Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/871 E. 2019/275 K. 27.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/871 Esas
KARAR NO : 2019/275
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/05/2016
KARAR TARİHİ : 27/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin … ilçesinde … isimli oteli işlettiğini ve bu otel için 2011 yılından bu yana … abone numarası ile elektrik satın aldığını, müvekkiline gönderilen faturalarda “kayıp/kaçak bedeli”, “sayaç okuma bedeli”, “per.sat. hizmet bedeli”, “dağıtım bedeli”, “iletim sistemi kullanım bedeli” isimleri altında ek tahakkuklar yapıldığını ve bunların KDV’si de hesap edilerek faturaya dahil edildiğini, davalı şirketten haksız alacağın iadesi şifahen talep edilse de bu zamana kadar ödeme yapılmadığını belirterek 10.000,00 TL ödemenin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize sunduğu yanıt dilekçesi ile, HMK 17 maddesi uyarınca sadece sözleşmeyle belirlenen mahkemede dava açılabileceğini, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 28. maddesi ile bu sözleşmenin uygulanmasından doğacak anlaşmazlıkların giderilmesinde yetkili organın İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleri olduğunun belirlendiğini, mahkemenin yetkili olmadığını, müvekkili şirketin dağıtım şirketi olmadığını, dava konusu edilen bedellerin de müvekkili uhdesinde bulunmadığını, müvekkili şirket tarafından dağıtım firmasına ve ilgili kurum ve kuruluşlarına ödendiğini, bu sebeple müvekkiline husumetin de yöneltilemeyeceğini, Türkiye Elektrik Piyasasının belirlediği kurallar çerçevesinde ücret alındığını, bu bedellerin kaynağı olan kararın idari yargıda iptali söz konusu olmadan adli yargı nezdinde davaya konu edilmesinin de mümkün olmadığını, taleplerin zaman aşımına uğradığını, dava konusu edilen bedellerin taraflar arasında akdedilen sözleşmeye, tarifelere ve tarafların iradesine uygun olduğunu, fatura içeriğine, TTK 21 maddesi kapsamında itiraz edilmediğinden davanın dinlenemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava ilk olarak … Asliye Hukuk Mahkemesine (Asliye ticaret Mahkemesi Sıfatıyla), yetkisizlik kararı üzerine Mahkememize tevzi edilmiştir.
Dava açılış tarihi itibari ile yazılı yargılama usulüne tabi olmakla birlikte 7101 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya eklenen 4/2.madde uyarınca basit yargılama usulüne tabi olmuştur. Anılan düzenleme bir usul hükmü olup, aksine düzenleme yoksa derhal uygulama ilkesi geçerli olduğundan, somut dava da aksine düzenleme olmadığından basit yargılama usulünün uygulanması gerekmektedir.
Somut durumda, yetkisizlik kararı üzerine dosyanın Mahkememize tevzi edilmesi ile oturum günü tayin edilmiş taraf vekillerine tebliğ ile bildirilmiştir. Davacı vekili 05/12/2018 tarihli oturuma mazeretsiz olarak iştirak etmemiş olup, davalı vekilinin davayı takip ettiğine dair açık beyanı bulunmamaktadır. Bu tarih itibari ile davacı davasını takipsiz bırakmış olup, Mahkemece işlemden kaldırma ara kararı tesis edilmemiş olması davacıya hak bahşetmeyeceğinden ve işlemden kaldırma ile açılmamış sayılması durumları kendiliğinden gerçekleşip Mahkemece yalnızca bu işlemlerin tespitinin yapılması gerektiğinden, davacı tarafından takipsiz bırakılan ve yasal süresi içerisinde yenilenmeyen davanın açılmamış sayılması durumunun gerçekleştiği tespit edilmiştir. Bu nedenle, bu yönde aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın açılmamış sayılmasına,
2-Alınması gerekli 44,40 TL harcın peşin alınan harçtan mahsubu ile bakiye kısmın, 492 sayılı Yasanın 31.maddesi gereğince karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına;
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden harçlandırılan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 7/1.maddesine göre belirlenen 1.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/03/2019

Katip …

Hakim …