Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/30 E. 2020/304 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/30 Esas
KARAR NO : 2020/304

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 11/01/2018
KARAR TARİHİ : 15/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 15.02.2013 tarihinde sürücü vekiledeni … sevk ve idaresindeki…plakalı motosiklet ile Atatürk Caddesinden Göl istikametine seyir halindeyken, … İlkokulunun önüne geldiği esnada, Göl istikametinden gelip Ticaret Lisesi tarafına geçmek isteyen plakasını göremediği ve şoförünü tanımadığı beyaz şahin marka otomobilin aniden sinyal vermeden önüne geçmesi neticesinde, aracın arka tarafına çarpması sonucu çift taraflı yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucu … plakalı motosiklet sürücüsü vekiledeninin ağır şekilde yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde, plaka ve sürücü bilgisi olmayan beyaz şahin marka aracın tamamen ve aslen kusurlu olduğunu, kazadan sonra …Cumhuriyet Başsavcılığı… numaralı dosyasından soruşturma başlatıldığını, meydana gelen zararın, 14 Haziran 2007 tarih, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14 üncü maddesiyle … Şirketleri bünyesinde kurulmuş bulunan … tarafından karşılanması gerektiğini, kazanın meydana geldiği tarihteki kişi başına ölüm ve sakatlanma teminatı 250.000,00 TL olduğunu, vekiledeninin sürekli iş göremezliği ile yaşam boyu bakım ve bakıcı giderine ilişkin maddi zararlarının karşılanması için …’ na 20.09.2016 tarihinde başvuruda bulunulduğunu, başvuru neticesinde vekiledenine 43.105,00-TL tazminat ödendiğini, ancak ödenen tazminatın yeterli olmadığını, vekiledeninin maddi zararlarını tam karşılamadığı için 11.12.2017 tarihinde …na tekrar müracaat edildiğini, 25.12.2017 tarihinde verilen yanıtta yeniden ödeme gerektirecek durum bulunmadığından bahisle taleplerinin reddedildiğini beyanla, 15.02.2013 tarihinde meydana gelen yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle müvekkilin uğradığı maddi zararlar için, fazlaya dair talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla, …’ ın sürekli iş göremezliği dolayısıyla 100,00-TL ve geçici iş göremezliği dolayısıyla 100,00-TL olmak üzere toplamda 200,00-TL maddi tazminatın davalının temerrüte düştüğü tarihten itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle; kaza tarihinin 15.02.2013 olduğunu dava tarihinin 11.01.2018 olduğunu , buna göre zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca davacı yanın dava gerçek değeri üzerinden eksik harcı tamamlaması gerektiğini, esasa ilişkin olarakta; dava konusu trafik kazasına sebebiyet verdiği iddia edilen plakası tespit edilemeyen aracın varlığının ve trafik kazasına plakası tespit edilemeyen aracın sebebiyet verdiğinin ispatı gerektiğini, vekiledeni kurumun geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadığını, davacının dava konusu trafik kazasında kusurunun olup olmadığının ve maluliyet zararının ispatlanması gerektiğini; vekiledeninin sorumluluğu teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olup, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava; Yaralanmalı trafik kazasından kaynaklı geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı talebinden ibarettir.
Davacı vekili delil ve belgeleri ibraz edilmiş davada;…Cumhuriyet Başsavcılığı … numaralı soruşturma dosyası, …Hastanesi’ nde bulunan müvekkili …’ a ait ameliyat ve epikriz raporları, röntgenler ve tüm hasta dosyasına, … Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’ nde bulunan müvekkili …’ a ait ameliyat ve epikriz raporları, röntgenler ve tüm hasta dosyasına, SGK’ kayıtlarına, … Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından verilen Sağlık Kurulu Raporuna, Kaza tespit tutanağı, genel adli muayene formu, epikriz formu, sigortaya başvuru dilekçeleri ve tebliğ şerhleri, tanık, bilirkişi, ilmi ve kazai içtihatlara dayanmıştır.
Davalı vekili delil ve belgeleri ibraz edilmiş davada; hasar dosyasına dayanmıştır.
Mahkememiz tarafından… Müşavirliği müzekkere yazılarak davacıya 15.02.2013 tarihli kaza nedeniyle rücüya tabi herhangi bir ödemenin yapılıp yapılmadığı yapıldı ise miktarı sorulmuş olup …Müşavirliği cevaben … adına herhangi bir ödeme yapılmadığını bildirilmiştir.
Davacının kaza sonrası tedavi gördüğü hastanelere müzekkere yazılarak davacıya ait tedavi evrakları getirttirilerek mahkememiz tarafından incelenmiştir.
Mahkememiz tarafından …na müzekkere yazılarak 15/12/2013 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacının başvurusunun bulunup bulunmadığı, varsa düzenlenen hasar dosyasının tamamının (kaza tutanağı, davacının tazminat başvurusuna ilişkin dilekçenin hangi tarihte kayda alındığına dair belge ve yapılan ödeme var ise ödemeyi gösterir belge örneği, aktüerya hesabı ve fotoğraflar dahil) Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … tarafından istenilen bilgi ve belgeler Mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememiz tarafından…Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılarak… soruşturma nolu dosyanın UYAP suretinin gönderilmesi istenilmiş olup …Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından …soruşturma nolu dosyanın UYAP sureti Mahkememize gönderilmiş olup dosyanın incelenmesi neticesinde yapılan tüm aramalara rağmen, halen sözkonusu olayları gerçekleştiren şüpheli veya şüphelilerin açık kimlik bilgilerinin tespit edilemediğinden soruşturmanın daimi aramaya alınmasına karar verildiği tespit edilmiştir.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde zamanaşımı itirazında bulunulmuştur.
2918 sayılı KTK’nın 109/I. maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar” hükmüne, yine aynı kanunun 109/II. maddesinde ise, “dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir” hükmüne yer verilmiştir.
2918 sayılı KTK’nın 109. maddesinin 2. fıkrasında belirtilen, ceza kanununda öngörülen daha uzun zamanaşımı süresinin, tazminat talebi ile açılacak davalar için de geçerli olabilmesinin, sadece fiilin Ceza Kanununa göre cezayı gerektiren bir fiil olmasının yeterli olması koşuluna bağlanmış bulunmasıdır. Söz konusu yasa hükmü, ceza zamanaşımının uygulanabilmesi için sadece fiilin cezayı gerektiren bir eylem olmasını yeterli görmekte; bunun dışında, eylemi gerçekleştiren fail hakkında soruşturma yapılmasını, ceza davası açılmış olması veya mahkumiyet kararıyla sonuçlanmış bir ceza davasının varlığı koşulu aranmamaktadır. Dahası, söz konusu hükümde, ceza zamanaşımının uygulanması bakımından sürücü ve diğer sorumlular (örneğin işleten veya …) arasında bir ayrım da yapılmamış, böylece kuralın bunların tümü için geçerli olduğu, hepsi için aynı zamanaşımı süresinin uygulanacağı öngörülmüştür (HGK’nın 10.10.2001 gün 2001/19-652-705 ve HGK’nın 16.04.2008 gün, 2008/4-326-325 sayılı kararları ile uzamış ceza zamanaşımı benimsenmiştir).
2918 sayılı KTK’nın 109/II. Maddesinde de belirtildiği üzere dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğmuş olup Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüştür; o sürede 8 yıldır. Dava konusu trafik kazası 15.02.2013 tarihinde meydana gelmiş olup davada 11.01.2018 tarihinde açılmıştır; 8 yıllık zamanaşımı süresi dolmamıştır.Bu sebeple Mahkememiz tarafından davalı vekilinin zamanaşımı itirazının reddine karar verilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “işletenlerin, bu Kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur” hükmüne yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına “neden olması” halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türüdür.
… Yönetmeliğinin 9/1. maddesine göre ise; “Hesaba zorunlu sigortalara ilişkin olarak; ……… b) Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için, …… başvurulabilir.” düzenlemesi mevcuttur.
Somut olaya ilişkin olarak; yukarıda açıklanan madde hükümlerinin değerlendirilmesinden, …nın zarardan sorumlu tutulabilmesi için …nın sorumlu tutulacağı aracın bir kimsenin bedensel zararına “neden olması” ve “rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortanın yaptırılmamış olması ” gerekmektedir. Taraf beyanları, davalı tarafından yapılan kısmi ödeme ile dosya kapsamında toplanan tüm delillerden ve kaza sonrası davacının kaldırıldığı hastane evraklarının incelenmesi neticesinde davacıya çarpan aracın tespit edilemediği ve davacının bedensel zarara uğradığı anlaşılmıştır.
… Dahili Tıp Bilimleri Adli Tıp Anabilim Dalının 01.07.2016 tarihli raporunda, davacının 15.02.2013 tarihinde maruz kaldığı trafik kazası nedeniyle;”Meslekte kazanma gücünden azalma oranının %10,3 olduğu, geçici iş göremez ve %100 malul sayılan sürenin (9) ay olduğunun” tespit edildiği ve davalı tarafından ihtirazi kayıt konulmadan bu rapora binayan davacıya ödemede bulunulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz tarafından kusur oranının tespiti için rapor aldırılmasına karar verilmiş olup 13.09.2019 tarihli raporda: ”…Plakası tespit edilemeyen aracın sürücüsünün olayda% 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu, davacı …’ın olayda kusursuz olduğu…” tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Davacı vekili tarafından rapora karşı itiraz ve beyan dilekçesi sunulmuştur. Davalı vekili tarfından rapora karşı itiraz dilçekçesi sunulmuş olup davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Mevcut raporlara ve maddi zarar talebine göre dosya aktüerya uzmanı bilirkişiye verilmek suretiyle 20.02.2020 tarihli hesap raporu alınmış olup raporda; “……Ödeme tarihindeki verilere göre yapılan incelemede, davacıya yapılan ödemenin yetersiz olduğunun tespit edildiği, davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 7.095,11 TL olduğu, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 58.536,69 TL olduğu, temerrüt başlangıcının 09.12.2016 kısmi ödeme tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu
” tespit edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.Davacı vekili tarafından rapora karşı itiraz dilekçesi ile birlikte talep artırım talebinde bulunulmuştur. Davalı vekili tarafından hesap bilirkişisi raporuna karşı itiraz dilekçesi sunulmuş olup maluliyet raporunun ATK İhtisas dairesinden alınmasının ve hesap raporununda yeni tarihli maluliyet raporuna göre düzenlenmesi talep edilmiştir.Davalı tarafından yukarıda belirtilen maluliyet raporuna karşı herhangi bir ihtirazi kayıt konulmadan davacıya ödeme yapıldığı anlaşılmakla Mahkememiz tarafından davalı vekilinin davacının maluliyet raporunu ATK İhtisas dairesinden alınmasının ve hesap raporununda yeni tarihli maluliyet raporuna göre düzenlenmesi talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili 04.06.2020 tarihli talep arttırım dilekçesi ile dava değerini geçici iş göremezlik yönünden 7.095,11-TL, sürekli iş göremezlik yönünden 58.536,69-TL olarak arttırmıştır.
Davacı vekilin talep arttırım dilekçesinin davalı vekiline usulüne uygun tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından ıslah dilekçesine karşı itirazda bulunulmadığı görüldü.
Somut olayda dosya kapsamında toplanan tüm delillere göre davacı tarafından 15.02.2013 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazasından kaynaklı davalı aleyhine açılan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminat taleplerine dayalı maddi tazminat davasında Mahkememizde yapılan yargılama sırasında …Tıp Bilimleri Adli Tıp Anabilim Dalının 01.07.2016 tarihli raporunda, davacının 15.02.2013 tarihinde maruz kaldığı trafik kazası nedeniyle;”Meslekte kazanma gücünden azalma oranının %10,3 olduğu, geçici iş göremez ve %100 malul sayılan sürenin (9) ay olduğunun” tespit edildiği ve davalı tarafından bu rapora binayan rapora karşı ihtirazi kayıt konulmadan davacıya ödemede bulunulduğu, Mahkememiz tarafından alınan 13.09.2019 tarihli kusur raporunda plakası tespit edilemeyen aracın sürücüsünün olayda% 100 oranında kusurlu, davacı …’ın olayda kusursuz olduğunun tespit edildiği denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli aktüer bilirkişiden alınan hesap raporunda davacının geçici iş göremezlik maddi zararının 7.095,11 TL, sürekli iş göremezlik maddi zararının 58.536,69 TL olduğunun tespit edildiği, davacı vekili tarafından 04.06.2020 tarihli talep arttırım dilekçesi ile dava değerinin geçici iş göremezlik yönünden 7.095,11-TL, sürekli iş göremezlik yönünden 58.536,69-TL olarak arttırıldığı, davalı tarafından davacıya 09.12.2016 tarihinde kısmi ödemede bulunulduğu bu sebeple kısmi ödeme tarihinden itibaren faizin işletilmesi gerektiği , davacıya çarpan aracın belli olmamasından ve davacınında tacir olmamasından dolayı yasal faiz uygulanması gerektiği anlaşılmakla davanın kabulü ile 58.536,69-TL sürekli iş göremezlik ve 7.095,11-TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplamda 65.631,80-TL maddi tazminatının 09.12.2016 kısmi ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
Davanın KABULÜ ile;
1-)58.536,69-TL sürekli iş göremezlik ve 7.095,11-TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplamda 65.631,80-TL maddi tazminatının 09.12.2016 kısmi ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 4.483,31-TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 35,90-TL harcın ve 223,50-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 4.223,91-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 35,90-TL peşin harç, 5,20-TL vekalet harcı, 223,50-TL ıslah harcı, 1.300,00-TL bilirkişi ücreti, 147,50-TL davetiye-teskere gideri olmak üzere toplam 1.748,00-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.332,13-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-) Davacının/ davalının gider /delil avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacıya / davalıya/ vekiline iadesine,

Dair davacı ve davalı vekilinin yüzünde, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.