Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/774 Esas
KARAR NO : 2023/217
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 27/08/2018
KARAR TARİHİ : 14/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili Banka tarafından Tasfiyc Halinde …Dış Tic. Ltd. Şti.’ne şirket ortakları …, …, ve …’ın müteselsil kefaletleri ile borçlu cari hesabından ve Owernight kredi hesabından nakit krediler kullandırıldığını, kullandırılan kredilerin geri ödenmesinde sorunlar yaşanması nedeniyle kredi hesaplarının … 6. Noterliğinin …tarih ve … yevmiye numarası ile gönderilen ihtarname ile kat edildiğini, kat tarihi olan 28.04.2017 tarihi itibariyle alacaklarının 95.1 13,03 TL olduğunu, hesap kat ihtarı ile muaccel hale gelen kredi alacaklarının ödenmemesi üzerine borçlular hakkında … 34. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasından haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, hesap kat tarihinden sonra 283,09 TL tahsilat yapıldığını, bunun ana paradan düşülerek icra takibine geçildiğini, ödeme emrinin tebliği sonrasında davalı borçlular tarafından ödeme emrine itiraz edilip takip durdurulduğundan itirazın iptalini talep zorunluluğu doğduğunu, borca yönelik itirazımın haksız olduğunu, yetkili mahkemenin sözleşmenin 13.4. maddesinde İstanbul Mahkemeleri olarak belirlendiğini, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, faizin kredi sözleşmesi ilc belirlendiğini, Genel Kredi Sözleşmesi ile banka defter ve kayıtlarının kesin delil olarak kabul edildiğini, borçluların itirazının haksız olduğundan tazminata mahkum edilmeleri gerektiğini, … 34. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından yapılan takipteki itirazının iptaline, takibin devamına, lehlerine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sözleşmedeki yetki sözleşmesinin geçersiz olduğunu, yetkili mahkemenin Bakırköy Mahkemeleri olduğunu, takibe dayanak yapılan kefaletin geçersiz olduğunu, yasada öngörülen şekilde düzenlenmediğini, kefilin kendi el yazısı ile kefil olunan tutar el yazısı ve rakamla yazmadığını, eş rızasının alınmadığını, kredinin kullandırılmasına esas teşkil eden başkaca bir kredi sözleşmesi olup olmadığının da belli olmadığını, temerrüt koşullarının oluşmadığını, usülüne uygun şekilde ihtarın tebliğ edilmediğini, işlemiş faizlerin ana paraya eklendiğini, faize faiz işletildiğini, uygulanması gereken temerrüt faizinin %12 olması gerektiğini, alacağın rehinle teminat altına alındığını, rehnin paraya çevrilmesini istemeden kefile karşı takip yapılamayacağını, haksız davanın reddine, lehlerine tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan alacağa davalıların itirazı üzerine açılan İİK. 67.ci maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
… 34. İcra Dairesinin …Esas sayılı dosyası sureti celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının …Bankası A.ş. borçluların …, … Dış. Tic. Ltd. Şti., …, … olduğu, takibin 104.821,70 TL alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, ödeme emrinin borçlulara tebliğ edildiği ve borçluların borca, ferilerine ve faize itiraz ettiği, itirazın süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmıştır. İtiraz üzerine takibin durdurulmasına dair bir kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 27/08/2018 tarihinde açıldığı, alacaklı/vekiline itiraz üzerine takibin durdurulması kararının tebliğine dair mazbata, sair bilgi belge de bulunmadığından İİK madde 67’de öngörülen bir yıllık sürenin işlemeye başlamadığı görülmekle eldeki itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi tarafından alınan 03/01/2020 tarihli raporda; alacaklı Bankanın … Şubesi ile Kredi borçlusu … Ltd. Şti. arasında 20.01.2014 tarihli, 500.000,00 TL limitli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalandığı, …, … ve …’ın 20.01.2014 tarihli 500.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesini 500.000,00 TL limitle müteselsil kefil olarak imzaladıkları, Kefaletin TBK.583. maddesinde düzenlenen şekle uygun olduğu, Ticaret Sicil kayıtlarına nazaran her üç kefilin de borçlu şirketin ortağı ve yetkili oldukları için TBK,584. maddesi gereğince kefalet için eş muvafakatına gerek olmadığı, alacaklı bankanı bu kredisi sözleşmelerine istinaden kredi borçlusuna borçlu cari hesap ve O/N kredi hesabı açarak kullandırdığı, verilen bu krediler nedeniyle 28.04.2017 hesap kat tarihi itibariyle alacak tutarlarının;
Hesap no
Hesap
Tutar
…
Borçlu Cari
61.000,00 TL
…
O/N kredi
34.074,49 TL
Diğer alacak
38,54 TL
95.113,03 TL
olduğu, … 6. Noterliğinden … tarih ve … yevmiye numarası ile gönderilen hesap katı ile borcun ödenme ihtarı kredi borçlusu …Dış Tic. Ltd. Şti’ne 09.05.2017 tarihinde tebliğ edilmiş sayıldığı, Müteselsil kefiller …, … ve …’a 08.05.2017 tarihinde tebliğ edildiği, Ödeme için 24 saat verilmiş olmakla kredi borçlusu … Ltd. Şti’nin . 10.05.2017 çarşamba günü mesai saati bitim saatinde, Müteselsil kefillerin 09.05.2017 Salı günü mesai bitim saatinde temerrüde düşeceği, takip tarihi olan 05.07.2017 tarihi itibariyle alacak tutarının; kredi borçlusu …Tic. Ltd. Şti. Yönünden:
95.532,46 TL
Asıl alacak
4.704,91 TL
Takip tarihine kadar işlemiş %32,10 temerrüt faizi
235,24 TL
%5 BSMV
762,11 TL
İhtarname masrafı
101.234,72 TL
olacağı, alacaklının 101.234,72 TL alacağının 95.532,46 TL’lik kısmına *4 32,10 oranında, temerrüt faizi uygulamak suretiyle takibe devam edebileceği, müteselsil kefil kefiller …, … ve … yönünden:
95.474,08 TL
Asıl alacak
4.786,00 TL
Takip tarihine kadar işlemiş %32,10 temerrüt faizi
239,30 TL
%5 BSMV
762,11 TL
İhtarname masrafı
101.261,49 TL
olacağı, alacaklının 101.261,49 TL alacağının 95.474,08 TL’lik kısmına “4 32,10 oranında, temerrüt faizi uygulamak suretiyle takibe devam edebileceği, banka kayıtlarına nazaran, icra takibinden sonra dava tarihine kadar olan dönemde 13.06.2018 tarihinde 1.000,00 TL, 25.07.2018 tarihinde 4.500,00 TL tahsilat yapıldığı, yapılan bu ödemeler öncelikle faizlere mahsup edilmek suretiyle yapılan hesaplamaya göre dava tarihi itibariyle alacak tutarının;
95.474,08 TL
Asıl alacak
32.800,55 TL
Takip tarihinden dava tarihine kadar işlemiş %32,10 tem. faizi
1.629,91 TL
%5 BSMV
129.904,54 TL
olarak hesaplandığı tespit ve rapor edilmiştir.
Davacı vekili 14/03/2023 tarihli celsede alınan beyanında ; davalı borçluların icra dosyasına yaptıkları itirazdan feragat etmeleri nedeniyle icra dosyasının kesinleştiğini ,bu nedenle konusuz kalan dava hakkında gereği şeklinde karar verilmesini talep ettiği ; davalı … vekili ve davalılar …, … , Tasf. Hal. …Tic. Ltd. Şti. Vekilinin 10/01/2023 tarihli dilekçesinde ; davalıların … 34. İcra Müdürlüğü … E. icra takibi dosyasına yaptıkları itirazlarından feragat ettiklerini bildirdikleri ,
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; taraf vekillerinin talep ve beyanları , davaya kon edilen icra dosyası UYAP sisteminde yapılan incelemede ; ilgili dosya da borçlu bulunan davalıların takip dosyasına vermiş oldukları 09/01/2023 ve 11/01/2023 tarihli dilekçeleri ile icra dosyasına yapmış oldukları itirazlarından feragat ettiklerini ve takibin kesinleştirilmesini talep ettikleri , bu şekilde başlatılan takibe yapılan itirazdan feragat edildiği , itiraz eden bir alacak bulunmadığı anlaşılmakla , eldeki davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından tarafların talepleri doğrultusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla ; aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
İcra inkar tazminatı yönünden; Tazminat alacağının varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirmesi nedeniyle, tazminatın da önceden belirlenebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşımadığı kuşkusuzdur. İİK’nun 67.maddesi uyarınca icra inkar tazminatına karar verilebilmesi için borçlunun itiraz ettiği alacağın likit bir alacak olması gerekir. O halde, somut olayda icra takibine konu alacak yargılama sonucu belirleneceğinden likit kabul edilemez. Bu durumda mahkemece icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup buna yönelik davalı itirazının da yerinde olduğu görülmüştür. (İcra İnkar Tazminatı yönünden davalının itirazında) ise; Tazminat alacağının varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirmesi nedeniyle, tazminatın da önceden belirlenebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşımadığı kuşkusuzdur. İİK’nun 67.maddesi uyarınca icra inkar tazminatına karar verilebilmesi için borçlunun itiraz ettiği alacağın likit bir alacak olması gerekir.
O halde, somut olayda icra takibine konu alacak yargılama sonucu belirleneceğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Davalı borçlu tarafından yargılama sırasında icra takibine konu borcun kabul edilmesi ve takibe itirazdan feragat edilmesi nedeniyle davanın konusuz kalması halinde, HMK’nın 331. maddesi uyarınca, dava tarihindeki haklılık durumu gözetilerek yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmekte olup, davacının dava açmakta haklı olduğu, davalının, iş bu davanın açılmasına sebebiyet verdiği anlaşıldığından, yargılama gideri ve davacı lehine vekalet ücreti davalıdan tahsiline karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
HÜKÜM:
1-)Konusuz kalan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli maktu 179,90 TL red karar ve ilam harcın başlangıçta peşin alınan 1.265,99 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.086,09 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-)Davacının yaptığı 35,90 TL başvuru harcı, 1.265,99 TL peşin harç, 5,20 TL vekalet harcı, 1.423,95 TL bilirkişi ücreti ile davetiye masrafı olmak üzere toplam 2.731,04 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-)Davacı vekili duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 ve 13/1 maddeleri uyarınca 16.723,26-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/vekiline iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının / vekilinin yokluğunda; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/03/2023
Katip
(E-imzalı)
Hakim
(E-imzalı)