Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/519 E. 2019/841 K. 30.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/519 Esas
KARAR NO : 2019/841

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/06/2018
KARAR TARİHİ : 30/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacılar 11/02/2018 tarihinde vefat eden müteveffa …’ın mirasçılık belgesinden de anlaşılacağı üzere eşi (…) ve çocukları olduğu, murisin 11/02/2018 tarihinde vefatı ile davalının önce 28/02/2018 tarihinde murisin vefatını bildirdiği İstanbul … Sulh Hukuk Mah…. E.sayılı dosyası ile bir misarçılık belgesi çıkarttırıldığı yine elinde mevcut 27/02/2018 vade tarihli 5.000,000 TL’si tutarlı bono için 28/02/2018 tarihinde İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin… D.İŞ sayılı dosyasından ölen… için ihtiyadi haciz talebinde bulunduğu, davalının hem muris …’ın vefatını bildiğinden Sulh Huk. Mah. Ne müracaat ile mirasçılık belgesi çıkarttığı ancak ölen insan aleyhine ihtiyadi haciz talebinde bulunulamayacağından, öldüğü bilinen…’ın borçlu göstererek onun aleyhine de ihtiyadi haciz talebinde bulunduğu, ölen insan aleyhine yapılan tüm dava ve takibin geçersiz olduğundan bu yolla yapılan tüm işlemlerde geçersiz olduğu, İstanbul … İcra Müd. … Esas sayılı dosyasından borçlu bulunmadığının tespitine, tahsil olunan meblağların davalıdan istirdatına, kötü niyetli davalının %20’den az olmamak üzere tazminatına hükmedilmesine, takibin durdurulması yönünde tedbir kararı verilmesine, masraf ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava Mirasın reddi hükümleri gereği Türk Medeni Kanunu miras hükümlerine tabi olup, görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, Her ne kadar alacak Bonoya dayansa da dacılar tacir olmadıklarından ve Bonoda da taraf olmadıklarından mirasçılık sıfatı ile borçtan sorumlu olduklarından sayın mahkeme görevli olmadığı, müvekkilinin Bankanın…Şubesinden Dava dışı… Ltd Şti. 12/11/2015 tarihli Kredi Çerçeve Sözleşmesine istinaden 500.000,00-TL meblağlı kredi kullandırıldığı, davacılar miras bırakanı … ise müteselsil kefil sıfatı ile sözleşmeyi imzaladığı, müvekkilinin kötüniyetli olmadığı, %20 kötüniyet tazminatı talebi yerinde olmadığı, usule uygun şekilde mirasçı sıfatı ile borçlu-davalılar hakkında takip yapılmış, usulüne uygun ödeme emri gönderilmek suretiyle takip kesinleştiği, kesinleşen takip üzerine icra işlemleri devam ettiği, reddi miras kararı dosyaya sunulduktan sonra işlem yapılmadığı, davanın reddine, %20 den az olmamak üzere davacıların tazminata mahkum edilmesine, yargılama gider ve ücreti vekaletin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasından ibaret olduğu görüldü.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
Somut uyuşmazlıkta talep, bonoya dayalı menfi tespit ve istirdat değil, temel ilişkiye dayalı menfi tespit ve istirdattır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacıların mirasın reddi nedeniyle İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında borçlu olunmadığı iddiasına dayalı menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Yani taraflar arasındaki temel ilişki bono değildir. Bono; davacıların murisi ile davalı arasında imzalanmıştır. Eldeki davada menfi tespit ve istirdat talebine konu temel ilişki; davacıların mirasın reddi olduğundan taraflar arasında TTK uyarınca bonodan kaynaklı ticari ilişki yoktur. Bu nedenle dava konusu uyuşmazlık ticari dava niteliği taşımaması nedeniyle Mahkememiz görev alanına girmeyip, uyuşmazlığın çözümü genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemelerinin görev alanına girmektedir. Bu itibarla davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiğinden, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-İş bu davayı görmeye Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, dava dilekçesinin HMK 114/(1)-c 115/(2) Maddeler uyarınca GÖREVSİZLİK nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20 madde uyarınca dosyanın talep halinde ve karar kesinleştiğinde yetkili ve görevli İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE ,
3-H.M.K.’nun 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren taraflardan herhangi birinin iki hafta içerisinde Mahkememize başvurarak dosyanın görevli ve yetkili Mahkemesine gönderilmesi talebinde bulunmaması halinde dosyanın Mahkememizce resen ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-Yargılama giderleri, harç ve vekalet ücreti hususunun H.M.K’nun 331. maddesi uyarınca davaya görevli ve yetkili mahkemede devam edilmesi halinde o mahkemede, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde dosya ele alındığında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde mahkememizce değerlendirilmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/10/2019

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸”5070 sayılı yasanın 5. Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”¸

¸ Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır¸