Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/314 E. 2020/555 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/314 Esas
KARAR NO : 2020/555

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/04/2018
KARAR TARİHİ : 17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Vekiledeninin likit petrol gazı dağıtım firması olduğunu, davalı şirketinde vekiledeninin otogaz bayiliğini üstlendiğini, taraflar arasında 2010 yılından beri devam eden bayilik ilişkisinin 27.01.2015 tarihli sözleşmenin 5 yıl süreli olarak yenilendiğini, sözleşme ekinde imzalanan satış taahhütnamesi ile de sözleşme süresinde davalının vekiledeni şirketten 2 ton LPG almayı taahhüt ettiğini, vekiledenini sözleşmeden kaynaklanacak her türlü alacağına, cezai şart ve kar mahrumiyetine karşılık 25.000,00-TL teminat verdiğini, davalının LPG alımına başlamadığı gibi sözleşmeyide tek taraflı feshettiğini, vekiledenini fazlaya ilişkin hertürlü hak ve alacağı saklı kalmak kaydıyla 9.000-TL cezai şart ve 1.000-TL kar mahrumiyeti olmak üzere toplam 10.000-TL nin ihtarname ile verilen sürenin sonundan itibaren işleyecek Merkez Bankasının kısa vadeli avanslara uyguladığı faiz oranı ile davalıdan tahsili için dava açtığını, İstanbul … ATM… – .. E K sayılı ilamı ile; taraflar arasındaki sözleşmenin haksız olarak feshedildiği, vekiledenini davalıdan kar mahrumiyeti ve cezai şart talebinde bulunabileceği, ancak belirlenen 134.620,00-TL cezai şartın davalının ekonomik mahvına sebep olacağı, dolayısıyla takdiren cezai şartta 2/3 tenkise gidilmesinin gerektiği, cezai şart alacağının 44.873,33TL olarak belirlendiğini, davalının 25.000-TL teminat mektubunun bu miktardan mahsubu ile 19.873,33-TL olarak tespit edildiğini, kar mahrumiyeti içinde vekiledeninin yeni bayilik tesisi için gerekli 3 aylık süre yönünden 3.650,46-TL kar mahrumiyeti tespit edilerek kısmi davanın kabulüne karar verildiğini, mahkeme kararı doğrultusunda kısmi dava değeri mahsup edildikten sonra vekiledeninin davalı şirketten bakiye 10.873,33-TL cezai şart alacağı ile bakiye 2.65046-TL kar mahrumiyeti alacağı kaldığını beyanla, davanın kabulüne, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla vekiledeninin bakiye 10.873,00-TL cezai şart alacağının ve 2.650,46-TL kar mahrumiyeti alacağının ihtarla temerrüdün oluştuğu 03.07.2015 tarihinden itibaren Merkez Bankasının kısa vadeli avanslara uyguladığı faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsili ile vekiledenine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle talep edilen alacak için öngörülen zamanaşımı süresi dolduğunu, esasa ilişkin olarakta; bayilik sözleşmesinin, vekiledeni şirket faaliyetlerini sona erdirerek tasfiye haline gireceğinden feshedildiğini, davacı lehine cezai şart bedeli öngörülen sözleşme maddelerinin hükümsüz olduğunu, geçersiz maddelere dayalı olarak talepte bulunulmasının hukuken mümkün olmadığını, cezai şart bedelinin vekiledeni şirketin ekonomik yıkımına sebebiyet vereceğini, vekiledeni şirketin sürekli zarar etmesi ve alınan tüm önlemlere rağmen bu durumun değişmemesi nedeniyle akaryakıt sektöründen çekilip tüzel kişiliği sona erdirme kararı aldığını, tasfiyeye girileceğinden sözleşmeyi feshettiğini, sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, davacının tazminat hakkı bulunmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava; taraflar arasındaki Otogaz LPG Bayilik Sözleşmesinden kaynaklı cezai şart ve kâr mahrumiyeti alacağına ilişkindir.
Davacı vekili 27.07.2020 havale tarihli dilekçesi ile haricen yapmış oldukları sulh protokolü gereği, tahakkuk etmiş ve edecek olan tüm harç ve masraflar karşı taraf ait olmak şart ve kaydı ile davadan feragat ettiğini , taraflarınca yatırılmış olan harç ve masrafların iadesini talep ettiklerini beyan etmişlerdir.
Davacı vekili 17.11.2020 tarihli duruşmada davadan şartsız ve koşulsuz olarak feragat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını beyan etmiş olup beyanı imzası ile onaylamıştır.
Dosyada mevcut vekaletnamenin kontrol edilmesi neticesinde davacı vekilinin davadan feragat etmeye yetkili olduğu tespit edilmiştir.
Davalı vekili 05/08/2020 havale tarihli dilekçesi ile davacı yandan masraf ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığını beyan etmişlerdir.
HMK MADDE 307- (1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
MADDE 309- (1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
(2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Hükümleri uyarınca davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-)Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-) Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli 54,40-TL maktu ret harcının başlangıçta peşin alınan 230,96-TL harçtan mahsubu ile bakiye 176,56-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-) HMK 312/1 maddesi uyarınca davacı yanca yapılan tüm yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-)Davalı yan masraf ve vekalet ücreti talep etmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

5-)Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/ vekiline iadesine,
6-)Davalının kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/ vekiline iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.