynen iade taleplerinin REDDİNE,
2-)Asıl davada; Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 8.060,58-TL harçtan peşin alınan 594,00-TL ve 2.015,15 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 5.451,43-TL harcın davalı-karşı davacıdan tahsiline, Hazineye gelir kaydına, bozma öncesi ilgili vergi dairesine yazılan harç tahsil edilmiş ise yeniden tahsiline yer olmadığına, tahsil edilmemiş ise davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı tarafından yatırılan 18,40 TL B.H., 594,00 TL P.H., 2,90 TL V.H., 2.015,15 TL tamamlama harcı, 1.500 TL bilirkişi ücreti, 61,00 TL davetiye gideri olmak üzere toplam 4.191,45 TL yargılama giderinden asıl davanın kabul edilen kısmı itibariyle hesaplanan 3.130,30 TL yargılama giderinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya verilmesine ,
4-)Davacı-karşı davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 11.840,00-TL nispi vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine,
5-)Davalı-karşı davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre ret edilen miktar üzerinden hesaplanan15.160,00-TL nispi vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
B-)KARŞI DAVANIN YASAL SÜRE İÇERİSİNDE YENİLENMEDİĞİ ANLAŞILDIĞINDAN HMK 150.MADDESİ UYARINCA AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
6-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 54,40-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 2.598,75-TL harçtan ve 854,00-TL ıslah harcından mahsubuna, geriye kalan 3.398,35-TL Harcın karar kesinleştiğinde davacı – karşı davalı tarafa iadesine,
7-)Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 3.400,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-)Davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
9-)Davacı ve davalı yanca yatırılan gider/delil avansından arta kalan tutarın karar kesinleştiğinde davacıya/davalıya iadesine,
İlişkin davacı/karşı davalı vekilinin yüzüne karşı, davalı/karşı davacı yerine iflas idaresi memurlarının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde Temyiz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/09/2020

Başkan …
e-imzalıdır.

Üye …
e-imzalıdır.

Üye …
e-imzalıdır.

Katip …
e-imzalıdır.