Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/909 E. 2023/81 K. 01.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/909 Esas
KARAR NO :2023/81

DAVA:İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/10/2018
KARAR TARİHİ:01/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20.05.2018 tarihinde müvekkili şirket tarafından … poliçe numarası ile sigortalanmış olan … plakalı sigortalısı ve sürücüsü … olan araç ile … Sigorta A.Ş. Tarafından Kaskolu … plakalı sigortalısı ve sürücüsü … olan araç arasında maddi hasarlı trafik kazayı meydana geldiği, meydana gelen kazanın ardından tutulan kaza tespit tutanağında müvekkil şirketin sigortalısı olan araç sürücüsüne asli kusur yüklenilmiş, diğer araç sürücüsüne tali kusur yüklenildiği, alınmış olan ekspertiz raporunun ardından müvekkil şirket tarafından davalı … Sigorta A.Ş.’ye %75 kusur oranı dahilinde 17.302,00 TL ödeme yapıldığı, davalı şirkete yapılmış olunan ödemenin ardından müvekkili şirketin sigortalısı …’ın başvurusu ile açılan … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda; “… plakalı aracın, kazanın oluşumunda kusurunun olmadığı, … plakalı aracın, kazanın oluşumunda tam kusurlu olduğu sonucuna varıldığı, buna mukabil müvekkili şirket tarafından davalı … Sigorta A.Ş.’ye başvuruda bulunularak ödenen işbu davaya konu tutarın iadesi talep edilmiş ancak davalı tarafından haksız olarak talep reddedilmiş ve ödeme iade edilmediği, bu nedenlerle; müvekkili şirket tarafından davalı … şirketine ödenmiş olunan 17.302,00 TL’nin, iade talebinin red tarihi olan 05.04.2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile müvekkile iadesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ZMM Sigorta Poliçesi ile sigortaladığı … plakalı araç ile müvekkili şirketçe Kasko Sigorta poliçesi ile sigortalanan … plakalı araç arasında 20.05.2017 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle %75 kusur oranına göre müvekkil şirkete ödenen 17.302,00 TL tazminatın sigortalı araçlarında kusur bulunmadığından bahisle iadesini talep ettiği, davacı yana dava dilekçesinde müvekkili şirketçe taraflarına başvurularak dava konusu kazada sigortalısı oldukları aracın %75 oranında kusurlu olduğunun belirtildiğini ve ödene tazminatın %75 lik kısmının rücuen talep edildiğini; kendilerinin de bu miktar ödemeyi yaptıklarını beyan ettikleri, söz konusu beyanda belirtilen hususlarda tartışma söz konusu olmadığı, ancak sonrasında dava dışı 3.kişi …’ın başvurusu üzerine … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası ile yapılan tespitte sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığının tespit edildiğinden bahisle yapılan ödemenin iadesi talepli iş bu davayı ikame ettikleri, öncelikle talebe esas tespit işleminde müvekkili şirket taraf olmadığından söz konusu tespitin tarafımızca kabulünün mümkün olmadığı, yapılan tespitin hangi şartlarda ve ne şekilde yapıldığı; düzenlenen bilirkişi raporunun denetime uygun olup olmadığı ve Yargıtay kararlarına göre düzenlenip düzenlenmediği belli olmadığı ve müvekkili şirket açısından kesin delil niteliğinde olmadığı, kaza tespit tutanağı incelendiğinde kazanın meydana gelmesinde asli kusurun davacı yanca sigortalı araç sürücüsüne verildiği halde düzenlenen bilirkişi raporunda belirtilen sürücünün kusursuz olduğunun mütalaa edilmesi çelişkiyi açıkça ortaya koyduğu, bu kapsamda kusur durumunun tespiti gerektiği, bu nedenlerle dosyanın öncelikle Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’na gönderilerek 20.05.2017 tarihinde meydana gelen kazada sürücülerin kusur durumlarının tespitine ve devamında yapılacak yargılama sonucunda davacı tarafın haksız davasının reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın, davacı nezdinde sigortalı … plaka sayılı aracın, davalı … nezdinde kasko sigortalı 54 AG 021 plaka sayılı araca asli kusuru ile çarptığı iddiasıyla, davalı kasko sigorta şirketine %75 kusur oranında 17.302,00 TL ödeme yapıldığını, ancak davacının sigortalısının başvurusu ile … Sulh Hukuk Mahkemesinin … değişik iş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda davalı sigortalısının tam kusurlu olduğunun belirlendiğinden bahisle %75 kusur oranına göre ödenen bedelin iadesi için davalıya yapılan başvurunun ret tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile iadesi talebine ilişkin olduğu anlaşıldı.
… Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, bu dosyada alınan Trafik Bilirkişisi Adnan Erol tarafından düzenlenen 01/06/2017 tarihli raporda özetle; kazanın meydana geldiği Aydın Konak kavşağına gelmeden önce kırmızı ışıkta beklediği yeşil ışık yanınca sola sinyal vermek üzere sol şerit üzerinde nizami şekilde kavşağa yaklaştığı sürücünün sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracıyla kazanın meydana gelmesinde trafik açısından bir etken durum bulunmadığından kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığı kanaatine varıldığı, … Plakalı araç sürücüsü kazanın oluşmaması için Aydın Konak kavşağına yaklaştığı sırada hızını düşürme yoluna başvurması halinde sürücü önünde sol şerit üzerinde sola sinyal vermek Suretiyle kavşakta dönüş yapmak isteyen … plakalı aracı erken fark edecek fren yaparak durma veya yavaşlama yaparak kazanın etkenin … plakalı araç sürücüsünün bu davranışı olduğu, 2918 Karayolları Trafik Kanunun Madde 52 Sürücüler: a) Kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak, b) Hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak, Zorundadırlar. Maddesi ile Aynı kanunun madde 54- a) geçme kuralları: sürücüler önlerinde giden bir aracı geçmeleri için; b) Geçmenin yasak olduğu yerler; Geçmenin herhangi bir trafik işareti ile yasaklandığı yerlerde, Görüş yetersizliği olan tepelerde ve dönemeçlerde, Kavşaklarda, demiryolu geçitlerinde ve bunların yaklaşımda, sürücülerin önlerindeki bir aracı geçmeleri yasaktır. Ayrıca, Karayolları Trafik Yönetmeliğinde yer alan madde 104 ihlal niteliğinde olduğu, kazanın olusumunda ( asli ) tam kusurlu olduğu kanaatine varıldığı tespit ve rapor edilmiştir.
… CBS’ye müzekkere yazılarak davaya konu olan 20.05.2018 tarihinde … plakalı ve sürücüsü … olan araç ile … plakalı ve sürücüsü … olan araç arasında meydana gelen trafik kazasına ilişkin herhangi bir soruşturma yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa dosya bilgilerinin, kamu davası açılmışsa Mahkeme ve dosya bilgilerinin bildirilmesine ve varsa soruşturma dosyasının bir suretinin Mahkememize gönderilmesi istenmiş olup, … CBS’nin 20/02/2021 tarihli müzekkere cevabında adı geçen kişinin 20/02/2021 tarihinde yapılan UYAP sorgulama sonucunda bahse konu olayla ilgili herhangi bir soruşturma kaydına rastlanılmadığı bildirilmiştir.
ATK Trafik İhtisas Dairesinin 28/11/2019 tarihli kusur ön raporunda özetle; dava dosyası incelendiğinde; Dosya içerisindeki 01.06.2017 tarihli … Sulh Hukuk Mahkemesine sunulan bilirkişi raporunda; olay anı görüntü kayıtlarının mevcut olduğundan bahsedilmesine rağmen dosya içerisinde olay anı görüntülerinin bulunmadığı anlaşılmış olup, sağlıklı rapor tanzimi açısından olay anı görüntülerine (açılabilir/izlenebilir formatta) ayrıca tüm beyanlara ve mümkünse soruşturma/ceza dosyasının tümüne ihtiyaç duyulmuş olup bu hususun giderilmesi üzerine dosyanın işlem görmeksizin mahalline iadesine karar verildiği tespit ve rapor edilmiştir.
ATK Trafik İhtisas Dairesinin 14/10/2021 tarihli kusur raporunda özetle; Olay mahallinde yol tek yönlü bölünmüş olduğu, mahallin meskûn olduğu, 03.04.2017 tarihli keşfe binaen hazırlanmış dosyada mevcut 01.06.2017 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın gece vakti meydana geldiği, kaza noktasında trafik işaret ve ışıklarının bulunduğu, seyir eden araçlar için azami hız sınırının 50 km/h olduğunun belirtildiği, 03.04.2017 tarihli keşfe binaen hazırlanmış dosyada mevcut 01.06.2017 tarihli bilirkişi raporunda; sürücü …’ın kusursuz olduğu, sürücü …’in asli (tam) kusurlu olduğunun belirtildiği, tüm dosya kapsamı,keşif tutanağı,kaza anını gösterir Cdler,bilirkişi raporu,dilekçeler,maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı incelendiğinde kazanın olay kısmında açıklandığı biçimde gerçekleştiğinin anlaşıldığı, Dosyadaki mevcut verilere göre; sürücü … sevk ve idaresindeki otomobil ile olay mahalli trafik ışıklarında istikametine yanan kırmızı ışık nedeniyle sol şerit üzerinde durduğu, akabinde trafik ışıklarının yeşil yanmasına üzere sola sinyalini yakarak harekete geçip, kavşakta sola dönmek istediği esnada gerisinden gelip, kendisini solundan orta ada arasında kalan boşluktan geçmek isteyen sürücü idaresindeki otomobil nedeniyle meydana gelen olayda atfı kabil bir kusuru bulunmadığı, Sürücü … sevk ve idaresindeki otomobil ile olay mahalli ışık kontrollü kavşağa yaklaşırken hızını asgari seviyeye düşürmesi, ön ilerisinde sol şerit üzerinde sola sinyalini vererek kavşakta sola dönmek isteyen diğer sürücü idaresindeki otomobilin varlığını dikkate alıp, bu otomobil ile arasındaki takip mesafesini koruması gerekirken bu hususlara riayet etmeyip, bu otomobili solundaki orta ada ile arasında kalan boşluktan kurallara aykırı bir biçimde geçmek istemesi neticesi meydana gelen olayda asli derecede kusurlu olduğu, sonuç olarak dava konusu olayda; Sürücü …’ın kusursuz, Sürücü …’in % 100 ( yüzde yüz ) oranında kusurlu olduğu tespit ve rapor edilmiştir.
Otomotiv alanında uzman Makine Mühendisi bilirkişi … 05/10/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalıya kasko sigortalı … plakalı aracın sürücüsü … %100 (yüzde yüz) kusurlu, Davacıya trafik sigortalı … plakalı aracın sürücüsü … kusursuz olduğu, Davacı trafik sigortacısı şirketinin, ödediği 17.302 TL tutarı davalıdan rücuen talep edebileceği tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
Dava dilekçesindeki iddialar ve cevap dilekçesindeki savunmalar kapsamında yapılan değerlendirmede, Davacı … şirketince, 20/05/2018 tarihinde gerçekleşen trafik kazası neticesinde düzenlenen kaza tespit tutanağında, sigortalısı … plakalı araç sürücüsüne asli kusur, davalıya sigortalı … plakalı araç sürücüsüne ise tali kusur yüklenildiğinden ekspertiz raporu alındıktan sonra davalıya %75 kusur oranı esas alınarak 17.302,00-TL ödeme yapıldığı hususu taraflar arasında çekişmesiz olup ayrıca dava dilekçesi ekinde sunulan … Bankası 09/05/2018 tarihli dekonttan da davacının davalıya 17.302,00-TL ödeme yaptığı belirlenmiştir.
Davacı taraf iddiasında; sigortalısı … plakalı araç sürücüsü …’ın … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda 20/05/2018 tarihinde gerçekleşen trafik kazasında … plakalı aracın sürücüsü …’ın kusurunun bulunmadığı ve … plakalı aracın sürücüsü … %100 kusurlu olduğunun belirlenmesi üzerine kaza tespit tutanağındaki kusur durumuna göre davalıya yapılan ödemenin iadesini talep etmiş olup, kaza tespit tutanağı incelendiğinde … plakalı araç sürücüsünün asli kusurlu, … plakalı araç sürücüsünün ise tali kusurlu olduğunun belirlendiği, … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda ise … plakalı aracın sürücüsü …’ın kusurunun bulunmadığı ve … plakalı aracın sürücüsü … %100 kusurlu olduğunun belirlendiği görülmüş, kaza tespit tutanağı ile bilirkişi raporları arasında kusur dağılımında çelişki bulunduğundan Mahkememizce çelişkiyi giderir ve dava konusu kazada tarafların kusur durumlarının oran olarak belirlenmesi için dosya ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş olup, ATK’nın 14/10/2021 tarihli raporunda … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş dosyasında yapılan 03/04/2017 tarihli keşif tutanağı, kaza anını gösterir CD’ler alınan bilirkişi raporu, tarafların iddia ve savunmaları ile kaza tespit tutanağı incelendiğinde … plakalı araç sürücüsü …’ın kusurunun bulunmadığı ve … plakalı aracın sürücüsü … %100 kusurlu olduğu belirlendiğinden dava konusu kazada davacıya sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı ve davacı tarafça davalıya yapılan ödemenin haksız olduğu anlaşılmış, Mahkememizce alınan 05/10/2022 tarihli bilirkişi raporunda da kasko kesin ekspertiz raporunda belirtilen parça ve işçilik bedellerinin piyasa rayicinde ve davalıya sigortalı aracın hasarı ile uyumlu olduğu belirlendiğinden davacıya sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığından davacının davalıya yaptığı 17.302,00-TL tutarındaki ödemenin iadesini talep etmekte haklı olduğu değerlendirilmiştir. Davacı taraf dava dilekçesinde 17.302,00-TL bedelin iade talebinin reddedildiği 05/04/2018 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte tahsili talep etmiş olup, dava dilekçesi ekinde sunulan belgeler incelendiğinde; davacının 14/03/2018 tarihinde davalıya gönderdiği mail ile davalıdan 17.302,00-TL’nin iadesini talep ettiği, yine davalının 05/04/2018 tarihli cevabi e mailinde tek taraflı yapılmış tespitte taraflarına söz hakkı verilmediğinden dosyadan iade yapılmayacağının bildirildiği görülmüş ve davacının dava açılmadan evvel davalıya rücu talebini ilettiği ve davalının da ret cevabı verdiği 05/04/2018 tarihi itibariyle temerrüte düştüğü anlaşıldığından her ne kadar reeskont faizi istenmişse de araçların kullanım şekli hususi olduğundan 17.302,00-TL’nin 05/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın kabulüne,
17.302,00-TL alacağın 05/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.181,90-TL harçtan peşin alınan 295,48-TL harcın mahsubu ile bakiye 886,42-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvurma harcı, 295,48-TL peşin harç, 42,30-TL vekalet harcı, 167,25-TL tebligat/ posta gideri, 1.250,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.790,93-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Kendini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yatırılan avanstan artan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana/ vekiline iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/02/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır