Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/792 E. 2020/570 K. 24.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/792 Esas
KARAR NO : 2020/570
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/09/2018
KARAR TARİHİ : 24/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı alacağının sağlanması amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E sayılı dosyası ile borçlu hakkında ilamsız icra yoluyla icra takibine geçildiğini, borçlu, süresi içinde borçlu olmadığını iddia ederek borca itiraz edip takibi durdurduğunu, borçlunun itirazı haksız ve dayanaksız olduğunu çünkü davalı vekilinin 17.08.2018 tarihli itiraz dilekçesinde davacının alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını, bu nedenle icra takibinin tamamına, borca ve fer’ilerine itiraz ettiğini, şeklindeki itirazı haksız ve yersiz olduğunu, şöyle ki davacının şirket borçlu şirket ile aralarındaki sözleşme gereğini yerine getirdiğini ve 17.05.2018 tarihli fatura ile de alacağını talep ettiğini, faturayı alan ve yasal süresinde de fatura içeriğine itiraz etmeyen borçlu şirket, davacı … bugüne kadar oyaladığı gibi borcunu ödemediğini ve yapılan icra takibine de haksız olarak itiraz ettiğini, itirazın amacının borcun tahsilatını güçleştirmek ve geciktirmek olduğunu beyanla, davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına, borçlunun asıl alacağın % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davalının sektörün önde gelen teşebbüslerinden olup gerek sağladığı istihdam olanaklarını ve gerekse yurtiçi ve yurtdışı iş hacmi ile ülke ekonomisine de büyük katkılar sağlandığını, hiç şüphesiz ki ulusal ve uluslararası bunca önemli başarının temelinde davalı şirketin en başta hukuka ve hakkaniyete olan saygısı yattığını, bu minvalde davalının karşılıklı akitlerinde de her zaman ahde vefa ilkesinin gereği olarak üzerine düşen yükümlülüklerini ifa ettiğini, nitekim davacı taraf ile gününe dek süren sözleşmesel ilişkide de davalı bunu düstur edindiğini, ancak davacı tarafından …. icra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosyasıyla davalı aleyhinde icra takibi başlatıldığı tarafınca tespit edilmesi üzerine davalının alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığından haksız şekilde açılan takibin tamamına, borca ve fer’ilerine itiraz edildiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava;Taraflar arasında akdedilen sözleşmeden kaynaklı fatura alacağına dayalı başlatılan icra takibine davalı tarafın itiraz etmesi üzerine açılan İcra İflas Kanunu 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası ”Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır.” şeklinde değiştirilmiş olup 15.03.2018 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğü girmiştir.
Mahkememizde görülen iş bu davada 7101 sayılı kanunun resmi gazetede yayınlandığı tarihten sonra 03.09.2018 tarihinde açılmış olup 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre basit yargılama usulüne tabi olmasına rağmen Tensip zaptıyla her ne kadar yazılı yargılama usulünün uygulanması gerektiği belirtilmiş olsa da 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik dava tarihinden önce olması nedeniyle tensip zaptında yazılı yargılama usulünün uygulanacağının belirtilmesi taraflara kazanılmış hak sağlamayacağından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince21.05.2019 tarihli ön inceleme duruşmasında iş bu davada basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş davada;icra dosyası, takibe dayanak fatura ve sözleşme, sözleşme gereği hazırlanan evraklar, ticari defter ve kayıtlar, gerektiğinde bilirkişi incelemesi, yemin v.s deliller. dayanmıştır.
Davalı vekili davada; … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. sayılı dosyası, tarafların ticari defter ve kayıtları, taraflar arasında akdedilen sözleşmeler, banka kayıtları, yargıtay kararları, bilirkişi incelemesi, keşif, yemin ve ikamesi mümkün her türlü yasal delile dayanmıştır.
Davaya dayanak …. İcra Müdürlüğünün 2018/… E. sayılı dosyasında; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 19.309,61 TL fatura ve sözleşmeden kaynaklı alacağın tahsili için 10.08.2018 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve borçlu tarafından süresinde borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkememiz tarafından iddia savunma ve toplanan deliller ve tarafların ilişki dönemini kapsayan ticari defter ve dayanağı belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacı yanın icra takip tarihi itibariyle davalıdan alacağı varsa miktarın saptanmasına, taraf defterlerinin usulüne uygun düzenlenip düzenlenmediğinin belirlenmesi için dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 29.07.2019 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “…. Davacının 2018 yılı ticari defterlerinin usulune uygun olmadığı,
Davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen takibe konu 17.05.2018 tarihli Seri … no.lu “SGK Teşvikleri Danışmanlık Ücreti” açıklamalı 19.309,61 TL tutarlı faturanın davacı yan 2018 yılı yevmiye defterinin 54 no.lu yevmiye maddesinde diğer satış faturaları ile birlikte toplu olarak kayıt altına alınmış olduğu,
Davacı yanın incelenen ticari defterlerinde davalı yandan takip tarihi (10.08.2018) tarihi itibariyle takibe konu 17.05.2018 tarihli Seri … no.lu faturadan dolayı 19.309,61 TL cari hesap alacaklı olduğu,
Davalı yanın incelemeye gelmediği, ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği,
Takibe konu 17.05.2018 tarihli Seri … no.lu “SGK Teşvikleri Danışmanlık Ücreti” açıklamalı 19.309,61 TL tutarlı fatura incelendiğinde, Fatura incelendiğinde içeriğinin “SGK Teşvikleri Danışmanlık Ücreti” olduğu görülmüş olup, taraflar arasında da 10.05.2018 tarihli 10 maddelik danışmanlık sözleşmesi akdedilmiş, akdedilen sözleşmenin hizmet Bedeli ve ödeme şekli maddesinde “MÜŞTERİ, geçmiş dönem teşvik taraması neticesinde Müşteri’ye kazandırılan teşvik indirim tutarının (iade prim net tutarının) (%15’i) kadar tutarının %5’ini (yüzde beş) Peşin, geri kalanını (VADELİ) SGK ’nın Müşteri’ye ilk ödemesinde olacak şekilde … Danışmanlık’a ödemeyi kabul eder ve bu bedel … DANIŞMANLIK tarafından fatura edilir. Bu tutar KDV hariç tutardır” denmiş olup davacı yan tarafından davalı yana kazandırılan teşvik indirim tutarının mevcut olup olmadığı, kazandırıldı ise tutarının ne olduğu ile ilgili dosyada belge ve veri mevcut olmadığından takibe konu 17.05.2018 tarihli Seri … no.lu fatura içeriğinin ispatı için yeterli delil niteliğinin bulunmadığı kanaati oluştuğu,
Sayın Mahkemece davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan 19.309,61 TL asıl alacağına takip tarihinden (10.08.2018) itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği,” tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalıya tebliğ edilmiştir.Davacı vekili tarafından rapora karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
İş bu davada Mahkememizde yapılan yargılama sırasında davalı şirket iflas etmiş olup Mahkememiz tarafından taraf teşkilinin sağlanması için … İflas Dairesine müzekkere yazılarak 2019/… İflas sayılı dosyasında tasfiye şeklinin ve tasfiye memuru atanıp atanmadığı, atandı ise bilgilerinin Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … İflas Dairesi tarafından cevaben 2019/… İflas sayılı dosyasında tasfiyenin basit usulde yapıldığı ve tasfiyenin müdürlükleri tarafından re’sen yürütülmekte olduğu bildirilmiştir.
Toplanan delillere ve dosya kapsamına göre, davacı tarafından davalı ile arasında akdedilen sözleşmeden kaynaklı 19.309,61 TL faturadan kaynaklı alacağın tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı ancak davalı tarafından süresinde borca itiraz edildiği ve davacı tarafından iş bu itirazın iptali davası açıldığı, Mahkememizde yapılan yargılama sırasında alınan 29.07.2019 tarihli bilirkişi raporunda davacının 2018 yılı ticari defterlerinin usulune uygun olmadığının, takibe konu 17.05.2018 tarihli Seri … no.lu “SGK Teşvikleri Danışmanlık Ücreti” açıklamalı 19.309,61 TL tutarlı fatura incelendiğinde içeriğinin “SGK Teşvikleri Danışmanlık Ücreti” olduğu, taraflar arasında da 10.05.2018 tarihli 10 maddelik danışmanlık sözleşmesi akdedildiği, akdedilen sözleşmenin hizmet bedeli ve ödeme şekli maddesinde “MÜŞTERİ, geçmiş dönem teşvik taraması neticesinde Müşteri’ye kazandırılan teşvik indirim tutarının (iade prim net tutarının) (%15’i) kadar tutarının %5’ini (yüzde beş) peşin, geri kalanını (VADELİ) SGK ’nın müşteri’ye ilk ödemesinde olacak şekilde … Danışmanlık’a ödemeyi kabul eder ve bu bedel … DANIŞMANLIK tarafından fatura edilir. Bu tutar KDV hariç tutardır” dendiği ve davacı yan tarafından davalı yana kazandırılan teşvik indirim tutarının mevcut olup olmadığı, kazandırıldı ise tutarının ne olduğu ile ilgili dosyada belge ve veri mevcut olmadığı, takibe konu 17.05.2018 tarihli seri … no’lu fatura içeriğinin ispatı için yeterli delil niteliğinin bulunmadığının tespit edildiği ve davacının iddialarını ispat edemediği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-)Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 54,40-TL harcın başlangıçta peşin alınan 329,76-TL harçtan mahsubu ile bakiye 275,36-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/vekiline iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı yanın yokluğunda tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.