Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/507 E. 2021/945 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/507 Esas
KARAR NO:2021/945

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:01/06/2018
KARAR TARİHİ:21/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06.08.2017 tarihinde saat 04:20 sıralarında … seferini yapmakta olan … Seyahat tarafından işletilen … plakalı otobüsle … … Karayolunda sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sebebiyle meydana gelen yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası olayında çok sayıda yolcu ile birlikte müvekkili davacının da yaralandığını, kaza tespit tutanağında kazanın oluşumunda davalı sürücü …’ın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 52/1-b “Hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak, 31/1-b ‘Kamyon, çekici ve otobüslerde ayrıca takoğraf, taksi otomobillerinde ise taksimetre bulundurulması ve kullanılır durumda olması zorunludur.’ kusurunu işlediği tespit edildiğini, gerçekleşen kaza sonrasında ciddi anlamda yaralanan davacının tedavisi için … … Üniversitesi hastanesine kaldırılmış ve 1 ay boyunca yatılı olarak hastanedeki tedavisi devam ettiğini, davacı bu süre zarfında plastik cerrahlar tarafından 3 kez ameliyat edildiğini, tedavi sürecinde ve sonrasında gerek kendisi gerekse ailesi maddi manevi mağduriyet yaşamış olup kaza sebebiyle ortaya çıkan zarardan sorumlu olan davalılar davacı ile hiçbir şekilde irtibat kurmamış mağduriyetini giderme yönünde çaba göstermediğini, davacıda herhangi bir eşyayı kavrayamayacak şekilde kalıcı bir rahatsızlık durumu ortaya çıktığını, davacının ancak kazadan yaklaşık 8 ay sonra çalışmaya başlayabildiğini, ancak halen sağlıklı şekilde çalışamadığını, konuya ilişkin olarak 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 97. maddesi gereğince … A.Ş’ye başvurulmuş ve söz konusu başvuru evrakı davalı … şirketine 22.03.2018 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına karşılık iş bu davanın açıldığı tarih itibariyle davacının taleplerine ilişkin herhangi bir cevap verilmediğini, diğer taraftan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. maddesi gereğince iş bu dava konusu kaza sebebiyle ortaya çıkan zarardan kaza yapan aracın işleteni konumundaki … Gıda San. Tic, Ltd. Şti’de aracın bağlı olduğu teşebbüsün sahibi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu konumda olduğunu, gerek Türk Borçlar Kanunu gerek Karayolları Trafik Kanunu gerekse Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları ve ilgili diğer mevzuat hükümleri gereğince davacı müvekkilinin gerçekleşen kaza sebebiyle sürekli sakatlık tazminatı da dahil olmak üzere uğradığı lüm maddi ve manevi zararların sorumlu davalı veya davalılardan alınarak davacı müvekkiline ödenmesi gerektiğini, müvekkili davacının muhtarlıktan aldığı belgeden de görüleceği üzere davacı dava masraflarını karşılayacak maddi imkanlara sahip olmadığını, açıklanan sebeplerle müvekkili davacının uğradığı maddi zararların tazmini amacıyla; davacının öncelikle adli yardım kurumundan yararlandırılmasını, davacının uğradığı zarar sebebiyle 50.000 TL manevi tazminatın davalı … Gıda San. Tic. Ltd, Şti. ve …’tan müşterek ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine, davacının uğradığı zarar sebebiyle fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak üzere sürekli sakatlık tazminatı dahil 10.000 TL maddi tazminatın tüm davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, müvekkili şirket tarafından tazminat hesabı yapmaya yarayacak evrakların eksiksiz olarak taraflarına iletilmediğini, yapılan başvuruda tazminat hesabına esas olacak, özürlü sağlık kurulu raporu, kusur durumunu gösteren rapor ve gelir belgesi sunulmadığını, bu sebeple yapılan başvuru usulune uygun olmadığını, bu durumda henüz dava şartı noksanlığı dahi giderilmediğini, dava şartı noksanlığı sebebi ile de davanın reddini talep ettiklerini, dava şartının yerine getirilmiş olduğu kabul edilse dahi, yapılan başvuruda tazminat hesaplamaya ilişkin belgeler gönderilmediği için müvekkili hakkında temerrüt faizi işletilmemesi gerektiğini, kazaya karışan plakalı araç müvekkili şirket nezdinde Zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğu poliçe teminatı ile sınırlı olup bedeni zarar halinde maddi tazminat talepleri şahıs başına sınırlı poliçe teminat limitleri ile sınırlı olduğunu, geçici iş görmezlik tazminatından müvekkili şirketin sorumlu olmadığını, kaza ile ilgili Trafik Kaza Raporunu kabul etmediklerini, kaza ile ilgili yapılan savcılık soruşturmasında kusur raporu düzenlenmediğini, kusur durumunun Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından yapılmasını talep ettiklerini, davacının gelirinin tespitinde SGK kayıtları, vergi kayıtlarının esas alınması gerektiğini, kökleşmiş Yargıtay içtihatlarında da gelirin resmi kayıtlarla ispatlanması aksi halde asgari ücretin tazminat hesabına esas alınması gerektiği belirtildiğini, davacının kaza sebebi ile ve kalıcı arazları, özürlülük durumları mevcut olmadığını, dosyada da buna dayanak olacak bir belge mevcut olmadığını, bu sebeple bu talebin reddi gerektiğini beyanle dava şartının yerine getirilmemesi sebebiyle davanın dava şartı sebebiyle reddine, esas incelemesine geçilmesi halinde davanın esastan reddine; yargılama gideri ve yasal vekalet ücretinin davacıya yükletitilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Karşı tarafın usul ve esas yönünden yasaya ve hukuka aykırı olan davasının reddi gerektiğini, kazanın oluşumunda sürücü müvekkil’inin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, keza Trafik Kaza Tespit Tutanağında müvekkili tarafa herhangi bir kusur atfedildiğini beyanla davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’ne dava dilekçesi, tensip tutanağı ve duruşma gününü bildirir tebligatların usulüne uygun tebliğ edildiği ancak davalının cevap dilekçesi sunmadığı ve duruşmalara da katılmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
Dava; Yaralamalı trafik kazasına bağlı maddi ve manevi tazminat talebinden ibaretir.
7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası ”Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır.” şeklinde değiştirilmiş olup 15.03.2018 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğü girmiştir.
Mahkememizde görülen iş bu davada 7101 sayılı kanunun resmi gazetede yayınlandığı tarihten sonra 01/06/2018 tarihinde açılmış olup 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre basit yargılama usulüne tabi olmasına rağmen Tensip zaptıyla her ne kadar yazılı yargılama usulünün uygulanması gerektiği belirtilmiş olsa da 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik dava tarihinden önce olması nedeniyle tensip zaptında yazılı yargılama usulünün uygulanacağının belirtilmesi taraflara kazanılmış hak sağlamayacağından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince 19/03/2019 tarihli duurşmada iş bu davada basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili davada; Trafik Kazası Tespil Tutanağı, … A.Ş’ye başvuru evrakları, davacının tedavi sürecine ilişkin bazı belgeler, … Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezinden davacının tedavi sürecine ilişkin temin edilecek tüm bilgi ve belgeler, … Cumhuriyet Başsavcılığından kaza ile ilgili yürütülen adli soruşturma kapsamında temin edilecek tüm bilgi ve belgeler, araç şoförüne ait sürücü belgesi ceza detayları, kazaya ilişkin fezleke, bilirkişi incelemesi, yetkili bir hastaneden alınacak özürlü sağlık kurulu raporu ve her türlü yasal ve takdiri delile dayanmıştır.
Davalı … vekili davada; Davacılara gönderilen eksik belge yazısı, kaza raporu ve ZMMS Poliçesi, kusur konusunda adli tıp kurumu bilirkişi incelemesi, tazminat hesabının (maluliyet) Hazine Müsteşarlığından yetkili aktüerlerce yapılması, SGK, savcılık dosyası, gerektiğinde keşif ve bilirkişi incelemesi, yemin ve isticvap dahil her türlü yasal delile daynmıştır.
Davalı … vekili davada; Soruşturma dosyası, Z MMS poliçesi, tanık, yemin, keşif ve her türlü yasal delile dayanmıştır.
Mahkememiz tarafından … Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılarak …/… sayılı soruşturma dosyasının UYAP üzerinden mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından cevaben … soruşturma sayılı dosyasının UYAP suretinin Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … A.Ş.’ye müzekkere yazılarak dava konusu 06/08/2017 tarihli trafik kazasına karışan … plakalı araca ait sigorta poliçesinin ve hasar dosyasının onaylı suretinin Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … A.Ş. tarafından cevaben hasar dosyasının ve poliçe suretinin Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … Sgk İl Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacı …’ya 06/08/2017 tarihinde geçirilen kaza ile ilgili rücuya tabii herhangi bir ödemenin yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise buna ilişkin bilgi ve belgeler ile 06/08/2017 tarihi itibariyle davacının SGK kaydı var ise aldığı maaşa ilişkin belgelerin Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … Sgk İl Müdürlüğü tarafından cevaben rücuya tabi herhangi bir ödemenin yapılmadığı bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … Üniversitesi Sağlık Uygulama Ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği’ne müzekkere yazılarak davacı …’nun dava konusu 06/08/2017 tarihli trafik kazası sondasında hastanelerinde gördüğü tedaviye ilişkin tüm evrakların onaylı suretinin Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … Üniversitesi Sağlık Uygulama Ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği tarafından cevaben davacıya ait tedavi evraklarının Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından davacı asilin maluliyet oranını hesaplanması için dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilmesine karar verilmiş olup İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu tarafından sunulan 07/05/2019 tarihli ön raporda ” Kişinin bir tıp fakültesi ya da eğitim araştırma hastanesi ortopedi kliniğine sevki sağlanarak özürlülük yönetmeliğine esas olacak şekilde yaralanmasına yönelik olarak nötral sıfır metoduna göre yeni yaptırılacak bilateral ekstremite eklem hareket açıklıklarını dereceleri ile belirtir, sağ ve sol taraf uzunlukları da dahil mukayeseli yapılacak ortopedik muayenesi sonucu düzenlenecek raporun gönderilmesi,
Kişinin bir tıp fakültesi ya da eğitim araştırma hastanesi plastik cerrahi kliniğine sevki sağlanarak özürlülük yönetmeliğine esas olacak şekilde skar alanlarını oransal olarak belirtir detaylı son durum muayenesinin yaptırılması ve düzenlenecek raporun teminen gönderilmesi,
Kişinin bir tıp fakültesi ya da eğitim araştırma hastanesi nöroloji kliniğine sevki sağlanarak özürlülük yönetmeliğine esas olacak şekilde yeni yaptırılacak ayrıntılı nörolojik muayenesi sonucu düzenlenecek raporun gönderilmesi” istenilmiş olup Mahkememiz tarafından … Eğitim Ve Araştırma Hastanesine müzekkere yazılarak Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun 29/04/2019/… Karar nolu yazısının ekte gönderildiği ve davacı …’nun yazıda belirtilen hususları karşılar şekilde muayenesi yapılarak, istenen tibbi evrakların mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … Eğitim Ve Araştırma Hastanesi tarafından davacı asilin muayenesi yapılarak Mahkememiz tarafından istenilen evraklar Mahkememize gönderilmiş olup Mahkememiz tarafından dosyanın tekrardan İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’na gönderilmesine karar verilmiştir.İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu tarafından sunulan 06.08.2020 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “…. … oğlu 1995 doğumlu …’nun 06.08.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliği:
Kas İskelet Sistemi
Şekil 2.6:%KF:%7, Şekil 2.7:%KRD:%2, Şekil 2.8 %KF:%1, %KE:%1; Tablo2.3:%7 oranında kişinin özür oranı olduğuna göre;
1. Kişinin tüm vücut engellilik oranının %7 (yüzdeyedi) olduğu,
2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği” rapor edilmiştir.
Maluliyet raporu taraflara/vekillerine tebliğ edilmiştir.Davacı vekili tarafından maluliyet raporuna karşı itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Mahkememiz tarafından kusur oranının tespiti için dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesine karar verilmiş olup İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından sunulan 28/06/2019 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki otobüs ile seyri esnasında aracının seyrini yol ve mahal şartlarına göre ayarlamadığı, yola gereken dikkat ve özeni göstermediği, sevk ve idare hatasıyla direksiyon hakimiyetini kaybedip yol dışı kaldığı anlaşılmakla mevcut şartlarda kazanın oluşumunda asli derecede kusurlu olduğu,
Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda; davalı sürücü …’ın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu” rapor edilmiştir.
Kusur raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.
Mahkememiz tarafından dosyanın aktüerya bilirkişisine tevdi ile dosya kapsamında toplanan tüm deliller ile maluliyet ve kusur raporları da dikkate alınarak rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 25.11.2020 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “… Davacının sakatlığına ilişkin dosyadaki tek belgenin Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunca “Özürlülük Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliğe Göre” düzenlenen 06.03.2020 tarihli raporu olduğu, Çalışma Güce ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre düzenlenen başka bir rapor bulunmadığından ve Mahkemece hesaplama yapılmak üzere dosya tevdii edildiğinden bizzarur davacının Tüm Vücut Engellilik Oranı dikkate alınarak hesaplama yapıldığı,
Davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 4.212,18 TL olduğu,
Davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 83.343,28 TL olduğu,” tespit ve rapor edilmiştir.
Aktüerya bilirkişi raporu taraflara/vekillerine tebliğ edilmiştir. Davacı vekili tarafından rapora karşı beyan dilekçesi sunulmuştur. Davalı … vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Mahkememiz tarafından Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/07/2020 tarihli 2019/40 esas 2020/40 karar sayılı iptal kararı ile 14/04/2016 tarihli ve 6704 sayılı kanunun 3.maddesi ile değiştirilen 2918 sayılı KTK’nın 90.maddesinin 1.cümlesinde yer alan ” …ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarta…” ibaresinin anayasaya aykırı olduğundan bahisle iptal edildiği, eldeki davada uygulanan genel şartlarda düzenlenmiş Özürlülük Ölçütü Yönetmeliği’nin TBK’nın 55.maddesinde hükme bağlanan tazminat hukukunun genel ilkeleri uyarınca artık uygulanma imkanı kalmadığı anlaşıldığından, HMK’nın 33. Ve 281/2 maddesi ile Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2016/19841 esas 2020/6786 karar sayılı 01/07/2020 tarihli emsal nitelikli içtihadı uyarınca iptal kararının kesinleşmemiş tüm davaları da etkileyeceği,Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının usulü kazanılmış hakların istinasını teşkil ececeği, Anayasanın153/5.fıkrasında iptal kararlarının geriye yürümeyeceği düzenlenmişse de bu hüküm müktesep haklarla sınırlı olup, anayasaya aykırılığı sübuta ermiş yasa kuralının derdest davalarda himaye görmesinin hukuk devleti ilkesinin ruhuna aykırı olacağı nazara alınarak; somut olaya tatbiki gereken “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre rapor aldırılarak karar verilmesi gerektiği, dosya kapsamında 06.08.2020 tarihli ATK raporunda bu yönetmeliğe göre hazırlanmadığı göz önüne alındığında, dosyanın tekrardan İstanbul ATK 2. İhtisas Kuruluna Gönderilerek davacının malüliyet raporunun “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre hazırlanmasının istenilmesine karar verilmiş olup İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulu tarafından sunulan 19.02.2021 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “… … oğlu 1995 doğumlu …’nun 06.08.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:
Gr1 VII (12Bb……………..7)A%11
E cetveline göre: %8.2 (yüzdesekiznoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği” rapor edilmiştir.
Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/07/2020 tarihli 2019/40 esas 2020/40 karar sayılı iptal kararı doğrultusunda alınan maluliyet raporu taraflara/vekillerine tebliğ edilmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 14 Mayıs 2015 gün 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 01 Haziran 2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Olay tarihinde yürürlükte bulunan 2918 sayılı KTK.nın 90. maddesinde “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” şeklindeki düzenleme ve zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı kapsamı dışında bulunan hallerin düzenlendiği 92/i maddesindeki “Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.” şeklindeki düzenleme Anayasa Mahkemesinin 17.7.2020 tarihinde 2019/40 E-2020/40 K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatların zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarına göre belirleneceğine dair düzenleme iptal edilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin 17.7.2020 tarihinde 2019/40 E-2020/40 K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiş olması nedeniyle davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK.nın ve 6098 sayılı TBK.nın haksız fiile ilişkin hükümlerine ve Yargıtay uygulamalarına göre belirlenmesi gerekir.
YARGITAY 17. Hukuk Dairesi 2020/10352 Esas ve 2021/2596 Karar sayılı ilamında “…eldeki davada haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü sınıflandırılması ve Özürlülere verilecek Sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmeliğe göre yapılması gerekmektedir.
Kaza, 28.06.2018 tarihinde gerçekleşmiş olup maluliyet oranının tespiti açısından kaza tarihi itibari ile yürürlükteki Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde Adli Tıp Kurumundan usulüne uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla, önceki raporun da irdelendiği yeni bir rapor alınıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.” yönünde karar verilmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/5557 Esas ve 2021/778 Karar sayılı ilamında “…….trafik kazası nedeniyle işgücü kaybı oranının kesin olarak belirlenmesi için kaza tarihinde yürürlükte bulunan söz konusu yönetmelik hükümlerine göre Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden veya veya en yakın Üniversite Hastanesinin Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümünden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.”yönünde karar verilmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3292 Esas ve 2021/1848 Karar sayılı ilamında “…ZMSS Genel Şartları ekindeki cetvellere göre (devre başı ödemeli belirli rant yöntemi, % 1,8 teknik faizle) tazminat hesabının yapılmasına ilişkin olarak KTK’nun 90. maddesinde yapılan değişikliğin Anayasa Mahkemesince iptal edildiği, Dairemiz Yargıtayda uygulama birliğinin sağlanması yönünde tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde TRH 2010 tablosunun esas alınması için içtihat geliştirdiği ancak hesaplamalarda progresif rant yönteminin kullanılması ile bilinmeyen (işleyecek) devredeki gelirlerin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi suretiyle tazminatın hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi için yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.” yönünde karar verilmiştir.
Mahkememiz tarafından dosyanın önceki aktüerya bilirkişine tevdi ile bilirkişiden raporun dosya kapsamında mevcut olan İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulu tarafından haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü sınıflandırılması ve Özürlülere verilecek Sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmeliğe göre hazırlanan 06.08.2020 tarihli rapor dikkate alınarak ve davacının muhtemel bakiye yaşam süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre belirlenerek ancak hesaplamalarda progresif rant yönteminin kullanılması ile bilinmeyen (işleyecek) devredeki gelirlerin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi suretiyle tazminat miktarının hesaplanmasının istenilmesine karar verilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 13.06.2021 tarihli ek raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “… Davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 4.212,18 TL, sürekli iş göremezlik maddi zararının 117.383,06 TL olduğu, ” tespit ve rapor edilmiştir.
Aktüerya bilirkişi ek raporu taraflara/vekillerine tebliğ edilmiştir. Davalı … vekili tarafından ek rapora karşı itiraz dilekçesi sunulmuş olup tekrar ek rapor alınması talebinde bulunmuştur. Bilirkişi ek raporunun dosya kapsamında toplanan delillere yukarıda belirtilen yargıtay kararlarına uygun olması ve hüküm kurmaya elverişli olması nedeniyle davalıQuick Sigorta vekilinin yeniden ek rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan 08.10.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile dava dilekçelerinde talep ettikleri 10.000.00 TL maddi tazminat alacaklarını ıslahla 121.595.24 TL’ye yükselttiklerini beyan etmiş olup harcınıda yatırmıştır. Islak dilekçesi davalılara/vekillerine tebliğ edilmiştir.Davalı … vekili tarafından davacı tarafın ıslah talebine karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
YARGITAY 17. Hukuk Dairesinin 04.12.2018 tarihli ve 2016/2945 Es., 2018/11722sayılı ilamında “…… 6098 sayılı TBK’nun 56. (818 sayılı BK’nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.” denilmiştir.
Toplanan delillere ve dosya kapsamına göre; davacı tarafından 06.08.2017 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazasından kaynaklı davalılar aleyhine açılan maddi (sürekli ve geçici iş gücü kaybı,) ve manevi tazminat davasın da Mahkememiz tarafından yapılan yargılama sırasında İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’ndan alınan 06.08.2020 tarihli davacıya ait maluliyet raporunda davacının tüm vücut engellilik oranının %7 (yüzdeyedi) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Kurulu’ndan alınan 28/06/2019 tarihli kusur raporunda davalı sürücü …’ın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, 13.06.2021 tarihli aktüerya bilirkişi ek raporunda davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 4.212,18 TL, sürekli iş göremezlik maddi zararının 117.383,06 TL olduğunun tespit edildiği, davacı vekili tarafından sunulan ıslah dilekçesi ile dava dilekçelerinde talep ettikleri 10.000.00 TL maddi tazminat alacaklarını ıslahla 121.595.24 TL’ye yükselttiklerini beyan ettiği, davacı tarafından dava dilekçesinde faiz talep edilmediği bu nedenle davacı lehine faize hükmedilmemesi gerektiği, yukarıda belirtilen yargıtay kararı ışığında, kaza sonrasında davacının tüm vücut engellilik oranının %7 oranında olması, kazanın meydana gelmesinde davacının kusursuz olduğu da dikkate alınarak meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanması nedeniyle davacı tarafından duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla davacı tarafından dava dilekçesinde faiz talep edilmediği bu nedenle davacı lehine faize hükmedilmemesi gerektiği de anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile; 121.595,24 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve … Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-)121.595,24 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-)Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve … Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 9.330,82-TL harçtan peşin alınan 205,00-TL harcın ve 381,16-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 8.744,66-TL harcın (davalılardan … A.Ş.’nın sorumluluğu 7.720,01-TL ile sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-)Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL başvuru harcı, 205,00-TL peşin harç, 5,20-TL vekalet harcı, 381,16-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 627,26-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti ile müzekkere /davetiye gideri olmak üzere toplam 1.560,48 TL yargılama giderinin ( davalılar … ve … Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’nin sorumlulukları 1.242,19-TL ile sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Maddi tazminat yönünden; davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden; hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 15.501,55-TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Manevi tazminat yönünden; davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden; hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi uyarınca 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılar … ve … Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
8-)Manevi tazminat yönünden; davalı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden; hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/2 maddesi uyarınca 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …’a verilmesine,
9-)Davalı … tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
10-)Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/vekiline iadesine,
Dair davacı vekilinin, davacı asilin ve davalı … vekilinin yüzünde, diğer davalı/vekilinin yokluğunda; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/12/2021

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı