Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/48 E. 2018/617 K. 05.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/48 Esas
KARAR NO : 2018/617
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 16/01/2018
KARAR TARİHİ: 05/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; vekiledeninin kuruluş tarihi 15/08/2006 olan …’ne 16/05/2014 tarihinde ortak olduğunu, bu ortaklığın, şirketin diğer ortağı olan …’ın çok kısa bir süre içinde yeni bir ortak bulmayı taahhüt etmesi ile kısa bir süreliğine kurulduğunu, ancak ortaklardan …’ın bu taahhüdünü yerine getirmediği gibi, vekiledeninin ortaklığını da yok sayarak hiçbir yönetim kurulu toplantısı yapmadığını ve vekiledenine hak ettiği kar payını vermediğini, bu ortaklığın gerçek bir ortaklık olmadığını, ancak vekiledeninin mesleki sorumluluğunun devam ettiğini, vekiledeninin aktif olarak görev almadığı bir şirkette sorumlu diş hekimi olarak göründüğünü, bu durumun ileride telafisi imkansız sonuçlara yol açabileceğini, vekiledeninin söz konusu klinik üzerinde %1 lik bir paya sahip olmakla birlikte kliniğe ortak olduğu 16/05/2014 tarihinden itibaren söz konusu şirkette aktif bir faaliyette bulunmadığını ve ortaklık tarihinden bu yana elde edilmiş olan gelirden kendisinin bir kazanç sağlayamadığını, bu durumların TTK m.638/2 hükmü uyarınca ortaklıktan çıkma hususunda haklı sebep teşkil ettiğini beyanla vekiledeninin şirket ortaklığından çıkarılmasına, bu güne kadar hak ettiği gelirin kendisine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı şirkete usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara da katılmamışlardır.
GEREKÇE
Dava; TTK 638 Maddesine dayalı Limited şirket ortaklığından haklı sebeple çıkma istemine ilişkindir.
Davacı vekili 02.04.2018 tarihli elektronik imzalı dilekçesiyle;
Davalı taraf ile dava konusu hukuki ihtilaf üzerinde dilekçe ekinde sundukları 29.03.2018 tarihli ve sulh sözleşmesi başlıklı sözleşme çerçevesinde anlaştıklarından, davalı şirket aleyhine açılan davadan feragat ettiğini, davalı şirketten hiçbir hak ve alacak talep etmediklerini beyan etmiştir.
Yapılan vekalet kontrolünde davacı vekilinin davadan vazgeçmeye, feragat v.s. yetkilerinin olduğu anlaşılmaktadır.
HMK MADDE 307- (1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
MADDE 309- (1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.(2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Hükümleri uyarınca davanın feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-)Davanın feragat sebebiyle HMK 307 ve devamı maddeleri uyarınca REDDİNE,
2-)Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-)HMK 312/1 maddesi uyarınca davacı yanca yapılan tüm giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-)Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya/vekiline iadesine,
Davacı vekilinin ve davalının yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliği ile karar verildi. 05/07/2018

Başkan Üye Üye Katip