Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/643 E. 2021/844 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/643 Esas
KARAR NO:2021/844

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:11/07/2018
KARAR TARİHİ:23/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21.04.2018 tarihinde, … ili, … ilçesi, … mahallesi, … caddesi üzerinde dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile müvekkil davacının sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması neticesinde müvekkili davacı, ağır bir biçimde yaralandığını, çarpmanın akabinde davacı acil olarak öncelikle …Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ne oradan da … Devlet Hastanesi’ne sevk edilerek tedavisi yapıldığını, olay nedeniyle davacı, ağır bir biçimde yaralandığını, vücudunda kalıcı sakatlık oluştuğunu, kaza tespit tutanağında; olayda … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’ın asli ve tamamen kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücüsü müvekkili davacıya veya başkaca birine atfı kabil herhangi bir kusur bulunmadığını, nitekim … plakalı araç sürücüsü dava dışı …, kurallara aykırı olarak tedbirsiz, kontrolsüz bir şekilde park halinde iken aniden sola dönüş yapmış, manevra ve park etmiş araç kurallarına aykırı davranarak kendi yolunda seyreden … plakalı araç sürücüsü müvekkili davacının kullandığı araca yandan çarpmak suretiyle kazaya sebebiyet verdiğini, bu nedenle … plaka sayılı araç sürücüsü olayda tamamen (%100) kusurlu olduğunu, bu durum alınacak kusur raporuyla da ortaya çıkacağını, müvekkili davacının kaza nedeniyle iş göremezliği meydana geldiğini, bu nedenle fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 107. maddesi uyarınca belirsiz alacak niteliğindeki şimdilik 100-TL. iş göremezlik tazminatının, yargılama sırasında toplanacak deliller ve tazminat hesap raporuyla ortaya çıkacak zarar miktarının davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi talep ettiklerini, kazaya sebep olan ve olayda tamamen kusurlu bulunan … plakalı araç, olay tarihinde … Sigorta A.Ş.’nin … poliçe nolu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla; trafik kazasında yaralanan davacı için, 6100 sayılı Yasa’nın 107. maddesi uyarınca belirsiz alacak niteliğindeki şimdilik 100-TL. iş göremezlik tazminatının, davalının temerrüde düştüğü başvuru tarihinin 8. iş günü olan 06.06.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekili tarafından, 21.04.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda oluştuğu iddia edilen maddi zararın tahsili amacı ile müvekkil şirket aleyhine 11.07.2018 tarihinde huzurda görülmekte olan dava ikame edildiğini, müvekkili şirket nezdindeki trafik sigorta poliçesi 25.05.2017 tarihinde tanzim edilmiş olduğundan 02.08.2016 tarihinde poliçe genel şartlarında meydana gelen değişiklik işbu poliçe açısından da hüküm ifade edileceği, davacı yanca müvekkili şirkete yapılan başvuruya istinaden şirket nezdinde … numaralı hasar dosyası açıldığını, yukarıda sayılan ibrazı zorunlu evrakların eksik olması nedeniyle yeterli değerlendirme yapılamadığını, müvekkili şirket tarafından verilen cevabi yazıda, başvuru evrakları arasında “gelir durumunu gösteren belge, heyet raporu, nüfus cüzdan fotokopisi, iban numarası”nın bulunmadığı belirtildiğini, ancak davacı vekilince eksik evraklar tamamlanmadığından ödeme yapılamadığını, davaya konu kazaya karışan … plaka sayılı araç müvekkil … Sigorta A.Ş. nezdinde 0001-0210-… numaralı Trafik Sigorta Poliçesi ile 25.05.2017/25.05.2018 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olup sigorlalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluğumuz poliçe limitiyle sınırlı olmakla beraber; masraf, vekâlet ücreti sorumluluğumuz da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, poliçe limiti maktuen ödenecek rakam olmadığını, poliçe limiti üzerindeki zararlardan müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığını, zorunlu trafik sigortası sorumluluk sigortası olup, bu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanması amaçlandığını, yukarıda sayılan bu sebeplerle ve kabul anlamına gelmemekle beraber kazaya sebep olan olayda öncelikle kusur durumunun net ve kesin olarak tespiti gerektiğini, davacı sigortalımız. araç sürücüsüne raci kusur ve zararı kanıtlaması gerektiğini, zararın kanıtlanamaması halinde müvekkil şirketin sorumluluğunun olmadığını, özürlülük ölçütü, sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmeliğe göre.(resmi gazete 30 mart 2013-28603) kişinin tüm tedavileri tamamlandıktan sonra sakatlığın 12 ay boyunca stabil ve kalıcı olması gerekmektedir. bu nedenle davacının kalıcı bir sakatlığının olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, ayrıca sağlık kurulu raporları da yönetmeliğe uygun olarak düzenlenmesi gerektiğini, bu yönleriyle de davacı vekilinin beyanlarını kabul etmediklerini, dava konusu kaza 21.04.2018 tarihinde meydana gelmiş olup kaza tarihi üzerinden henüz 12 ay geçmediğinden davacı vekilinin daimi sakatlık iddialarının reddi gerektiğini, davacı yanca müvekkil şirkete dava öncesi yapılar başvuruya istinaden şirket nezdinde 2018 T 439561 numaralı hasar dosyası açıldığını, arıcak Poliçe Genel Şartlarında başvuru sırasında ibrazı zorunlu evrakların eksik olması nedeniyle yeterli değerlendirme yapılamadığını, buna göre davacı taraf gerekli belgeleri ibraz etmeden başvuru yaptığından gerekli başvuru koşulları oluşmamıştır ve müvekkilin temerrüdü oluşmadığını, faize hükmedilecekse dahil dava tarihinden itibaren olması gerektiğini, yukarıda arz edilen sebeplerle aleyhimize açılan davanın reddine, yargılama harç giderleri ile avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesini beyan ve talep etmiştir.
Dava, 21.04.2018 tarihinde gerçekleşen trafik kazası neticesinde yaralanan davacının geçici ve sürekli iş göremezlik zararlarına ilişkin maddi tazminat davası olduğu anlaşıldı.
Davacı vekili vermiş olduğu 10/11/2021 tarihli dilekçesinde; davalı tarafla sulh olduklarını, sulh doğrultusunda karar verilmesini talep etmiş, davadan feragat ettiklerini beyan etmişlerdir. Davacı vekilinin dosyaya ibraz edilen vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat yetkisinin açıkça yer aldığı görülmüştür.
Davalı vekili 22/11/2021 tarihli dilekçesinde; Davacı tarafla sulh olduklarını, vekalet ücreti ve yargılama giderleri sulh dahilinde ödendiğinden karar verilmesine mahal olmadığını, masraf ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamın incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
Davadan feragat HMK’nun 307.maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. HMK’nun 309. maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir.
Davacı vekili 10/11/2021 tarihli dilekçesinde davadan feragat ettiklerini bildirdiğinden ve davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisi açıkça yer aldığı görüldüğünden davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, davalı … AŞ vekili beyan dilekçesi ile açıkça masraf ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını belirttiğinden yargılama giderlerinin masrafı yapan üzerinde bırakılmasına ve davacı ile davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmesine yer olmadığına dair taraf vekillerinin talepleri üzerine dosya üzerinden karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Feragat nedeniyle davanın reddine,
2-Davadan feragat ilk celseden sonra gerçekleştiğinden harçlar kanunu 22.maddesi uyarınca karar ve ilam harcının 2/3 ü olan alınması gereken 36,27-TL harçtan peşin alınan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,87 -TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekili vekalet ücreti talepleri bulunmadığını açıkça beyan ettiğinden davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmesine yer olmadığına,
5-Yatırılan avanstan artan bakiyenin karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
Dair, davacı/vekilinin ve davalı/vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır