Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/304 E. 2020/581 K. 01.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/222 Esas
KARAR NO : 2020/520
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/06/2014
KARAR TARİHİ : 06/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalıdan taraflar arasında imzalanan kargo taşıma hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağı bulunduğunu, müvekkili şirketin alacağı davalı tarafından ödenmeyinceye …. İcra Müdürlüğünün 2012/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının bu takibe itiraz ettiğini ve itirazın iptali için iş bu davanın açıldığını belirterek, davanın kabulü ile davalının … İcra Müdürlüğünün 2012/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının iptali ve takibin devamına, davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini bilvekale talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşmenin 4 sayfadan ibaret olduğunu, sözleşmenin 4. Sayfasının haricinde ilk 3 sayfada müvekkili şirketi temsile yetkili herhangi bir kimsenin imzasının yer almadığından sözleşmenin ilk 3 sayfasının müvekkilini bağlayamayacağını, sözleşmenin 4. Sayfasında … imzasının olduğunu, bu kişinin sadece çalışan olduğunu ve imza yetkisinin olmadığını belirterek, sözleşmenin 25. Maddesinde sözleşmeden dolayı oluşacak itilaflarda ilk olarak hakem heyetine gidileceği hakemlerin ek sözleşme ile belirleneceğini, hakemler tarafından uyuşmazlık çözülmez ise İstanbul mahkemelerinin yetkili kılındığını, davacının sözleşmeye riayet edip hakem heyetine başvurmadan davanın usulden reddini, davacının alacağına konu ettiği faturalara konu edilmiş hizmeti yerine getirmediğini, davacının dosyaya sunduğu irsaliye asıllarındaki imzaların müvekkili şirketin imza yetkilisinin imzasını taşımayan fatura ve irsaliyelere dair imza inkarında bulunduklarını, davalı vekili dosyaya sunulan teslimat ve zimmet tutanağının hiçbir vasfının olmadığını, TTK gereği irsaliye asıllarının tamamındaki imzaların bilirkişi tarafından incelenmesi gerektiğini ifade ederek, dava konusu hizmetin yerine getirilmemesinden ve müvekkilinin davacıya borçlu olmamasından ötürü davanın reddini, yargılama masrafları dahil davacının %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki kargo taşıma hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili istemiyle yapılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmişler, … İcra Müdürlüğünün 2012/… Esas sayılı dosyası, sözleşme, fatura, tutanak, ticari defterler, bilirkişi incelemesi, tanık vs.delile dayanmıştır.
Davaya dayanak …. İcra Müdürlüğünün 2012/… Esas sayılı dosyasında;alacaklı … A.Ş tarafından borçlu … San ve Tic A.Ş tarafından, … San Tic A.Ş. Aleyhine 20.734,72- TL asıl alacak, 217,71-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 20.952,43-TL alacağın tahsili için 28/09/2012 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçlu tarafından borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Dava daha önce Mahkememizin 30/03/2015 tarih 2014/… Esas 2015/… K. Sayılı gerekçeli kararı ile ” Taraflar arasındaki sözleşmenin 25. Maddesi uyarınca öncelikle hakem yoluna başvurulması gerektiği, ancak doğrudan icra takibi yapıldığı ve dava açıldığı anlaşılmakla ve yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadığından davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine…” şeklinde hüküm tesis edilmiştir.
Mahkememizin kararı davacı vekilince temyiz edilmiş olup, temyiz incelemesinin görüldüğü Yargıtay … Hukuk Dairesinin 2015/… E. 2016/… K. Sayılı ilamı 07/03/2016 tarihli ilamıyla, ” …taraflar arasındaki taşıma hizmeti sözleşmenin 25. maddesinde, sözleşmeden dolayı oluşacak ihtilaflarda ilk olarak hakem heyetine gidileceği, hakemler tarafından uyuşmazlık çözülmez ise İstanbul Mahkemeleri’nin salahiyetli olacağı düzenlenmiştir. Ancak, kural olarak geçerli bir tahkim sözleşmesinden söz edilebilmesi için uyuşmazlığın mutlaka hakemde çözümleneceğinin taraflarca kararlaştırılmış olması şarttır. Çünkü, tahkim kurumu istisnai hallerde başvurulacak bir çözüm yolu olup, asıl olan uyuşmazlığın mahkemeler eliyle çözümlenmesidir. Aksi halde, örneğin sözleşmede ince tahkim şartının kararlaştırılıp sonraki maddelerde uyuşmazlığın çözümleneceği yetkili mahkemenin belirlenmesi halinde ya da somut olayda olduğu gibi aynı uyuşmazlığın hem tahkim yoluyla olmazsa hem de mahkeme yoluyla çözümlenebileceğinin kararlaştırılması durumunda, tahkim şartının geçersiz olacağı kabul edilmelidir. Bu durumda, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle taraflar arasında imzalanan taşıma hizmeti sözleşmesinin 25. maddesinde belirtilen tahkim şartının geçersiz olduğu kabul edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına bozulmasına,…” şeklinde verilen bozma ilamı doğrultusunda dosya yeniden esas numarasına kaydı yapılıp incelemeye alınmıştır.
Mahkememizce toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre davacının, davalı borçludan alacaklı olup olmadığı hususunda bilirkişi heyetinden rapor alınmış 24/05/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; davacı şirketin 2012 yılı ticari defterlerinin delil niteliğine haiz olduğu ve davalıdan takip tarihi 28.09.2012 tarihi itibariyle 20.722,27 TL alacağının işli olduğu, davacının … İcra Müdürlüğünün 2012/… E Sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlatmış olduğu ilamsız takip ile, 20.734,72 TL asıl alacak, 217,71 TL işlemiş faiz 20.952,43 TL alacağının talep ettiği, yapılan incelemede davacının, davalıdan takip tarihi 28.09.2012 tarihi ile, 20.722,27 TL asıl alacak 217,71 TL takip öncesi işlemiş faiz (Taleple Bağlılık İlkesi), 20.939,98 TL talep edebileceği, davacının takip öncesi işlemiş faizi talep bağlılık ilkesi gereği değerlendirilmesi ve 20.722,27 TL asıl alacağına 3095 sayılı yasa gereği takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %9 oranından başlayacak yasal faiz işletilmesi gerekeceği, bilirkişiden alınan 24/01/2020 tarihli ek raporda; inceleme günü davalı tarafın ticari defterlerini ibraz etmediğinden dosyanın raporsuz olarak iade edildiği hususları tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; taraflar arasında 28.11.2011 tarihli ve 30.06.2012 tarihine kadar geçerli olan, 25 maddeden oluşan ” … A.Ş. Taşıma Hizmet Sözleşmesi” cari hesap sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin taraflar arasındaki somut uyuşmazlık bakımından önem arz eden hükümlerinin; sözleşmenin hizmetin şekil başlıklı 1. Maddesi “… bu sözleşme taahhüt ettiğim aylık 5000 TL ciro için geçerlidir. Her ay sonu yapılan kontrollerde taahhüt edilen ciro rakamına ulaşılamazsa sözleşme şartları tekrar gözden geçirilecektir…” Sözleşmenin 21. Maddesi Taşıma Ücreti Başlığını taşımakta olup içeriği “… Göndericinin taşıma ücretini kargo sevkiyat tarihinden 60 gün vadeli çek alınır….” şeklinde olduğu, sözleşmeye göre davalı taraf aylık en az 5.000 TL tutarlı kargo işi davacıya vereceğini taahhüt ettiği, davacıya ait ticari defterlerde yapılan incelemede her ay yüzlerceyi bulan kargo taşıma işinin gerçekleşmiş olduğu kayıtlı olduğu, davacı tarafın davalıya kargo işi yapmakta, davalı ise ara ara davacıya almış olduğu hizmet bedelleri için çek ile ödeme yaptığı görüldüğü, taraflar arasındaki işlemde 25.09.2012 tarihine gelindiğinde davacı alacağı 20.722,27 TL’ye baliğ olduğunda, davacı 20.694,34 TL’nı ticari defterlerinde davalı aleyhine hukuki işlem başlattığına dair 128 Şüpheli ticari alacaklar hesabına aktardığı ve davalı aleyhine takip başlattığını yevmiye defterinin 25.09.2012 tarihli işlemi ile kayıt ettiği, tek düzen muhasebe sisteminde şüpheli ticari hesaplara aktarılan fatura bedelleri, aktarıldıkları tarihte müşteri alacağı olarak ticari defterlerde kaydedilmekte ve böylece cari hesap anlamında davalı borcundan düşüldüğü, yapılan bilirkişi incelemesinde davalının 20.694,34 TL ‘nı şüpheli ticari alacaklar hesabına aktaran davacının bu alacağının halen yevmiye defterinde … San. Tic. A.Ş. Hesabında devam ettiği tespit edildiği, davacı şirketin 2012 yılı ticari defterlerinin delil niteliğine haiz olduğu ve davalıdan takip tarihi 28.09.2012 tarihi itibariyle 20.722,27 TL alacağının işli olduğu, davacının …. İcra Müdürlüğünün 2012/… E Sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlatmış olduğu ilamsız takip ile, yapılan bilirkişi incelemesinde davacının, davalıdan takip tarihi 28.09.2012 tarihi ile, 20.722,27 TL asıl alacak, 217,71 TL takip öncesi işlemiş faiz (Taleple Bağlılık İlkesi) 20.939,98 TL talep edebileceğinin değerlendirildiği, davacının takip öncesi işlemiş faizi talep bağlılık ilkesi gereği değerlendirilmesi ve 20.722,27 TL asıl alacağına 3095 sayılı yasa gereği takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %9 oranından başlayacak yasal faiz işletilmesi gerekeceği ( mahkememizce 08/11/2019 tarihli duruşma zabtı gereğince davalı tarafa defter inceleme gününün ihtar edildiği ancak defterlerin ibraz edilmediği, bu hususa davacınında muvafakatinin bulunmaması sebebiyle davalının tekrardan defter incelemesi talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. ) hususunun tespit ve rapor edildiği anlaşılmakla, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE;
-Davalının … İcra Müdürlüğünün 2012/… esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 20.722,27-TL asıl alacak olmak üzere toplam 20.939,98-TL üzerinden iptaline, takibin asıl alacak 20.722,27-TL üzerinden icra takibindeki talep gibi devamına,
2-Alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatı 4.187,99-TL’ nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 1.430,41 TL harçtan peşin alınan 357,85 TL, mahsubu ile bakiye 1.072,56-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
-Davacı tarafından dava açıldığı sırada yatırılan peşin harç 357,85 TL, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-)Davacı tarafından yapılan 25,20 TL başvurma harcı, 600,00-TL bilirkişi, 328,45-TL davetiye gideri ve posta masrafı olmak üzere toplam 953,65-TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre 944,14-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, geri kalan yargılama giderinin davacı yan üzerinde bırakılmasına,
5-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 3.400,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 12,45-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren on beş günlük süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/11/2020

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.