Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/465 E. 2020/138 K. 03.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/465 Esas
KARAR NO : 2020/138
DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 21/05/2018
KARAR TARİHİ : 03/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı … Dış Tic. Ltd. Şti ile davalı şirket arasında … ve … sayılı araç kredi sözleşmeleri akdedildiğini, davalı yanın işbu sözleşmelerden … sayılı sözleşmeye dayanarak dava dışı şirket aleyhine … İcra Müdürlüğünün … E sayılı taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takibe giriştiğini, dayanak kredi sözleşmesinin konusu … plakalı araç takip dosyasından yapılan ihale sonucu 87.460,30 TL’ye satıldığını, icra müdürlüğü tarafından halen 47.939,37 TL alacak bulunduğu iddiası ile davalı yana rehin açığı belgesi verildiğini, davalı yanca bu kez; işbu rehin açığı belgesine istinaden müvekkilinin kredi sözleşmesinden doğan borca müteselsil kefil olduğundan bahisle eldeki takibe girişildiğini, müvekkilinin; rehin açığı belgesinin dayanağı olan …. İcra Müdürlüğümün … E sayılı takibine konu … sayılı kredi sözleşmesindeki kefaletinin yasal şekil şartlarını taşımadığından geçersiz olması nedeniyle huzurdaki davanın ikamesinde zorunluluk hâsıl olduğunu, kefaletin geçerlilik şartlarının TBK’nun 583. Maddesi göz önünde bulunduğulduğunda, geçerli bir kefalet için sorumlu olunan miktar ile kefalet tarihinin sözleşmeye kefilin kendi el yazısı ile yazmasını şart tuttuğunu, yasanın aradığı işbu asgari şekil şartlarına aykırı tesis edilen kefaletin geçerli bir kefalet olarak kabul edilmeyeceğini, somut uyuşmazlıkta; eldeki takibe konu rehin açığı belgesini tanzim eden …. icra Müdürlüğünün … E sayılı takibine dayanak dava dışı … Tekstil Ltd. Şti. ile davalı şirket arasında akdolunan … sayılı kredi sözleşmesinde ki müvekkilinin kefaleti yasanın aradığı şekil şartlarını haiz olmadığından geçersiz olduğunu, Yargıtay’ın konuya ilişkin emsal kararlarında izah ve ilam olunduğu üzere; kefaletin geçerliliği için kefalet limiti ile kefalet tarihinin kefilin kendi el yazısı ile yazılması yasal zorunluluk olup, işbu şekil şartına aykırı kurulan kefalet sözleşmesi geçerli olmayacağı gibi kefilin de sorumluluğuna gidilemeyeceğini, bu vecihle, müvekkilinin, ana takip dosyası dayanağı kredi sözleşmesinde ki kefaleti yasanın aradığı asgari şekil şartlarını taşımadığından geçersiz olup işbu sözleşmeden kaynaklı müvekkilinin ödemekle sorumlu olduğu herhangi bir bedel bulunmadığını, müvekkilinin, … İcra Müdürlüğünün … E sayılı takibinden kaynaklı borcunun bulunmadığının tespitine, talep edemeyeceğini bildiği alacağı müvekkiline yönelten davalı yanın eldeki takip dosyası yönünden kötü niyetinin sabit olup % 20’den az olmayan kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dışı … Dış Tîc. Ltd. Şti.’nin müvekkili şirketten 26/08/2015 tarihinde, … ve … no’lu sözleşmeler ile kredi kullanarak … plakalı aracı satın aldığını, söz konusu aracın Trafik Sicil kaydına müvekkili şirket lehine rehin şerhi işlendiğini, 100.000,00,-TL ve üstü kredilerde iki ayrı sözleşme düzenlenmesinin müvekkili şirket uygulaması olup, her iki sözleşmede davacı şirket vekili ve kefili … tarafından okunarak imzalandığını, kredilerin taksitleri süresi içinde ödenmediğinden davacı borçlu ve kefile … Noterliği’nin 06.04.2016 tarih, … no.lu sözleşme için … yevmiye no.lu, … no.lu sözleşme için … yevmiye no.lu hesap kat ihtarlarının keşide edildiğini, ihtarlara rağmen ödeme olmaması üzerine … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile “menkul rehininin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi” başlatıldığını, takibe konu aracın bağlanarak kıymet takdiri yapıldığını ve icradan açık arttırma usulü ile satıldığını, satış sonrası … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında dosya kapak hesabı yapıldığını, ihale bedeli kapak hesabından düşüldükten sonra kalan bakiye 47.939,37.-TL için 30.05.2017 tarihli “rehin açığı belgesi” düzenlenerek taraflarına verildiğini, … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından verilen rehin açığı belgesinin … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 12.06.2017 tarihinde icraya konulduğunu, huzurda açılan menfi tespit ve istirdat davasının haksız ve yersiz olup reddi gerektiğini, yasa gereği kullanılan kredilerin üst üste iki taksidi aksatılınca davacı borçluya hesap kat ihtarı keşide edildiğini, adreslerindeki değişiklikleri müvekkili şirkete bildirmeyen davacı borçlu ve kefile hesap kat ihtarları keşide edilemediğini, haksız, yersiz ve kötü niyetle ikame edilen davanın reddine, davacının en az %20 icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile yasal vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; Araç kredi sözleşmesine kefil olan davacı tarafın aleyhine açılan icra takibinde borçlu olmadığı iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır.
7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası ”Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır.” şeklinde değiştirilmiş olup 15.03.2018 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğü girmiştir.
Mahkememizde görülen iş bu davada 7101 sayılı kanunun resmi gazetede yayınlandığı tarihten sonra 21.05.2018 tarihinde açılmış olup 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre basit yargılama usulüne tabi olmasına rağmen tensip zaptıyla her ne kadar yazılı yargılama usulünün uygulanması gerektiği belirtilmiş olsa da 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik dava tarihinden önce olması nedeniyle tensip zaptında yazılı yargılama usulünün uygulanacağının belirtilmesi taraflara kazanılmış hak sağlamayacağından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince19.03.2019 tarihli duruşmada iş bu davada basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada;…. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasına, takip dayanağı … no’lu sözleşmeye, iş bu sözşelmeye istinadan keşide edilen Beyoğlu 43. Noterliği’nin 06.04.2016 tarihli … yevmiye no.lu ihtarnamesine, … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasına ve yargıtay kararlarına dayanmıştır.
Mahkememiz tarafından dava konusu … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası incelenmiş ve alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine rehin açığı belgesine dayalı olarak 12.06.2017 tarihinde genel haciz yoluyla takibe girişildiği takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz tarafından … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının uyap sureti incelenmiş ve alacaklı … tarafından borçlu … Dış Tîc. Ltd. Şti. aleyhine toplam 100.314,38 TL alacağın taksili için 14.02.2016 tarihinde taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takibe girişildiği, taraflar arasında akdedilen araç kredi sözleşmesinin konusu … plakalı aracın takip dosyasından yapılan ihale sonucu 87.460,30 TL’ye satıldığı ve toplam bakiye 47.939,37 TL alacağın kaldığı ve icra müdürlüğü tarafından alacaklıya rehin açığı belgesi verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz tarafından taraflar arasında akdedilen … no’lu vdf kredi sözleşmesinin sureti incelenmiş ve davacının müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı, davacı tarafından kendi el yazısı ile sorumlu olduğu azami miktarın ve müteselsil kefil sıfatının yazıldığı, ancak kefalet tarihinin kendi el yazısı ile yazılmadığı anlaşılmıştır.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 20.09.2016 tarihli, 2016/3950 Es. ve 2016/19211 K. sayılı ilamında “…. sorumlu olunan azami miktarın ve kefalet tarihinin, kefilin kendi el yazısı ile yazılmadığı görülmekte olup, bu haliyle, kefalet tutanağının, kefaletin şeklini düzenleyen Türk Borçlar Kanunu’nun 583. maddesinde belirtilen şartlarda düzenlenmediği anlaşılmaktadır. …. O halde mahkemece, icra kefaletindeki şekil eksikliğinin re’sen nazara alınarak şikayetin kısmen kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken …” yönünde karar verilmiştir.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 16/10/2018 tarihli, 2017/4238 Es. ve 2018/4972 K. sayılı ilamında ” … 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 583. maddesinin 1. fıkra 2. cümlesinde; kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesinin şart olduğu hükmü konulmuştur. Yasada öngörülen bu şekil, geçerlilik şartı olup, … kefil yönetimleri temsilen yöneticilerinin az yukarıda belirtilen şekilde el yazısı ile bir beyanları bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece kefalet sözleşmesi TBK’nın 583/I-c 2. cümlesinde belirtilen şeklide düzenlenmemiş olup, geçersiz olduğundan temyiz eden davalılar A ve C blok yönetimleri hakkındaki davanın reddine karar verilmesi yerine bu husus gözden kaçırılarak yanlış değerlendirme ile kısmen kabulü doğru olmamış …” yönünde karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 583.maddesinde kefaletin şekil yönünden geçerlilik şartları sayılmıştır. Buna göre ”kefilin sorumlu olduğu azami miktarı,kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifade ile yükümlülük altına girdiğini kendi kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi” şarttır. Somut olayda …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının dayanağını oluşturan rehin açığı belgesinin dayanağı olan taraflar arasında akdedilen … no’lu vdf kredi sözleşmesini davacının müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı ancak tarihin kendi el yazısı ile yazılmadığı bu haliyle 6098 sayılı TBK’nun 583.maddesinde belirtilen şekil şartının yerine getirilmedi anlaşılmakla davanın kabulü ile davacının … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takibinden kaynaklı borcunun bulunmadığının tespitine, koşulları oluşmadığından davacının kötü niyet tazminatı talebinin ve davalının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
Davanın KABULÜ ile;
1-)Davacının … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takibinden kaynaklı borcunun bulunmadığının TESPİTİNE,
2-)Davacının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-)Davalının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
4-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 3.274,74-TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 818,69-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.456,05-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-)Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 818,69-TL peşin harç, 5,20-TL vekalet harcı, 93,00-TL tebligat/davetiye gideri olmak üzere toplam 952,79-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 7.032,64-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya / vekiline iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde, davalı/vekilinin yokluğunda; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/03/2020

Katip …

Hakim …