Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/421 E. 2019/985 K. 10.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/421 Esas
KARAR NO : 2019/985
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/05/2018
KARAR TARİHİ : 10/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 30.04.2017 günü saat 16:30 sıralarında …-İzmit Karayolu … Mahallesi … mevkiinde, şüpheli … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile; … İlçesi istikametinden İzmit İlçesi istikametine doğru seyir halinde iken kaza mahallinde bulunan tehlikeli viraja hızlı girmesi ve aşırı alkollü olması sebebiyle kendi şeridinden ayrılarak karşı şerit olan İzmit istikametinden gelen araçların bulunduğu şeride girerek, şeridinde ilerleyen … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili …’ın yaralanmasına neden olduğunu, söz konusu kazaya ilişkin … Cumhuriyet Başsavcılığının … nolu dosyasından soruşturma başlatıldığını, kazadan sonra kolluk kuvvetlerince tutulan trafik kazası tespit tutanağında kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü olan …’in tam ve asli kusurlu olduğu kazaya karışan diğer araç sürücülerinin söz konusu kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığının tespit edildiğini, kazaya karışan … plakalı aracın; … adına kayıtlı olup, kaza tarihinde davalı … Genel Sigorta A.Ş.’ne … poliçe numarası ile sigortalı olduğunu, söz konusu kazada … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili …’ın ağır şekilde yaralandığını ve kaldırıldığı … Araştırma ve Uygulama Hastanesinde bir dizi ameliyatlar geçirdiğini, kaza sebebiyle müvekkilinin sol ön kolunda kırık meydana geldiğini ve yine müvekkilinin dalağının alındığını, tedavi sürecinin ardından … Hastanesinden müvekkili tarafından 27.07.2017 tarih ve … Nolu Engelli Sağlık Kurulu Raporu alındığını, maddi tazminata ilişkin davalıya yapmış olduğu başvuru neticesinde … nolu dosyanın açıldığını, taraflarına 07.11.2017 tarihinde 58.028,59 TL ödeme yapıldığını, bu ödemenin, müvekkilinin gerçek zararının çok altında olduğunu, davalı tarafından müvekkiline yapmış olduğu başvuru neticesinde açılan … sayılı dosyaya binaen bir miktar tazminat ödenmiş olsa bile bu miktarın asıl tazminat miktarının çok altında olduğundan asıl tazminatın hesaplanarak aradaki farkın da davalıdan tahsil edilmesi gerektiğini, tüm bu izah edilen sebeplerle; sigorta şirketinin “yetersiz” ödemesine ilişkin ibranamenin 2918 sayılı KTK’ nun 111/2. maddesi uyarınca iptaline, davalarının 6100 sayılı yasanın 107. maddesine göre belirsiz alacak davası olarak kabulü ile fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik, 1.000,00 TL sürekli iş görmezlik (efor) tazminatı ile 100,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplamda 1.100,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile davalı sigorta şirketinden tahsiline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; anılan davanın zamanaşımı süreleri geçtikten açıldığından, davanın zamanaşımı itirazlarızları doğrultusunda reddi gerektiğini, müvekkili şirket’in poliçe kapsamında sorumluluğu, poliçe üzerinde yazılı azami teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, manevi tazminat talepleri Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi teminatı dışında olduğunu, dava konusu kaza nedeniyle müvekkili şirket tarafından dava öncesi hasar başvurusu sonucunda davacı tarafa 07.11.2017 tarihinde 58.028,59-tl tutarında ödeme yapıldığını, müvekkili şirket üzerine düşen yükümlülüğü ödeme yapmak sureti ile yerine getirdiğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı yana, dava konusu kaza nedeniyle talep edilmekte olan tazminatın ödenmiş olması sebebiyle öncelikle işbu davanın reddi gerektiğini, kusur oranlarının tespiti için hem adli tıp trafik ihtisas dairesi’nden hem de karayolları genel müdürlüğü fen heyeti’nden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiğini, davacı tarafından dosyaya sunulan tedavi evraklarının, yargılama neticesinde müvekkili şirket aleyhine verilecek olası bir hükme esas teşkil etmesinin hukuken mümkün olmadığını, bu nedenle maluliyet oranının adli tıp kurumu 3. ihtisas kurulu marifetiyle özürlülük ölçütü, sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporlarına ilişkin mevzuat doğrultusunda tespit ettirilmesi gerektiğini, müvekkili şirket poliçe kapsamında davacının tedavi giderleri kapsamında sayılan geçici ş görmezliğe ilişkin tazminat talebi ile sair tedavi giderleri ve bakıcı gideri taleplerinden sorumlu olmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirket’in sürekli iş göremezlik dönemi bakıcı giderlerinden sorumlu olabilmesi için 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren ve kesinleşen trafik sigortası yeni genel şartları uyarınca genel şartlar’ın eklerinde yer alan sürekli sakatlık tazminatı hesaplaması kriterlerince hesaplama yapılmış olması gerektiğini, tüm bu sebeplerden dolayı taraflarınca huzurda görülen davanın ikame edilmesine sebep olunmadığından harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; yaralamalı trafik kazası sonucu davalı sigorta şirketi tarafından yapılan yetersiz ödemeye ilişkin ibranamenin 2918 saylıı KTK’nın 111/2 md.si uyarınca iptali ile sürekli iş göremezlik tazminatı ile bakıcı giderlerinin tazmini talebinden ibaret tazminat davasıdır.
Davacı vekili 10/12/2019 tarihli dilekçesi ile; davalı ile yapılan görüşmeler neticesinde haricen anlaşmaya vardıklarını, söz konusu anlaşma nedeniyle müvekkili adına davalarından feragat ettiğini beyan etmiştir.
Davacı vekilinin davadan feragate açıkça yetkili kılındığı dosyada mevcut vekaletname ile sabittir.
Davalı vekili 10/12/2019 tarihli dilekçesi ile; davacı vekili ile sulh olmak ve talep hususunda karşılıklı ibralaşmakla, huzurdaki davada, vekalet ücreti ve / veya yargılama gideri hususunda hiçbir taleplerinin olmadığını, davacı vekilinin feragat beyanı doğrultusunda gereğinin yapılmasını talep etmiştir.
HMK MADDE 307- (1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
MADDE 309- (1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
(2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Hükümleri uyarınca davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-)Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-)Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli 44.40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)HMK 312/1 maddesi uyarınca davacı yanca yapılan tüm yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-)Davalı yan masraf ve vekalet ücreti talep etmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-)Davacı yanca yatırılan gider/delil avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacı/vekiline iadesine,
Dair tarafların / vekillerinin yokluğunda; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/12/2019

Katip …

Hakim …