Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/387 E. 2018/767 K. 12.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/387 Esas
KARAR NO : 2018/767 Karar

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/04/2018
KARAR TARİHİ : 12/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu 26/04/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket, müşterisi olduğu davalı bankanın … Çarşı şubesi nezdindeki hesabına ait ekstre dökümü alındığında, davalı bankanın borç addedilerek masraf tahsil ettiğini, müvekkilinin yapılan Genel Kredi sözleşmesi kapsamında davalı banka nezdinde kullandığı herhangi bir kredi olmadığını, bu kesinti kalemlerinin oran, miktar ve rakamlarının açık, net olarak düzenlenmediğini, hukuki dayanağı olmamasına rağmen davalı banka tarafından haksız ve usulsüz olarak toplamda 2.510,08-TL borç addedilerek tahsil edildiğini, ve yazılı talebe rağmen geri ödenmediği ve iade edilmediğini, dava konusu yapılan hizmet komisyonu, hesap işletim ücreti, kredi limit tahsis ücreti, vergi ve diğer kesintiler ile ilgili bir düzenleme olmadığını, sözleşme maddelerin net ve hukuki dayanağı olmadığını, bu kesintiler için kararlaştırılan miktar ve oran bulunmadığını, sözleşmenin matbu olarak tanzim edilmiş olduğunu, bu durumun davacı müvekkil şirketin aleyhine ve iyi niyet ve dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu, müvekkilinin kredi sözleşmesi kapsamında kredi kullanma talebi ve isteği olmamasına rağmen, kredi tahsis ücreti afaki olarak hesaplandığını ve dolayısıyla yapılan kesintilerin haksız olduğunu beyan etmiş, davanın kabulü ile davalı şirket tarafından haksız olarak tahsil edilen 2.500,08-TL’nin avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekilinin vermiş olduğu 04/06/2018 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacıdan tahsil edilen tüm masrafların hukuka ve sözleşmeye uygun olduğunu, davacının bilgi ve onayının olduğunu, iadesini talep etmesinin hukuken mümkün olmadığını, bu masrafların müvekkil bankanın vermiş olduğu hizmetin karşılığı olarak talep etmiş olduğu bedel olduğunu, müşterisi hakkında gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, teminatların değerlendirilmesi, gerektiğinde hesap açılması adına müşteriye yansıtıldığını, davacıdan tahsil edilen BSMV ücretinin kanundan kaynaklanan bir yükümlülük olduğunu, söz konusu tutarın devlete ödendiğini, bankacılık hizmetleri ve davacının tacir olması sebebiyle tahsil edilen masrafın iadesinin istenilemeyeceğini, davacı davaya konu masrafları öderken hiçbir ihtirazi kayıt ileri sürmediğinden yapılan ödemenin iadesini talep edemeyeceğini, öte yandan hesap ekstesi fatura niteliğinde olup davacını basiretli davranarak borçlarını takip etmekle yükümlü olduğunu, davacının faiz talebinin de haksız ve hukuka aykırı olduğunu, tüm bu nedenlerden dolayı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili verdiği 27/07/2018 tarihli dilekçesinde davalı taraf ile yapılan görüşmeler neticesinde davaya konu maddi tazminata ilişkin talepler davalı taraf ile varılan anlaşma kapsamında davalı sigorta şirketi tarafından yerine getirilmiş olması nedeniyle tarafların sulh olduğunu, bu nedenle davanın konusuz kaldığını karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir.
Dilekçeler, davacı vekilinin beyanı, dosyaya sunulan sulh protokolü ve tüm dosya kapsamı incelendiğinde, sulh protokolü ve ibraname çerçevesinde tarafların sulh olduğu, davanın konusuz kalması nedeni ile Karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekmiş olup, bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2- 35,90-TL karar harcının peşin alınan 42,87-TL den düşümü ile kalan 6,97-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Dava konusuz kaldığından ücreti vekalet konusunda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair tarafların yokluğunda ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/09/2018

Katip …

Hakim …